WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

DAVA Borçlu (asıl ve birleşen dosya için) icra mahkemesine başvurusunda: yasal süresi içerisinde takibin ana para borcu dışındaki faiz ve ferilerine itiraz edildiği, müdürlükçe işbu kısmi itirazın kabulüne karar verildiği ve takibin durdurulduğu, sonrasında hacizlerin kaldırılması talepleri üzerine ilk olarak icra müdürlüğünce 678 Sayılı KHK'nın 33. maddesi ve 5411 Sayılı Yasa'nın 134.maddesi gereğince hacizlerin kaldırılmasına karar verildiği, ancak alacaklı tarafın tekrar talebi üzerine 26.12.2018 tarihinde borçlu şirketin taşınır, taşınmaz malları ve banka hesaplarına haciz şerhi işlendiği, bunun üzerine söz konusu hacizlerin kaldırılmasını tekrar talep ettikleri, ancak 02.01.2019 tarihli kararı ile icra müdürlüğünce taleplerinin reddedildiği, halbuki Acıpayam Asliye Hukuk Mahkemesinin 2018/632 E.sayılı dosyasından borçlu şirket için 18.12.2018 tarihinden başlamak üzere 3 ay süreyle geçici mühlet kararı verildiği, dolayısı ile anılan konkordato kararı ve TMSF 2....

    HD’nin 06.11.2012 tarih 2012/2238 Esas 2012/17515 Karar sayılı ilamı ile bozulmuş olup yeniden yapılan yargılama sonucu iş mahkemesinin görevli olduğu gerekçesiyle 16.09.2013 tarih 2013/171 Esas 2013/179 Karar ilam ile görevsizlik kararı verilmiş ve bu karar kesinleşmiş ise de; İİK’nun 40. maddesinin 2. fıkrasında yer verildiği üzere borçlunun ‘‘hiç veya o kadar borcu olmadığı’’ henüz kati bir ilamla kesinleşmemiştir. Bu durumda takip İİK md. 40/1’e göre olduğu yerde duracağından hacizlerin kaldırılmasına karar verilemez. Bu nedenle icra müdürünün 19.09.2014 tarihli borçlu vekilinin hacizlerin kaldırılması talebinin reddi kararı doğrudur. Borçlu vekilinin şikayetinin reddi gerekirken kabulü doğru değildir....

      yönündeki şikayetin reddine karar verilmiş, hüküm alacaklı ve borçlu tarafından temyiz edilmiştir. 1-Alacaklının temyiz itirazlarının incelenmesinde; Tarafların iddia ve savunmalarına, dosya içeriğindeki bilgi ve belgelere ve kararın gerekçesine göre alacaklının temyiz itirazlarının (REDDİNE); 2-Borçlunun temyiz itirazlarına gelince; Sair temyiz itirazları yerinde değil ise de; Borçlu hakkında başlatılan ilamlı takipte, takip dayanağı ilamda borçlunun vekili olmasına rağmen takip talebinde ve icra emrinde borçlunun bu vekilinin isminin yazılmadığı ve icra emrinin borçlu vekiline tebliğ edilmediği, borçlu asile tebliğ edildiği anlaşılmıştır....

        Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2015/428 Esas sayılı dosyasında 28.10.2015 tarihli ara kararı ile %15 oranında nakdi teminat karşılığında icra veznesindeki paranın alacaklıya ödenmemesi konusunda ve ayrıca tüm alacağın, masrafların ve %15 teminatın yatırılması halinde de satışın durdurulması yönünde İİK'nun 72. maddesi gereğince tedbir konulmasına karar verildiği, borçlunun, dosya borcunun tamamını ve %15 teminatı yatırdığını, buna rağmen hacizlerin kaldırılması isteğinin icra memurluğunca reddedildiğini ileri sürerek memurluk kararının iptali ve hacizlerin kaldırılması talebiyle icra mahkemesine başvurduğu, mahkemece şikayetin reddine karar verildiği anlaşılmıştır. İİK'nun 72/3. maddesine göre; “İcra takibinden sonra açılan menfi tespit davasında ihtiyati tedbir yolu ile takibin durdurulmasına karar verilemez....

          Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2015/514 Esas sayılı dosyasında 18.11.2015 tarihli ara kararı ile %15 oranında nakdi teminat karşılığında icra veznesindeki paranın alacaklıya ödenmemesi konusunda ve ayrıca tüm alacağın, masrafların ve %15 teminatın yatırılması halinde de satışın durdurulması yönünde İİK'nun 72. maddesi gereğince tedbir konulmasına karar verildiği, borçlunun, dosya borcunun tamamını ve %15 teminatı yatırdığını, buna rağmen hacizlerin kaldırılması isteğinin icra memurluğunca reddedildiğini ileri sürerek memurluk kararının iptali ve hacizlerin kaldırılması talebiyle icra mahkemesine başvurduğu, mahkemece şikayetin reddine karar verildiği anlaşılmıştır. İİK'nun 72/3. maddesine göre; “İcra takibinden sonra açılan menfi tespit davasında ihtiyati tedbir yolu ile takibin durdurulmasına karar verilemez....

