Dava, 3402 sayılı Kadastro Kanunu’nun 41.maddesi uyarınca yapılan düzeltme işleminin iptali isteğine ilişkindir. 22/2/2005 tarihli 5304 sayılı Kanunun 9. maddesi ile değişik anılan madde, “Kadastro sırasında veya sonrasında yapılan işlemlerle geometrik durumları kesinleşmiş olan taşınmazlarda ölçü, sınırlandırma, tersimat ve hesaplamalardan doğan hatalar, ilgilinin müracaatı veya kadastro müdürlüğünce re’sen düzeltilir. Düzeltme, taşınmaz malikleri ile diğer hak sahiplerine tebliğ olunur. Tebliğ tarihinden başlayan otuz gün içinde düzeltmenin kaldırılması yolunda sulh hukuk mahkemesinde dava açılmadığı takdirde, yapılan düzeltme kesinleşir...” hükmünü taşımaktadır. Bilindiği gibi, harita ve krokisi bulunan tapu kayıtlarına Türk Medeni Kanunu’nun 719. ve 3402 sayılı Kadastro Kanunu’nun 20. maddeleri uyarınca harita ve krokisi kapsamı ile değer verileceği kabul edilmiştir....
HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2023/951 KARAR NO : 2023/1142 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : AYBASTI ASİLYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : None NUMARASI : 2021/240 ESAS, 2022/232 KARAR DAVA KONUSU : Tapu İptali ve Tescil KARAR : Aybastı Asliye Hukuk Mahkemesinin 2021/240 esas, 2022/232 karar sayılı dava dosyasında verilen tapu iptali ve tescil talebinin reddine karşı, davacılar vekili tarafından istinaf yoluna başvurması üzerine, dosyanın yapılan inceleme sonucunda; TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ : İDDİA: Davacılar vekili dava dilekçesinde özetle; Ordu İli Aybastı İlçesi, Ortaköy Mahallesinde yer alan 413 ada 36 parsel sayılı taşınmazlarda taraflar paydaş olarak yer aldığını, ancak dava konusu taşınmaz üzerinde tarafların müşterek olarak yer almaması gerektiğini, dava konusu taşınmaz üzerinde müvekkillerden Erkan-Enver-Orhan ve Ertuğrul'a ait bir bina yer aldığını, dava konusu taşınmazın belirli bir...
Davacı ... vekili dava dilekçesinde; ... ili ... ilçesi ... Köyü 117 ada 1 parsel ... taşınmazın kadastro tespit çalışmaları sırasında köy orta malı olarak tespit gördügünü, dava konusu taşınmazın çok geniş bir alanı kapsadığını, taşınmazın 8000 m2 lik kısmının müvekkili olan davacıya ait olduğunu, üzerindeki zilyetliğin davacı e evveli murislerinin eklemeli zilyetlikleriyle birlikte nizasız ve fasılasız 70 yılı aşkın bir süredir devam ettiğini belirterek, kadastro tespitinin iptali ile taşınmazın davacıya ait olan kısmının ifraz edilerek davacı adına tapuya tespit ve tesciline karar verilmesini istemiştir. 3. Davacı ... vekili, birleşen 2007/688 Esas ... dava dosyasına sunduğu dava dilekçesinde; ... ili ... ilçesi ......
Davacı ... vekili, ... adına kayıtlı bulunan 967 parsel sayılı taşınmaz ile 1696 ada 1, 2, 3, 4, 5, 6, 7, 8 ve 9 parsel sayılı taşınmazlarda mükerrer kadastro olduğu iddiasına dayanarak, mükerrer kadastro işleminin iptali istemi ile dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davalılar vekili tarafından vekalet ücretine yönelik olarak temyiz edilmiştir. Dosya içeriğine, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre yerinde olmayan temyiz itirazlarının reddiyle usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı bakiye temyiz karar harcının temyiz eden davalılardan alınmasına, 11.12.2017 gününde oybirliği ile karar verildi....
in dava konusu taşınmazlarda paylı malik olduğu anlaşılmıştır. Borçlunun haczedilen payının doğrudan icra yolu ile satışı mümkün hale geldiğinden, davacı alacaklının İcra ve İflas Kanununun 121. maddesi gereğince yetki alarak dava konusu taşınmazlar yönünden ortaklığın giderilmesi davası açmasında hukuki yararı kalmamıştır. Mahkemece, dava konusu taşınmazlar yönünden hukuki yarar yokluğundan davanın reddine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiş, bu sebeple kararın bozulması gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenler ile davalının temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan harcın istek halinde yatırana iadesine, 22.05.2017 tarihinde oybirliği ile karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Tapu iptali ve tescil ... ile ... aralarındaki tapu iptali ve tescil davasının reddine dair KDZ.Ereğli 1. Asliye Hukuk Mahkemesinden verilen 21.10.2010 gün ve 155/655 sayılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi davacı vekili tarafından süresinde istenilmiş olmakla dosya incelendi gereği düşünüldü: KARAR Davacı vekili, 138 ada 4 ve 5 parsel sayılı taşınmazlarda davalı adına bulunan 3/6 oranındaki paylarının vekil edeni tarafından haricen 10.12.1995 tarihinde satın ve devralındığını, ne var ki anılan tarihte taşınmazların Kadastro Mahkemesinde davalı olması sebebiyle intikalin sağlanamadığını açıklayarak dava konusu taşınmazlarda davalıya ait paylarının iptali ile vekil edeni adına tesciline karar verilmesini istemiştir....
