Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İSTİNAF SEBEPLERİ : Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; alacağın zaman aşımına uğramadığını, TBK'nun zaman aşımı kesen sürelerin belirtildiğini, 10 yıllık zaman aşımı süresine sahip olduğunu, icra takibinin takipsizlik nedeniyle 24/09/2011 tarihinde düştüğünü, 27/05/2021 tarihli yenileme emrinin davacıya 21/06/2021 tarihinde tebliğ edildiğini belirterek, mahkeme kararının kaldırılmasını talep etmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Tüm dosya kapsamı uyarınca; uyuşmazlık, zaman aşımı nedeniyle icranın geri bırakılması istemine ilişkindir....

Mahkemece bozmaya uyulduktan sonra icra takip dosyasının zaman aşımı nedeniyle icranın geri bırakılmasına karar verilmiş olduğundan davanın reddine karar verilmiş hüküm davacı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava İİK.nın 277 ve devamı maddeleri uyarınca açılan tasarrufun iptali isteğine ilişkindir. Mahkemece icra takip dosyasındaki takibin zamanaşımı nedeniyle icranın geri bırakılmasına karar verilmesi nedeniyle davanın reddine karar verilmiş ise de verilen karar dosya içeriğine uygun düşmemektedir. Davacı dava dilekçesinde her ne kadar birden fazla icra takip dosyasına dayanmakta ise de bildirdiği dosyalardan sadece Söke İcra Müdürlüğünün 2005/3899 sayılı takip dosyasında alacaklı olduğu, sözü edilen bu dosyada ise mahkemece verilen bir icranın geri bırakılması kararı olmadığı anlaşılmaktadır....

    Somut olayda, borçlunun başvurusu, İİK'nun 169/a maddesi kapsamında borca itiraz niteliğinde olup, kabulü halinde takibin durdurulmasına karar verilmesi gerekirken, icranın geri bırakılmasına hükmedilmesi isabetsiz olup, kararın belirtilen nedenle bozulması gerekir ise de, anılan yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını zorunlu kılmadığından kararın düzeltilerek onanması gerekmiştir. SONUÇ : Alacaklının temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile ... 2....

      Çekler açısından zaman aşımı süresinin başladığı tarihte hangi yasa yürürlükte ise o yasada öngörülen zaman aşımı süresinin uygulanması gerektiği, çeklerde zaman aşımı süresi ibraz bitmesi ile başlaması gerektiği, dava konusu çekin keşide tarihinin 26/05/2006 tarihi olduğu, ibraz süresinin 10 gün olduğu, 6762 sayılı yasanın 726 maddesi gereğince zaman aşımı süresinin 6 ay olduğu, çekin zaman aşımına uğradığı, zaman aşımına uğramış çekte hamilin ciranta olan davacıya başvurma hakkı ortadan kalktığından davacının haklı davasının kabulüne karar verilmiştir. HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlere, kararın dayandığı yasal ve hukuksal gerekçeye, dosyadaki kanıtlara göre; 1-Davanın KABULÜNE, Davacının Ankara ......

        söyleyerek zaman aşımı nedeniyle icranın geri bırakılmasını istemiştir....

        Ancak, bu ödemelere ilişkin olarak davalılar zaman aşımı savunmasında bulunmuşlardır. Bilindiği üzere, zaman aşımı, borçlunun alacaklıya karşı alacağı ödemesine engelleyen maddi hukuka ilişkin bir savunma vasıtasıdır. Ayrıca, zaman aşımı borcu sona erdiren bir sebep de değildir. Başka bir anlatımla, bir borç zaman aşımına uğrasa dahi varlığını korur ve alacaklı borçludan borcunu yerine getirmesini yani edasını isteyebilir. Hatta, zaman aşımına uğrayan borcu eda etmiş olan borçlunun ifası da geçerli bir ifadır. Ancak, borçlu zaman aşımı definde bulunduğu takdirde artık ondan borcun ifası istenemeyecektir. Bu yüzden zaman aşımı, hukuki niteliği itibariyle itiraz değil, defidir. Taraflarca ileri sürülmediği takdirde hakim tarafından zaman aşımına uğramış bir borç resen dikkate alınmaz....

        aşımı nedeniyle iptaline karar verilmiştir....

          yapılmadığından zaman aşımına uğradığını belirterek davanın kabulü ile icranın geri bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir....

          Borçlunun başvurusunda ileri sürdüğü hususların tamamı İİK'nun 169. maddesi kapsamında borca itiraz niteliğindedir. İİK'nun 168. maddesinin 3. ve 5. bentleri gereğince itirazın 5 günlük süre içinde icra mahkemesine yapılması gerekir. Somut olayda, borçluya ödeme emrinin 20.12.2013 tarihinde tebliğ edildiği, borçlunun ise bu tarihten itibaren 5 günlük süreyi geçirdikten sonra 26.12.2013 tarihinde zamanaşımı itirazında bulunduğu anlaşılmaktadır. Bu durumda, mahkemece, itirazın süre aşımı yönünden reddi gerekirken işin esası incelenerek yazılı gerekçe ile icranın geri bırakılmasına karar verilmesi isabetsizdir. SONUÇ : Alacaklının temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 17/12/2015 gününde oybirliğiyle karar verildi....

            tarihinde vekilinin hesabına 53.000 TL yatırdığını, bu suretle borç kabul edildiğinden zaman aşımı definde bulunulamayacağını savunarak davanın reddini talep etmiştir....

              UYAP Entegrasyonu