WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ Uyuşmazlık, asıl davada tedbir nafakası istemine, birleşen davada ise boşanma istemine ilişkindir. Davanın niteliğine göre, inceleme görevi Yargıtay 2.Hukuk Dairesinindir. Bu itibarla dosyanın gerekli inceleme yapılmak üzere Yüksek 2.Hukuk Dairesine gönderilmesine, 21/03/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi....

    GEREKÇE : Asıl dava; tedbir nafakası, birleşen dava ise; evlilik birliğinin sarsılması nedenine dayalı boşanma davası niteliğindedir. HMK.nun 355.maddesine göre; inceleme, istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılır. Ancak Bölge Adliye Mahkemesi kamu düzenine aykırılık gördüğü takdirde bunu resen gözetir. Kadın lehine asıl davada hükmedilen tedbir nafakası yönünden yapılan istinaf incelemesinde; Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 06.04.2005 tarih ve 2005/3- 169 E-2005/235 K. sayılı kararı ile nafaka davalarında kanun yolu başvurusunda, yıllık nafaka miktarının dikkate alınacağı açıklanmıştır. Karar tarihi itibarıyla miktar veya değeri dörtbin dörtyüz Türk Lirasını geçmeyen mal varlığı davalarına ilişkin kararlar kesindir (6100 sayılı HMK m.341/2). Asıl davada, davacı kadın lehine aylık 350,00 TL tedbir nafakasına hükmedilmiş olup, kabul edilen nafaka miktarı toplamı yıllık 4.400,00TL' yi geçmemektedir....

    Tüm dosya kapsamı ve istinaf başvurusu birlikte değerlendirildiğinde; birleşen boşanma davasının reddi kararı tarafların istinaf başvurusu olmadığından kesinleşmiş olup, davacı/b.davalı kadının asıl davada hükmedilen tedbir nafakası miktarına yönelik istinaf başvurusu kapsamında inceleme yapılmıştır....

    O halde; Türk Medeni Kanununun 185/3. ve 186/3. maddeleri uyarınca, tarafların ekonomik ve sosyal durumları da gözetilerek dava tarihinden geçerli olmak üzere davalı-karşı davacı kadın yararına uygun miktarda tedbir nafakasına hükmedilmesi gerekirken, yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırı bulunmuştur. 3-Davalı-davacı (kadın) ayrı yaşamakta haklı olduğunu ispat ettiğine göre tedbir nafakası talebine yönelik birleşen davasının kabulü ile tarafların gerçekleşen ekonomik koşulları gözetilerek Türk Medeni Kanununun 197. maddesi gereğince asıl davada verilecek tedbir nafakası ile tekerrüre eses olmayacak şekilde uygun miktarda tedbir nafakasına hükmedilmesi gerekirken yazılı gerekçe ile birleşen tedbir nafakası davasının reddine karar verilmesi doğru olmayıp, bozmayı gerektirmiştir. 4-Davalı-karşı davacı kadının, yapılan ekonomik sosyal durum araştırmasında ev hanımı olduğu tutanağa bağlanmışsa da, davacı-karşı davalı erkek vekili tarafından dosyaya fotoğraf sunularak çalıştığı...

      M. 166/1 gereğince boşanmalarına, müşterek çocuğun velayetinin anneye verilmesine, babayla kişisel ilişki tesisine, birleşen davada kadının maddi ve manevi tazminat isteminin kısmen kabulü ile; 7.000,00 TL maddi, 15.000,00 TL manevi tazminatın kararın kesinleştiği tarihten itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte erkekten alınarak kadına verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine, birleşen davada davacının tedbir-yoksulluk nafakası taleplerinin reddine, birleşen davada davacının iştirak nafakası isteminin kısmen kabulü ile; ara kararla belirlenen 250,00 TL tedbir nafakasının karar kesinleşmesine değin devamına, aylık 300,00 TL iştirak nafakası olarak devamına, fazlaya ilişkin istemin reddine karar verilmiştir. İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı-davalı vekili ilk derece mahkemesi kararına karşı, asıl davalarındaki taleplerinin kabulü, karşı davanın reddi gerektiği, kusur belirlemesi, iştirak nafakası ve kadına verilen tazminatlar yönlerinden istinaf kanun yoluna başvurmuştur....

