İcra müdürünün haciz işlemini gerçekleştirdiği sırada, bir başka anlatımla haciz tarihinde, taşınmazın borçlu adına kayıtlı olması zorunlu ve yeterlidir. Böyle olduğu takdirde icra müdürünün haciz işleminde bir usulsüzlük bulunmadığı sonucuna varılmalıdır (HGK. nun 13.6.2001 tarih, 2001/12-461 E. - 2001/516 K.). Haciz tarihinde borçlu adına kayıtlı taşınmaz için 3. kişinin açmış olduğu tapu iptali ve tescil davasının kabul edilip kesinleşmesi dahi, haczin kaldırılması sonucunu doğurmaz. Bu durumda, haczin kaldırılması istemi ancak 3. kişinin genel mahkemede açacağı davada tartışılabilir. Şikayetçinin dayanak yaptığı ... Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 27/03/2019 tarih ve 2018/704 Esas 2019/235 Karar sayılı ilamında taşınmazın borçlu adına olan tapu kaydının iptali ile şikayetçi adına tapuya kayıt ve tesciline karar verildiği, kararın 09/07/2019 tarihinde kesinleştiği ve bu kararda tapudaki hacizlerin kaldırılması yönünde bir hüküm bulunmadığı anlaşılmaktadır....
sona ermiş sayılmasına ve hacizlerin kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir....
Asliye Ticaret Mahkemesinin 2019/459 Esas sayılı dosyası ile 10/09/2019 tahinde geçici mühlet kararı, 28/11/2019 tarihinde ise kesin mühlet kararı verildiğini, 08/04/2021 tarihinde ise konkordatonun tasdik edildiğini, geçici mühlet kararının ilanından sonra borçlu müvekkilin taşınmazına haciz konulmasının hukuka aykırı olduğunu, konkordatonun tasdikiyle İzmir 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/459 Esas sayılı dosyası ile bağlayıcı hale geldiğinden müvekkili açısından geçici mühletten önce konulan hacizlerin İİK'nun 308/ç maddesi uyarınca kaldırılması gerektiğini belirterek şikayetin kabulü ile İzmir 14. İcra Müdürlüğü'nün 2018/10966 esas sayılı dosyasında, müvekkiline ait taşınmazlar üzerine konulan hacizlerin kaldırılmasına, yargılama gideri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
ve yeniden yargılama yapılarak şikayet/davanın kabulüne ve hacizlerin kaldırılmasına, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir....
"İçtihat Metni"Mahkemesi :İş Mahkemesi Dava, şahsi malvarlığı üzerine konan hacizlerin kaldırılması ve borcu olmadığının tespiti istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın açılmamış sayılmasına karar verilmiştir. Hükmün, davalı Kurum vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteklerinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi. Mahkemece, davanın HMK 448 ve 150. maddeleri uyarınca, taraflarca takip edilmediğinden açılmamış sayılmasına karar verilmiş ve davalı Kurum lehine vekalet ücretine hükmedilmemiş ise de, davada taraf olan ve kendisini vekil ile temsil ettiren davalı Kurum lehine AAÜT 7/1 maddesi gereği tam oranda vekalet ücretine hükmedilmemiş olması, usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir....
dava ile icra mahkemesine başvurması gerektiğini, bu nedenlerle davanın süre yönünden reddinini gerektiğini, davacının davada sadece noter sözleşmesinin ibrazı ile yetinmiş olup sözleşmenin bir sicile kayıtlı olup olmadığının anlaşılamadığını, bu nedenle özel sicile kayıtlı olmayan satışın hiçbir saklı hakkı içermeyeceğinden normal satış gibi değerlendirileceğini, bu nedenle istihkak iddiasının reddinin gerektiğini, davaya konu icra dosyalarında ve vergi dairesi işlemlerinin borçlusunun T15 olduğunu, davacıya hiçbir zaman borçlu sıfatı atfedilmediğini, bu hususu bilerek borçlu olmadığının tespiti talebinin hakkın kötüye kullanılması olduğunu belirterek kararın kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir....
Davalı borçlulara dava dilekçesi, duruşma gün ve saati tebliğ edilmiş, ancak davalılar tarafından cevap dilekçesi sunulmamış, borçlu T3 duruşmadaki beyanında davacının taşınmazları üzerindeki haczin kaldırılmasını talep etmiştir....
Tarafların dava yönünden, hukuk düzenince hangi nedenle haklı veya haksız görüldüklerini anlayıp değerlendirebilmeleri ve Yargıtay’ın hukuka uygunluk denetimini yapabilmesi için, ortada, usulüne uygun şekilde oluşturulmuş; hükmün hangi nedenle o içerik ve kapsamda verildiğini ayrıntılarıyla gösteren, ifadeleri özenle seçilmiş ve kuşkuya yer vermeyecek açıklıktaki bir gerekçe bölümünün ve buna uyumlu hüküm fıkralarının bulunması zorunludur. Dava dosyası incelendiğinde, ödeme emrinin iptali, uygulanan haciz ve bloke işlemlerinin kaldırılması, ... Bank A.Ş. Genel Müdürlüğü hesabına yapılan haczin kaldırılması ve borçlu olmadığının tespiti talep edilmiş olup, mahkemece, uyulan bozma ilamı doğrultusunda, davacı aleyhine usulüne uygun bir takip bulunmadığı gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilerek, davacının ......
Hukuk Dairesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın müddeti içinde temyizen tetkiki davacı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Alacaklı tarafından borçlu ... hakkında başlatılan genel haciz yolu ile ilamsız icra takibinin kesinleşmesinden sonra borçlunun murisinden intikal eden taşınmazlardaki hisselerine haciz konulduğu, borçlunun icra mahkemesine başvurarak; borçlu tarafından mirasın reddedilmesi nedeniyle icra müdürlüğüne yapılan taşınmazlara uygulanan hacizlerin kaldırılması talebinin müdürlükçe reddedildiğini ileri sürerek, icra müdürlüğünün 21.01.2021 tarihli ret kararının iptalini talep ettiği, İlk Derece Mahkemesi’nce reddi miras kararının haciz tarihinden önce verilmiş olması nedeniyle hacizlerin dayanağının bulunmadığı gerekçesiyle...
İcra Hukuk Mahkemesinin 2017/794 esas sayılı dosyasında verilen kararda temlik alan T3 alacaklı ve borçlu sıfatı birleştiği için takibi devam ettirmesinin mümkün olmadığının, hüküm altına alındığını, kesinleşmiş karara rağmen icra müdürlüğünün icra işlemlerine devam etmesinin hukuka uygun olmadığını, dosyanın konusuz kaldığını, İİK 106- 110 ve 78.madde gereğince dosyanın düşmüş olduğu dikkate alınarak hacizlerin kaldırılması taleplerinin kabulü ile icra müdürlüğünün hacizlerin kaldırılması talebinin reddi yönündeki 27/01/2021 tarihli kararının kaldırılmasını istemiştir. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : İlk derece mahkemesince;" İstanbul 14.İcra Müdürlüğü 2004/1153 Esas sayılı dosyasında başlatılan takip kapsamında icra müdürlüğünün yaptığı işlemlerin tüm dosya kapsamına göre usul ve yasaya uygun olduğu anlaşılmakla şikayetin reddine'' karar verildiği görülmüştür....