Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Maddesi gereğince borca itiraz, imzaya itiraz ve tahrifat iddialarının beş günlük süre içerisinde getirilmesi gerektiği, ek beyanla zaman aşımına uğradığı konusundaki iddianın beş günlük süreden sonra getirildiği nedenle dinlenemeyeceği, senetteki tahrifat iddiasının da kambiyo vasfına dair inceleme çerçevesinde borcun kısmen kabulü ile eridiği, tüm bu hususlar nazara alındığında mahkemenin borca itiraza yönelik davanın reddine ilişkin sonuç hükmü doğru ise de kambiyo vasfına yönelik keşide tarihinin koçan kısmında oluşunun kambiyo vasfını etkilemediği yönündeki gerekçesi hatalı olup davacının İİK'nun 169/a maddesinde belirtilen delillerle borca itirazı ispatlayamadığı yönündeki gerekçesinin ise doğru olduğu, bu yöndeki istinaf nedenlerinin yerinde bulunmadığı mahkemenin beş günlük süre içerisinde takip öncesi zaman aşımı iddiasını dile getirmediği nedenle bu hususta karar verilmesinin hatalı olduğu bu hususun beş günlük sürede getirilmediği nedenle dava konusu değil vakıa konusu olduğu...

Bu düzenlemeler dikkate alındığında, 06.07.2004 tarihinden önceki döneme ait Kurum alacaklarının tahsilinde 6183 sayılı Yasa'nın 102. maddesinde belirtilen beş yıllık zaman aşımı süresinin uygulanması, 06.07.2004 tarihinden sonraki alacaklar için ise genel zaman aşımı olan on yıllık zaman aşımı süresinin uygulanması gerekmektedir. Dosyadaki bilgi ve belgelerin tetkikinde; Dava konusu borca konu ödeme emirlerinin incelenmesinde, Mehmet Korkmaz adına düzenlenen 131665 takip kart nolu, 2011/166219 takip nolu, 16/08/2018tarih, 106016998 sayılı ödeme emrinin Mehmet Korkmaz'a TK 21....

İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 03/03/2022 NUMARASI : 2021/777 ESAS 2022/209 KARAR DAVA KONUSU : Zaman Aşımı Nedeniyle İcranın Geri Bırakılması KARAR : Yukarıdaki mahal esas ve karar numarası ayrıntılı olarak belirtilen İlk Derece Mahkeme kararının süresi içinde istinaf kanun yoluna başvurulmuş olmakla dosya mündericatına tüm bilgi ve belger okunup tetkik edildikten sonra heyetçe yapılan müzakere sonunda duruşma açılmasına gerek görülmeksizin gereği görüşülüp düşünüldü. GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Bursa 4. İcra Müdürlüğü'nün 2008/3288 E....

aşımını kesecek her hangi bir işlem yapılmadığı gerekçesiyle davacının davasının kabulü ile zaman aşımı nedeniyle icranın geri bırakılmasına karar verilmiştir....

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili aleyhine Biga İcra Müdürlüğü'nün 2020/1802 esas sayılı dosyasından kambiyo borcundan dolayı 18/01/2010 tarihinde davalı tarafça takibe geçildiğini, daha sonra dosyadan yapılan işlemlerin durdurduğunu ve takibin kesintiye uğradığını, takibin zaman aşımına uğradıktan sonra 19/12/2019 tarihinde borçlu vekili tarafından dosyadan haciz talebinde bulunulduğunu, 28/08/2020 tarihinde ise alacaklı vekili tarafından dosyadan yenileme talebinde bulunulduğunu ve dosya yeni esas alarak 2020/1802 esas sayısına kaydedildiğini, alacaklı vekili tarafından 19/12/2019 tarihinde haciz talep edilmiş ise de bu tarihten öncesinde talep edilen haciz tarihlerine göre 3 yıllık zaman aşımı süresinin dolduğunu belirterek, zaman aşımı itirazlarının kabulü ile müvekkili hakkında icranın geri bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir....

