Dava, zorunlu deprem sigorta poliçesi nedeniyle tazminat istemine ilişkindir. Davacı taraf, davacıya ait olup davalı nezdinde zorunlu deprem sigorta poliçesiyle sigortalı olan 7 nolu bağımsız bölümün deprem nedeniyle ağır hasar gördüğünü ileri sürerek tazminat isteminde bulunmuş; davalı ise, depremin doğrudan sebep olduğu zarar bedelinin eksperce belirlenmesi üzerine gerekli ödemeyi yaptığını savunmuştur. Uyuşmazlık Hakem Heyeti tarafından, 08.11.2020 tarihli kök ve 25.11.2020 tarihli ek bilirkişi heyeti raporu benimsenerek, depremin doğrudan etkisiyle oluşan zarardan davalının sorumlu olduğu gerekçesiyle, davanın kabulüne karar verilmiş; davalının bu karara itirazı da İHH tarafından, UHH kararında kabul edilen hesap biçimi yanlış olmakla birlikte hükmedilen bedel sigorta bedelini aşmadığından kararın sonucu itibariyle doğru olduğu gerekçesiyle reddedilmiştir....
Mahkemece, toplanan deliller, benimsenen bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre, tektonik krip hareketinin deprem sayılmayacağı, bu nedenle zararın depremden meydana gelmemesi nedeniyle hasarın sigorta kapsamında olmadığı kabul edilerek davanın reddine karar verilmiş, kararın davacı vekilince temyizi üzerine Daire'nin 15/04/2014 tarih, 2014/129 E. 2014/5787 K sayılı ilamında "Zararı doğuran tektonik krip'in niteliği konusunda Kandilli Rasathanesi ve Deprem Araştırma Enstitüsü Genel Müdürlüğü'nün mütalaası ile mahallinde yapılan keşif sonucu düzenlenen rapor arasında çelişki olup karar vermeye yeterli nitelikte değildir....
un meydana gelen deprem afeti nedeniyle hak sahibi olmak için herhangi bir müracaatının olmaması ve hak sahibi olarak belirlenmemesi gerekçelerine dayanan mahkemenin kabulünde bir isabetsizlik görülmemiştir. Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, katılan vekilinin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle, hükmün ONANMASINA, 30.05.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Türkiye Bina Deprem Yönetmeliğin 1. maddesinde; bu Yönetmeliğin amacının, yeniden yapılacak, değiştirilecek, büyütülecek resmi ve özel tüm binaların ve bina türü yapıların tamamının veya bölümlerinin deprem etkisi altında tasarımı ve yapımı ile mevcut binaların deprem etkisi altındaki performanslarının değerlendirilmesi ve güçlendirilmesi için gerekli kuralları ve minimum koşulları belirlemek olduğu, 3. maddesinde; deprem etkisi altında binaların tasarımı için bu Yönetmeliğin ekinde yer alan esasların uygulanacağı kurala bağlanmıştır....
Kollektif Şirketinin 1999 yılına ilişkin defter ve belgelerinin deprem nedeniyle zayi olmasından dolayı, talebi üzerine davacı adına takdir edilen matrah üzerinden gelir vergisi salınmış, fon payı hesaplanmıştır. ......
de bu durumun herhangi bir yasal dayanağı mevcut olmadığını, DASK zorunlu olarak yapılması gereken bir deprem sigortası olup; davalı sigorta şirketi tarafından yapılan sigorta içerisinde deprem rizikosuna karşı teminat bulunan bir paket (Kobi Paket) sigorta olduğunu, Dask tarafından yapılan ödemenin 135.945,60-TL olduğunu, davalı sigorta şirketi tarafından limitin tamamı ödenecek olsa bile davacının zararının karşılanmayacağını, davacının uzun çalışmaları sonucunda yaptığı birikim ve çektiği kredi ile dava konusu bağımsız bölümü satın aldığını, müvekkilin deprem nedeniyle uğradığı zararın binanın yeniden yapım maliyeti olduğunu, deprem öncesinde yaklaşık 750.000,00-TL'ye satılabilen taşınmazın şu an yalnızca arsa payının 300.000,00-TL civarına satılabildiğini, binanın yıkılması nedeniyle davacının uğradığı zararın en azından 450.000,00-TL olduğunu belirterek davalı sigorta şirketi tarafından sigortalanan davacıya ait taşınmazın deprem nedeniyle ağır hasar görmesi ve akabinde yıkılmış...
