davanın açılmasına sebep olmadığını ve bu nedenle yargılama giderleri ile vekalet ücretinden sorumlu tutulamayacağını, müvekkili yönünden açılan davanın reddine, mahkeme aksi kanaatte ise müvekkili aleyhine yargılama giderleri ve vekalet ücretine hükmedilmemesine karar verilmesini talep etmiştir. -------- ihyası istenen şirketin terkinine ilişkin tüm kayıtlar, belgeler, tebligatlar ve sicil dosyası celp edilerek incelenmiş; şirketin tasfiye ile sona erdiği, -------- tarihinde tescil edilerek sicil kaydının terkin edildiği anlaşılmıştır. ------ gelen yazı cevabına göre, şirketin tasfiyesini tamamlayarak terkin edildiği anlaşıldığından tasfiye memurunun davada davalı sıfatıyla yer alması gerektiği kanaatiyle davacı tarafa tasfiye memurunun davaya dahil etmesi için süre verilmiş, dava dilekçesi, dahili dava dilekçesi, tensip zaptı, duruşma gün ve saati tasfiye memuruna usulüne uygun şekilde tebliğ edilerek taraf teşkili sağlanmış davalı tasfiye memuru tarafından davaya herhangi bir cevap...
memurlarını veya yeni bir veya birkaç kişiyi tasfiye memuru olarak atayarak tescil ve ilan ettirir." hükmü dikkate alındığında davanın kabulüne, dava konusu şirketin ihyasına, son tasfiye memuru olan davalı ------ tasfiye memuru olarak atanmasına karar verilmesi gerektiği kanaat ve sonucuna varılmıştır....
Buna göre tasfiye işlemleri eksik yapılmış olup, tasfiye işlemlerinin eksik yapılmasından tasfiye memuru sorumludur.Dosya içerisine gelen dava dışı şirketin--------- kayıtlarının incelenmesi sonucu şirket ------olduğu, ---- tarihli ----- ilanına göre ---- şirketin terkinine karar verildiği tespit verilmiştir. Davalı -------yasal hasım olması dava açılmasına sebebiyet vermemesi ve davacının Asliye Ticaret Mahkemesinde açtığı davanın şirketin terkin edilmesinden önceki tarihe ait olması karşısında tasfiye memurunun dava ve icra takibinin varlığından haberdar olmasına rağmen tasfiyeyi sonuçlandırarak şirketin sicilden terkinini usul ve yasaya aykırı olarak yaptığı, davacı tarafın ihya davası açmasına sebebiyet verdiği gözönünde tutularak davalı ---- yargılama giderlerinden sorumlu tutulmamış, davalı tasfiye memuru sorumlu tutulmuştur. Davalı tasfiye memuru tasfiye işlemlerini eksik bıraktığından dava açılmasına sebep olmuştur....
nin ihyasına, tasfiye memuru olarak şirketin son tasfiye memuru olan ...)'ın atanmasına, ihya kararının Ticaret Sicil Gazetesi'nde tescil ve ilanına karar verilmiştir. Kararı, davalı tasfiye memuru vekili temyiz etmiştir. 1- İlk Derece Mahkemesince verilen karara yönelik olarak yapılan istinaf başvurusu üzerine HMK'nın 355 vd. maddeleri kapsamında yöntemince yapılan inceleme sonucunda Bölge Adliye Mahkemesince esastan verilen nihai kararda, dosya kapsamına göre, saptanan somut uyuşmazlık bakımından uygulanması gereken hukuk kurallarına aykırı bir yön olmadığı gibi HMK'nın 369/1. ve 371. maddelerinin uygulanmasını gerektirici nedenlerin de bulunmamasına göre, kanısına varıldığından davalı tasfiye memurunun aşağıda yazılı bent dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir. 2- Dava, 6102 sayılı TTK 547 maddesinde düzenlenen limited şirketin ek tasfiyesi istemine ilişkindir....
Maddesi uyarınca KABULÜ ile; a)---- kayıtlı iken tasfiyesi kapatılmış olan ''Tasfiye Halinde ---- ünvanlı şirketin ------- kaydının, --------- sayılı dava dosyası yönünden ve Mahkemece verilecek kararının infazı işlemleriyle sınırlı olarak ihyası ile şirketin bu konuyla sınırlı olmak üzere---- yeniden tesciline, b)Ek tasfiye işlemlerinin daha önceki tasfiye memuru davalı ---- tarafından yürütülmesine, ek tasfiye bitinceye kadar tasfiye memurunun görevinin devam etmesine, c)Kararın ---- tescil ve ilanına, 2-Gerekçede açıklanan nedenlerle davalı----yargılama giderinden sorumlu tutulmasına yer olmadığına ve sonuçta: a) Maktu karar harcından peşin harcın mahsubu ile eksik 21,40 TL harcın davalı tasfiye memuru ---- alınarak Hazineye gelir kaydına, b) Davacı tarafından peşin ödenen harçlar dahil olmak üzere davacı tarafça yapılan toplam 217 TL yargılama giderinin davalı tasfiye memuru ---- alınarak davacıya verilmesine, c) Davacı vekili için tarife gereğince belirlenen 5.100,00 TL maktu...
