Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; zamanaşımı itirazının takibin kesinleşmesinden önceki dönem ve takibin kesinleşmesinden sonraki dönem olarak iki ayrı şekilde yapılabileceğini, takip ilamsız (örnek 7) icra takibi olduğundan bu konudaki zamanaşımı itirazının İİK'nun 62. maddesine göre icra dairesine yapılması gerektiğini, takibin kesinleşmesinden önceki dönem için zamanaşımı itirazının görev yönünden reddinin gerektiğini, takip tarihi itibariyle de takibin kesinleşmesinden sonraki 5 yıllık zamanaşımı süresinin de henüz dolmadığını belirtip, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. İlk derece mahkemesince; takipten önceki zamanaşımı itirazı yönünden talebin görev yerinden usulden reddine, takibin kesinleşmesinden sonraki dönemdeki zamanaşımı itirazı yönünden sübut bulmayan davanın reddine dair karar verilmiştir....
Maddesi uyarınca takibin iptali istemine ve borca itiraza ilişkindir. İİK. 'nun 71/1. Maddesinde; "Borçlu, takibin kesinleşmesinden sonraki devrede borcun ve ferilerinin itfa edildiğini yahut alacaklının kendisine bir mühlet verdiğini noterden tasdikli veya imzası ikrar edilmiş bir belge ile ispat ederse, takibin iptal veya talikini her zaman icra mahkemesinden istiyebilir." şeklinde düzenleme bulunmaktadır. Davacı borçlu aleyhine çeke dayalı olarak kambiyo takibi başlatılmasından sonra borçlunun takip dosyasına yapmış olduğu ödemeye istinaden İİK. 'nun 71/1. Maddesi uyarınca takibin iptalini talep etmesi hukuki dayanaktan yoksundur. Zira, (yetkisiz icra müdürlüğünde başlatılmış) takip dosyasına yapılmış olan ödemenin, takip dosyası yetkili icra müdürlüğüne gönderildiğinde, dosyanın infazında nazara alınacağı aşikardır. Bu itibarla, mahkemece, takibin iptali isteminin reddi hukuken isabetlidir....
Delillerin Değerlendirilmesi ve Gerekçe: Bonoya dayalı kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla takibe karşı borçlu icra mahkemesine 25/01/2019 tarihli başvurusunda, dosyada müvekkillerine ödeme emri tebliğ edilmediğini, öğrenme tarihinin 21.01.2019 tarihi olarak kabulü ile sair itiraz v e şikayetleri ile birlikte takibe konulan bononun zamanaşımına uğradığını iddia ederek takibin iptalini talep ettiği, Mahkemece dosya üzerinden inceleme yapılarak zamanaşımına itirazının kabulü ile takibin iptaline karar verildiği görülmüştür. Takibin kesinleşmesinden önce gerçekleşen zamanaşımı itirazı hakkında, takibin şekline göre olayda uygulanması gereken İİK'nun 168/5 ve 169/a maddeleri koşullarında inceleme ve değerlendirme yapılması zorunludur. İİK.’nun 71. maddesine dayalı zamanaşımı şikayeti ise; takibin kesinleşmesinden sonraki dönemde zamanaşımının gerçekleşmesi hali için geçerlidir....
Dava, İİK'nun 71. maddesi uyarınca açılan itfa nedeniyle takibin iptali talebine ilişkindir . İİK 'nun "İcra mahkemesinin karariyle takibin talik veya iptali" başlıklı 71 maddesinde " Borçlu, takibin kesinleşmesinden sonraki devrede borcun ve ferilerinin itfa edildiğini yahut alacaklının kendisine bir mühlet verdiğini noterden tasdikli veya imzası ikrar edilmiş bir belge ile ispat ederse, takibin iptal veya talikini her zaman icra mahkemesinden istiyebilir. Borçlu, takibin kesinleşmesinden sonraki devrede borcun zamanaşımına uğradığını ileri sürecek olursa, 33 a. maddesi hükmü kıyasen uygulanır." şeklinde yasal düzenleme mevcuttur....
Borçlunun takibin kesinleşmesinden sonraki döneme ilişkin olarak İİK'nın 71/2 ve 33/a maddelerine dayanan zamanaşımı şikayetinin incelenmesi, bu şikayetin belli bir süre içinde ileri sürülmesi koşuluna bağlı değildir Yapılan bu açıklamalara göre davacının talebi, İİK'nın 71. maddesi kapsamında takibin kesinleşmesinden sonraki evrede gerçekleştiği iddia edilen zaman aşımına yönelik olup süreye tabi değildir. Bu nedenle mahkemesince bu husus gözden kaçırılarak davanın süresinde açılmadığı gerekçesiyle reddine karar verilmesi doğru olmamıştır....
gerektiğinden bahisle şikayetçi borçlunun yerinde bulunmayan istinaf başvurusunun reddine, HMK'nın 355 ve 353/1-b-2 maddeleri gereğince İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasına, hüküm kurulması yeniden yargılama yapılmasını da gerektirmediğinden; davacı tarafın takibin kesinleşmesinden sonraki döneme ait zaman aşımına istinaden icranın geri bırakılması isteminin reddine, şikayetçi borçlunun borca itirazının (yukarıda açıklanan nedenlerle) reddine karar verildiği görülmektedir....
Şti. aleyhine genel haciz yolu ile başlatılan takipte, borçlular tarafından borca kısmi itiraz edildiği, takibin kısmen kesinleştiği, borçlular vekilinin, icra mahkemesine başvurusunda; takibin kesinleşmesinden sonra taraflar arasında 23/05/2014 tarihli “Protokol” başlıklı sözleşmenin imzalandığını, dosya borcunun ödenmesi için müvekkillerine mehil verildiğini ileri sürerek, takibin 23/05/2014 tarihinden başlayarak 4 yıl süreyle talikini talep ettiği, mahkemece; alacaklı vekilinin, taraflar arasında imzalanan protokolün ... 57....
, zamanaşımına uğradığı belirterek takibin kesinleşmesinden sonraki devrede oluşan gerek zamanaşımı ve gerekse ödeme sebebiyle, Zonguldak 1....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Alacaklı tarafından çeke dayalı olarak kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla başlatılan icra takibin kesinleşmesinden sonra borçlunun icra mahkemesine yaptığı başvuruda zamanaşımı süresinin geçtiğini ileri sürerek icranın geri bırakılmasına karar verilmesini istediği, mahkemece, çekte tahrifat yapıldığı gerekçesiyle takibin iptaline karar verildiği anlaşılmıştır. Başvuru bu hali ile İİK.nun 71. maddesine dayalı takibin kesinleşmesinden sonraki döneme ilişkin zamanaşımı itirazı olup, süreye tabi değildir (HGK'nun 4.11.1998 tarih ve 1998/12-763 E. - 1998/797 K.)....
in Karşı Oy Yazısı : İİK'nun 71. maddesinin birinci fıkrası takibin kesinleşmesinden sonraki dönemde gerçekleşen itfa ve imhal itirazlarını noterden tasdikli veya imzası ikrar edilmiş bir belge ile borçlunun ispat etmesi halinde, takibin iptal veya talikinin her zaman icra mahkemesinden isteyebileceğini öngörmektedir. Borcun itfa edilmiş olmasından icra dairesi dışında borcun itfa edilmesi anlaşılmaktadır. İtfa terimi ödeme, hibe, ibra, her çeşit af, terkin ve takas gibi borcun sona erme sebeplerini kapsar. Borçlu, takibin kesinleşmesinden sonraki dönemde alacaklıya karşı doğmuş bir karşı alacağı ile borcunun takas ettiğini bildirerek İİK'nun 71. maddesine göre icra mahkemesinden takibin iptalini talep edebilir. Takas beyanı ile birlikte karşılıksız borçlar, miktarı az olan borç miktarınca ve takas edilebilecekleri andan itibaren sona ermiş sayılırlar (TBK'nun 143/1)....