DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ, HUKUKİ SEBEPLER ve GEREKÇE: İstem, genel haciz yoluyla ilamsız icra takibinde itirazın kaldırılmasına ilişkindir. Alacaklı tarafından adi yazılı belgeye dayalı olarak genel haciz yolu ile icra takibine başlandığı, örnek 7 numaralı ödeme emrinin tebliği üzerine borçlunun yasal sürede icra dairesine verdiği itiraz dilekçesinde borca ve ferilerine itiraz ettiği, borçlunun icra mahkemesine verdiği cevap dilekçesinde ise takas mahsup talebinde bulunduğu görülmektedir. İİK'nun 68/1. maddesi gereğince; talebine itiraz edilen alacaklının takibi, imzası ikrar veya noterlikçe tasdik edilen borç ikrarını içeren bir senede yahut resmi dairelerin veya yetkili makamların yetkileri dahilinde ve usulüne göre verdikleri bir makbuz veya belgeye müstenit ise, alacaklı itirazın kaldırılmasını isteyebilir. Takip dayanağı sözleşmenin İİK'nun 68/l. maddesinde yazılı belgelerden olmadığı tartışmasızdır....
Mahkemece, işlemiş faiz yönünden ilama aykırılık şikayeti kabul edilmiş, takas-mahsup nedeniyle takip konusu vergi alacakları yönünden takibin iptali talebi ise reddedilmiş olup; davacı/borçlu reddedilen kısma yönelik istinaf kanun yoluna başvurmuştur. HMK'nın 355. maddesi uyarınca istinaf sebepleri ile sınırlı olarak ve re'sen kamu düzeni yönünden yapılan inceleme sonucunda; tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, ilk derece mahkemesinin dosya içeriği ile çelişmeyen tespitlerine, davacının takas ve mahsuba konu ettiği para cezası alacağının, ilk derece mahkemesi gerekçesinde de açıklandığı üzere, alacaklının başvurusu üzerine bahsi geçen para cezasına ilişkin işleme yönelik olarak Bursa 1....
İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 16/02/2023 NUMARASI : 2015/688 ESAS 2023/94 KARAR DAVA KONUSU : Takas Mahsup Talebi KARAR : Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararı aleyhine süresi içinde davacı vekili tarafından istinaf yasa yoluna başvurulmuş olmakla, HMK’nın 353. maddesi gereğince dosya üzerinden yapılan inceleme neticesinde işin gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili tarafından Kayseri 2. İcra Müdürlüğü'nün 2015/11188 Esas sayılı dosyası ile 25.08.2012 tanzim 01.09.2013 vade tarihli ve 500.000 TL bedelli bono ile borçlu T3 aleyhine icra takibi başlatıldığını ve takibin kesinleştiğini, T3 tarafından ise müvekkiline karşı Kayseri 3. İcra Müdürlüğü'nün 2015/10969 Esas sayılı dosyası ile Kayseri 2....
Sayılı dosyası ile davalı aleyhine icra takibi yaptığını, davalının haksız itirazı ile takibin durduğunu belirterek itirazın iptali ile takibin devamına ve müvekkili lehine icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
İhtilaf, esas davada davacı alacaklının davalıdan takip sebebi itibariyle alacaklı olup olmadığı, birleşen davada ise takip sebebi itibariyle birleşen davanın davacısının birleşen davanın davalısından takip sebebi itibariyle alacaklı olup olmadığı, alacaklı ise takas ve mahsup koşulları değerlendirilmek suretiyle bakiye alacak miktarının tespiti konularından kaynaklanmakta olup her bir davacı alacağının varlığını, miktarını ve takas ve mahsup def'i koşullarının oluşup oluşmadığını ispat yükü altında bulunmaktadır. Ancak alacak miktarının tespiti için taraf defter ve belgelerinin incelenmesi gerektiğinden 6100 sayılı HMK m.222 gereği mahkeme resen veya tarafların talebi üzerine tarafların ticari defter ve belgelerinin incelenmesine, keza defter ve belgelerin incelenmesi hukuk dışında özel ve teknik bilgiyi gerektirdiğinden HMK m.266 gereği mahkeme resen veya tarafların talebi üzerine bilirkişi incelemesi yaptırma yetkisine sahiptir....
İcra Müdürlüğü’nün 2012/12221 E. sayılı dosyasında talep edilen asıl alacak yönünden takas – mahsup talebi nedeniyle takibin iptali kararı bulunmasına rağmen yeniden icra emri gönderilmesinin usulsüz olmakla birlikte, 2. kez gönderilen bu icra emrinin vekalet ücreti yönünden mükerrer ve asıl alacak için istenen işlemiş faizin de fahiş olduğunu ileri sürerek takibin iptali, aksi halde bu dosya borcu ile borçlunun alacaklıya karşı açtığı ve lehine sonuçlanan alacak davalarındaki alacak tutarlarının takas ve mahsubu istemiyle icra mahkemesine başvurduğu, mahkemece; borçlunun şikayete konu takip dosyasından gönderilen 10.9.2012 tarihli ilk icra emrine yönelik bir şikayeti bulunmamasına rağmen hem bu icra emri hem de 30.5.2014 tarihli ikinci icra emri yönünden ayrı ayrı hüküm kurularak talep edilebilecek vekalet ücreti ve işlemiş faiz miktarlarının tespit edildiği, terditli talep olan takas – mahsuba ilişkin ise karar verilmesine yer olmadığına hükmedildiği görülmektedir....
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Ticaret Mahkemesi Tarih : 03.02.2010 No : 1108-19 Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Davacı vekili, müvekkilinin davalı banka nezdinde döviz hesapları bulunduğunu,bu hesaplardaki mevduatın davalı yanca ödenmemesi üzerine başlatılan takibe itiraz sonucu takibin durduğunu belirterek, itirazın iptali, takibin devamı ve %40 oranında icra inkar tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
HGK'nun 12.10.1994 tarih ve 1994/251- 593 sayılı kararında da benimsendiği üzere, icra mahkemesinde takas ve mahsup iddiası kural olarak; takasa konu alacağın İİK'nun 68. maddesindeki belgelere dayalı bulunması, bu alacakla ilgili olarak icra takibi yapılmış ve takibin kesinleşmiş olması, alacağın ilama bağlanması hallerinde nazara alınabilir. Bu istem, takibin her safhasında ileri sürülebilir. Borçlu takas talebini icra mahkemesine beyan edebileceği gibi, bu başvurusunu icra dairesine de yapabilir. Bu istem, takibin her safhasında bildirilebileceğinden herhangi bir süreye de tâbi bulunmamaktadır. Yerleşik Yargıtay içtihatları da bu yöndedir. Başka bir anlatımla tarafların ilamdan kaynaklı ve herhangi bir nedenle yapılan takipte kesinleşmiş alacakları takas mahsup konusu yapılabilir. İlamdan kaynaklanan alacağın, takas mahsup edilebilmesi için icra takibine konu edilmesi şartı da yoktur....
-TL.) dolayı bir ihtilafın bulunmadığı, ihtilafın soğuk hava deposu işletmecisi olan davalının yaptırdığı yeni trafo bedelinin yarısından davacının sorumlu olup olmadığı noktasında toplandığı, yeni trafo yapılması işleminin davacının bilgisi dahilinde olduğu, bunun soğuk hava deposu için faydalı ve zorunlu yatırım kapsamında bulunduğu, yeni trafonun taraflar arasındaki sözleşme kapsamında kiraya veren işletmeye terk edileceği, bu durumda davalı karşı davacının yapım bedelini talebe hakkı olduğu, karşı davacının talebi ile bağlı kalınarak 2002 yılı piyasa rayiç değeri olan 32.315.01.-TL.nin yarısı olan 16.157.50.-TL. trafo bedelini talebe hakkı olduğu, bu miktarın davacı alacağından mahsubu gerektiği gerekçeleri ile asıl dava olan itirazın iptali davasında davalının takas-mahsup talebi nedeni ile 8.057.09....
Esas sayılı dosyasının incelenmesinde; Davacı alacaklı tarafından, davalı borçluya karşı, 24/02/2020 tarihli, 2.892,76 TL tutarlı, ticari defter ve kayıtlar ile fatura alacaklarından kaynaklanan açık hesap alacağına istinaden 2.892,76 TL asıl ve toplam alacak üzerinden 04/03/2020 tarihinde ilamsız icra takibi başlatıldığı, ödeme emrinin davalı borçluya 12/03/2020 tarihinde tebliğ edildiği, davalı borçlu vekilinin 19/03/2020 tarihli dilekçesi ile takip konusu ana borca, takip sonrası faizi ana para faiz ve tüm ferilerine, tüm alacağa ve yetkiye itiraz ettiği, itiraz üzerine takibin durduğu, bunun üzerine davacı alacaklı tarafça İİK'nın 67/1 maddesi uyarınca 1 yıllık yasal sürede iş bu davanın açıldığı anlaşılmıştır....