mahkemesince davacı-karşı davalı lehine takdir edilen maddi ve manevi tazminat miktarları ile tedbir/yoksulluk nafakası miktarlarının makul olduğu, yine davacı-karşı davalı kadın lehine hükmedilen tedbir/yoksulluk nafakası ve maddi-manevi tazminatın boşanmanın ferilerinden olması, kadının boşanma davasında lehine vekalet ücretine hükmedilmesi nedeni ile ferilere dair vekalet ücretine hükmedilemeyeceği, ayrıca boşanmaya neden olan olaylarda davalı-karşı davacı erkeğin ağır kusurlu olması nedeni ile maddi-manevi tazminat talebinin reddine dair kararın doğru olduğu anlaşıldığından, tarafların usul ve yasaya uygun olan hükme karşı istinaf başvurusunun HMK'nın 353/(1)-b-1. maddesi gereğince esastan reddine karar vermek gerekmiş, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....
HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle, A-Davacı-davalı erkek vekilinin tüm istinaf talebinin, davalı-davacı kadın vekilinin ise takdir edilen nafaka miktarı dışındaki tüm istinaf talebinin HMK 353/1- b-1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE, B-Davalı-davacı kadın vekilinin kadın yararına karşı davada önlem nafakası miktarına yönelik istinaf talebinin HMK 353/1- b-2 maddesi gereğince KABULÜ ile ilk derece mahkemesi kararının hüküm fıkrasının karşı dava yönünden B1 bendinin KALDIRILARAK yerine yeniden hüküm tesisine, BUNA GÖRE; Karşı davada B1.bendi yerine geçmek üzere: Davacı kadının karşı davasının kabulü ile karşı dava tarihi olan 30/01/2020 tarihinden itibaren geçerli olmak üzere aylık 1.000TL önlem nafakasının erkekten alınarak kadına ödenmesine, (ilk derece mahkemesince takdir edilen önlem nafakası ile asıl davada takdir edilen tedbir nafakası ile tahsilde tekerrüre sebebiyet verilmemesine,) 3- Tarafların istinaf incelemesine hasren yaptığı yargılama giderine yönelik; 1- Taraflarca ayrı...
HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle, A-Davacı-davalı erkek vekilinin tüm istinaf talebinin, davalı-davacı kadın vekilinin ise takdir edilen nafaka miktarı dışındaki tüm istinaf talebinin HMK 353/1- b-1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE, B-Davalı-davacı kadın vekilinin kadın yararına karşı davada önlem nafakası miktarına yönelik istinaf talebinin HMK 353/1- b-2 maddesi gereğince KABULÜ ile ilk derece mahkemesi kararının hüküm fıkrasının karşı dava yönünden B1 bendinin KALDIRILARAK yerine yeniden hüküm tesisine, BUNA GÖRE; Karşı davada B1.bendi yerine geçmek üzere: Davacı kadının karşı davasının kabulü ile karşı dava tarihi olan 30/01/2020 tarihinden itibaren geçerli olmak üzere aylık 1.000TL önlem nafakasının erkekten alınarak kadına ödenmesine, (ilk derece mahkemesince takdir edilen önlem nafakası ile asıl davada takdir edilen tedbir nafakası ile tahsilde tekerrüre sebebiyet verilmemesine,) 3- Tarafların istinaf incelemesine hasren yaptığı yargılama giderine yönelik; 1- Taraflarca ayrı...
Dosya içeriğine göre, davalı-davacı kadının feragat nedeniyle reddine karar verilen bağımsız tedbir nafakası davasında, talep edilen tedbir nafakasının yıllık tutarı 7.200,00 TL olup Bölge Adliye Mahkemesinin karar tarihi itibari ile 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 362 nci maddesi uyarınca kesinlik sınırı olarak belirlenen 107.090,00 TL’nin altında kaldığı anlaşılmakla; davalı-davacı kadın vekilinin bağımsız tedbir nafakası davasında yargılama gideri ve vekâlet ücretine yönelik temyiz dilekçesinin de reddine karar vermek gerekmiştir. Belli edilen günde temyiz eden davalı-davacı ... vekili Av. ... geldi. Karşı taraf davacı-davalı ... ve vekili gelmedi....