Açıklanan nedenlerle hakem heyetince; İnşaat Mühendisi, Jeoloji Mühendisi bilirkişilerin yer aldığı bir bilirkişi heyetinden; daha önce alınan bilirkişi raporları ve itirazlar da değerlendirilmek suretiyle, dosya kapsamında bulunan poliçe ile teminat altına alınan taşınmaza ilişkin deprem nedeniyle Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü tarafından hazırlanan hasar tespit raporları varsa yıkım kararları vs getirilip eksiklikler tamamlandıktan sonra,taşınmazın yıkılıp yıkılmadığı, yıkılmadıysa varsa hasarın deprem nedeniyle meydana gelip gelmediği konularında bilirkişi raporu alınarak sonucuna göre karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ile hüküm verilmesi isabetli değildir....
Somut olayda, davacıya ait konut için davalı bankadan 16.06.2008 tarihinde konut kredisi kullanıldığı, 02.06.2008-02.06.2009 tarihleri arasında davacı ile davalı ... arasında zorunlu deprem sigorta poliçesi düzenlendiği, bu tarihten sonrası için herhangi bir zorunlu deprem sigorta poliçesinin mevcut olmadığı anlaşılmış, ... ilinde 23.10.2011 ve 09.11.2011 tarihlerinde meydana gelen deprem nedeniyle dava konusu taşınmaz hasar görmüştür. Davacı ile davalı banka arasında düzenlenen ... sözleşmesinin 15. ve 16. maddelerinde müddeti biten poliçeleri yenilemeyi davacının kabul ve taahhüt ettiği belirtilmiştir. Mahkemece alınan bilirkişi raporunda; poliçenin yenilenmesi hususunda sigortalıyı bilgilendirme ve sigortalıya bildirimde bulunma yükümlülüğünün ... kullandırılan bankada olduğunu, bu nedenle davacının talebinde haklı olduğunu yönünde görüş bildirmiştir. Mahkemece, alınan rapor doğrultusunda Davalı ... yönünden açılan davanın reddine, davalı ......
Bayraklı/İzmir” adresinde kain taşınmazın 63452677 poliçe numarasıyla Doğa Sigorta Şirketi tarafından, 57487013 poliçe numarasıyla T3 Zorunlu Deprem Sigortası Poliçesi kapsamında garanti altına alındığını, 30.10.2020 tarihinde Seferihisar merkezli olmak üzere İzmir ilinde meydana gelen deprem nedeniyle müvekkile ait taşınmazın hasar görmesi nedeniyle poliçe kapsamında taraflarınca yapılan 16.12.2020 tarihli başvuru neticesinde 2000057943 sayılı hasar dosyasının açıldığını, davalı kurum tarafından 2000057943 hasar dosyası kapsamında müvekkil hesabına 14.427,20- TL ödendiğini, DASK’a yeniden yapılan müracaatta, gönderilen detaysız hesapta hasar bedelinin 18.303,42- TL olarak bulunduğunu, %2 oranındaki muafiyet bedelinin ise bu tutardan indirildiğini ve 14.427,42- TL olarak bedel hesaplamasının yapıldığını ancak %2’si 366,06- TL olduğundan, kabul anlamına gelmemek kaydıyla ödenmesi gereken tutarın 17.938,35- TL olduğunu, artçı depremlerle yıkım aşamasında bulunan binanın risk durumunun arttığından...
Dair Tebliğe uygunluğu açısından İstanbul Teknik Üniversitesi İnşaat Fakültesi İnşaat Mühendisliği Bölümü öğretim üyelerine hazırlatılan teknik raporda söz konusu öğrenci yurdunun taşıyıcı siteminin gerek Deprem Bölgelerinde Yapılacak Binaları Hakkında Yönetmelik gerekse Türkiye Bina Deprem Yönetmeliği hükümlerine göre yeterli deprem performansına sahip olmadığının tespit edildiğini ve inceleme konusu yurt bloklarının güvenle servis verebilmesi için bu hususlarda güçlendirme ve iyileştirme çalışması yapılması gerektiğinin belirtildiğini, bu raporun Kastamonu Üniversitesi Rektörlüğüne bildirilerek gerekli güçlendirme ve iyileştirme çalışmalarının yapılmasının istenildiğini, Kastamonu Üniversitesinin 22.05.2020 tarih ve E.2614 sayılı yazıyla söz konusu binayla ilgili olarak Selni İnşaat Akaryakıt Sanayi Ltd....