Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davanın reddini talep ettiklerini, boşanma davasının yapılan yargılaması sonucunda davacı T1 usulüne uygun olarak yoksulluk nafakası talebi bulunmadığından yoksulluk nafakası talebi ile ilgili karar verilmesine yer olmadığına karar verildiği, kararın temyiz ve karar düzeltme aşamalarından geçerek 23/10/2019 tarihinde kesinleştiğini, TMK 178'de ''evliliğin boşanma sebebiyle sona ermesinden doğan dava hakları boşanma hükmünün kesinleşmesinin üzerinden bir yılı geçmekle zamanaşımına uğrar.'' düzenlemesinin mevcut olduğunu, boşanma kararının kesinleşmesi ile hükmedilen tedbir nafakasının artık ortadan kalktığını, yine boşanma kararının kesinleşmesi ile 1 yıllık dava açma süresinin dolduğunu, ayrıca tedbir nafakasının yoksulluk nafakası olarak artırılması veya yoksulluk nafakasına hükmedilmesi talebinde bulunulamayacağını, müşterek çocuklar için hükmedilen iştirak nafakasının artırılması talebinin reddi gerektiğini, müvekkilinin 19/06/2020 tarihinde yeniden...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Boşanma-Tedbir Nafakası Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-karşı davalı kadın tarafından; tedbir nafakasının miktarı ve lehine vekalet ücretine hükmedilmemesi yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle davacı-karşı davalı kadın lehine hükmedilen tedbir nafakasının erkeğin birleşen boşanma davasında Türk Medeni Kanunu'nun 169. maddesi uyarınca hükmedilen tedbir nafakası niteliğinde olduğu, davacı-karşı davalı kadının tedbir nafakası davasının ise kadının ayrı yaşama hakkı bulunmadığı gerekçesiyle reddedildiği, bu nedenle Türk Medeni Kanunu'nun 197. maddesine dayalı bağımsız tedbir nafakası davası reddedilen davacı-karşı davalı kadın yararına vekalet ücretine hükmedilmemesinde bir isabetsizlik...
GEREKÇE: Uyuşmazlık, tedbir nafakası alacağının tahsili amacıyla yapılan genel haciz yolu ile icra takibinde itirazın kaldırılması talebine ilişkindir. Ceyhan İcra Dairesinin 2021/399 esas sayılı dosyasının incelenmesinde; alacaklı T1 tarafından borçlu T3 hakkında 17/02/2021 tarihinde Ceyhan 1.Aile Mahkemesinin 2019/538 esas sayılı dosyasından verilen 21/01/2020 tarihli ara kararına dayalı olarak kadın için bağlanan tedbir nafakasının dava tarihi olan 16/07/2019 tarihi ile 2021 yılı ocak ayı arasındaki onsekiz aylık döneme ilişkin birikmiş 5.400,00 TL ve her ay işleyecek 300,00 TL tedbir nafakasının tahsili amacıyla genel haciz yolu ile takip başlatıldığı, ödeme emrinin davacı borçluya 24/02/2021 tarihinde tebliğ edildiği, 24/02/2021 tarihinde alacaklıya borcu olmadığını belirterek itiraz ettiği, davanın 28/03/2021 tarihinde açıldığı anlaşılmıştır....
Aile Mahkemesinin 2013/271 Esas sayılı dosyasında verilen 07.02.2014 tarihli tedbir ara kararına istinaden aylık 150,00 TL tedbir nafakasının tahsili için 14.3.2014 tarihinde genel haciz yolu ile ... icra takibine başlandığı, takibin devamı sırasında anılan mahkemenin 20.02.2015 tarih ve 2013/271 E. - 2015/158 K. sayılı ilamı ile boşanma davasının reddine, dava tarihinden itibaren geçerli olmak üzere aylık 400,00 TL tedbir nafakasının davacıdan alınarak davalıya verilmesine karar verildiği, alacaklının talebi ile anılan takip dosyasından borçluya birikmiş tedbir nafakası ve ilam vekalet ücretinin tahsili için 14.4.2015 tarihinde örnek 4/5 icra emrinin tebliğ edildiği, takip konusu ilamın 16.01.2017 tarihinde kesinleştiği görülmüştür. Tedbir nafakasına ilişkin ara karar ilam olmadığı gibi, İİK'nun 38. maddesinde yazılı ilam mahiyetini haiz belgelerden de değildir. Dolayısıyla ilamların icrası hakkındaki hükümlere tabi olmadığından ilamlı takip konusu yapılamaz....