Tasfiye memurunun şirket yönetim kurulu üyelerine karşı sorumluluk davası açabileceğine ilişkin 6102 sayılı Kanunda açık bir düzenleme yoksa da tasfiyenin yapılabilmesi için zorunlu olan şirketin aktif ve pasifine ilişkin işlemlerin tasfiye memurlarınca yapılabileceği şirketin tüm alacaklarının tahsilinin tasfiye memurunun görevleri arasında olması, aksi halin tasfiye memurunun sorumluluğunu doğurabileceği nazara alındığında davanın da davalı yönetim kurulu üyelerinin sorumluluğuna ilişkin olması ve zararın da tasfiye halindeki şirkete ilişkin olduğu ve davacının da tasfiye halindeki anonim şirket olduğu gözetilerek tasfiye halindeki davacı şirketi temsilen tasfiye memurunun sorumluluk davası açabilmesi mümkündür....
Somut olayda davalı şirket 04/04/2016 tarihinde tasfiye kararı almış, dahili davalı T5 tasfiye memuru olarak atanmış ve şirketin 24/05/2017 tarihi itibariyle tasfiye nedeniyle sicilden terkini gerçekleştirilmiş ise de davacının, ihyası istenen şirket hakkında rücuen tazminat davası açtığı, dava tarihi terkin tarihinden sonra ise de davaya konu iş kazasının 2013 yılında gerçekleştiği, dahili davalı tasfiye memurunun bu iş kazasından haberdar olmamasının kabul edilemeyeceği, davacının şirketin ihyasını istemekte hukuki yararının bulunduğu, dahili davalı tasfiye memurunun iş kazası sonucu oluşacak borçlar için gerekli parayı ayırmadan tasfiye işlemlerini bitirerek ticaret sicilinden terkin ettirdiği için davanın açılmasına sebebiyet verdiği, bu nedenle yargılama giderleri ve vekalet ücretininden sorumlu tutulmasında usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmadığı, istinaf başvuru sebeplerinin yerinde olmadığı anlaşıldığından, dahili davalının istinaf başvurusunun HMK 353/1.b.1 maddesi gereğince...
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle, Davalı tasfiye memuru vekilinin tasfiye işlemi devam eden şirkete atanan tasfiye memurunun tasfiye memurluğundan istifa istemi talebinin reddine yönelik mahkeme kararının HMK'nın 341. maddesi uyarınca istinafı mümkün olmadığından davalı tasfiye memuru vekilinin istinaf dilekçesinin REDDİNE, istinaf karar harcının istek halinde istinaf yoluna başvurana iadesine 10.01.2022 tarihinde oy birliği ile karar verildi....
A.Ş'nin ihyasına, ek tasfiye işlemlerinin yapılması için tasfiye memuru olarak Nermin Arıcı'nın tayinine karar verilmiştir. Kararı davacı vekili ve davalı eski tasfiye memuru vekili temyiz etmiştir. 1- Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına ve delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacı vekilinin tüm, davalı eski tasfiye memurunun aşağıdaki bent dışındaki sair temyiz itirazları yerinde değildir. 2- Davalı eski tasfiye memuru temyizi yönünden, mahkemece şirketin ek tasfiye amacıyla geçici olarak ihyasına ve yargılama giderlerinin davalı ... memuruna yüklenmesine karar verilmesi doğru ise de ek tasfiye giderleri ile yeni atanan tasfiye memuru ücretinden de davalı eski tasfiye memurunun sorumlu tutulması doğru olmamış, hükmün davalı eski tasfiye memuru lehine bozulması gerekmiştir....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava; Dava dışı --------Şti'nin ihyası şartlarının bulunup bulunmadığına ilişkin açılan şirketin ihyası davasıdır. -------- ticaret sicil numarasına kayıtlı davalı tasfiye halinde--------- Şti'nin ticaret sicil kayıtlarının incelenmesinde; ortağının ... ve --------- olduğu, yetkilisinin ... olduğu, şirketin son tescilini 07/07/2014 tarihinde yaptırdığı, davacı tarafından davalı tasfiye halinde--------- Şti'ne tasfiye memurunun atanması talebiyle davalı şirketin ticaret sicilden resen terkin edilmesinden dolayı iş bu ihya davasının açıldığı görülmüştür. 6102 sayılı TTK'nun 547/(2). maddesi gereğince ek tasfiye, ihya ve tasfiye işlemlerinin yapılması için de bir yada birkaç kişinin tasfiye memuru olarak atanması ve ek tasfiye ile atanmaya ilişkin keyfiyet sicilde tescil edilmelidir ....