Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İcra müdürlüğünce yapılan 28.5.2015 tarihli dosya hesabına göre bakiye borç miktarının 268.491,79 TL olduğu ve bu tutarı karşılar nitelikte olan 274.000,00 TL bedelli teminat mektubunun 15.6.2015 tarihinde icra müdürlüğüne sunulduğu anlaşıldığından, borçlu tarafından, dosya borcunun tamamı (asıl alacak ve fer'ileri) icra dairesine depo edilmiş olmakla, mahkemece, aşkın hale gelen hacizlerin kaldırılmasına karar verilmesi gerekirken, ikinci kez 287.000,00 TL tutarındaki teminat mektubu alınmak suretiyle hacizlerin kaldırılması yerinde olmadığı gibi mahkemece fuzuli olarak alınan 287.000,00 TL tutarlı teminat mektubunun borçluya iadesi talebinin reddi de isabetsizdir....

    Dava, usulsüz tebligata yönelik şikayet, borca/yetkiye itiraz ve hacizlerin kaldırılması talebine ilişkindir. Gebze İcra Müdürlüğü'nün 2021/12772 esas sayılı icra takip dosyasının tetkikinden; alacaklı T4 tarafından borçlu T1 İsa Göksu hakkında toplam 163.337,67 TL alacak üzerinden ilamsız icra takibi yapıldığı, borçlu şirkete ödeme emrinin TK'nın 35. maddesine göre 13/07/2021 tarihinde tebliğ edildiği; diğer borçlu İsa Göksu'ya ödeme emrinin TK'nın 21/2. maddesine göre 16/06/2021 tarihinde tebliğ edildiği görülmektedir....

    DAVA KONUSU : Şikayet (İcra Memur Muamelesi) KARAR : Yukarıda tarih ve numarası yazılı ilk derece mahkemesi kararının Dairemizce istinaf yoluyla tetkikinin istenmesi üzerine, bu işle ilgili dosya mahallinden Dairemize gönderilmiş olup, dosya içerisindeki tüm bilgi ve belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü; Davacılar vekili dava dilekçesinde özetle; Gaziantep İcra Müdürlüğünün 2017/162120 ve 2017/16230 esas sayılı dosyalarında müvekkileri aleyhine açılan takiplerde, takibe konu çeklerin borçlu bulunmadıkları gerekçesi ile çeklerin iptali için dava açıldığını, bu sırada karşı tarafla anlaşma sağlandığını, böylece icra takibinin dayanaksız kaldığını, takibin başında konulan vasıta ve taşınmaz hacizlerin zaman içinde kalktığını ancak banka hesaplarına konulan hacizlerin kalkmadığını, bu hacizlerin kalkması konusunda davalı-alacaklı tarafın icra dosyasına muvafakat verdiğini, icra müdürlüğü tarafından hacizlerin kalkması için gerekli yasal sürelerin geçmiş olmasına...

    Tüm bu nedenlerle, tarafların hükme yönelik salt bu yöndeki istinafları yerinde olmakla kabul edilmiş, karar tümden ortadan kaldırılmış, davacının harç alınmadan hacizlerin fekkine karar verilmesine yönelik şikayetinin reddine, İstanbul 9. İcra Müdürlüğünün 2019/26826 esas sayılı dosyasındaki 16/09/2021 tarihli müdürlük kararındaki "34 XX 866, 34 XX 526 ve 34 XX 128 plakalı araçlara ilişkin olarak" talep bulunmaksızın konulan hacizlerin kaldırılmasına, harcın kaldırılması istenen araçların değerleri üzerinden alınmasına karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir. HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere, 1- Davacı-alacaklı ve davalı-borçlunun istinaf taleplerinin HMK 353/1/b/3 maddesi gereğince kısmen kabulü ile İstanbul 19. İcra Hukuk Mahkemesinin 2021/1048 esas ve 2021/1609 karar sayılı ilamının ORTADAN KALDIRILMASINA, -İstanbul 9....

