- K A R A R - Davacı vekili, müvekkili yüklenici ile davalı arsa maliki ... arasında arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi düzenlendiğini, sözleşme gereği 12 dairenin müvekkili yükleniciye ait olacağını, müvekkilinin, kendisine isabet eden daireleri diğer davalılara sattığını, sözleşmenin 12. maddesi gereği daire sahipleri tarafından ek veya değişik işler istenilmesi halinde fiyat farkının peşin olarak ödenmesi gerektiğini, müvekkilinin, kilerleri yapmasına rağmen davalıların yapım masrafını davacıya vermediklerini ileri sürerek, her bir davalıdan 2.000,00 TL olmak üzere toplam 20.000,00 TL'nin fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalılar vekili, arsa maliki olan müvekkili ve diğer müvekillerinin sahibi oldukları ve satın aldıkları daireleri kiler yapılmış şekilde aldıklarını ve ek imalat istemediklerini savunarak, davanın reddini istemişlerdir....
SONUÇ: Yukarıda 1. bentte açıklanan nedenlerle davalının diğer temyiz itirazlarının reddine, 2 bent uyarınca kabulüyle hüküm fıkrasının 1. bendinde yer alan “dava tarihinden itibaren” kelimelerinin hüküm fıkrasından çıkartılmasına yerine “1.000.000.000 TL kısmına 06.11.2001 dava, 3.554.000.000 TL.ye ıslah tarihi 08.01.2003 tarihinden olmak üzere” tarih ve kelime dizesinin eklenmesine ve hükmün değişik bu şekliyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA, aşağıda yazılı bakiye 232,80 YTL temyiz ilam harcının temyiz eden davalıdan alınmasına, 20.02.2008 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Aile Mahkemelerinin Kuruluş, Görev ve Yargılama Usullerine Dair 4787 Sayılı Yasa’nın 20.04.2004 günü yürürlüğe giren 14.04.2004 gün ve 5133 Sayılı Yasa ile değişik 4. maddesi ile “22.01.2001 tarihli ve 4721 Sayılı Türk Medeni Yasasının Üçüncü Kısım hariç olmak üzere İkinci Kitabı ile 03.12.2001 tarihli ve 4722 Sayılı Türk Medeni Yasasının Yürürlüğü ve Uygulama Şekli Hakkında Yasaya göre Aile Hukukundan doğan dava ve işler”in aile mahkemelerinde görüleceği, yine 5133 Sayılı Yasanın Geçici 2. Maddesi ile de “Bu Yasanın yürürlüğe girdiği tarihte aile mahkemelerinde görülmekte olan ve 4721 Sayılı Türk Medeni Yasasının İkinci Kitabının Üçüncü Kısmında yer alan konularla ilgili dava ve işler yetkili ve görevli mahkemesine devredilir.” hükümleri getirilmiştir. Türk Medeni Kanunu'nun 336/3. maddesine göre velayet, ana babadan birinin ölümü halinde sağ kalan eşe aittir....
Bu durumda, mahkemece bilirkişi kurulundan alınacak ek raporla sözleşme ve eklerine göre davacı yüklenicinin gerçekleştirdiği ilave işler ve ek imalâtların ayrı ayrı nelerden ibaret olduğu, bunlardan hangilerinin sözleşme kapsamında yaptırılan ilave işler olduğu, hangilerinin de sözleşmede bulunmayan işler kapsamında kaldığı tespit ettirildikten sonra, Yapım İşleri Genel Şartnamesi’nin 21 ve 22. maddesine göre bedeli denetime elverişli ve gerekçeli olarak hesaplattırılmalı, sözleşme kapsamındaki işler için ise az yukarıda açıklanan fiziki oran yöntemi uygulanarak davacının hakettiği toplam iş bedeli saptanmalı, bu suretle saptanan toplam iş bedelinin davalıdan tahsili ile, 19.09.2012 tarihinde yapılan 78.463,19 TL tutarındaki ödemenin Borçlar Kanunu'nun 84. maddesi gözetilerek hükmün infazında dikkate alınmasına karar verilmedir....
