. … KARŞI TARAF (DAVACI) : … VEKİLİ : Av… İSTEMİN KONUSU : … Bölge İdare Mahkemesi …. Vergi Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K… sayılı kararının, temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir. YARGILAMA SÜRECİ: Dava konusu istem:Davacı tarafından; … İli, … İlçesi, … Mah., … Yolu Mevkii, … Ada, … parselde kayıtlı taşınmazın ifraz işlemi nedeniyle tahakkuk ettirilen ve ödenen 232.265.80-TL tapu harcının ifraz edilen 15,17 metrekare olan müfrez parçanın değeri üzerinden alınması gerektiğinden 4.553,55 metrekare olan ana parsel değeri üzerinden fazladan tahsil edilen tutarın iptali ve iadesi istemiyle yapılan düzeltme-şikayet başvurusunun zımnen reddi işleminin iptali ve fazladan ödenen tutarın iadesi istemine ilişkindir. İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: …....
İcra Hukuk Mahkemesi'nin 2014/658-659, Esas-Karar sayılı kararı ile gerekli yetkinin alındığını, borçluların murisi adına kayıtlı 1279, 6085, 7731, 8864 ve 10107 parsel sayılı taşınmazlarda ortaklığın satış yoluyla giderilmesini talep ve dava etmiştir. Davalılardan ..., ... köyündeki taşınmazın ifraz edilmesi gerektiğini savunmuş, diğer davalılar davaya cevap vermemiştir. Mahkemece, davanın kabulü ile ortaklığın satış suretiyle giderilmesine karar verilmiştir. Hükmü davalı ... temyiz etmiştir. 5578 sayılı Kanun ile değiştirilen 5403 sayılı Toprak Koruma ve Arazi Kullanımı Kanunu'nun 8. maddesi gereğince bölünemez büyüklükteki tarım arazilerinin mirasa konu olmaları ve üzerlerinde her ne sebeple gerçekleşmiş olursa olsun birlikte mülkiyetin mevcut olması durumunda bu arazilerin ifraz edilemeyeceği, payların 3. şahıslara satılamayacağı, devredilemeyeceği hükmü mevcutken, 5403 sayılı Kanun'un 8....
in ismi ... olarak tapuda tashih edilmiş ve 23.09.2011 tarihinde 133 ada 3 parsel sayılı taşınmaz satış işlemi ile kayden ...’a intikal etmiştir. Davacı ..., çekişmeli taşınmazların müşterek muristen intikal ettiği iddiasına dayanarak, miras payı oranında tapu iptali ve adına tescili istemiyle dava açmıştır....
Tapu Müdürlüğünün 26/07/2013 tarih 8481 yevmiye numaralı ifraz işlemi sonucu parsel ikiye ifraz edilerek 108 ada 93 parsel sayılı taşınmaz 152.051,68 m2 yüzölçümü ve mera niteliğiyle, 108 ada 94 parsel sayılı taşınmaz ise 226.610,81 m2 yüzölçümü ve orman niteliği ile tescil edilmiştir. Davacı ..., söz konusu ifraz işleminin mera komisyonunun görüşü alınmadan yapıldığını belirterek ifraz işlemi ile oluşan 108 ada 93 ve 94 sayılı parsellerin tapusunun iptal edilmesini istemiştir. Mahkemece TMK'nın 1025. maddesi uyarınca davayı açma hakkının ayni hakkı zedelenen kişiye ait olduğu, davacının davayı açmakta aktif dava ehliyeti olmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı ... tarafından temyiz edilmiştir. Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir....
