halinde ise; taşınmazın dava tarihindeki niteliği esas alınarak değerinin tespit edilmesi gerektiğinin gözetilmemesi ve yine el atma tarihinin 04.11.1983 tarihinden önce olduğunun tespiti halinde kamulaştırmasız el atma nedeniyle tazminat davası yönünden maktu harç ve maktu vekalet ücretine, sonra olduğunun belirlenmesi halinde ise nispi harç ve nispi vekalet ücretine hükmedilmesi gerektiğinin gözetilmemesi, 4)Kamulaştırmasız el atma nedeniyle tazminat istemine ilişkin asıl davanın açıldığı 16.11.2017 tarihinden sonrası için ecrimisil istenemeyeceği gözetilerek karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde birleştirilen dava bakımından ecrimisil talebinin kabulüne karar verilmesi, Doğru görülmemiştir....
halinde ise; taşınmazın dava tarihindeki niteliği esas alınarak değerinin tespit edilmesi gerektiğinin gözetilmemesi ve yine el atma tarihinin 04.11.1983 tarihinden önce olduğunun tespiti halinde kamulaştırmasız el atma nedeniyle tazminat davası yönünden maktu harç ve maktu vekalet ücretine, sonra olduğunun belirlenmesi halinde ise nispi harç ve nispi vekalet ücretine hükmedilmesi gerektiğinin gözetilmemesi, 4)Kamulaştırmasız el atma nedeniyle tazminat istemine ilişkin asıl davanın açıldığı 16.11.2017 tarihinden sonrası için ecrimisil istenemeyeceği gözetilerek karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde birleştirilen dava bakımından ecrimisil talebinin kabulüne karar verilmesi, Doğru görülmemiştir....
D-DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, kamulaştırmasız elatma nedeniyle tazminat ve ecrimisil istemine ilişkindir....
"Kamulaştırmasız el koyma nedeniyle tazminat davalarında, dava tarihine göre belirlenen taşınmaz bedelinin tahsiline ve bu tarih itibarıyla faize hükmedildiğinden, mal sahibinin el koymaya dayalı tazminat davası ile birlikte, dava tarihinden geriye doğru ecrimisil davası açabileceği taleple bağlı kalınarak ecrimisil belirlenip, taşınmazın yer bedeli ile birlikte idareden tahsiline karar verilmesi gerektiği kuşkusuzdur." ( Yargıtay Hukuk Genel Kurulu 2008/5- 243 Esas 2008/246 Karar sayılı 12/03/2008 tarihli kararı ) Somut olayda; davacının taşınmaz da paydaş olduğu, taşınmazın davalı İdare tarafından kamulaştırıldığı ancak kamulaştırma işlemlerinin tamamlanmadığı, maliklerin açtığı kamulaştırmasız el atma nedeniyle tazminat davasının mahkemece kabul edildiği, daha sonra kararın İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 5....
DELİLLER: 6100 sayılı HMK., Kamulaştırma Kanunu ve tüm dosya kapsamı. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ İLE ULAŞILAN KANAAT : Dava, kamulaştırmasız el atma nedeniyle tazminat ve ecrimisil istemlerine ilişkindir. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 352. maddesinde sayılan ön inceleme koşullarında eksiklik bulunmadığı, davacı vekili ile davalı TİSKİ vekili tarafından yapılan istinaf başvurularının incelenebilir olduğu tespit edilmiştir....
DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE: HMK'nın 355. maddesi uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen nedenler ile kamu düzenine aykırılık bulunup bulunmadığı gözetilerek ve HMK'nın 353. maddesi gereğince yeniden yargılama yapılmasına ihtiyaç duyulmaması nedeniyle duruşmasız olarak yapılan inceleme sonunda; Dava, Kamulaştırmasız El Atmadan Kaynaklanması nedeniyle öncelikle el atılan alanın aynen iadesi ile ecrimisil aksi halde Tazminat ve Ecrimisil talebine ilişkindir....
Kamulaştırmasız el atma talebinde bulunabilmek için idarenin taşınmaza hukuken veya fiilen el atması ve sahibinin tasarrufunu engellemesi gerekir. Belediye imar planına göre; davaya konu taşınmazın kısmen Ticaret Alanı kısmen de Yol olarak vasıflandırıldığı anlaşılmaktadır. Bu kapsamda; davaya konu taşınmaza yol geçirilmek sureti ile fiilen el atıldığı anlaşılmakla, davanın esasına girilmiş olmasında, taşınmazın arsa vasfında olması sebebi ile emsal karşılaştırması yapılarak değer belirlenmesinde ve hesaplamanın münhasıran, fiilen el atılan 157,71 m2'lik alan dikkate alınarak yapılmasında isabetsizlik bulunmamaktadır. Ancak; -Ecrimisil talep edilebilmesi için kullanımın var olması ve haksız olması gerekli ve yeterlidir. Ecrimisil kötüniyetli şagilin ödemekle sorumlu olduğu tazminat miktarı olup en azı kira geliri, en fazlası ise tam kâr mahrumiyetidir....
taşınmazın 21/04/2017 tarihli bilirkişi heyet raporuna ekli fiili el atma krokisinde kırmızı renkle gösterilen A=5l,47 m2'lik kısmına kaldırım olarak fiili el atma yapıldığının tespitiyle, birleşen davada davacılar olan T15 ve T17 el atılan taşınmazdaki paylarına isabet eden her biri için 29.976,13 TL el atma bedelinin birleşen dava tarihi olan 04/07/2017 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacılara ödenmesine, davacıların fazlaya ilişkin istemlerinin REDDİNE, 6- Dava dilekçesinde davacı olarak gösterilen T16'nin intifa hakkı sahibi olması nedeniyle kamulaştırmamız el atma bedelinin tahsiline ilişkin olarak açtığı davanın aktif husumet yokluğundan REDDİNE, 7- Birleşen davada davacılar T15 ve T17 taşınmazdaki paylarına isabet eden ecrimisil bedeli olarak her birine ayrı ayrı 1.007,25 TL ecrimisil bedelinin birleşen dava tarihi olan 04/07/2017 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi İle birlikte davalıdan tahsili ile davacılara ödenmesine, 8-...
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin tahsili ve ecrimisil davasından dolayı yapılan yargılama sonunda: Davanın kabulüne dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi, taraf vekillerince verilen dilekçeler ile istenilmiş olmakla, dosyadaki belgeler okunup uyuşmazlık anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü. - K A R A R - Dava, kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin tahsili ve ecrimisil istemine ilişkindir. Mahkemece uyulan bozma ilamı gereğince inceleme ve işlem yapılarak hüküm kurulmuş, karar taraf vekillerince temyiz edilmiştir....
Mahkemece davanın kabulü ile; 12.123,50- TL el atma tazminatı ve 398,56- TL ecrimisil tazminatının davalı idareden alınarak davacıya verilmesine karar verilmiş olup, karara karşı davalı idare vekilince istinaf başvurusunda bulunulmuştur. Davalı idare vekili istinaf dilekçesinde özetle; bedelin ıslah edilen kısmına ıslah tarihinden itibaren faiz işletilmesi gerektiğini, kapitalizasyon faiz oranı ile objektif değer artış oranının hatalı alındığını, taşınmaza el atma tarihinin belirlenmesi gerektiğini, sorumluluğun idarelerine ait olmadığını, zamanaşımı ve hak düşürücü süre nedeniyle davanın reddine karar verilmesi gerektiğini ileri sürmüştür....