Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Ş. ve T4 tarafından konulan ipoteklerden dolayı Davacı Müvekkil’in borçlu olmadığının tespiti ile İstanbul İli Esenyurt İlçesi Çınar Mah. 382 Ada 43 Parselde yer alan D(Sedef) Blok, 29 Kat, 540 nolu bağımsız bölüm bağımsız bölümde kayıtlı taşınmazın üzerinde yer alan diğer davalılar Akbank A.Ş. ve T4. tarafından konulan tüm ipoteklerin ve başkaca diğer hacizlerin terkin edilerek (fekkine) tüm ipoteklerin kaydının terkin edildiğinin ilgili tapu müdürlüğü’ne bildirilmesini, davalılar Akbank A....

Bölge Adliye Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Sair temyiz itirazları yerinde değil ise de; Alacaklı tarafından bonoya dayalı olarak kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile başlatılan icra takibinde, borçlu tarafından söz konusu tedbir kararı gereği, takibin iptali ile ihtiyati haciz kararı uyarınca tatbik edilen hacizlerin kaldırılması gerektiğinden bahisle şikayet yoluyla icra mahkemesine başvurulduğu, mahkemece, tedbir kararında takiplerin ve ihtiyati hacizlerin tatbikinin durdurulmasına karar verildiği, iptaline ve kaldırılmasına ilişkin bir karar olmadığı gerekçesiyle bu yöndeki istemin reddine karar verildiği; borçlu vekilinin istinaf yoluna...

    İcra Hukuk Mahkemesi'nin 09/05/2019 tarih 2019/168 esas sayılı yazısı ile tedbiren durdurulmasına karar verildiği anlaşılmakla, tedbiren durdurulmuş dosyada yasal süreler işlemeyeceğinden borçlu şirket vekilinin İİK 106- 110 maddesi uyarınca hacizlerin kaldırılması talebinin reddine, itirazı kabil olmak üzere karar verildi....

    Asliye Hukuk Mahkemesinin 2014/285 Esas sayılı dosyasına 02/09/2014 Tarih 7.238.069,03 TL bedelli kesin ve süresiz banka teminat mektubu üzerine ihtiyati haczin uygulanmasını talep ettiğinden davalı borçlu hakkında başkaca ihtiyati haciz uygulanmasına gerek bulunmadığını beyan ettiği ve davalı borçlunun 26/01/2015 tarihli dilekçesi de dikkate alınarak davalı borçlu hakkında uygulanan hacizlerin kaldırılması için ilgili kurumlara müzekkerelerin yazıldığı,ihtiyati haciz kararının verildiği mahkeme tarafından yapılan yargılama sonucunda ilamın icra müdürlüğüne sunularak 14/01/2019 tarihinde 4- 5 örnek icra emrinin düzenlendiği, takibin konusunu İstanbul Anadolu 18. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2014/285 Esas 2018/81 Karar sayılı kararının oluşturduğu, takibe konu kararın borçlu davalı vekili tarafından tehiri icra istemli olarak istinaf edildiği, borçlu davalı vekilinin tehiri icra kararı alınmak üzere süre verilmesini istediği,davalı borçlunun İstanbul Anadolu 18....

    A.Ş hakkında 04/11/2020 tarihinden itibaren 1 yıl süre ile İİK.nun 289/3. maddesi gereğince kesin mühlet verildiğinden İİK.nun 294. maddesi gereğince işbu takibin durdurulmasına" karar verilmiş, icra müdürlüğünün aynı tarihli diğer kararında ise "ödeme emrinin borçlu şirkete 05/03/2021 tarihinde tebliği edildiği, ödeme emrinin tebliğinden itibaren 7 günlük süre içinde itiraz edilebileceği, hacizlerin kaldırılması durumu mahkeme kararı gerektirdiğinden borçlunun hacizlerin kaldırılması yönündeki talebinin reddine" karar verilmiştir. Davacı tarafından konkordato davasının devam ettiği Bakırköy 2. Asliye Ticaret Mahkemesi'nin 2020/339 E. sayılı dosyasında takibin iptali ve hacizlerin kaldırılması talep edilmiş ise de istem, takip hukukuna ilişkindir. Mahkemece bu husus değerlendirilerek, icra hukuk mahkemesinin görevli olduğu yönünde karar verilmesi gerekirken, talebin esasına ilişkin karar verilmesi hatalıdır. Açıklanan nedenlerle, Bakırköy 2....