Yapılan bu incelemeye göre; Boşanma, ayrılık, velayetin kaldırılması veya değiştirilmesine ilişkin davaların devamı sırasında verilen geçici tedbirlerin alınmasına veya tedbir isteklerinin reddine dair kararlar aile hukukuna özgü önlemlerden olup; Hukuk Muhakemeleri Kanununun 389. maddesi kapsamındaki bir tedbir niteliğinde olmadığından, ancak esas hükümle birlikte istinaf yoluna başvurulabilir. Bu sebeple, mahkemesince verilen ara karara yönelik istinaf başvurusunun esası incelenmeksizin usulden reddine karar verilmesi gerektiği kanaatine varılarak aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....
davalı kadına ödenmesine, Mahkememiz 30/12/2020 tarihli tensip zaptının 5 nolu ara kararı ile tarafların müşterek çocuğu Aylin için hükmedilen aylık 200,34 XX 413/04/2022 (karar tarihi) tarihinden itibaren aylık 150,00 TL arttırılarak aylık 350,00 TL'ye yükseltilmesine, aylık 350,00 TL tedbir nafakasının tahsilde tekerrür olmamak şartıyla boşanma kararı kesinleşinceye kadar tedbir nafakası olarak devamına, aylık 350,00 TL nafakanın boşanma kararı kesinleştiği tarihten itibaren iştirak nafakası olarak devamına, davacı kocadan alınarak davalı kadına ödenmesine, Mahkememiz 30/12/2020 tarihli tensip zaptının 5 nolu ara kararı ile tarafların müşterek çocuğu Efe Ekber için hükmedilen aylık 200,34 XX 413/04/2022 (karar tarihi) tarihinden itibaren aylık 150,00 TL arttırılarak aylık 350,00 TL'ye yükseltilmesine, aylık 350,00 TL tedbir nafakasının tahsilde tekerrür olmamak şartıyla boşanma kararı kesinleşinceye kadar tedbir nafakası olarak devamına, aylık 350,00 TL nafakanın boşanma kararı kesinleştiği...
karar verilmemiş olması usul ve yasaya aykırıdır. 3-Davalı tarafından nafakanın kaldırılması yönünde usulüne göre harcı yatırılarak açılmış bir dava bulunmadığı halde, Göksun Asliye Hukuk Mahkemesinin 2007/357 -2008/177 esas - karar sayılı bağımsız tedbir nafakası davası ile davacıya bağlanan tedbir nafakasının kadının çalıştığı gerekçe gösterilerek kaldırılması da doğru olmayıp bozmayı gerektirmiştir....
Temyiz Sebepleri 1.Davacı kadın vekili temyiz dilekçesinde özetle; tedbir nafakasının kaldırılması, reddedilen yoksulluk nafakası talebi ve çocuk yararına hükmedilen nafakalar ile kadın yararına hükmedilen tazminatların miktarı yönlerinden kararın bozulmasını talep etmiştir. 2.Davalı erkek vekili temyiz dilekçesinde özetle; istinaf dilekçesindeki kanun yolu itirazlarını tekrar ederek tamamı yönünden kararın bozulmasını talep etmiştir. C. Gerekçe 1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık, davanın kabulü, kusur belirlemesi, kadın yararına hükmedilen tazminatlar, tazminatların miktarı, kadın yararına hükmedilen tedbir nafakasının kaldırılması, kadının yoksulluk nafakası talebinin reddi ve ortak çocuk yararına hükmedilen nafakalar noktasında toplanmaktadır. 2....
ın velâyetlerinin davalı babaya verilmesine, ortak çocuklar ile davacı anne arasında kişisel ilişki kurulmasına, ortak çocuk..... ...ın velâyetlerinin davacı anneye verilmesine, ortak çocuk ile davalı baba arasında kişisel ilişki kurulmasına, kadın için aylık 350,00 TL tedbir nafakası, ortak çocuk..... için aylık 350,00 TL'den toplam aylık 700,00 TL tedbir nafakasının davalıdan alınarak davacı kadına verilmesine, karar kesinleştiğinde davacı kadın için hükmolunan tedbir nafakasının aylık 300,00 TL arttırılmak suretiyle aylık 650,00 TL yoksulluk nafakası, ortak çocuk için hükmolunan 350,00 TL tedbir nafakasının aylık 200,00 TL arttırılmak suretiyle aylık 550,00 TL iştirak nafakası olarak devamına, velâyetleri davalı babaya verilen ortak çocuklar ...r ve... lehine hükmolunan aylık 350,00 şer TL tedbir nafakasının karar tarihi itibariyle kaldırılmasına, 30.000,00 TL maddî, 25.000,00 TL manevî tazminatın, kararın kesinleşmesinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı erkekten alınarak...
Yoksulluk nafakasının diğer sebeplerle sona ermesi gereken hallerde mahkeme kararı ile ortadan kaldırılması gerekir....