Türk Medeni Kanunun 169 maddesi ve tedbir nafakasının niteliği nazara alındığında kadın ve ortak çocuk lehine tedbir nafakası takdiri doğru miktarları ise makuldür. Bu itibarla erkeğin tedbir nafakasına yönelik istinafının reddine karar vermek gerekmiştir. Velayeti anneye verilen ortak çocuğun ihtiyaçları için baba aleyhine iştirak nafakası takdirinin doğru miktarının ise makul olduğu anlaşıldığından erkeğin iştirak nafakasına yönelik istinafının reddine karar vermek gerekmiştir. Yapılan yargılama sonucunda hafif kusurlu bulunan, boşanma nedeni ile yeni bir düzen kurmak zorunda kalan kişilik hakları saldırıya uğrayan erkek lehine maddi ve manevi tazminat takdir edilmemesi hatalıdır....
DAVA TÜRÜ : Nafaka-Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-karşı davalı kadın tarafından; erkeğin kabul edilen boşanma davası, tedbir nafakası, yoksulluk nafakası yönünden, davalı-karşı davacı erkek tarafından ise nafaka davası yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Davacı-karşı davalı vekili Av. ... 21/11/2016 tarihli dilekçesiyle erkeğin kabul edilen boşanma davası ve yoksulluk nafakasına dair temyiz isteminden feragat ettiğini bildirdiğinden temyiz dilekçesinin boşanma davası ve yoksulluk nafakası yönünden reddine karar vermek gerekmiştir. 2-Davacı-karşı davalı vekili Av. ... 21/11/2016 tarihli dilekçesiyle tedbir nafakası talebinden feragat ettiğini bildirdiğinden bu husus gözetilerek bir karar verilmek üzere hükmün tedbir nafakası davası yönünden bozulması gerekmiştir....
ispatladığı ve kadın yararına aylık 900,00 TL tedbir nafakasına hükmedilmesinde isabetsizlik bulunmasa da belirtildiği üzere söz konusu nafakanın erkek yararına oluşan usuli kazanılmış hakka aykırı olacak şekilde karar tarihi itibariyle miktarının arttırılmasına karar verilmesinin ... olmadığı belirtilerek; davalı erkek vekilinin istinaf itirazının, birleşen tedbir nafakası davası yönünden kabulü ile İlk Derece Mahkemesi kararının birleşen tedbir nafakası davası yönünden kaldırılmasına, kadın yararına dava tarihinden itibaren ve tahsilde tekerrüre sebebiyet vermemek üzere aylık 900,00 TL tedbir nafakasına, kadının fazlaya ilişkin isteminin reddine, davalı erkek vekilinin sair yönlere ilişkin istinaf itirazının ise esastan reddine karar verilmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Boşanma-Tedbir Nafakası Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-karşı davalı kadın tarafından; tedbir nafakasının miktarı ve lehine vekalet ücretine hükmedilmemesi yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle davacı-karşı davalı kadın lehine hükmedilen tedbir nafakasının erkeğin birleşen boşanma davasında Türk Medeni Kanunu'nun 169. maddesi uyarınca hükmedilen tedbir nafakası niteliğinde olduğu, davacı-karşı davalı kadının tedbir nafakası davasının ise kadının ayrı yaşama hakkı bulunmadığı gerekçesiyle reddedildiği, bu nedenle Türk Medeni Kanunu'nun 197. maddesine dayalı bağımsız tedbir nafakası davası reddedilen davacı-karşı davalı kadın yararına vekalet ücretine hükmedilmemesinde bir isabetsizlik...
Davacı vekili dilekçesinde; davalı eşin, davacıyı ablası ve erkek kardeşi ile birlikte ikamet etmeye zorladığını, hakaret ettiğinı ve müşterek haneden kovduğunu iddia ederek, davacı ve müşterek çocuk için ayrı ayrı 250 TL tedbir nafakasına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı cevap dilekçesinde; müşterek çocuk için 100 TL nafaka vermeyi kabul ettiğini, ancak ayrı yaşama hakkı olmayan davacı yönünden davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, davacının haklı bir nedeni olmaksızın müşterek evi terk ettiği gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından süresinde temyiz edilmiştir. Davada, ayrı yaşamada haklılık iddiasına dayalı davacı ( kadın )ve müşterek çocuk için tedbir nafakası istenilmiştir. Dosya kapsamından; davacı kadının, ayrı yaşamada haklı olmadığının anlaşılmasına göre; mahkemece, kadının tedbir nafakası isteminin reddine karar verilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir....
Maddesi uyarınca tedbir nafakası davası yönünden 6100 sayılı HMK 362/1- a maddesi uyarınca kesin olmak üzere OY BİRLİĞİ ile karar verildi....