İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI: İlk derece mahkemesince özetle; Davacının davasının kısmen kabulü ile; davacı kadın yararına aylık 650 TL tedbir nafakasının dava tarihinden itibaren davalıdan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya dair istemin reddine, belirlenen nafakanın artırımına ilişkin talebin reddine karar verilmiştir. İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı süresinde verdiği istinaf dilekçesinde özetle; hükmün aleyhe olan kısımları yönünden istinaf başvurusunda bulunmuştur. GEREKÇE : Dava; tedbir nafakası istemine ilişkindir....
dayalı tedbir nafakası davasında tarafların ekonomik ve sosyal durumu değerlendirilerek davanın kabul ya da reddine karar verilemeyeceği, ekonomik ve sosyal durumun nafaka miktarının belirlenmesinde dikkate alınabileceği, yukarıda da belirtilen ve gerçekleşen olaylara göre, kadının ayrı yaşamakta haklı olduğu, birleşen davada kadın yararına talep edilen tedbir nafakası talebinin de kabulü gerektiği anlaşılmakla İlk Derece Mahkemesince kadının ekonomik ve sosyal durumu nazara alınarak tedbir nafakası talebinin reddine karar verilmesinin ... olmadığı gerekçesiyle kusur gerekçesinin düzeltilmesine, ortak çocuk için aylık 3.000,00 TL iştirak nafakasına, birleşen bağımsız nafakası davasında ayrı yaşamakta haklılığını ispatlayan kadın için birleşen dava tarihinden geçerli olmak üzere aylık 500,00 TL tedbir nafakasına karar verilerek kadının kusur belirlemesi, iştirak nafakasının miktarı ile birleşen davada kadının tedbir nafakası talebinin reddine yönelik istinaf taleplerini kabulüne, sair...
nafakası ile maddi ve manevi tazminatların miktarı azdır....
Davacı kadın, TMK 169.maddesi uyarınca verilen tedbir nafakası miktarlarının az olduğundan bahisle istinaf talebinde bulunmuş ise de, tarafların sosyal ve ekonomik durumları göz önüne alındığında hükmedilen tedbir nafakası miktarlarının yerinde olduğu sonucuna varılmıştır. TMK 197.maddesi uyarınca açılan tedbir nafakası davasında davacı kadının ayrı yaşamakta haklı olduğu hususunu ispat etmesi gerektiği, mahkemece bu ispatın yapılmadığı gerekçesi ile kadının tedbir nafakası isteminin reddine karar vermesi doğru ise de, anne yanında bulunan müşterek çocuklar için bu ispata gerek olmadan davanın kabulüne karar verilmesi gerekirken reddine karar verilmesi hatalı olmuştur....
Bu geçici önlemlerden birisi de boşanma ve ayrılık davası devam ettiği sürece maddi imkânları kısıtlı olan eşin bakım ve geçimine diğer eşin katkısını sağlayan tedbir nafakasıdır. Tedbir nafakası, talebe bağlı olmaksızın (resen) takdir edilir ve geçici bir önlem olarak davanın başından itibaren karar kesinleşene kadar hüküm altına alınır. Dolayısıyla tedbir nafakası takdirine ilişkin kararın, davanın açıldığı tarih itibariyle tarafların ekonomik ve sosyal durumlarına ilişkin araştırma sonuçlarının dosyaya gelişini takiben hemen verilmesi gerekir. Boşanma ve ayrılık davalarında, tarafların kusur durumu hiçbir şekilde tedbir nafakasının takdirine etkili bir unsur değildir. Kusurlu eş yararına dahi, bu tedbirlerin alınması mümkündür. Yine, her iki tarafın da gelirinin bulunması tedbir nafakası verilmesini engelleyici bir hâl değildir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü. 1-Davalı vekili Av.... 19.3.2010 tarihli dilekçesiyle tedbir nafakası haricinde kalan temyiz taleplerinden feragat ettiğini bildirdiğinden, tedbir nafakası dışında kalan yönlerden temyiz dilekçesinin reddine karar vermek gerekmiştir. 