    Mahkemece 10/11/2021 tarihli ek karar ile kararın miktar itibariyle kesin olduğu gerekçesiyle davacının istinaf başvurusunun reddine karar verilmiş, davacı vekili 11/11/2021 tarihli istinaf dilekçesi ile, ek kararın kaldırılması ile, istinaf incelemesi sonucu usul ve yasaya aykırı kararın kaldırılarak şikayetin kabulüne karar verilmesini istemiştir. DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE : Dava, İİK'nın 16. maddesi uyarınca teminat mektubu nedeniyle İİK'nın 85. maddesi uyarınca hacizlerin kaldırılması şikayetidir....

    karar verildiğini, ancak hacizlerin kaldırılması taleplerinin reddedildiğini, ayrıca dosyada taşkın haciz yapıldığını, taşkın haczin mülkiyet hakkını ihlal eden bir uygulama olduğunu, hacizlerin fekki için icra müdürlüğüne talepte bulunduklarını ancak talebin reddedildiğini, bu nedenlerle banka mevduat hesapları üzerindeki hacizlerin ve taşınmazlar üzerindeki hacizlerin kaldırılmasını talep etmiştir....

    Somut olayda, borçlu hakkında başlatılan takibin kesinleşmesi üzerine borçlunun taşınmazları üzerine 17/07/2013, 25/09/2014 ve 04/01/2016 tarihlerinde haciz konulduğu, borçlu tarafından aynı mahkemenin 2013/198 Esas ve birleşen 2014/14 Esas (2014/277 Karar) sayılı dosyalarında 2013 ve 2014 tarihli hacizlere yönelik olarak çiftçilikle geçimini sağladığından bahisle İİK 82/4. maddesi uyarınca haczedilmezlik şikayetinde bulunulduğu, mahkemece verilen kısmen kabul kararının Dairemizce bozulması üzerine yeniden yargılama yapılmak üzere mahkemenin 2016/4 Esas (2018/296 Karar) numarasına kaydedildiği, yapılan yargılama sonucunda şikayetin kabulü ile taşınmazlar üzerindeki hacizlerin kaldırılmasına karar verildiği; yine borçlu tarafından, 04/01/2016 tarihli hacze yönelik olarak, aynı mahkemenin 2017/151 Esas (2019/171 Karar) sayılı dosyasında da maişet iddiası ile haczedilmezlik şikayetinde bulunulduğu, mahkemece şikayetin kabulü ile taşınmazlar üzerindeki hacizlerin kaldırılmasına karar verildiği...

      Hukuk Dairesi No : Dava, borçlu olmadığının tespiti ile haczin kaldırılması istemlerine ilişkindir. İlk Derece Mahkemesince, hükümde belirtilen gerekçelerle davanın reddine dair verilen karara karşı davacı vekili tarafından istinaf yoluna başvurulması üzerine, ... Bölge Adliye Mahkemesi 9. Hukuk Dairesince istinaf başvurusunun esasdan reddine karar verilmiştir. ... Bölge Adliye Mahkemesi 9. Hukuk Dairesince verilen kararın, davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi. Somut dosyada; davacı borçlu olmadığının tespiti ile aylığına konulan haczin kaldırılmasını talep etmiştir. Haczin uygulandığı takip dosyasının ödeme emirleri tebliğ mazbataları, haczin uygulanmasına ilişkin tüm bilgi ve belgelerin davalı ......

        Borçlu vekilinin sair temyiz itirazları yerinde değil ise de; 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 26. maddesi, "Hakim tarafların talep sonuçlarıyla bağlıdır..." hükmünü, Hükmün Kapsamı başlıklı 297/2. maddesi ise ''Hükmün sonuç kısmında, gerekçeye ait herhangi bir söz tekrar edilmeksizin, taleplerden her biri hakkında verilen hükümle, taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların, sıra numarası altında; açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi gereklidir.'' hükmünü içermektedir. Somut olayda, borçlu, konulan hacizlerin 5393 sayılı Yasa'nın 15. maddesi 6. fıkrası kapsamında da usulsüzlüğü ve kaldırılması talebinde bulunmuştur. Mahkemece, haczedilmezlik şikayetine konu mahcuzlar borçlu tarafa açıklattırılıp, nitelikleri de göz önünde bulundurularak, anılan yasa kapsamında inceleme yapılması gerekirken eksik inceleme ile yazılı şekilde sonuca gidilmesi doğru değildir....

          edevatlarının haczedilemeyeceğini, müvekkilinin taşınmazlar ve traktör ile geçimini sağladığını belirterek, hacizlerin kaldırılmasını istemiştir....

          UYAP Entegrasyonu