      Açılan bu davada, davalı-karşı davacı tarafından talep edilen maddi-manevi tazminat miktarı 300.000,00 TL olup, yatırılması gereken peşin nispi harç miktarı 2.561,62 TL' dir. Davalı-karşı davacı tarafından açılan davada, kendi lehine aylık 1.000,00 TL tedbir/yoksulluk nafakası talep edilmiş olup, talep edilen nafakanın bir yıllık toplam bedeli üzerinden yatırılması gereken nispi peşin harç miktarı 59,30 TL'dir. Davalı-karşı davacı tarafından karşı dava açılırken yatırılan 250,00 TL den alınması gereken başvurma harcı düşüldükten sonra davalı-karşı davacı tarafından talep edilen tedbir-yoksulluk nafakası, maddi ve manevi tazminat yönünden peşin nispi harcın ikmali gerekmektedir. Nispi harç tamamlattırılmadan müteakip işlemler yapılamaz....

      Her ne kadar müşterek çocuklar lehine tedbir nafakası ödenmesine karar verilmiş ise de; çalışmayan, geliri ve malvarlığı bulunmayan ya da boşanmakla yoksul duruma düşeceği Dairemizce kabul edilerek lehine yoksulluk nafakası takdir edilen kadının tedbir nafakası ile sorumlu tutulmasının doğru olmayacağı dikkate alınarak, buna ilişkin hükmün kaldırılmasına karar vermek gerekmiştir....

      HUMK.nun 443/3. maddesi uyarınca; tedbir nafakası yönünden takip yapılabilmesi için ise ilamın kesinleşmesi koşulu bulunmamaktadır. Bir başka anlatımla tedbir nafaka alacakları kesinleşmeden takip konusu yapılabilir. Somut olayda; boşanma ilamının ekinde hükmedilen manevi tazminat ve tedbir nafakası alacaklarının tahsili amacıyla, boşanma hükmü kesinleşmeden ilamlı icra takibi başlatılmıştır. Bu durumda takibin tedbir nafakası yönünden devamına imkan kılacak şekilde manevi tazminat, vekalet ücreti ve yargılama giderleri yönünden iptaline karar verilmesi gerekirken tümden iptali doğru değildir....

        Kadın için verilen tedbir-yoksulluk nafakası açısından: Kadın lehine tedbir nafakası takdirinde bir hukuka aykırılık bulunmadığı, takdir edilen miktarın ise günün ekonomik şartlarına, tarafların ekonomik sosyal durumlarına ve hakkaniyete uygun olduğu anlaşıldığından davacı-davalı kadın vekilinin istinaf talebinin reddine karar verilmiştir. Tarafların gerçekleşen sosyal ve ekonomik durumlarına, nafakanın niteliğine, kusur durumuna, günün ekonomik koşullarına göre kadın lehine yoksulluk nafakası verilmesinin yerinde olduğu, ancak ilk derece mahkemesince yoksulluk nafakasının iştirak nafakası olarak sehven yazıldığı, kadın için hükmolunan yoksulluk nafakası miktarının az olduğu anlaşılmakla, kadın yararına aylık 500,00TL yoksulluk nafakasına karar verilmiş olup, davacı-davalı kadın vekilinin istinaf talebinin kabulüne karar verilmiştir....

        DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve HUKUKİ SEBEPLER : Davalı-davacı asil 20/01/2022 tarihli dilekçesi ile yerel mahkemece müşterek çocuk için aylık 300,00TL tedbir, aylık 500,00TL iştirak nafakası takdir edilmiş ise de müşterek çocuğa aylık 1.500TL tedbir-iştirak nafakası ödemeyi kabul ve taahhüt ettiğini belirtmiştir. Davacı-davalı kadın vekili 20/01/2022 tarihli dilekçesi ile davalı-davacı tarafın müşterek çocuk için 1.500TL tedbir-iştirak nafakası ödemeyi kabul ettiğini, çocuk için aylık 1.500TL tedbir-iştirak nafakasına karar verilmesi durumunda müvekkili lehine hükmedilen maddi ve manevi tazminata ilişkin istinaf başvurularından feragat ettiklerini, ayrıca müvekkili lehine yoksulluk nafakası taleplerinden ve yoksulluk nafakasının yetersiz olmasına ilişkin istinaf başvurularından da feragat ettiklerini belirterek bu şekilde karar verilmesini talep etmiştir....

        UYAP Entegrasyonu