WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Yine götürü bedelli eser sözleşmelerinde yüklenicinin edimini kısmen ifa etmesi halinde, hak edilen imalât- bedeli ya da fazla ödeme olup olmadığının Dairemiz uygulamalarında fiziki oran yöntemi diye adlandırılan, eksik ve kusurlar da dikkate alınıp düşülmek suretiyle, gerçekleştirilen imalâtın işin tamamına göre fiziki oranının tespiti ile bu oranın götürü bedele uygulanması suretiyle hesaplanması ve bulunacak bu miktardan kanıtlanan ödeme düşülerek belirlenmesi gerekir. Mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporlarında bu şekilde hesaplama yapılmamış olup, bu haliyle alınan raporlar yetersizdir. Mahkemece yapılacak , bilirkişiden ek rapor alınarak, eksik ve ayıplar gözetilmek suretiyle işin fiziki gerçekleşme oranını tespit edip, bu oranı sözleşme bedeli olan 21.000,00 TL’ye uygulayarak yüklenicinin hak ettiği bedelini belirlemek, bu bedelden davacı sahibinin yapmış olduğu kanıtlanan 17.101,06 TL’yi mahsup etmek ve ortaya çıkan neticeye göre davayı sonuçlandırmaktır....

    Ödeme yapılmamışsa, eksik ve kusurlu işlerin giderim bedeli de istenemez. Davalı yüklenici dosyaya sunduğu 11.10.2013 havale tarihli cevap dilekçesinde bedelinin ödenmediğini ileri sürmüş, davacı sahibi ise davalının bu savunmasına karşı herhangi bir beyanda bulunmadığı gibi bedelini ödediğini de yasal delillerle kanıtlayamamıştır. Bu durum karşısında davacının bedelini ödemediği sonucuna ulaşılmaktadır. İş bedelini ödemeyen sahibi, eksik ve kusurlu işlerin giderim bedelini isteyemeyeceğinden davanın tümden reddine karar vermek gerekirken kısmen kabulü yolunda hüküm kurulması doğru olmamış, açıklanan nedenle kararın bozulması gerekmiştir....

      Dava tarihinden önce davalı tarafından yaptırılan tespit alınan bilirkişi raporu ve davalının itirazları doğrultusunda yapılan bedelinin mahallinde keşif yapılmak suretiyle ve teknik bilirkişi marifetiyle tespit edilmesi gerekir. İşin bedeli sözleşmede 27.860 dolar olarak ve götürü şekilde kararlaştırıldığından bilirkişi incelemesiyle işin eksik ve kusurları da nazara alınmak suretiyle ikmâl oranı belirlenmeli, sözleşmedeki bedeline oranlama yapılarak bulunacak bedelinden ödeme tutarı mahsup edilerek sonucuna göre bir karar verilmelidir. Tüm bu yönler gözetilmeyerek eksik inceleme ve hatalı değerlendirme ile verilen karar bozulmalıdır....

        Toplam bedeli ise--------- Sözleşme kapsamında yapılacak işler ve ödenecek bedel toplam olarak kararlaştırıldığından sözleşmenin götürü bedelli olduğu anlaşılmaktadır. Götürü bedelli sözleşmelerde sahibinin bedelinin tamamını ödememesi halinde eksik işlerin giderim bedelini talep etmesi mümkün olmayıp bu halde çoğun içinde azın da olduğu ilkesinden hareketle talebinin fazla ödemenin iadesi niteliğinde bulunduğunun kabulü gerekir....

          Temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşıldıktan ve hazır bulunan taraflar avukatları dinlendikten sonra eksiklik nedeniyle mahalline iade edilen dosya ikmâl edilerek gelmiş olmakla dosyadaki kağıtlar okundu işin gereği konuşulup düşünüldü: - K A R A R - Asıl ve birleşen dava eser sözleşmesinden kaynaklanmakta olup, yüklenici tarafından açılan asıl dava bakiye bedeli istemine, sahibi tarafından açılan birleşen dava ise kira kaybı bedeli istemine ilişkindir....

            KARAR Davacı, davalının müteahhitliğini yaptığı inşaattan 15/06/2011 tarihinde konut satın aldığını, aralarında yapılan anlaşma gereği konutun eksiksiz olarak kendisine teslimi hususunda anlaştıklarını, 14.07.2011 tarihinde teslim edilen konutta eksik ve ayıplı işler olduğunu, bu hususların davalıya birçok kez şifahi olarak bildirildiğini, ancak her defasında eksikliklerin tamamlanacağı söylenerek kendisinin oyalandığını, ....Noterliği tarafından eksik ve ayıplı işlerin belirlenmesi için tespit tutanağı düzenlettiğini ve ....Noterliği tarafından 14.09.2011 tarihli ihtarname gönderildiğini, cevabı ihtarname de eksikliklerin kendilerinden kaynaklanmadığının belirtildiğini, bu sefer .... Sulh Hukuk Mahkemesi'nin 2011/340 D. İş sayılı dosyasından eksik ve ayıplı işler ve bedelinin tespitini talep ettiğini, yapılan keşif ve bilirkişi incelemesi sonucu 6.800 TL eksik ve ayıplı bedeli belirlendiğini,.......

