Mahkemece, davalının depo emri tebliğine rağmen ödeme yapmadığı gerekçesiyle iflasına karar verilmiş, hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir. 2-llK.'nun 158. maddesine göre depo emrinin verildiği güne kadar alacağın esası ve eklentilerinin hesap edilip buna göre bulunacak miktar üzerinden verilmesi gerekir. Mahkemece verilen depo emrinde asıl alacak miktarı belirtilmiş olup, işlemiş faiz, icra masrafı, vekalet ücreti ve tahsil harcımiktarının ne olduğu açıkça belirtilmeden çıkartılan depo emri llK.'nun 158. maddesi hükmüne uygun değildir. İflas yoluyla takibe itiraz edilmesi üzerine açılacak dava itirazın kaldırılması ve iflas davasıdır. Dava sonunda iflas talebi yönünden bir karar verilmesi gerekir. Dava llK.'...
Yapılan incelemede; mahkemece, 02/10/2020 ve 25/12/2020 tarihli celselerde iki kez dava konusu taşınmazın bozma sonrası tespit edilen kamulaştırma bedeli olan 70.530,42-TL’nin blokesi için süre verildiği, bozma öncesi tespit edilen kamulaştırma bedeli 60.677,01-TL’nin kamulaştırma bedelinden mahsubuyla fark 18.853,41TL’nin depo ettirilmesi gerekirken, depo edilmesi gereken bedelin hatalı biçimde gösterildiği anlaşıldığından, usulüne uygun verilmiş sürelerden bahsedilemeyeceği anlaşılmış ise de; Davacı idare vekili tarafından temyiz dilekçesi ekindeki banka dekontuna göre 10.03.2021 tarihinde davacı idarenin depo kararını yerine getirdiği tespit edilmiştir....
Mahkemece iddia, savunma ve dosya kapsamında; icra takibinin kesinleştiği ve borcun ödenmediği, davalı-borçlu tarafın kısmi ödemeler yaptığı, yapılan ödemeler ile ilgili taraflar arasında bir uyuşmazlık bulunmadığı, bilirkişilerce hesaplanması sonucu bulunan rakamın depo edilmesi veya ödenmesi amacıyla depo emri çıkartıldığı, ancak davalı-borçlu tarafça adı geçen miktarlar depo edilmediği gibi ödeme de yapılmadığı gerekçesiyle davanın kabulü ile davalının iflasına karar verilmiştir. ......
Mahkemece, davacı banka ile dava dışı şirket arasında genel kredi sözleşmesi imzalandığı, kredi sözleşmesi gereği şirkete teminat mektubu verildiği, sözleşmeye göre teminat mektubu bedelinin depo edilmesinin talep edilebileceği, talep edilen faiz oranlarının sözleşmeye uygun olduğu, takip tarihi itibariyle gayrinakdi kredi bedeli ve ihtarname masrafı miktarınca davacının alacaklı olduğu gerekçesiyle davanın kabulüne, inkar tazminatının tahsiline karar verilmiş, hüküm davalı ... tarafından temyiz edilmiştir. 1) Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere göre, davalı ...'ın aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir. 2) Davalı ..., davaya konu genel kredi sözleşmesinde müşterek borçlu müteselsil kefil olup genel kredi sözleşmesi gereğince, banka tarafından üçüncü kişilere verilen teminat mektubu bedellerinin depo edilmesi konusunda kefilin sorumluluğuna gidilebilmesi için sözleşmede açıkça hüküm olması gerekmektedir....
Mahkemece, yüklenicinin edimlerini tam olarak yerine getirip getirmediğinin belirlenmesi gerekli olup, yüklenicinin edimlerini tam olarak yerine getirmesi, arsa sahibinin alacaklı olduğu bedel (tadilat masrafları, kira tazminatı, eksik ve ayıplı ...) olması halinde yüklenciye mahkeme veznesine depo etmesi için süre verilmeli ve depo edilmesi hâlinde birlikte ifa kuralı gereği davanın kabulüne karar verilmesi gereklidir. Mahkemece somut olayda bir kısım eksik ve ayıplı ... bedeli depo edilmiş ise de, sözleşmede ön görülen sürede teslimin yapılmadığı sabit olup, davalı arsa sahibinin teslimin gecikmesinden kaynaklı kira kaybı zararının da belirlenip, davacıya depo ettirilmesi hâlinde birlikte ifa kuralı gereği davanın kabulüne karar verilmelidir....
