WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Aile Mahkemesinin 2022/463 Esas sayılı dosyasında 21.09.2021 tarihinde nafaka davası açtığını, davanın halen derdest olduğunu, davacı erkeğin kusurlu olduğunu belirterek öncelikle yetki itirazlarının kabulüne, davanın esastan reddine, boşanma kararı verilmesi halinde çocuğun velayetinin davalı anneye verilmesine, çocuk için aylık 3.000,00 TL iştirak nafakası, davalı kadın için aylık 4.000,00 TL yoksulluk nafakası ile 25.000,00 TL maddi, 25.000,00 TL manevi tazminatın davacıdan alınmasına karar verilmesini talep etmiştir....

İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davalı vekili yasal süresi içerisinde verdiği istinaf dilekçesinde özetle; davanın kabulünü boşanma dosyası ile birleştirme kararı verilmemesini, boşanma davasında da tedbir nafakasına hükmedilmesi nedeni ile mükerrer nafakaya hükmedilmesini ve nafaka miktarını istinafa getirmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve HUKUKİ SEBEPLER : Dava önlem nafakası istemine ilişkindir. Birlikte yaşamaya ara verilmesi haklı bir sebebe dayanıyorsa hakim eşlerden birinin istemi üzerine birinin diğerine yapacağı parasal katkıya, konut ve ev eşyalarından yararlanmaya ve eşlerin mallarının yönetimine ilişkin önlemleri alır....

İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı-karşı davalı erkek vekili yasal süresi içerisinde verdiği istinaf dilekçesinde özetle; Kusuru, karşı davanın kabulünü, velayeti, kadın için maddi - manevi tazminat verilmesini, çocuk için tedbir - iştirak nafakası verilmesini, kadın için tedbir - yoksulluk nafakası verilmesini, kadının açtığı önlem nafakası reddedilmesine rağmen kadın lehine vekalet ücreti verilmesini istinaf etmiştir. Davalı-karşı davacı kadın vekili yasal süresi içerisinde verdiği istinaf dilekçesinde özetle; Kusuru, asıl davanın kabulünü, kadın için verilen tedbir-yoksulluk nafakası miktarını, çocuk için verilen tedbir-iştirak nafakası miktarını, önlem nafakası davasının reddini, önlem nafakası davasında erkek lehine vekalet ücreti verilmesini istinaf etmiştir....

İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı-karşı davalı erkek vekili yasal süresi içerisinde verdiği istinaf dilekçesinde özetle; Kusuru, karşı davanın kabulünü, velayeti, kadın için maddi - manevi tazminat verilmesini, çocuk için tedbir - iştirak nafakası verilmesini, kadın için tedbir - yoksulluk nafakası verilmesini, kadının açtığı önlem nafakası reddedilmesine rağmen kadın lehine vekalet ücreti verilmesini istinaf etmiştir. Davalı-karşı davacı kadın vekili yasal süresi içerisinde verdiği istinaf dilekçesinde özetle; Kusuru, asıl davanın kabulünü, kadın için verilen tedbir-yoksulluk nafakası miktarını, çocuk için verilen tedbir-iştirak nafakası miktarını, önlem nafakası davasının reddini, önlem nafakası davasında erkek lehine vekalet ücreti verilmesini istinaf etmiştir....

TMK'nun 175.maddesinde boşanma yüzünden yoksulluğa düşecek tarafın kusuru daha ağır olmamak koşuluyla geçimi için diğer taraftan malî gücü oranında süresiz olarak nafaka isteyebileceği hükme bağlanmıştır. Tarafların dosyaya yansıyan sosyal ve ekonomik durumları dikkate alındığında ilk derece mahkemesi tarafından hükmedilen yoksulluk nafakası miktarı az olduğundan yoksulluk nafakası miktarına yönelik istinaf talebinin kabulüne, ilk derece mahkemesi kararının 4 nolu bendinin yoksulluk nafakasına ilişkin kısmının kaldırılmasına, davacı kadın için boşanma kararının kesinleştiği tarihten itibaren başlamak üzere aylık 400,00 TL yoksulluk nafakası takdiri ile her ay davalı erkekten tahsil edilerek davacı kadına verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine dair aşağıdaki hüküm kurulmuştur....

Davalı-karşı davacı erkek vekili; erkeğin reddedilen terk nedenine dayalı boşanma davasına, kusur tespitine, kadın lehine hükmedilen maddi tazminat ve nafakalara yönelik istinaf başvurusunda bulunmuştur. Dava; evlilik birliğinin sarsılması (TMK md. 166/1,2) nedenine dayalı boşanma davası ve fer'ilerine, karşı dava ise; terk (TMK md. 164) ve evlilik birliğinin sarsılması (TMK md. 166/1,2) nedenlerine dayalı boşanma davası istemine ilişkindir. Davacı-karşı davalı kadının kabul edilen TMK'nın 166/1. maddesine dayalı boşanma davasına yönelik istinaf yoluna başvurulmadığından taraflar arasındaki boşanma hükmü kesinleşmiştir. 6100 sayılı HMK'nın 355. maddesi gereğince istinaf sebepleri ile sınırlı olarak yapılan incelemede; 1- Hâkim, uyuşmazlığın aydınlatılmasının zorunlu kıldığı durumlarda, maddi veya hukuki açıdan belirsiz yahut çelişkili gördüğü hususlar hakkında, taraflara açıklama yaptırabilir; soru sorabilir; delil gösterilmesini isteyebilir....

