Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Mahkemece 06.09.2018 ve 27.09.2018 tarihli celselerde davacı idare vekilinin yokluğunda tespit edilen bakiye bedeli depo etmek üzere davacı idareye iki kez ayrı ayrı 15 günlük süre verildiği; ancak kamulaştırma bedelinin depo edilmesi yönündeki ara kararların usulüne uygun olarak davacı idareye tebliğ edilmediği, bu itibarla idareye bloke için verilmiş geçerli bir sürenin varlığından söz edilemeyeceğinden, verilen süreler içinde kamulaştırma bedelinin depo edilmemesi nedeniyle davanın reddine karar verilmesi, Doğru görülmemiştir. Davacı idare vekilinin temyiz itirazları yerinde olduğundan sair hususlar incelenmeksizin hükmün açıklanan nedenlerle H.U.M.K.nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, 19/06/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi....

    Gereken hallerde bu süre bir defaya mahsus olmak üzere mahkemece uzatılabilir." hükmü gözetilerek, mahkemece davacıya 126,38 TL fark kamulaştırma bedelinin depo edilmesi için 15 günlük süreler verildiği halde bu bedelin yatırılmaması nedeniyle davanın reddine karar verilmiş ise de; acele kamulaştırma dosyasında 2.052,24 TL bedelin depo edildiği ve dosyada mevcut bilirkişi raporunda kamulaştırma bedelinin 1.848,60 TL olarak belirlendiği, bu durumda fazla depo edilen bedel bulunduğu ve iadesi gerektiği dikkate alınmadan yanılgı sonucu 126,38 TL depo kararı verilmesi, Doğru görülmemiştir. Hükmün yukarıda açıklanan gerekçelerle davacı idare vekilinin temyiz isteminin kabulü ile BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istenildiğinde iadesine ve temyize başvurma harcının Hazineye irad kaydedilmesine, 02/04/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde taraflar vekillerince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. -KARAR- Davacı vekili, müvekkili banka ile davalı arasında akdedilen kredi sözleşmeleri uyarınca davalıya kredi kullandırıldığını, müvekkili banka tarafından hesabın kat edilerek davalı borçluya noter kanalıyla ihtarname keşide edildiğini, nakdi alacağın tahsili ve çek yasal sorumluluk bedelinden kaynaklı gayrinakdi riskin depo edilmesi amacıyla davalı aleyhine girişilen icra takibinin itiraz sonucu durduğunu ileri sürerek itirazın iptali ile takibin devamına ve icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

        Mahkemece yapılan yargılama ve alınan bilirkişi raporu doğrultusunda, dava konusu teminat mektuplarının halen mer'i olduğu, davacı banka tarafından davalı borçlulara maktu 30,00 TL komisyon isteneceğine dair bildirim yapılmadığı, dolayısıyla sözleşme gereği her devre için en fazla % 1 komisyon talep edilebileceği, buna göre komisyon alacağının icra takip tarihi itibari ile 354,44.TL olarak hesaplandığı, gayrinakit alacak ( depo talebi ) yönünden ise davacının talebinin yerinde görüldüğü gerekçesiyle davalıların takibe vaki itirazlarının nakit alacak yönünden 354,44.TL üzerinden iptaline, gayrinakdi alacak (depo talebi ) yönünden 5.906,03.TL 'nin depo edilmesine ve kabul edilen nakdi alacak üzerinden icra inkar tazminatına karar verilmiş, hüküm davacı banka vekilince temyiz edilmiştir....

          Mahkemece, iddia, savunma, benimsenen bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre; davalının toplam takip borcunun 51.443,56 TL olduğu, davalıya depo emrinin tefhim edilmesine rağmen borcun depo edilmediği gerekçesi ile davanın kabulüne karar verilmiştir. Karar, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, davalı kooperatifin iflası istemine ilişkindir. 30.04.2014 tarihli celse de depo kararı verilmiş ise de, depo kararının yerine getirilmemesi halinde sonuçlarının ihtar edilmemiş olması doğru görülmemiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün, davalı yararına BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, kararın tebliğinden itibaren 10 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 07.03.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