İlk derece mahkemesince yapılan yargılamada, taraflar arasındaki genel kredi sözleşmesinde çek bedelinin depo edilmesinin kefillerden talep edilebileceğine dair hüküm bulunmadığı, bir adet teminat mektubunun davadan sonra davacı bankaya iade edildiği, iki adet teminat mektubunun tazmin edildiği, davalı ... tarafından itirazın geri alındığı gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne, davalı ... aleyhine açılan davada karar verilmesine yer olmadığına, davalı ... aleyhinde açılan davada, çek bedelinin depo edilmesi talebinin reddine, bir adet teminat mektubu depo talebi hakkında karar verilmesine yer olmadığına, nakde dönüşen iki adet teminat mektubu bedeli yönünden itirazın iptaline, icra inkar tazminatının davalı ...’dan tahsiline karar verilmiş, hüküm davalı ... vekili tarafından istinaf edilmiş, adı geçen davalı vekilinin nispi istinaf harcını bir haftalık kesin sürede yatırmaması nedeniyle istinaf isteminden vazgeçilmiş sayılmasına dair verilen ek karar aynı davalı vekilince istinaf edilmiştir...
Mahkemece bilirkişi heyeti tarafından ilk raporda belirlenen 5.794.917,47 TL kamulaştırma bedelinin depo edilmesi için davacı tarafa süre verilmiş, belirlenen bedel davacı tarafça bankaya yatırılmıştır. Bu bedel depo edildikten sonra alınan ek raporda kamulaştırma bedeli bu defa 6.772.197,14 TL olarak belirlenmiş, mahkemece fark 977.279,66 TL bedelin depo edilmesi için ikinci kez depo kararı verilmiş, bu bedel de 28/02/2022 tarihli makbuz ile yatırılmıştır. Takip eden duruşmada bilirkişi heyetinden yeniden ek rapor alınmasına karar verilmiş ve bilirkişi heyeti tarafından sunulan ikinci ek rapor ile de kamulaştırma bedeli 6.802.070,21 TL olarak hesaplanmış, mahkemece 8 nci duruşmada bu defa ikinci fark bedel olan 29.873,08 TL'yi depo etmek üzere üçüncü kez depo kararı verilmiştir. Takip eden duruşmada 29.873,08 TL fark bedelin depo edilmesi için kesin süre verilmiş, kesin süre içinde davacı idare tarafından fark bedel yatırılmadığından davanın usulden reddine karar verilmiştir....
3.327.014,66-USD olduğunu, davacı vekilinin dolar cinsinden alacağı türk parasına çevrilmesini 29/04/2011 tarihli dilekçesiyle istediğini, bu durumda 10/12/2008 tarihi itibariyle depo kararına esas alınacak toplam borç miktarının 8.347.015,25-TL olduğu, İİK.m.158/2 hükmü gereği 7 gün içerisinde depo edilmesine karar verildiği, verilen karar gereği borcun 7 gün içerisinde icra dosyasına ödenmesi veya mahkeme veznesine depo edilmesi, rağmen verilen süre içerisinde davalı tarafın depo kararı gereğini yerine getirmediği gerekçesi ile davanın kabulüne karar verilmiştir....
Mahkeme kararı sonrası, depo edilmesi gereken bedelin idare tarafından ikmal edildiği, karara karşı davacı vekilince istinafa başvurulduğu anlaşılmıştır. Gerçekten de, davacı idarenin sunduğu banka dekontundan, ilk derece karar tarihinden sonra 22.07.2019 günü depo edilmesi istenen bedelin bankaya yatırıldığı anlaşılmaktadır. Son celsede bedelin yatırılmaması sebebiyle ilk derece mahkemesince mevcut duruma göre 2942 S.K'nun 10/8 maddesi doğrultusunda değerlendirme yapılmıştır. Ancak karar tarihinden sonra mahkemece belirlenen kamulaştırma bedelinin depo edildiği anlaşıldığından davanın reddine yönelik ilk derece mahkemesi kararı kaldırılarak mahkemesine gönderilmelidir. Tarafların verilecek yeni karara karşı istinaf başvuru haklarının ellerinden alınmaması bağlamında istinaf kanun yoluna sadece davacının da geldiği gözetildiğinde yeni hükmün dairemizce değil ilk derece mahkemesince yapılması gerekir....
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ NUMARASI: 2017/1135 Esas - 2019/989 Karar TARİH: 05/11/2019 DAVA: Banka Teminat Mektubunun İadesi Ve Depo Edilmesi (Depo Edilmesi İstemlİ) KARAR TARİHİ: 12/10/2022 İlk derece Mahkemesinde yapılan inceleme sonucunda verilen karara karşı istinaf kanun yoluna başvurulmuş olmakla dava dosyası incelendi: TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMASININ ÖZETİ: Davacı vekili dava dilekçesi ile; Müvekkili banka ile ... Tic. A.Ş. arasında Genel Alacaklı Cari Hesap Sözleşmesi imzalandığını ve adı geçen firma talebi sonrası gerekli tetkikler yapılmak suretiyle firmaya çek karnesi teslim edildiğini, davalı taraf adına keşide olunan Beyoğlu ......