      Sayılı 15.12.2020 tarihli ihtiyati tedbir kararına itirazın reddine ilişkin hukuka aykırı kararın istinaf incelemesi yapılmak suretiyle kaldırılmasına, ihtiyati tedbir talebinin reddine karar verilmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, ihtiyati tedbir talepli konut satım sözleşmesinden kaynaklanan tapu iptali ve tüm takyidatlardan ari tescil, ipoteklerden dolayı borçlu olmadığının tespiti ipotek ve hacizlerin kaldırılması, eksik ifa nedeniyle tazminat, geç teslimden dolayı kira alacağı istemine ilişkindir....

      de bulunan hakediş alacaklarına konulan hacizlerin kaldırılması talebinin kabulüne karar verildikten sonra, bu karardan dönülerek "hacizlerin sehven kaldırılması nedeniyle eski sıraları korunarak yeniden konulmasına" karar verilemeyeceği ve konulan haczin düşmüş olması nedenleri ile haczin kaldırılmasına ilişkin talebinin reddi kararının kaldırılmasını talep ettiği, mahkemece "icra müdürlüğünce hacizlerin fekki kararından dönülerek yeniden aynı sırada haciz konulmasına karar verilemeyeceği" ve bu nedenle daha sonra verilen hacizlerin kaldırılması talebinin reddine ilişkin kararın da hatalı olduğu gerekçesi ile şikayetin kabulüne karar verildiği anlaşılmaktadır. İİK'nun "paraya çevirme" başlığını taşıyan 106 ve devamı maddelerinde, taşınır ve taşınmaz malların satış usulü düzenlenmiştir. Haciz, satılarak paraya çevrilmesi zorunlu mala değil, borçlunun üçüncü kişi ...'...

        Asliye Hukuk Mahkemesinin 2013/1087 esas sayılı dosyasından verilen 13.11.2013 tarihli ara kararı ile alacağın tamamının icra veznesine depo edildiğinde %15 oranında teminat daha önce mahkeme veznesine depo edilmiş olmakla vezneye girecek paranın alacaklıya ödenmemesi konusunda İİK'nun 72.maddesi gereğince tedbir konulmasına karar verildiği, borçlu vekilinin dosya borcunun tamamını yatırdıklarını belirterek hacizlerin kaldırılması istediğinin memurlukça reddedilmesi üzerine memurluk kararının iptali ile hacizlerin kaldırılması talebiyle icra mahkemesine başvurduğu, mahkemece şikayetin reddine karar verildiği anlaşılmıştır. Kural olarak, borçlu tarafından İİK’nun 72/3. maddesi koşullarında menfi tespit davası açılması halinde alacağın %15’inden aşağı olmamak üzere teminat karşılığında mahkemeden ihtiyati tedbir yoluyla icra veznesindeki paranın alacaklıya ödenmemesi istenebilir....

          yönündeki şikayetin reddine karar verilmiş, hüküm alacaklı ve borçlu tarafından temyiz edilmiştir. 1-Alacaklının temyiz itirazlarının incelenmesinde; Tarafların iddia ve savunmalarına, dosya içeriğindeki bilgi ve belgelere ve kararın gerekçesine göre alacaklının temyiz itirazlarının (REDDİNE); 2-Borçlunun temyiz itirazlarına gelince; Sair temyiz itirazları yerinde değil ise de; Borçlu hakkında başlatılan ilamlı takipte, takip dayanağı ilamda borçlunun vekili olmasına rağmen takip talebinde ve icra emrinde borçlunun bu vekilinin isminin yazılmadığı ve icra emrinin borçlu vekiline tebliğ edilmediği, borçlu asile tebliğ edildiği anlaşılmıştır....

            HD’nin 06.11.2012 tarih 2012/2238 Esas 2012/17515 Karar sayılı ilamı ile bozulmuş olup yeniden yapılan yargılama sonucu iş mahkemesinin görevli olduğu gerekçesiyle 16.09.2013 tarih 2013/171 Esas 2013/179 Karar ilam ile görevsizlik kararı verilmiş ve bu karar kesinleşmiş ise de; İİK’nun 40. maddesinin 2. fıkrasında yer verildiği üzere borçlunun ‘‘hiç veya o kadar borcu olmadığı’’ henüz kati bir ilamla kesinleşmemiştir. Bu durumda takip İİK md. 40/1’e göre olduğu yerde duracağından hacizlerin kaldırılmasına karar verilemez. Bu nedenle icra müdürünün 19.09.2014 tarihli borçlu vekilinin hacizlerin kaldırılması talebinin reddi kararı doğrudur. Borçlu vekilinin şikayetinin reddi gerekirken kabulü doğru değildir....

              UYAP Entegrasyonu