            yapılmadığını'' bildirdiği, 22.04.2021 tarihinde Bölge Yöneticisi Cihan Azak’a ''...davacının sarf malzemelerini evine götürdüğü ve kendi ihtiyaçları için kullandığı, depo çalışanlarına mobbing ve baskı uyguladığı, vardiyaya katılmadığı halde kendisine fazladan mesai yazdığı, depo içerisinde küfürlü konuştuğu, depo çalışanlarını tehdit ettiği ve kasada oluşan açık tutarlarını depo çalışanlarından fazladan para alarak kapattığı gibi'' iddiaları içerir e-posta gelmesi üzerine ilgili depo çalışanlarından Serhat Dinler, Cem Bal, Berke Akar ve Melike Ürer' den 26.04.2021 tarihli imzalı yazılı beyan dilekçelerinin alındığı, 26.04.2021 tarihli yazılı savunmasında ''...şirketi zarara uğratacak herhangi bir işlem yapmadığını, mesai konusunda denkleştirme usulü ile hareket ettiğini, depoyu su bastığı dönemde sayım zamanı, yeni operasyon başlangıçlarında, elektrik kesintisi vb. gibi durumlardan kaynaklı biriken mesailerini geçmiş dönemde aldığını'' bildiren davacının 27/04/2021 tarihli “...

            Sayılı dosyasından gönderilen ödeme emrinde davalıdan nakden depo edilmesi talep edilen tutarın da 970,00 TL olduğu, Ancak; davalı kefil yönünden; Genel Kredi Sözleşmesinin Kefalet başlıklı 41. maddesinde iade edilmemiş olan çeklerle ilgili bankanın ödemekle yükümlü olduğu garanti bedellerinin depo edilmesi hususunda kefile yönelik hüküm bulunmadığı, bu hususta takdirin Sayın Mahkemede olduğu, diğer yandan davacı Bankanın depo talebinde bulunduğu 2 adet çekin 3167 Sayılı Mülga Çek Yasası kapsamında verilmiş olduğu ve davacı bankanın kendisine iade edilmemiş olan 2 adet çek yaprağından dolayı 970,00 TL gayrinakdi çek riski ile ilgili sorumluluğunun 5941 sayılı Çek Kanununun 4. Fıkrası gereği 30.06.2018 tarihinde sona erdiği, dava tarihi (05.07.2018) itibariyle gayrinakdi çek taahhüt kredisi sorumluluğu bulunmadığı düzenlenmiştir....

              İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI İlk derece mahkemesince iddia, savunma, bilirkişi raporuna ve toplanan tüm delillere göre; kredi genel sözleşmelerinden kaynaklanan gayrinakit alacağın depo edilmesi talebine istinaden açılan davada davacı banka ile davalı dışı ..... sözleşmesine dayalı olarak davacı banka tarafından davalı asıl borçlu şirkete kullandırılan nakdi ve gayri nakdi krediler kapsamında ödenmeyen alacağının bulunduğu, müteselsil kefil davalıların ödenmeyen kredi borcundan kefalet limiti oranında ve kendi temerrütlerinin hukuki sonuçları ile sorumlu oldukları, keza genel kredi sözleşmesinin 11.3 maddesi ile 11.4 maddesi kapsamında gayrinakit alacağın depo edilmesinin gerek asıl borçlu ve gerekse müteselsil kefillerden talep edilebileceği anlaşılmakla davacı banka tarafından nakde dönüşmeyen 550.000,00 TL tutarındaki teminat mektubunun depo edilmesi talebi ile keşide edilen hesap kat ihtarnamesi kapsamında davalı müteselsil kefiller tarafından teminat mektubu bedelinin depo edilmesine...

                Yasa gereği bankanın riskinin doğduğu, banka riskinin depo edilmesi için davalılar aleyhine girişilen takibe itiraz edildiği, 2010 yılı itibariyle beher çek yaprağı için sorumluluğun 600 TL olduğundan takip tarihi itibariyle toplam 7.200,00 TL depo edilmesi gerektiği ve bu miktardan davalıların sözleşme gereği  sorumlu bulundukları nedeniyle davanın kısmen kabulüne, takip tarihinden sonra iade edilen çek yapraklarına ilişkin tutarların icra müdürlüğünce dikkate alınmasına, koşulları oluşmadığından davacı yanın tazminat talebinin reddine karar verilmiş hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacı vekilinin yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, 15.10.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi....

                  Mahkemece yapılan yargılamada toplanan deliller ve bilirkişi raporuna göre; tarafların akdetttiği sözleşmenin 4. ve devamı maddeleri hükümlerinde bankaca talep halinde çeklerin iade edilmesi, iade edilmemesi halinde ilk yazılı talepte bankanın uğrayacağı zararın depo edilmesi talebinde bulunabileceğinin düzenlendiği, davalının sözkonusu çek yapraklarını usulüne uygun teslim ettiğine dair kayıtlara dayanmadığı, alacağın likit ve belli olduğu gerekçesiyle davanın kabulü ile; davalının Manavgat 2....

                    UYAP Entegrasyonu