Davacı Hazine, düzeltme işlemi sırasında kendisine ait taşınmazın yüzölçümünün eksildiği, sınırının yanlış belirlendiği, eksikliğin davalılara ait 1026 ve 1025 parsel sayılı taşınmazlardan kaynaklandığı iddiasına dayanarak dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı Hazine vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, 3402 sayılı Yasa'nın 41. maddesi çerçevesinde Kadastro Müdürlüğünce yapılan düzeltme işleminin iptali istemine ilişkindir. 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 41. maddesi gereğince, kadastro sırasında veya sonrasında yapılan işlemlerle geometrik durumları kesinleşmiş olan taşınmazlarda ölçü, tersimat ve hesaplamalardan doğan fenni hatalar ile bundan kaynaklanan yüzölçümü hatasının düzeltilmesi mümkün olup, düzeltme işlemi ile, kadastro tespiti sırasında kesinleşen mülkiyet durumunu değiştirecek şekilde uygulama yapılması mümkün bulunmamaktadır....
Dava, 3402 sayılı Kadastro Kanununun 41. maddesi uyarınca yapılan düzeltme işleminin iptali isteğine ilişkindir. 5304 Sayılı Kanunun 9.maddesi ile yapılan değişiklikten sonra anılan madde; “Kadastro sırasında veya sonrasında yapılan işlemlerle geometrik durumları kesinleşmiş olan taşınmazlarda ölçü, sınırlandırma, tersimat ve hesaplamalardan doğan hatalar, ilgilinin müracaatı veya kadastro müdürlüğünce re’sen düzeltilir. Düzeltme, taşınmaz malikleri ile diğer hak sahiplerine tebliğ olunur. Tebliğ tarihinden başlayan otuz gün içinde düzeltmenin kaldırılması yolunda sulh hukuk mahkemesinde dava açılmadığı takdirde, yapılan düzeltme kesinleşir. Kadastro sırasında veya sonrasında yapılan işlemlerle kesinleşmiş olan taşınmazlarda, değişiklik işlemleri sırasında ortaya çıkan yüzölçümü farklılıklarından, kadastronun dayandığı teknik kurallarda belirtilen hata sınırları içinde kalanların re’sen düzeltilmesine Kadastro Müdürlükleri yetkilidir” şeklinde düzenlenmiştir....
Dava, 3402 sayılı Kadastro Kanununun 41. maddesi uyarınca yapılan düzeltme işleminin iptali isteğine ilişkindir. 5304 Sayılı Kanunun 9.maddesi ile yapılan değişiklikten sonra anılan madde; “Kadastro sırasında veya sonrasında yapılan işlemlerle geometrik durumları kesinleşmiş olan taşınmazlarda ölçü, sınırlandırma, tersimat ve hesaplamalardan doğan hatalar, ilgilinin müracaatı veya kadastro müdürlüğünce re’sen düzeltilir. Düzeltme, taşınmaz malikleri ile diğer hak sahiplerine tebliğ olunur. Tebliğ tarihinden başlayan otuz gün içinde düzeltmenin kaldırılması yolunda sulh hukuk mahkemesinde dava açılmadığı takdirde, yapılan düzeltme kesinleşir. Kadastro sırasında veya sonrasında yapılan işlemlerle kesinleşmiş olan taşınmazlarda, değişiklik işlemleri sırasında ortaya çıkan yüzölçümü farklılıklarından, kadastronun dayandığı teknik kurallarda belirtilen hata sınırları içinde kalanların re’sen düzeltilmesine Kadastro Müdürlükleri yetkilidir” şeklinde düzenlenmiştir....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :SULH HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : 3402 SY'NIN 41.MD.Sİ UYARINCA YAPILAN DÜZELTME İŞLEMİNİN İPTALİ Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay'ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ: ... Müdürlüğü'nce 3402 sayılı ... Kanunu'nun 41. maddesi uyarınca ...’ın talebi üzerine yapılan düzeltme işlemi sırasında Çataklıhoca Köyü çalışma alanında bulunan ve tapuda ... adına kayıtlı olan 902 ada 2 parsel sayılı 13.293 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz, 12.314,58 metrekare yüzölçümlü olarak belirlenerek tapu kaydında düzeltme yapılmasına karar verilmiştir. Davacı ..., düzeltme işlemi sırasında kendisine ait taşınmazın yüzölçümünün eksildiğini ve eksikliğin davalılara ait 902 ada 1 parsel sayılı taşınmazdan kaynaklandığı iddiasına dayanarak düzeltme işleminin iptali istemiyle dava açmıştır....