              KARAR Davacı, davalılardan 1 adet bağımsız bölüm satın aldığını, aralarındaki 3.11.2006 tarihli sözleşmeye göre taşınmazın 28.07.2007 tarihinde ayıpsız ve eksiksiz bir şekilde teslim edileceğinin kararlaştırıldığını, belirlenen tarihten 2 yıl geçmiş olmasına rağmen taşınmazın tamamlanmadığı gibi eksik ve ayıplı imalatlar bulunduğunu, ayıplı ve eksik bedeli 3.448,00-TL ile 18.900,00-TL kira tazminatı ve ferileri toplamı 24.708,64-TL için ... 1.İcra Müdürlüğünün 2009/16686 esas sayılı dosyasından takip başlattıklarını, itiraz üzerine takibin durduğunu, itirazın haksız ve kötü niyetli olduğunu beyanla, itirazın iptalini, takibin devamını ve %40 icra inkar tazminatına hükmedilmesini istemiştir. Davalılar, davanın reddini dilemişlerdir....

                Gerçekten, hükme esas alınan bilirkişiler kurulu raporunda, sözleşme kapsamında yapılması kararlaştırılan işin toplam bedeli 375.000,00 TL olarak hesaplandığı ve eksik işler bulunduğu kabulüne rağmen sözleşme dışı ilave işler ile KDV eklenmeden yapılan hesaplamada 389.736,80 TL bedeline ulaşılmış, 44.026,92 TL ilave bedelinin de eklenmesiyle hakedilen bedeli 433.763,22 TL olarak belirlendikten sonra KDV'siyle birlikte bedeli 512.077,20 TL'ye ulaştırılmıştır. Bu haliyle, rapor kendi içerisinde çelişkili olup, hükme esas alınamaz....

                  Davalı tarafından yaptırılan imalât bedeli 20.886,00 TL'nin iki adet faturaya dayandığı anlaşılmaktadır. İlk fatura 20.06.2006 tarihli olup 12.980,00 TL tutarından ikinci fatura ise 25.08.2006 tarihli olup 7.906,00 TL tutarındadır. Davalı ve karşı davacı sahibi dolap bedellerine ilişkin olan bu faturalara dayalı olarak dava dışı üçüncü kişilere ödeme yaptığını iddia ederek bedelinin yükleniciden tahsilini istemiştir. Yukarıda sözü edilen faturalara konu işlerin yanlar arasında düzenlenen 07.03.2005 tarihli sözleşme kapsamında bulunmadığı anlaşılmakla beraber sahibi davalı bu işler karşılığında davacı yükleniciye ödemede bulunduğunu da iddia ve ispat edemediğinden karşı davada talep edilen eksik bedelinin de tümden reddi yerine yazılı şekilde tahsil kararı verilmesi doğru olmamış, kararın açıklanan bu nedenlerle bozulması gerekmiştir....

                    Borçlar Kanunu'nun 365/I. maddesi gereğince, bedeli, taraflarca götürü olarak kararlaştırılmış ise, yüklenici -eseri kararlaştırılan fiyatla yapmak zorundadır. İş-eser önceden kestirilebilenden daha çok çalışmayı ve gideri gerektirmiş olsa bile yüklenici, işi kararlaştırılan bedelle yapmak zorundadır ve bedelin artırılmasını isteyemez. Az yukarıda açıklandığı üzere, davacı yüklenici 14.000,00 TL bedelini hakettiğini ileri sürmektedir. İnşaatın yasal olduğunun belirlenmesi durumunda, mahkemece uzman bilirkişi aracılığıyla yerinde keşif yapılarak yüklenicinin işten el çektiği tarihteki yapılan işin varsa nefaset farkları da düşülerek tüm işe oranınının saptanması, bu oranın götürü bedele uygulanması, hakettiği bedelinin 12.500,00 TL'den fazla olması halinde 12.500,00 TL'sinin o miktardan, düşülerek hakettiği bedelinin saptanması; aksi halde ise, davacının hakettiği bedelinin 12.500,00 TL olduğu kabul edilmelidir....

                      UYAP Entegrasyonu