Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ : Boşanma-Ziynet Alacağı- Mal Rejiminin Tasfiyesi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı erkek tarafından kusur belirlemesi ve kadın yararına hükmolunan tazminatlar yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle erkeğin ağır kadının az kusurlu olduğunun anlaşılmasına göre, yerinde bulunmayan temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine, peşin alınan harcın mahsubuna ve 292.10 TL. temyiz başvuru harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına, dosyanın ilk derece mahkemesine, karardan bir örneğinin ilgili bölge adliye mahkemesi hukuk dairesine gönderilmesine kesin olarak oybirliğiyle karar verildi. 03.06.2021 (Per.)...
İLK DERECE MAHKEMESİ KARAR ÖZETİ: " Davacı T1 tarafından açılan Asıl Davanın REDDİNE, Davalı kadın T4 tarafından açılan Karşı dava boşanma davasının KABULÜ İLE, tarafların evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle BOŞANMALARINA, Davacı kocanın maddi tazminat, manevi tazminat ve yoksuluk nafakası taleplerinin ayrı ayrı REDDİNE, Davalı kadının maddi tazminat talebinin KISMEN KABULÜNE, 25.000,00 TL maddi tazminatın boşanma kararı kesinleştiği tarihten itibaren yasal faizi ile birlikte davacı kocadan alınarak davalı kadına ödenmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine, Davalı kadının manevi tazminat talebinin KISMEN KABULÜNE, 25.000,00 TL manevi tazminatın boşanma kararı kesinleştiği tarihten itibaren yasal faizi ile birlikte davacı kocadan alınarak davalı kadına ödenmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine, Davalı kadının ZİYNET ALACAĞI VE TAKI PARASI ALACAĞI DAVASININ REDDİNE, "karar verilmiştir....
Davacı vekilinin diğer temyiz itirazlarına gelince; Eşler, 20.06.1963 tarihinde evlenmiş, 12.06.2013 tarihinde açılan boşanma davasının kabulüne ilişkin hükmün kesinleşmesiyle boşanmışlardır. Mal rejimi boşanma davasının açıldığı tarih itibarıyla sona ermiştir (TMK mad. 225/son). Sözleşmeyle başka mal rejiminin seçildiği ileri sürülmediğinden evlilik tarihinden 4721 Sayılı TMK'nin yürürlüğe girdiği 01.01.2002 tarihine kadar mal ayrılığı (TKM mad. 170), bu tarihten mal rejiminin sona erdiği tarihe kadar ise, edinilmiş mallara katılma rejimi geçerlidir (4722 Sayılı Yasa mad.10, TMK mad. 202/1). Mal rejiminin tasfiyesinde eşlerin bağlı olduğu rejime ilişkin hükümler uygulanır (4721 Sayılı TMK mad.179). Mahkemece yukarıda yazılı gerekçe ile davanın reddine karar verilmişse de, gerekçe dosya kapsamına uygun düşmemektedir....
Eşler, 12.03.1987 tarihinde evlenmiş, 29.12.2006 tarihinde açılan boşanma davasının kabulüne ilişkin hükmün, 19.04.2011 tarihinde kesinleşmesiyle boşanmışlardır. Mal rejimi boşanma davasının açıldığı tarih itibarıyla sona ermiştir (TMK 225/son). Sözleşmeyle başka mal rejiminin seçildiği ileri sürülmediğinden evlilik tarihinden 4721 sayılı TMK'nun yürürlüğe girdiği tarihe kadar mal ayrılığı (743 sayılı TKM 170.m), bu tarihten mal rejiminin sona erdiği tarihe kadar ise edinilmiş mallara katılma rejimi geçerlidir (4722 sayılı Yasa'nın 10, TMK 202.m)....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Mal Rejiminin Tasfiyesinden Kaynaklanan Alacak Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, davanın reddine, birleşen davanın kısmen kabulüne kısmen reddine karar verilmiş olup hükmün davacı-birleşen davada davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairece dosya incelendi, gereği düşünüldü. KARAR Davacı-birleşen davada davalı ... vekili, dava ve açıklama dilekçelerinde belirtilen malvarlıkları nedeniyle mal rejiminin tasfiyesi ile alacak isteğinde bulunmuş, ayrıca ziynet eşyalarının bedelinin tahsiline karar verilmesini istemiş, birleşen davanın reddini savunmuştur. Davalı-birleşen davada davacı ... vekili, davanın reddini savunmuş, birleşen dava dilekçesinde belirtilen araç nedeniyle mal rejiminin tasfiyesi ile alacak isteğinde bulunmuş, ayrıca ziynet ve ev eşyalarının bedelinin tahsiline karar verilmesini istemiştir....
