Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Boşanma-Tedbir Nafakası Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davalı-davacı (kadın) tarafından; kusur belirlemesi, tazminatlar, yoksulluk nafakası, araç bedeliyle ilgili talep ve tedbir nafakasının devamı yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle boşanma davasının kabulü ile tarafların boşanmalarına karar verildiğine ve hükmün bu bölümü temyizin şümulü dışında bırakılarak usulen kesinleşmiş olduğuna göre, davalı (kadın) tarafından bağımsız olarak açılıp birleştirilen Türk Medeni Kanununun 197'ncı maddesine dayalı nafaka davasında eş ve çocuk için takdir edilen tedbir nafakasının, boşanma hükmünün kesinleşmesine kadar devam edeceği tabi olup, mahkemece de bu yönde hüküm kurulmuş olmasına göre, yerinde bulunmayan...

    "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davacı koca tarafından reddedilen boşanma davası yönünden; davalı kadın tarafından ise tedbir nafakası yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle ara kararı ile davalı lehine takdir edilen tedbir nafakasının infazının mümkün bulunmasına ve takdir edilen tedbir nafakasının boşanmanın reddine dair kararın kesinleşme tarihine kadar devam edeceğinin tabi bulunmasına göre tarafların yerinde bulunmayan temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenlere yükletilmesine peşin alınan harcın mahsubuna ve 103.50'şer TL. temyiz başvuru harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına,...

      karşı davalı lehine dava tarihi olan 06/08/2021 tarihinden itibaren geçerli olmak üzere hükmedilen aylık 500,00 TL tedbir nafakasının davalı karşı davacıdan alınarak davacı karşı davalıya verilmesine, tedbir nafakasının karar tarihinden itibaren aylık 1.000,00 TL'ye yükseltilmesine, her ay 1.000,00 TL tedbir nafakasının davalı karşı davacıdan alınarak davacı karşı davalıya verilmesine, aylık 1.000,00 TL tedbir nafakasının karar kesinleşinceye kadar devamına, kararın kesinleşmesi tarihinden itibaren yoksulluk nafakası olarak devamına, fazlaya ilişkin talebin reddine, davacı karşı davalı lehine 30.000,00 TL maddi-30.000,00 TL manevi tazminata, karşı davanın reddine, davalı karşı davacının velayet talebinin reddine, boşanmanın ferileri ile ilgili kararın mahiyeti gereği karar verilmesine yer olmadığına, birleşen davanın reddine karar verilmiştir....

      HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda izah edildiği üzere; 1- İlk derece mahkemesi kararında istinafa konu edilmeyen boşanma ,boşanmaya bağlı harç ,yargılama giderleri ve vekalet ücreti hakkında YENİDEN KARAR VERİLMESİNE YER OLMADIĞINA, 2- Davacı kadının yoksulluk nafakası ile tazminatların miktarlarına yönelik istinaf taleplerinin Hukuk Muhakemeleri Kanununun 353/1- b-2.maddesi gereğince kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının hüküm fıkrasının, tazminatlara ilişkin 3. bendinin ve nafakalara ilişkin 2. bendinin sadece yoksulluk nafakasına ilişkin kısmının(2 nolubentte ki tedbir nafakasının aynen korunması sureti ile ) KALDIRILMASINA, 3- Davacı kadın yararına boşanma kararının kesinleştiği tarihten itibaren geçerli olmak üzere aylık 700,00 TL yoksulluk nafakasının davalıdan alınarak davacı kadına ödenmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine, 4- Davacı kadının maddi ve manevi tazminat taleplerinin kısmen kabul-kısmen reddi ile boşanma kararının kesinleştiği tarihten itibaren işleyecek yasal faizi...

      İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; boşanma davasının 2017 yılında açılmasına rağmen tedbir nafakasına ilişkin ara kararın yaklaşık 2,5 yıl sonra verildiğini, bu haliyle toplu borç olacak şekilde nafaka alacağının müvekkilinin önüne getirilmesinin hakkaniyete aykırı olduğunu, boşanma davasının açılışından tedbir nafakası ara kararına kadarki süre zarfında müvekkilince eşi ve çocuğuna düzenli para ödendiğini bu ödemelerin gözetilmesi ve mahsup edilmesi gerektiğini belirterek kararın kaldırılması istemiyle istinaf kanun yoluna başvurmuştur. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Dava, itirazın kaldırılması istenime ilişkindir. İstinaf kanun yolu başvurusuna konu edilen karar hakkında; 6100 sayılı HMK'nun 355. maddesindeki düzenleme gereğince, istinaf dilekçesinde belirtilen nedenler ve kamu düzenine aykırılık bulunup bulunmadığı hususlarıyla sınırlı olarak inceleme yapılmıştır....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Boşanma-Nafakanın Kaldırılması Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Davacı erkek dava dilekçesinde, davalı kadın lehine iş bu davadan önce kesinleşen tedbir nafakası kararı uyarınca bağlanan tedbir nafakasının da davalı kadın çalıştığı için dava tarihinden itibaren kaldırılmasını talep etmiş, mahkemece talep aşılarak davalı kadının çalışmaya başladığı tarihten itibaren nafakanın kaldırılmasına hükmedilmiştir. Hakim tarafların talep sonuçlarıyla bağlı olup, ondan fazlasına ya da başka bir şeye karar veremez (HMK m.26/1)....