Dosyanın incelenmesinde; İlk derece mahkemesince “Tarafların karşılıklı iddialarını ispat edemedikleri, bu sebeple kusursuz oldukları, her ne kadar davalı kadının ortak konutu terk ettiği sabit ise de terk hukuki nedenine dayalı davanın bulunmadığı, fiili ayrılığın ise boşanma nedeni sayılamayacağı” gerekçesiyle davanın reddine karar verildiği, ilk derece mahkemesince davalı kadına kusur yüklenmediği halde mahkeme kararı yanlış yorumlanmak suretiyle ortak konutu terk etme vakıasının kadına kusur olarak yüklenmesi doğru olmamıştır. Fiili ayrılık tek başına boşanma sebebi olmadığı gibi ortada terk hukuki sebebine dayalı açılmış bir dava da bulunmamaktadır. Bölge adliye mahkemesince kadına kusur olarak yüklenen “Eve dönmek için eşine ağabeyi ile görüşmeme şartını öne sürmesi” de davalı kadın tarafından barışma girişimi sırasında söylenmiş olup bu vakıanın da kadına kusur olarak yüklenmesi hatalı olmuştur....

    Davacı, eşinin ortak konutu terk ettiğini ve kendisiyle birlikte ortak konutta yaşamaktan kaçındığını ileri sürdüğüne göre; davacı, eşinin konuttan ayrıldığını ispatla yükümlüdür. Davacı bu iddiasının ispatı için ekonomik ve sosyal durum araştırmalarına, Turgutlu Aile Mahkemesinin 2019/363 ve 2021/235 Esas sayılı dosyalarına ve İzmir BAM 18. Hukuk Dairesinin 2020/1691 Esas, 2021/325 Karar sayılı ilamına dayanmıştır. Mahkemesince getirtilip incelenmediği anlaşılan Turgutlu Aile Mahkemesinin 2021/235 Esas sayılı önlem nafakası ve davalı tarafın dilekçesinde geçen 2021/1230 Esas sayılı boşanma dava dosyası Dairemizce alınan izin doğrultusunda UYAP üzerinden incelenmiştir....

    Aile Mahkemesinin 2016/256 Esas, 2016/406 Karar sayılı dosyasında Nafi tarafından 06/02/2012 tarihinde boşanma davası açıldığı, Ayşe tarafından 10/02/2011 tarihinde açılan önlem nafakası davasının bu dosya ile birleştirildiği, 14.06.2016 tarihli karar ile erkek tarafından açılan asıl boşanma davasının reddedildiği, kadın tarafından açılan birleşen önlem nafakası davasının kabul edildiği, gerekçede erkeğin kadını aldatması, kadının tapularını üzerine geçirip tekrar terkedip sevgilisi ile yaşamaya devam etmesi nedeni ile erkeğin tam kusurlu olup kadının kusursuz olduğu ve kadının ayrı yaşamakta haklı olduğu gerekçesinin belirlendiği ve söz konusu kararın temyiz edilmeden 01/12/2016 tarihinde kesinleştiği görülmüştür. Dosya kapsamında usulüne uygun dayanılan vakıa ve deliller dikkate alındığında ilk derece mahkemesince erkeğe verilen kusurlu eylemler sabittir. Kadının kusurlu eylemi ispatlanamamıştır....

    AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 13/01/2022 NUMARASI : 2021/695 ESAS, 2022/51 KARAR DAVA KONUSU : Nafaka (Önlem Nafakası) KARAR : Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen karara davalı tarafça istinaf başvurusunda bulunulmakla, HMK.nun 353/1- b-1- son cümle uyarınca duruşma yapılmadan dosya incelendi gereği düşünüldü; TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ : Davacı dava dilekçesinde özetle; müşterek bir çocukları olduğunu, davalının çocuğuna mama almadığını, ihtiyaçlarını karşılamadığını, evin ihtiyaçlarını da sınırlı şekilde karşıladığını, son olarak çocuğunun ihtiyaçlarını alması için aradığını, kendisi alamayacağını evi terk edip gitmesini istemediğini, artık seni istemiyorum dediğini, boşanma davasını aç çocuğumu görmek istemiyorum dediğini, ihtiyaçlarını karşılamakta ısrar ettiğini, şahsın kendisini ve çocuğunu evden kovduğunu, çocuğunu mama ile beslediğini, Davalının Turkuaz'da çalıştığını, aylık 4.000,00...

    UYAP Entegrasyonu