diğer taraftan takip içi zaman aşımından bahsettiğini, alacak zaman aşımı ile takip içi zaman aşımı birbirinden farklı terimler olup davacı vekilinin bu hususta beyanlarının yersiz ve tutarsız olduğunu, süreye ilişkin itirazları gözetilerek davanın süre yönünden reddi gerekirken kabulüne karar verilmesinin doğru olmadığını, borçlunun senelerce borcunu ödemediğini, davanın kabulünün haksız olduğunu, Mahkemenin satış talebi ile dosyaya yatırılan satış avansını göz ardı ettiğini, davanın kabulüne ilişkin kararın haksız olduğunu ileri sürerek kararın kaldırılmasına karar verilmesini istemiştir....

GEREKÇE :Dava İİK'nun 71/2 maddesi delaletiyle aynı yasanın 33/a maddesi uyarınca açılmış kesinleşen takipte zaman aşımı nedeniyle icranın geri bırakılması istemine ilişkindir. Dava konusu takibe dayanak çeklerin 3 yıllık zaman aşımı süresine tabi olduğu konusunda bir ihtilaf bulunmamaktadır....

''denilerek çeklerde zaman aşımı süresinin 3 yıl olduğunun belirtilmiş olduğunu ,davacının iddia ettiği gibi dosyanın işlemsiz kalmadığını halihazırda dosyada hacizlerin devam ettiğini ,ileri sürerek istinaf talebinde bulunmuştur....

Dairemizce yapılan değerlendirmede; Alacaklı Arslan Kılıç tarafından borçlular Bekir Narman ve T1 aleyhine 30/06/2010 vade tarihli 9.000 TL ve 30/07/2010 vade tarihli 9.000 TL çekler nedeniyle kambiyo senetlerine mahsus icra takibinin 02/11/2010 tarihinde başlatıldığı, takibin kesinleştiği, takibe dayanak çeklerin keşide tarihlerinin 30/06/2010 ve 30/07/2010 olup ibraz süresinin 03/02/2012 tarihinden önce ibraz edildiği, 6762 Sayılı TTK'nın 726 maddesinde öngörülen 6 aylık zaman aşımı süresine tabi olduğu, icra takip dosyasında 12/08/2016 tarihinden 16/03/2021 tarihine kadar zaman aşımını kesen herhangi bir işlem yapılmadığı anlaşılmakla mahkemece zaman aşımı nedeniyle icranın geri bırakılmasına ilişkin kararın yerinde olduğu takip alacaklısının takip sırasında alacağını davalı T2 temlik ettiği, alacağını temlik eden Arslan Kılıç'ın pasif taraf sıfatı husumetinin olmadığına ilişkin iddianın takip ve davada ilgilisi tarafından ileri sürülmesi gerektiği anlaşılmakla usul ve yasaya uygun olduğu...

Somut olayda ; mahkeme kararının gerekçe kısımda "Davalı vekili cevap dilekçesinde; davanın öncelikle zaman aşımı yönünden reddi gerektiğini, orman komisyonu asli ilam tutanaklarına karşı Kadastro Kanununa göre 6 aylık zaman dilimi içerisinde ve 10 yıllık sürede dava açılmadığını, dava konusu taşınmazın 3116 sayılı Kanun uyarınca yapılan orman tahdit haritasında orman sınırları dışında kaldığını, davanın öncelikle zaman aşımı nedeniyle reddine, aksi kanaatteyse dava konusu taşınmazın orman dışında olması nedeniyle esastan reddine karar verilmesini talep etmiştir." şeklinde bu davanın konusu olmayan ve davalı vekilinin cevap dilekçesinde yer almayan hususların bulunması doğru değil ise de, bu husus bozmayı ve yeniden yargılamayı gerektirmediğinden, belirtilen gerekçenin çıkartılması suretiyle gerekçenin düzeltilerek onanmasına karar vermek gerekmiştir....

    UYAP Entegrasyonu