            Mahkemece, toplanan delillere göre davalının davacı aleyhine çeke dayalı takip başlattığını, davacının çek metninde keşideci, lehtar, ciranta sıfatını taşımadığı, davacı tarafından icra hukuk mahkemesinde açılan yargılamada davalı alacaklı vekilinin davayı kabul ettiği yolunda mahkeme içi ihtarı bulunduğu, çek üzerinde davacıyı bağlayacak nitelikte bir imzanın da bulunmadığı gerekçeleriyle davanın kabulüne, davacının davalıya borçlu olmadığının tespitine, uyuşmazlık konusu hususun senet metninden anlaşılabildiği ve icra mahkemesi kararına rağmen hacizlerin ve banka hesabındaki blokelerin kaldırılmadığı, takibin haksız ve kötüniyetli olduğu gerekçeleriyle %20 oranında kötüniyet tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiş, kararı davalı vekili istinaf etmiştir....

              Dairemizce yapılan değerlendirmede; Kayseri Genel İcra Müdürlüğünün 2023/5536 Esas sayılı takip dosyasında, davalı alacaklı tarafından davacı borçlu şirket ve dava dışı Sabri Kısa aleyhine ilamlı icra takibi başlatıldığı, dayanak ilamın istinaf edilmesi üzerine davacı borçlu şirkete ait Kayseri Melikgazi Gesi Mahallesi 218 ada 1 parselde kayıtlı taşınmazın teminat olarak gösterilerek Kayseri 4. İcra Hukuk Mahkemesinin 28/04/2023 tarih 2023/341 Değişik İş Esas 2023/346 Değişik İş Karar sayılı ilamı ile, icranın geri bırakılması kararı verildiği, teminat gösterilmeden önce konulan hacizlerin taşkın haciz kapsamında kalıp hacizlerin kaldırılması ile banka hesabına konulan hacizlerin kaldırılmasına ilişkin talebin icra müdürlüğünce reddi kararının kaldırılması istemli işbu şikayetin yapıldığı anlaşılmıştır....

              İlk derece Mahkemesi dosya üzerinden yaptığı inceleme sonucunda; şikayetçi vekilinin müvekkili için verilen konkordato tasdik kararına istinaden hacizlerin kaldırılması talebinin icra müdürlüğünce red kararının kaldırılmasını ve hacizlerin kaldırılmasını talep ettiği, icra takip dosyasına ibraz edilen Bakırköy 2....

              Davacının esas yönünden borçlu olmadığının tespiti ile bu nedenle takibin iptali ve kötüniyet tazminatı talebi de bulunmaktadır. Davacının bu talebinin mahkemece incelenmesi gerekir. Ancak dava asliye ticaret mahkemesi sıfatıyla açılmış olup, mahkemece de asliye ticaret mahkemesi sıfatıyla karar verilmiştir. Dairemizce yapılan araştırmada davalının ticaret sicilinde tacir kaydının bulunmadığı, potansiyel vergi kaydının bulunduğu, davalı tacir olmadığından davacının esas yönünden borçlu olmadığının tespiti ile bu nedenle takibin iptali ve kötüniyet tazminatı talebi ilgili davanın asliye hukuk mahkemesi sıfatıyla görülerek bir karar verilmesi gerekmektedir. Yukarıda açıklanan nedenlerle davalının istinaf talebinin kabulü ile HMK'nın 353/1.a.3 maddesi gereğince; ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına, dava dosyasının ilk derece mahkemesine gönderilmesine ilişkin aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....

              Mahkemece, 4077 sayılı Kanun’un 22.maddesine göre dava tarihi itibariyle Tüketici Sorunları Hakem Heyeti’ne başvuru sınırının 936-TL olduğu, davacının talebini 350-TL borçlu olmadığının tespiti ile sınırladığı, Tüketici Sorunları Hakem Heyeti’ne başvurunun zorunlu olduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş; hüküm, taraflarca temyiz edilmiştir. 1-Davacı, dava dilekçesinde, kredi sözleşmesinden kaynaklanan tüm borcun ödenmiş olması nedeniyle davalıya borçlu olmadığının tespitine, sözleşmenin haksız şart niteliğindeki 2010/14508-2011/7290 3.maddesinin iptaline, ipoteğin varlığını ve devamını gerektirecek koşullar ortadan kalktığından ipoteğin fekkine, 63,43-TL noter masrafının davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiş; davacı vekili duruşmadaki beyanında, davanın, davacının davalı bankaya 350-TL borçlu olmadığının tespiti olduğunu bildirmiştir....

                UYAP Entegrasyonu