Mahkemece eksik ve kusurlu işler konusunda beyanda bulunan ve hükme esas alınan bilirkişiden alınacak ek raporla tespit dosyasında belirlenen eksik ve kusurlu işler bedelinin dava tarihi, sonradan ortaya çıkan gizli ayıpların keşif tarihi itibariyle giderilme bedelleri hesaplattınlıp davadan önce temerrüt ihtarı bulunmadığı ve davalılar sadece dava edilen miktar yönünden davanın açılması ile temerrüde düşürüldüklerinden dava dilekçesinde talep edilen miktara dava tarihinden ıslahla artırılan bedele de ıslah harcının yatırıldığı tarihten faiz yürütülmesi gerekirken, eksik inceleme sonucu eksik ve kusurlu işler bedeli yönünden de yazılı şekilde karar verilmesi isabetsiz bulunmuştur. Yukarıda 1. bentte açıklanan nedenlerle davalıların diğer temyiz itirazlarının reddine, 2. bent uyarınca kabulü ile hükmün davalılar yararına (BOZULMASINA), fazla alınan temyiz peşin harcının istek halinde temyiz eden davalılara geri verilmesine, 23.03.2010 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Diğer taraftan karşı dava dilekçesinde davalı- karşı davacı iş sahibi yapılmayan, eksik ve kötü yapılan işlerden dolayı tazminat ve diğer talep haklarını saklı tuttuğunu açıklamış devamında ileri sürdüğü 212.196,21 TL ödemeye göre 19.04.2010 tarihli 179.756,33 TL'lik fatura miktarı düşüldüğünde fazla ödemenin istirdatına karar verilmesini istemiş buna rağmen mahkemece eksik ve kusurlu işler bedeline hükmedilmiş fazla talep reddedilmiştir. Bu kararı davalı- karşı davacı, karşı davadaki talebinin eksik ve kusurlu işlerin giderim bedeline ilişkin olmadığı fazla ödemenin istirdatına ilişkin olduğunu ileri sürerek temyiz etmiş, Dairemizce karşı davacının bu yöne ilişkin temyiz itirazları sair ret kapsamında bırakılarak reddedilmiş, buna karşılık davalı- karşı davacı tarafından karar düzeltme talebinde bulunulmadığından fazla ödeme bedeline hükmedilmemesi ile ilgili davacı-karşı davalı yararına usuli kazanılmış hak oluşmuştur....
Sulh Hukuk Mahkemesi 2008/257 D.İş) mahallinde yapılan inceleme sonucu yüklenicinin sözleşme dışında yaptığı işlerin yapıldığı tarihteki serbest piyasa fiyatlarıyla tutarı 10.980,00 TL olarak belirlenmiş, mahkemece alınan 28.12.2009 tarihli 1. rapor ile 19.04.2010 tarihli 2. rapor sözleşme dışı işler yönünden tespit raporunu doğrulamıştır. Mahkemece hükme esas alınan 01.02.2011 günlü son bilirkişi raporunda da sözleşme dışı işler yapıldığı benimsenerek BK’nın 366. maddesine göre tutarı 9.367,00 TL olarak belirlendiği halde mahkemece davalının sözleşme dışı işler bedeline yönelik talebinin bu miktar üzerinden kabulü yerine tümden reddedilmesi doğru olmamış, ıslah da gözetilerek bu talep yönünden 9.367,00 TL’nin tahsiline karar verilmek üzere kararın bozulması gerekmiştir....
SONUÇ: Yukarıda 1. bentte yazılan nedenlerle taraf vekillerinin diğer temyiz itirazlarının reddine, diğer bentler uyarınca kabulüyle kararın 2. bent uyarınca davalı-karşı davacılar, 3. bent uyarınca da davacı-karşı davalı şirket yararına BOZULMASINA, fazla alınan temyiz peşin harcının istek halinde temyiz eden taraflara geri verilmesine, 27.12.2010 gününde oybirliğiyle karar verildi....
kararının iptali ile bahsi geçen (0043229.038) SGK sicil numaralı işyerinin İşkolları Yönetmeliği'nin 20 sıra numaralı genel işler işkolunda yer aldığının tespitine karar verilmesini talep etmiştir....
Sendikası vekili cevap dilekçesinde; İşkolları Yönetmeliği'nin 20 No.lu genel işler işkoluna giren işler olarak belediye hizmetleri gibi işlerin yer aldığını, emsal yargı kararlarının bu yönde olduğunu ve iddiaların doğru olmadığını savunarak davanın reddini istemiştir. 4. Davalı ... vekili cevap dilekçesinde; İşkolları Yönetmeliği'nin ekindeki işkollarının kapsamını gösteren cetvelde belediye hizmetlerinin tümünün genel işler işkolunda kodsuz olarak yer aldığını, buna göre kanunlarla belediyelere verilen görevler ile belediyenin üstlendiği bütün diğer işlerin genel işler işkolu kapsamında kaldığını ve iddiaların doğru olmadığını savunarak davanın reddini istemiştir. İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile Yargıtay 9....