Davalı T1 vekili cevap dilekçesinde özetle; davalı Seval ile evli iken Edirne Aile Mahkemesinin kararı ile boşandıklarını, mahkemece yapılan yargılama sonunda ortak çocukları Irmak Sönmez'in velayetinin kendisine verildiğini, boşanmadan sonra belirli bir süre Edirne ilinde çocuğu ile birlikte ailesinin yanında yaşadıklarını, çocuğunun bu dönemde bakım ve gözetim görevini bizzat yerine getirdiğini, Edirne ilinde yaşadıkları dönemde annesinin ve kardeşinin yine diğer aile bireylerinin baskılarına maruz kaldığını, davacı annesinin yaşama ilişkin kesin ve kati kuralları olduğunu ve etrafının da bu kurallar çerçevesinde yaşaması gerektiğini dikte ettiğini, yaşam koşullarını çekilmez bir hale dönüştüren bu baskıların etkisiyle ve çocuğuna annesi başta olmak üzere ailesinin bakım ve gözetim görevini ifa edeceğine olan güvenle daha sonra öğretmen olarak istemi gereğince Çanakkale'ye atandığını, burada çalıştığı dönemde zaman zaman çocuğu ile telefonda görüşüp belirli aralıklarla hafta sonları...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye HukukMahkemesi DAVA TÜRÜ : Satışa İzin Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Kısıtlı ergin ..., ... Sulh Hukuk Mahkemesi kararı ile Türk Medeni Kanununun 405. maddesinde yer alan sebeple kısıtlanmış, annesinin velayeti altına konulmuştur. Veli ..., eldeki dosyada velayeti altında bulunan kısıtlıya babasından intikal eden taşınmazların satışını gerçekleştirmek için izin verilmesi talebi ile mahkemeye başvurmuş, mahkemece "kısıtlının menfaatine uygun düşmediği ve ispatlanamadığı" gerekçesiyle talep reddedilmiştir....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava; davacı kadın tarafından açılmış TMK.nun 166/1 maddesine dayalı boşanma, fer'ileri ve kocanın soyadını kullanmaya izin istemine ilişkindir. Kocanın soyadını kullanmaya izin istemi boşanmanın fer'isi niteliğinde bir talep olmayıp bağımsız nitelikte ve ayrıca harcı yatırılmak suretiyle açılması gereken bir dava olduğundan bu dosyadan tefrikine karar verilmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı dava dilekçesinde, annesinin nüfus kaydında "..." olan adının "..." olarak değiştirilmesini istemiş, mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm Cumhuriyet Savcısı ve Nüfus Müdürlüğü tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz istemlerinin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasal gerektirici nedenlere ve özellikle kanıtların takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre sair temyiz itirazları yerinde değildir. Ancak; Davacı dava dilekçesinde, annesinin adının... olmasına karşın daha sonra ...adını kullanmaya başlayarak ölünceye kadar da bu adla yaşamını sürdürdüğünü, ölümünden sonra idari işlemle adının tekrar Şerife olarak düzeltildiğini ileri sürerek anne adının nüfus kütüğünde "..." olarak düzeltilmesini istemiş, mahkemece davanın kabulüne karar verilmiştir....
Velayet düzenlemesinde; çocukla ana ve baba yararının çatışması halinde, çocuğun yararına üstünlük tanınması gereklidir. Çocuğun yararı ise; çocuğun bedensel, fikri ve ahlaki bakımdan en iyi şekilde gelişebilmesi ve böyle bir gelişmenin gerçekleştirilmesi için, çocuğa sosyal, ekonomik ve kültürel koşulların sağlanmış olmasıdır....
"İçtihat Metni"Çocuğun nitelikli cinsel istismarına yardım etme suçundan sanık ...'in yapılan yargılaması sonunda; atılı suçtan mahkûmiyetine dair Burhaniye Ağır Ceza Mahkemesinden verilen 11.06.2009 gün ve 2009/61 Esas, 2009/172 Karar sayılı hükmün süresi içinde Yargıtayca incelenmesi sanık ve müdafii tarafından istenilmiş olduğundan dava evrakı Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığından tebliğname ile Daireye gönderilmekle incelenerek gereği düşünüldü: Sanığın, mağdurenin annesi olup, dosya kapsamından; mağdurenin, sanık olan annesinin rızası ve haberi olmaksızın iki ayrı zamanda kaçarak ... adlı şahısla cinsel ilişkiye girdiği, olayın soruşturma makamlarına intikal ettikten ve bulunup annesine teslim edildikten sonra mağdurenin, evlenmelerine izin vermediği takdirde intihar edeceğine dair baskı ve söylemleri nedeniyle, ...'...
Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ : Kişisel İlişki Tesisi - Nafaka - Çocuğun Annesinin Soyadını Kullanmasına İzin Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm taraflarca temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 492 sayılı Harçlar Kanununda ve bu kanuna ekli “Yargı Harçları” başlıklı (1) sayılı tarifede, 5766 sayılı ve 6217 sayılı Kanunlarla yapılan değişiklik gereğince; harca tabi davalarda yapılan temyiz başvurularından; Temyiz başvuru harcının ve kararda gösterilen ilam harcının dörtte birinin (maktu harca tabi davalarda maktu harcın tamamı) temyiz peşin harcı olarak alınması (1 sayılı Tarife III /e bendi) zorunludur....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Çocuk Mahkemesi SUÇ : Hırsızlık HÜKÜM : Mahkumiyet Dosya incelenerek gereği düşünüldü: Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 18.03.2008 tarih ve 9-7/56 sayılı kararında da ayrıntıları açıklandığı üzere, zorunlu müdafiinin yüzüne karşı tefhim edilen ve kendisine zorunlu müdafii atandığından haberi bulunmayan suça sürüklenen çocuğun hakkında kurulan mahkumiyet hükmü kendisine tebliğ edilinceye kadar temyiz hakkı bulunacağından, yokluğunda verilen hükmü 04.07.2012 tarihinde tebellüğ eden suça sürüklenen çocuğun annesinin verdiği temyiz dilekçesinin süresinde olduğu belirlenmişse de suça sürüklenen çocuğun hüküm tarihinde onsekiz yaşını doldurmuş olması karşısında; suça sürüklenen çocuğun annesinin, suça sürüklenen çocuk hakkında verilen hükmü temyize hakkı bulunmadığından, suça sürüklenen çocuğun annesinin temyiz isteminin 1412 sayılı CMUK'un 317. maddesi uyarınca REDDİNE, 12/11/2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
nun Tepecik'teki adresine götürüp orada tanımadığı bir şahsa sattığını öğrendiğini söylediği suça sürüklenen çocuğun annesinin ise 04.06.2014 tarihli celsede olay tarihinde oğlu ile birlikte kaldıkları müştekinin evine yeni taşındıklarını, boya yapıldığı için eşyaların kapının önünde olduğunu, televizyonu hurdacının aldığını fakat daha sonra geri aldıklarını beyan ettiğinin anlaşılması karşısında, suça sürüklenen çocuğun arkadaşı ... ile annesinin beyanında geçen hurdacının açık kimliklerinin tespit edilerek tanık olarak beyanları alındıktan sonra toplanan ve toplanacak tüm deliller çerçevesinde suça sürüklenen çocuğun hukuksal durumunun değerlendirilmesi gerekirken, bu konularda kovuşturma genişletilmeden eksik inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesi, Bozmayı gerektirmiş, suça sürüklenen çocuk ... müdafiinin temyiz istemi bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenle tebliğnameye uygun olarak BOZULMASINA, 23.10.2018 gününde oybirliğiyle karar verildi....
O halde, idrak çağında bulunan ortak çocuğun anne soyadını kullanma konusundaki görüşü alınarak ve toplanan diğer delillerle birlikte değerlendirilerek, anne soyadını kullanmaya izin konusunda bir karar verilmesi gerekirken; bu hususta eksik incelemeyle hüküm tesisi usul ve yasaya aykırı bulunmuş bozmayı gerektirmiştir. VI. KARAR Açıklanan sebeple, Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının çocuğun soyadının anne soyadı ile değiştirilmesine izin davası yönünden BOZULMASINA, Peşin alınan temyiz karar harcının istek hâlinde ilgiliye iadesine, Dosyanın kararı veren Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, 04.04.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi....