WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

-TL alacak için ilamsız icra takibi başlatıldığı, davalı tarafından yetkiye ve borca itiraz edildiği, icra dairesince 14/05/2019 tarihinde takibin durdurulmasına karar verildiği anlaşılmıştır. Mahkememizce davacı şirketin merkez ve şube kayıtlarının çıkartılarak gönderilmesi yönünden ...ve ...Ticaret Sicil Müdürlüklerine ayrı ayrı yazılar yazılmış, Gebze Ticaret Sicil Müdürlüğünün ...ticaret sicilinde kayıtlı tek pay sahipli Anonim şirket olduğu, şirketin merkezinin .... adresi olduğu bildirilmiştir. Daha sonra mahkememizce davacı şirketin şube kayıtlarının çıkartılarak gönderilmesi için ... Ticaret Sicil Müdürlüğüne yazı yazılmış, davacı şirketin merkez kaydının olduğu, şube kaydının bulunmadığı anlaşılmıştır. Davacının adresinin ...Kocaeli olduğu, davalının adresinin ise ...Kocaeli olduğunun görülmesine rağmen takibin yetkisiz icra dairesi olan Bursa 6. İcra Dairesinde başlatıldığı, somut olayda yetkili İcra dairesinin ......

    Davanın Hukuki Sebebi: İtirazın iptalini düzenleyen -------Maddesindeki "Takip talebine itiraz edilen alacaklı, itirazın tebliği tarihinden itibaren bir sene içinde mahkemeye başvurarak, genel hükümler dairesinde alacağının varlığını ispat suretiyle itirazın iptalini dava edebilir." şeklindeki düzenlemedir. DELİLLER : ------- Esas sayılı dosyasında; davacı takip alacaklısı tarafından takip talebi ile davalı takip borçlusu hakkında ilamsız takip başlatıldığı, ödeme emrinin davalı takip borçlusuna tebliği üzerine davalı takip borçlusunun süresi içerisinde, borca ve ferilerine karşı itiraz ettiği ve bunun üzerine takibin durduğu,itiraz dilekçesinin ve takibin durdurulmasına ilişkin kararın davacı takip alacaklısına tebliğ edilmediği, eldeki davanın ---- yıllık hak düşürücü süre içerisinde açıldığı anlaşılmıştır.----------tarafların ------kayıtları celp edilmiş ve dosya arasına alınmıştır....

      Dairemizce yapılan değerlendirmede; Sorgun İcra Müdürlüğü'nün 2020/94 Esas sayılı takip dosyasında davalı alacaklı tarafından davacı borçlular aleyhine kambiyo senetlerine mahsus ilamsız icra takibi başlatıldığı, davacıların borca, faize ve imzaya itiraz ederek iş bu davayı açtıkları anlaşılmıştır....

      Davalı vekili tarafından 23/10/2020 tarihinde borca itiraz dilekçesi verildiğinden, İİK'nın 62. maddesi uyarınca icra takibi durdurulması ve 23/10/2020 tarihinde konulan hacizlerin kaldırılmasına ilişkin icra memur işlemi şikayet konusu edilmiştir. İcra mahkemesi kararlarının infazı için kesinleşmesi zorunlu olmayıp, usulsüz tebligat şikayeti kararının infazı için kesinleşmesi gerektiğine ilişkin yasal bir düzenleme de bulunmadığından, davalının yasal süresi içinde borca itiraz etmesi nedeniyle takibin durdurulmasına ve itiraz tarihinden sonra konulan hacizlerin kaldırılmasına karar verilmesinde herhangi bir isabetsizlik görülmemiştir....

      Mirasın reddine ilişkin mahkeme kararının, icra takibinin kesinleşmesinden önceki bir tarihte alındığı hallerde borçlunun "mirasın reddi nedeniyle borçtan sorumlu olunmadığına" ilişkin iddiası hukuki nitelik olarak borca itirazdır. Bu nedenle borca itirazın takibin şekline göre yasal süre içinde ilgili merciye yapılması gerekmektedir. Somut olayda, davacı borçlunun Yumurtalık Sulh Hukuk Mahkemesinin 24/08/2016 tarihli 2016/185- 202 esas ve karar sayılı ilamı ile Bayram Ali Polat mirasını reddettiğinin tesciline karar verildiği, icra takibine ise 06/02/2017 tarihinde başlandığı ve davacı borçluya örnek 7 ödeme emrinin 24.04.2017 tarihinde tebliğ edildiği anlaşıldığından davanın konusu borca itirazdır. Genel haciz yoluyla yapılan takiplerde borca itirazın icra dairesine yapılması gerekmektedir. İcra mahkemesine yapılan itiraz, hüküm ve sonuç doğurmaz....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ : İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü: Sair temyiz itirazları yerinde değil ise de; Alacaklı tarafından borçlu aleyhine genel haciz yoluyla icra takibine başlandığı, borçlunun örnek 7 ödeme emrinin tebliği üzerine süresinde yetkiye, borca ve faize itiraz etmesi üzerine takibin durdurulduğu, alacaklının yetki itirazının kaldırılması talebiyle icra mahkemesine başvurduğu, Mahkemece istemin kabulüne, yetki itirazının kaldırılmasına ve takibin devamına karar verildiği anlaşılmaktadır. Borçlunun icra dairesine sunduğu itiraz dilekçesinde, yetkiye itirazının yanında borca ve faize de itiraz ettiği görülmektedir....

        Borçlunun icra mahkemesine başvurusu bu hali ile İİK'nun 168/5 ve 169. maddeleri kapsamında borca itiraz olup, icra mahkemesince aynı Kanun'un 169/a maddesine göre incelenerek sonuçlandırılması gerekir. Takibe itiraz edilmesinden sonra, gerek borçlunun itirazından vazgeçmesi ve gerekse alacaklının itirazı kabul etmesi yahut icra dairesine başvurulup takipten feragat edilmesi tazminat talebinin reddini gerektirmez. Aksinin kabulü halinde itiraz üzerine haklı olmadığını anlayan tarafın talebinden vazgeçmek suretiyle aleyhine tazminata hükmedilmesini engellemesi gibi kabulü mümkün olmayan bir durum ortaya çıkar (HGK'nun 16.10.1996 tarih, 1996/601-711 ve 21.3.2001 tarih, 2001/266 sayılı kararları). Somut olayda; borçlu borcun bir kısmını takip öncesinde ödediğini iddia ederek ödenen miktar kadar takibin iptali talebinde bulunduğu, alacaklının borçlunun borca itirazından sonraki bir tarihte itiraza konu alacak kısmından icra dosyasında feragat ettiği görülmektedir....

          İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 17/09/2020 NUMARASI : 2019/485 ESAS 2020/273 KARAR DAVA KONUSU : İmzaya İtiraz|İcra Takibine İtiraz (Borca İtiraz) KARAR : Adana 5. İcra Hukuk Mahkemesi'nin 2019/485 Esas 2020/273 Karar sayılı kararına karşı istinaf kanun yoluna davacı T1 vekili tarafından başvurulması üzerine dosya incelendi; DAVA:Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili aleyhine Adana 9.İcra Müdürlüğünün 2018/3927 esas sayılı dosyası ile kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile icra takibi yapıldığını, takibe konulan çekin arkasındaki cirodaki imzanın ve çekteki yazıların müvekkiline ait olmadığını, imzaya ve borca itiraz ettiklerini belirterek itirazın kabulüne, takibin durdurulmasına, alacağın %20 sinden az olmamak üzere kötü niyet tazminatı ve yargılama giderlerinin davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir....

          Sulh Hukuk Mahkmemesinin 2022/287 E 2022/330 Karar sayılı ilamı ile mirasın gerçek reddi kararı verildiği, borçlunun mirasını reddettiğinden borca ve ferilerine itiraz ettiği takibin durdurulmasını dosyanın kapatılmasını ve hacizlerin kaldırılmasını istediği, icra müdürlüğünce 05/05/2022 tarihinde talebin reddine karar verildiği, davacı tarafından bu işlemin şikayet yolu ile mahkemeye getirildiği, mahkemece yazılan müzekkere Erzurum 2. Sulh Hukuk Mahkemesince 17/06/2022 tarihinde cevap verilip kararın gönderildiği, ve kararın kesinleşmediğinin bildirildiği, mahkemeye gönderilen Erzurum 2. Sulh Hukuk Mahkemesinin 2022/287 E 2022/330 Kararının 17/03/2022 tarihinde verildiği ve kararın henüz kesinleşmediği kararın takibin kesinleşmesinden sonra verilmiş olması nedeniyle borçlunun talebinin borca itiraz olarak nitelendirilmesi yerinde olmayıp şikayet olarak kabul edilmesi gerektiğinden Erzurum 2....

          Hukuk Genel Kurulu’nun, 19/11/2014 tarih ve 2013/12- 2240 Esas 2014/929 Karar sayılı kararı ile; mirasın reddi nedeniyle borçtan sorumlu olunmadığına ilişkin iddianın, borca itiraz olduğu ve ödeme emrinin tebliği üzerine takibin şekline göre yasal süre içinde ilgili merciye yapılması gerektiği kabul edilmiş ise de, bu ilke mirasın reddine ilişkin mahkeme kararının, icra takibinin kesinleşmesinden önceki bir tarihte alındığı hallerde uygulanmaktadır. 2004 sayılı İİK'nın 53. maddesindeki sürelere uyulmaksızın veyahut icra takibinin kesinleşmesinden sonraki süreçte mirasın reddine ilişkin mahkeme kararının alındığı durumlarda ise uyuşmazlık şikayet olarak nitelendirilmektedir. Somut olayda takipten sonra Kastamonu Sulh Hukuk Mahkemesinin 2017/2313 Esas 2018/2275 K....

          UYAP Entegrasyonu