Sulh Ceza Mahkemesi TARİHİ : 09/01/2014 NUMARASI : 2013/25 (E) ve 2014/12 (K) Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunarak; Gereği görüşülüp düşünüldü; Katılanın aşamalardaki anlatımlarına, katılanın adli raporu içeriğine ve tüm dosya kapsamına göre, boşanma aşamasındaki sanık ile katılan arasında olay tarihinde takıların paylaşımı konusunda çıkan tartışmada, sanığın katılanı basit şekilde kasten yaraladığı sabit olduğu halde, sanığın atılı suç açısından kastının bulunmadığı şeklinde oluşa uygun düşmeyen gerekçeyle yazılı şekilde hüküm kurulması, Bozmayı gerektirmiş, katılanın ve o yer Cumhuriyet savcısının temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi ile yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi uyarınca istem gibi BOZULMASINA, 14.09.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Gerekçe ve Sonuç Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile mirasbırakanın mal kaçırma amacı olmadığı, davacı, davalı ve dava dışı diğer mirasçılar arasında 1998 yılında mirasçılarında muvafakatlarını alarak mal paylaşımı yaptığı, mirasbırakan ve mirasçılar arasında ... 4. Noterliğinde Limited Şirket hisse devir sözleşmesi, taşıt satış sözleşmesi ile emvalin intikal, taksim ve satışına ilişkin olarak anlaşma yapıldığı, mirasbırakanın mal paylaşımı yaptığı, mal kaçırma kastıyla hareket ettiği iddiasının ispatlanmadığı gerekçesiyle istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir. V. TEMYİZ A. Temyiz Yoluna Başvuranlar Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur. B. Temyiz Sebepleri Davacı vekili, istinaf talepli dilekçesinde ileri sürdüğü nedenleri tekrarla kararın bozulmasını talep etmiştir. C. Gerekçe 1....
in savunmasında kendisine ait eşyaları alıp götürdüğünü beyan etmesi, kovuşturma aşamasında dinlenen tanıkların sanığın götürdüğü eşyaların kime ait olduğunu bilmedikleri gibi; katılanın babası tarafından kendisine alınan eşyalardan olup olmadığı hususunda bilgi sahibi olmamaları ve 28.08.2006 tarihli boşanma protokolünde eşya paylaşımı konusunda anlaştıkları, şahsi eşyaları aldıklarının anlaşılması karşısında sanığın, katılana ait eşyaları çaldığı hususunda cezalandırılmasına yeterli, her türlü şüpheden uzak, kesin ve inandırıcı delil bulunmadığından beraatine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde mahkumiyetine karar verilmesi, Bozmayı gerektirmiş, sanık ...'in temyiz itirazı bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenle tebliğnameye uygun olarak BOZULMASINA, 27.02.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi....
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Mahkemece yapılan yargılama neticesinde; gerek ziynet alacağı gerekse de boşanma davasının reddine karar verilmiştir. İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı vekili yasal süresi içerisinde verdiği istinaf dilekçesinde özetle; her iki davanın reddini istinaf getirmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve HUKUKİ SEBEPLER : Dava boşanma ve ferileri ile ziynet alacağı isteminden ibarettir....
Taraflar arasında Norveç'te görülen davaya ilişkin karar incelendiğinde, tarafların 20/02/2009 tarihinde mal paylaşımı sözleşmesi imzaladıkları, aradan geçen sürede sözleşmenin ilk üç maddesinin uygulandığı, davacının mal paylaşımından edindiği envanterin bir çoğunu sattığı, bu şekilde 50- 60.000 Kron değerinde para-mal aldığı, akabinde bu sözleşmenin iptali için davacının yabancı mahkemede açtığı davada yapılan yargılamada tarafların Norveç'te bulunan paylaşıma konu mal varlığının değerinin 1.300.00 Kron olduğunun belirlendiği ve davacının daha önce bu mal varlığından edindiği 50- 60.000 kron para da dikkate alınarak davacıya buna ek olarak 500.000 Kron ödenmesinin kararlaştırıldığı yani tarafların Norveç'teki mal varlığı değeri olan 1.300.00 Kron taraflar arasında paylaştırıldığı görülmüştür....