2-Davalı vekili aynı dilekçe ile tedbir nafakası talebinden fearagat ettiğini bildirdiğinden, feragat konusunda bir karar verilmek üzere hükmün bozulması gerekmiştir. SONUÇ: Hükmün yukarıda 2.bentte gösterilen nedenle tedbir nafakası yönünden BOZULMASINA, bozma kapsamı dışında kalan yönlerden temyiz dilekçesinin yukarıda 1.bentte açıklanan nedenle REDDİNE, temyiz peşin harcının yatırana geri verilmesine, oybirliğiyle karar verildi. 12.04.2010 (Pzt.)...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı erkek tarafından tedbir ve yoksulluk nafakası yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı kadının anaokul öğretmeni olarak çalıştığı, düzenli ve sürekli gelirinin bulunduğu, tedbir nafakası alma ihtiyacı bulunmadığı ve boşanmakla yoksulluğa düşmeyeceği toplanan delillerden anlaşılmıştır. Türk Medeni Kanunun 169 ve 175. madde koşulları oluşmamıştır. Davacı kadının tedbir ve yoksulluk nafakası isteğinin reddi gerekirken, yazılı şekilde tedbir ve yoksulluk nafakası takdiri doğru görülmemiştir....
Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ : Karşılıklı Boşanma-Tedbir Nafakası Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-davalı erkek tarafından kusur belirlemesi, tazminatlar ve nafakalar yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Davacı-davalı erkeğin tedbir nafakası davasının kabulüne ilişkin temyiz itirazlarının incelemesinde, İlk derece mahkemesince hükmolunan tedbir nafakası miktarı, Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 341. maddesi uyarınca, ilk derece mahkemesinin karar tarihi itibariyle kesin nitelikte olduğundan ve bölge adliye mahkemesince erkeğin tedbir nafakasına yönelik talebi hakkında istinaf dilekçesinin reddine karar verildiğinden, erkeğin tedbir nafakası davasına ilişkin temyiz dilekçesinin reddine karar verilmesi gerekmiştir. 2- Davacı-davalı erkeğin diğer temyiz itirazlarının incelenmesine gelince; Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle...
Davacı vekili dilekçesinde; davalı eşin açtığı boşanma davasının kusurlu bulunması nedeniyle reddedildiğini, bu davada müvekkili lehine hüküm altına alınan tedbir nafakasının da hükmün kesinleşmesi ile sona erdiğini, halen müvekkilinin yanlarına sığındığı ailesi ile birlikte yaşadığını ileri sürerek; dava tarihinden itibaren geçerli olmak üzere müvekkili lehine aylık 800 TL tedbir nafakasına hükmedilmesini talep etmiştir. Davalı, davanın reddini dilemiştir. Mahkemece; davanın kısmen kabulü ile 550 TL nafakanın davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiş, hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir. Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, sair temyiz itirazları yerinde değildir. Dava, TMK.nun 197. maddesi uyarınca açılmış olan tedbir nafakası davasıdır. Bu madde uyarınca nafakaya hükmedilebilmesi için davacının ayrı yaşama hakkı olduğunu kanıtlaması gerekir....
Davada; evlilik birliği dışında doğan çocuk için davalı babadan aylık 600,00 TL nafaka talep edilmiş; mahkemece davanın kısmen kabulü cihetine gidilerek; aylık 300,00 TL nafakanın davalıdan tahsiline karar verilmiş; hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir. Talep edilen nafaka niteliği itibari ile iştirak nafakası olup, mahkemece hükmedilen nafakanın kararın kesinleşmesine kadar tedbir nafakası; kararın kesinleşmesinden sonra yoksulluk nafakası olarak nitelendirilmesi doğru görülmemiş ancak bu husus sonuca etkili olmadığından bozma sebebi yapılmamıştır. Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, yerinde bulunmayan bütün temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, ....80 TL bakiye temyiz harcının temyiz edene yükletilmesine, ....01.2013 günü oybirliğiyle karar verildi....