"İçtihat Metni"Mahkemesi :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki borçtan kurtulma -menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü....
Mahkemece iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre; toplanan delillere göre davacı tarafından açılan iş bu dava ile iflasın ertelenmesi süresinin bir yıl daha uzatılmasına yönelik talepte bulunduğu, borca batık olan davacı şirketin belirttiği ıslah projesinde belirtilen hususların yerine getirilemediği, borçtan kurtulma imkanının bulunmadığı gerekçesiyle davacının iflasının ertelenmesi süresinin bir yıl daha uzatılması talebinin reddine, borca batık olan davacı şirketin iflasına karar verilmiştir. Kararı davacı vekili temyiz etmiştir. Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davacı vekilinin temyiz itirazları yerinde görülmemiştir....
Davalı borçlu, davanın yerinde olmadığını, haczedilen mahcuz ile dava konusu makinanın aynı olduğunu, haczedildikten sonra kendisine yediemin olarak teslim edileniş makinasının mahafazasına engel olmak için aracı davacı şirkete güvence olarak teslim ettiğini, davacı şirketin makinayı çalıştırıp alacağını tahsil ettikten sonra makinanın tekrar kendisine teslim edilmesi gerekirken teslim edilmediğini, söz konusu makina satışının hacizli borçtan kurtulma amacıyla yapıldığın ve gerçek bir satış olmadığını beyan ederek davanın reddini savunmuştur.Mahkemece dava konusu iş makinasının 31.8.2006 tarihinde haczedilen makina olduğu hacizden sonra borçlunun elinde iken davacı 3.kişiye fatura ile satıldığı, mahcuzun hacizden sonra el değiştirmesinin haczi ortadan kaldırmayacağı gerekçeleriyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm, davacı 3.kişi vekilince temyiz edilmiştir....
Dolayısıyla davanın açıldığı tarihte henüz girişilmiş bir icra takibi bulunmadığına ve dava konusu çekte keşide yeri olarak Balıkesir yazılı olduğuna göre(Dairemizin 2005/6733 E.,2005/8791 K. ve 19.09.2005 T. sayılı ve benzer mahiyetteki kararları için Seyit Çavdar İtirazın İptali,Borçtan Kurtulma ve Menfi Tespit Davaları,2007,s.747). Balıkesir Mahkemelerinin de yetkili olduğu gözetilerek işin esasına girilmesi gerekirken yazılı şekilde yetkisizlik kararı verilmesi doğru görülmemiştir. SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, 29.11.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Mahkemece, iddia, savunma, benimsenen bilirkişi ve kayyım raporlarına göre, davacı şirketin borca batık durumda olduğu, proejede belirtilen miktarda sermaye artışı gerçekleştirilse dahi, mevcut piyasa şartlarında projede blirtilen oranda satış ve kar oranının gerçekleştirilmesinin mümkün olmadığı, bu durumda davacı şirketin borca batıklıktan kurtulma imkanın olmadığı gerekçesi ile davacı şirketin iflasına karar verilmiştir. İlk derece mahkemesi kararına karşı davacı vekilince istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine, İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 17. Hukuk Dairesi tarafından usulüne uygun düzenlenmiş olan bilirkişi raporlarına ve kayyum raporların göre borca batıklığın bulunduğu, iyileştirme projesinin bu borçtan kurtarılmaya elverişli olmadığı, ayrıca Olağanüstü Hal Kanunu'nun iflas ertelemesi kararı verilmesine engel olup, iflas kararı verilmesine bir yasaklayıcı hükmün bulunmadığı gerekçesi ile istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir....
İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 16 ve 44 Hukuk Dairesisinin görevi ise "Deniz Hukuku, Kooperatifler Hukuku, Taşıma Hukuku ve Sigorta Hukuku uygulamasından ve istisna sözleşmelerinden doğan davalar hariç olmak üzere; a) İİK'nın 67. maddesine göre açılan ticari dava niteliğindeki itirazın iptali davaları sonunda verilen hüküm ve kararlar, b) İİK'nın 69. maddesinden kaynaklanan borçtan kurtulma davaları sonunda verilen hüküm ve kararlar, c) İİK'nın 72. maddesine dayanan ticari dava niteliğindeki menfi tespit ve istirdat davaları sonunda verilen hüküm ve kararlar"dır. Dolayısıyla istinaf konusu yapılan ilk derece mahkemesi kararının incelenmesinde Dairemiz görevli değildir.Açıklanan nedenlerle, Dairemizin iş bölümü yönünden görevsizliğine, dosyanın görevli ve iş bölümü bakımından yetkili İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 16 ve 44 Hukuk Dairesi'ne gönderilmesine karar verilmesi gerekmiştir....
Mahkemece, alınan bilirkiş raporuna göre, borçlu ... tarafından yapılan devir ve terkin işlemlerinin borçtan kurtulma amacına yönelik olduğu ve istihkak iddiasının yerinde olmadığının anlaşıldığından bahisle davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı 3.kişiler vekili tarafından lbahisle temyiz edilmiştir....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki borçtan kurtulma davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün davacı tarafından duruşmalı olarak temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmişti. Belli günde davacı şirket temsilcisi ... ile davalı vek.Av. ...'nun gelmiş olmalarıyla duruşmaya başlanarak hazır bulunan şirket temsilcisi ile avukatın sözlü açıklamaları dinlenildikten ve temyiz dilekçesinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. -KARAR- Davacı vekili, müvekkili şirketin eski ortağı aynı zamanda şirket yetkili müdürü olan ...'ın şirkete zarar verici icraat ve hareketlerinden ötürü 15 Ocak 2010 tarihinde hem şirket ortaklığından hem de şirket müdürlüğünden azledildiğini, bu durumun gazetede yayınlandığını, ...'...
kurtulma maksadıyla mal kaçırma, adres değiştirme ve kaçma ihtimaline karşın, hüküm ve icra takibi kesinleşinceye kadar İİK m. 257 vd. maddeleri uyarınca hukuki güvence kapsamında ihtiyati haciz talebinin kabulüne karar verilmesini talep etmiştir....
Şirketin mali durumu, işleyişi, nakit akışı, borçtan kurtulma gibi konular mimarlık gerektiren hususlar olup mahkemece de bu konularda bilirkişi görüşüne başvurulmuş, ancak yetersiz gerekçe ile bilirkişilerin görüşünün aksine talep reddedilmiştir. Bu durumda, mahkemece, davacı şirketin sunduğu iyileştirme projesinin ciddi ve inandırıcı olup olmadığının, somut verilere dayalı olarak, bilimsel şekilde değerlendirilmesi ve borca batıklıktan kurtulma ihtimali olup olmadığının tespiti için alanında uzman yeni bir bilirkişi heyetinden, şirketin mali durumunu ve iyileştirme projesini açık ve somut dayanaklarla değerlendiren; yargılama sürecindeki değişimin de değerlendirildiği açıklamalı, gerekçeli ve denetime elverişli bir rapor alınarak sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm tesisi doğru olmamıştır....