GEREKÇE : Asıl dava, TMK 166/1 maddesi gereğince açılmış boşanma davasıdır. Karşı dava ise, TMK 166/1 maddesi uyarınca açılmış boşanma davası, ziynet alacağı, mal rejiminin tasfiyesi ve eşyaların tespiti talebine ilişkindir. Davalı-karşı davacı kadın istinafında, az kusuru kabul etmediklerini, asıl davanın reddini, nafaka ve tazminatların düşük olduğunu, nafaka konusunda ÜFE arttırımı talep ettikleri halde olumlu ya da olumsuz bir karar verilmediğini, yine ev eşyaları, ziynet ve katkı payı alacağı ile ilgili olarak davaları hakkında dava açmakta muhtariyetine şeklinde usul ve yasaya aykırı karar verildiğini belirterek kararın lehine kaldırılmasını talep etmiştir. Davacı-k.davalı erkek istinafında, davalı kadının ağır ve tam kusurlu olması nedeni ile karşı davanın ve fer'ilerinin reddine karar verilmesini, kendisine yüklenen şiddetin ve diğer kusurların ispatlanmadığını belirterek kararın kaldırılmasını talep etmiştir....
İSTİNAFA BAŞVURAN TARAF VE İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davalı erkek vekili hükmün tamamı yönünden istinaf yasa yoluna başvurmuştur. Davacı kadın istinaf yasa yoluna başvurmamıştır. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava; davacı kadın tarafından açılmış TMK.nun 166/1 maddesine dayalı boşanma, fer'ileri, ziynet ve ev eşyası alacağı ile mal rejiminden kaynaklı katkı payı alacağı istemine ilişkindir. Dava dosyası içeriğine, dosyadaki yazılara göre ilk derece mahkemesi kararında usule ve esasa ilişkin herhangi bir aykırılığın bulunmadığı, kanunun olaya uygulanmasında ve gerekçede hata edilmediği, bu nedenle inceleme konusu kararın usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğu anlaşıldığından davalı erkeğin tüm istinaf istemlerinin HMK. 353/1- b-1 maddesi gereğince esastan reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki hüküm kurulmuştur....
AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 11/03/2021 NUMARASI : 2020/295 ESAS - 2021/190 KARAR DAVA KONUSU : Boşanma , Mal Paylaşımı KARAR : Taraflar arasındaki boşanma davası nedeniyle yapılan yargılaması sırasında, İzmir 19. Aile Mahkemesince verilen, yetkisizlik kararına karşı davacı-karşı davalı vekili tarafından istinaf yoluna başvurulmakla; evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: GEREKÇE : Davacı vekili 01.07.2020 tarihli dava dilekçesinde özetle; tarafların boşanmalarına ,müşterek çocukların velayetinin davacıya verilmesine ,davacı ve çocuklar lehine tedbir ,iştirak ve yoksulluk nafakası ile maddi -manevi tazminat ve ziynet alacağının davalıdan alınarak davacıya verilmesini talep etmiştir. Davalı-karşı davacı 20.07.2020 tarihli cevap dilekçesinde özetle; yetki itirazında bulunarak yetkili mahkemenin Karşıyaka Aile Mahkemesi olduğunu bildirmiştir. İlk derece mahkemesince; mahkemenin yetkisizliğine, yetkili mahkemenin Karşıyaka Aile Mahkemesi olduğuna karar verilmiştir....
İSTİNAFA BAŞVURAN TARAF VE İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davalı erkek vekili hükmün; kusur belirlemesi, aleyhine hükmolunan nafaka ve tazminatlar yönünden istinaf yasa yoluna başvurmuştur. Davacı kadın istinaf yasa yoluna başvurmamıştır. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava; davacı kadın tarafından açılmış TMK.nun 166/1 maddesine dayalı boşanma ve fer'ileri ile ziynet eşyaları ve mal rejiminden kaynaklı katılma alacağı istemine ilişkindir. Dava dosyası içeriğine, dosyadaki yazılara göre ilk derece mahkemesi kararında usule ve esasa ilişkin herhangi bir aykırılığın bulunmadığı, kanunun olaya uygulanmasında ve gerekçede hata edilmediği, bu nedenle inceleme konusu kararın usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğu anlaşıldığından davalı erkeğin tüm istinaf istemlerinin HMK. 353/1- b-1 maddesi gereğince esastan reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki hüküm kurulmuştur....
Maddesi uyarınca bir eşin mal rejiminin devamı süresince diğer eşin katılma alacağını azaltmak kastıyla yaptığı devirlerin de edinilmiş mal sayılacağı ve davalı T3'nin yaptığı muvazaalı devrin davacının katılma alacağını azaltmaya yönelik olduğunu, davacı ile davalı T3 arasındaki mal tasfiyesi davasının Ankara Batı 4. Aile Mahkemesi'nin 2017/49- E....