Görülüyor ki, 41.madde uyarınca işlem yapılırken taşınmazın sınırında Devletin hüküm ve tasarrufu altındaki yerlerin bulunması halinde düzeltme söz konusu olamayacaktır. Dava konusu 1026. parsel sayılı taşınmazın sınırında da tescil harici taşlık niteliğinde yerler bulunduğundan kadastro müdürlüğünün yaptığı düzeltme işleminin anılan yönetmeliğin 15.maddesi hükmüne aykırı olması nedeniyle iptali gerekirken, davanın reddi doğru görülmemiş, bu sebeple kararın bozulması gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda yazılı nedenlerle davacının temyiz ititrazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, 21.10.2011 tarihinde oybirliği ile karar verildi....
in Düşüncesi : Dosyanın incelenmesinden, dava konusu işlemin parselasyon değil ifraz ve tevhid niteliğinde bir işlem olduğu anlaşıldığından, davacının muvafakatı olmaksızın tesis edilen işlemde hukuka uyarlık bulunmamaktadır. Bu nedenle davanın reddine ilişkin mahkeme kararının bozulması gerektiği düşünülmektedir. Danıştay Savcısı ...'ın Düşüncesi : Dosyanın incelenmesinden, ... İli, ... pafta, ... ada, … sayılı parselin sahibi ile … sayılı parselin hissedarlarının başvurusu üzerine, sadece iki parseli kapsayacak şekilde tesis edilen işlemin, parselasyon değil ifraz ve tevhit işlemi olduğu, bu nedenle, taşınmaz sahiplerinin tamamının muvafakatı sağlanarak yapılması gereken tevhit ve ifraz işleminin, 3194 sayılı İmar Kanunu'nun 18. maddesinin uygulandığından bahisle re'sen gerçekleştirilmesinde mevzuata uyarlık bulunmadığından, İdare Mahkemesi kararının bozulması gerektiği düşünülmüştür....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki davadan dolayı mahal mahkemesinden verilen hüküm davalı ... tarafından temyiz edilmekle, dosya incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R 1-Dava konusu 55-56-97 ve 21 parselden ifraz ile oluşan 451, 452 ve 453 parsellerin ilk oluşumundan itibaren onaylı tapu kütükleri okunaklı örnekleri, 2-Dava konusu taşınmazlarda 10.04.2012 tarih 2484 yevmiyeli hükmen intikale ilişkin resmi senet ve dayanakları ile 14.09.2012 tarih 6163 yevmiye, 07.05.2012 tarih 3177 yevmiye ve 17.07.2012 tarih 4873 yevmiyeli resmi senetlerin onaylı örneklerinin getirtilerek Dairemize gönderilmesi için dosyanın MAHALLİNE İADESİNE, 02.04.2015 tarihinde oybirliği ile karar verildi....
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; 1.Asıl dava yönünden, 3402 ......
Dava, 3402 sayılı Kadastro Kanununun 41.maddesi uyarınca yapılan düzeltme işleminin iptali isteğine ilişkindir. 5304 Sayılı Kanunun 9.maddesi ile yapılan değişiklikten sonra anılan madde; “Kadastro sırasında veya sonrasında yapılan işlemlerle geometrik durumları kesinleşmiş olan taşınmazlarda ölçü, sınırlandırma, tersimat ve hesaplamalardan doğan hatalar, ilgilinin müracaatı veya kadastro müdürlüğünce re’sen düzeltilir. Düzeltme, taşınmaz malikleri ile diğer hak sahiplerine tebliğ olunur. Tebliğ tarihinden başlayan otuz gün içinde düzeltmenin kaldırılması yolunda sulh hukuk mahkemesinde dava açılmadığı takdirde, yapılan düzeltme kesinleşir. Kadastro sırasında veya sonrasında yapılan işlemlerle kesinleşmiş olan taşınmazlarda, değişiklik işlemleri sırasında ortaya çıkan yüzölçümü farklılıklarından, kadastronun dayandığı teknik kurallarda belirtilen hata sınırları içinde kalanların re’sen düzeltilmesine Kadastro Müdürlükleri yetkilidir” şeklinde düzenlenmiştir....
bölündüğünü, söz konusu bölünmüş parsellerde müvekkillere düşen 3 nolu parselin imar tesis edilemeyecek nitelikte olduğunu, ifraz işleminin tamamen haksız ve mülkiyet hakkına aykırı olarak yapıldığını belirterek 04.03.2020 tarihli ve 2020/58 Karar sayılı encümen karanın iptalîne karar verilmesini dava ve talep etmiştir....