        Aile Mahkemesi'nin 2014/111 Esas sayılı dosyasında görülen boşanma davasında, 15/12/2014 tarihli ara kararı ile verilen küçük ... lehine 250,00-TL, alacaklı ... lehine de 200,00 TL olmak üzere toplam 450,00-TL tedbir nafakasının tahsili amacıyla genel haciz yolu ile ilamsız icra takibi başlatıldığı, borçlunun ödeme emrine itirazı üzerine takibin durduğu, alacaklının itirazın kaldırılması istemiyle icra mahkemesine başvurduğu, mahkemece davanın reddine karar verildiği görülmüştür. Somut olayda, ... Aile Mahkemesi'nin 2014/111 Esas sayılı dosyasında görülen boşanma davasında mahkemece verilen ara kararı ile; küçük ...'ya 200,00-TL, davacı ...'ya 250,00-TL olmak üzere toplam 450,00-TL tedbir nafakasına hükmedilmiştir. Tedbir nafakasına ilişkin ara kararı ilâm olmadığı gibi, İİK'nun 38. maddesinde yazılı ilam mahiyetini haiz belgelerden de değildir. Dolayısıyla ilamların icrası hakkındaki hükümlere tâbi olmadığından ilamlı takip konusu yapılamaz....

          Ne var ki, davalı temyiz dilekçesinde tedbir nafakasının 20.10.2010 tarihinden geçerli olacak şekilde takdir edilmesini talep ettiğine göre, taleple bağlılık gereği tedbir nafakasının bu tarihten geçerli olacak şekilde tayini gerekir. Ancak bu husus yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinde bu yönün düzeltilerek hükmün onanması gerekmiştir....

            Davacı vekili dava dilekçesinde, davalının başka kadınla yaşadığını bu nedenle ayrı yaşadıklarını, ayrıca davalının açtığı boşanma davasının reddedildiğini belirterek davacı kadın için 200 TL, çocuk için 200 TL tedbir nafakasının davalıdan tahsilini talep etmiştir. Davalı cevabında, davacı kadının ayrı yaşadığını beyan etmiştir. Mahkemece; davacı kadının davalı ile birlikte yaşamasının imkansız olması halinde boşanma davası açması gerektiğinden ve boşanma davası açmayan kadının ayrı yaşamada haklı olmadığından bahisle tedbir nafakası talebinin reddine, çocuk için 200 TL tedbir nafakasının davalıdan tahsiline karar verilmiş, hükmü davacı vekili temyiz etmiştir. TMK'nun 197.maddesine göre, "Eşlerden biri, ortak hayat sebebiyle kişiliği, ekonomik güvenliği veya ailenin huzuru ciddi biçimde tehlikeye düştüğü sürece ayrı yaşama hakkına sahiptir....

              Öyleyse kadının davasının da kabulü ile boşanmaya karar verilecek yerde davasının reddi doğru olmayıp, bozmayı gerektirmiştir. 3-Mahkemece davacı-davalı kadın lehine Türk Medeni Kanununun 169. maddesi uyarınca yargılama devam ederken 400 TL. tedbir nafakasına hükmedilmiş, 28.05.2013 tarihinde ise hükmedilen tedbir nafakası 200 TL'ye indirilmiştir. Nihai karar ile de kadın kusurlu olduğu gerekçesi ile ara karar ile hükmedilen tedbir nafakasının kaldırılmasına karar verilmiştir. Boşanma davası açılmakla, eşlerin ayrı yaşama ve nafaka isteme hakkı doğar ve istek olmasa bile davanın devamı süresince gerekli tedbirlerin davaya bakan hakim tarafından kendiliğinden (re'sen) alınması gereklidir (TMK. md. 169). Lehine tedbir nafakasına hükmedilen veya tedbir nafakası talep eden tarafın muhakeme sırasında belirlenen kusuru Türk Medeni Kanununun 169. maddesindeki nafaka tedbirinin alınmasına engel değildir....

                UYAP Entegrasyonu