Davalı-davacının mal rejiminin tasfiyesi yönündeki talebinin incelenebilmesi için, mal rejiminin sona ermesi gerekir. Mal rejimi de, evliliğin boşanma ile sona ermesi halinde buna ilişkin davanın açıldığı tarihte sona erer (TMK.md.225). Bu da boşanma kararının kesinleşmiş olmasını gerektirir. Taraflar arasındaki boşanma hükmü henüz kesinleşmemiştir. Bu hususta harcı yatırılarak açılan bir dava mevcut olduğuna göre, tasfiye talebinin bu davadan tefriki ile ayrı bir esasa kaydedilmesi ve boşanma hükmünün kesinleşmesinin beklenmesi, sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, bu yön nazara alınmadan yazılı şekilde hüküm kurulması doğru bulunmamıştır....
Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; yerel mahkeme tarafından kabulüne karar verilen ziynet eşyalarının miktar konusunda herhangi bir delil ileri sürülmediğini, verilen kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu, evlilik birliğinin sona ermesine neden olan olaylarda, davacı tarafın kusurlu olduğunu, davacı tarafın çalıştığını, boşanma nedeniyle yoksulluğa düşmeyeceğini, davacı tarafın müşterek çocukla ilgilenmediğini, velayet görevini yerine getirmediğini, bu nedenlerle yerel mahkeme kararının kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir. GEREKÇE : Dava, evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle açılmış boşanma ve ziynet eşyası alacak talebine ilişkindir....
Somut olayda, eldeki davanın boşanma davası ile birlikte açıldığı, mahkemece alacak davasının boşanma davasından tefrikine karar verildiği, tefrik sonrası alacak davasında davanın konusu itibari ile Aile Mahkemesinin görev alanına girdiği ancak, davanın Asliye Hukuk Mahkemesi sıfatıyla görülüp sonuçlandırıldığı anlaşılmıştır. Şu halde Aile Mahkemesi kurulmayan yerlerde Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulunca belirlenen Asliye Hukuk Mahkemelerinde davanın "Aile Mahkemesi" sıfatı ile görülüp karara bağlanması gerekir....
HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2021/1015 KARAR NO : 2022/1264 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : GÖLCÜK AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 20/04/2021 NUMARASI : 2021/97 ESAS, 2021/403 KARAR DAVA KONUSU : EŞYASI ALACAĞI KARAR : Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen kararına karşı, davacı vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmakla, HMK' 353.maddesi uyarınca duruşma yapılmadan dosya incelendi gereği düşünüldü; TARAFLARIN İDDİA, SAVUNMA İLE YARGILAMA SÜRECİ: Davacı vekili, dava dilekçesinde özetle; düğünde müvekkiline takılan ziynet eşyalarının düğün sonrasında müvekkilinin elinden alınarak düğün borçlarının ödenmesi ve davalıya iş kurma amacıyla bozdurulduğunu ileri sürerek, ziynet eşyaların aynen iadesini, bunun mümkün olmaması halinde şimdilik 1.000 TL bedelin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline...
AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 20/04/2022 NUMARASI : 2021/46 ESAS, 2022/194 KARAR DAVA KONUSU : ZİYNET EŞYASI ALACAĞI KARAR : Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen karara karşı, davalı vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmakla, Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 353.madde uyarınca duruşma yapılmadan dosya incelendi gereği düşünüldü; TARAFLARIN İDDİA, SAVUNMA İLE YARGILAMA SÜRECİ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; her biri 20 gr ağırlığında 6 adet 22 ayar altın bilezik, 10 adet reşat altın, 1 çift küpe, 1 adet tektaş yüzük, 1 adet alyans, 1 adet künye, her biri 25 gr ağırlığında 2 adet burma bilezik, 1 adet 30 gr ağırlığında 22 ayar bilezik, 20 adet çeyrek altının müvekkiline aynen iadesine, aynen iade mümkün değilse şimdilik 50.000 TL'sinin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan alınarak müvekkiline ödenmesine karar verilmesini talep etmiş, ıslah dilekçesinde...