Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

UYUŞMAZLIK KONUSU OLAN HUSUSLAR: Taraflar arasındaki uyuşmazlık, yerel mahkeme kararında usul ve yasaya aykırılık bulunup bulunmadığı, kararın eksik incelemeye ve/veya yanılgılı değerlendirmeye dayalı olup olmadığı noktalarında toplanmaktadır. DELİLLER : Tüm dosya kapsamı DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava; kredi borcu nedeniyle davacının emekli maaşına konulan blokenin kaldırılması ve kesilen bedellerin iadesi istemine ilişkindir. İnceleme, 6100 sayılı HMK'nın 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek duruşmasız olarak yapılmıştır. Bilindiği üzere 17/04/2008 tarih ve 5754 sayılı Yasa'nın 56. maddesi ile değişik 5510 sayılı Yasa'nın 93. maddesinde, bu Kanun gereğince sigortalılar ve hak sahiplerinin gelir, aylık ve ödenekleri, sağlık hizmeti sunucularının Genel Sağlık Sigortası hükümlerinin uygulanması sonucu kurum nezdinde doğan alacakları, devir ve temlik edilemez....

Aksi halde; kredi isteyen kişinin mali durumu ve maaş gelirine göre borcunun ödenebileceği güvencesiyle kredi veren bankanın alacağının imkânsızlaşması, kötü niyetli bir kredi borçlusunun borcunu hiç ödememesi gibi bir sonuç doğacaktır." (Y.13. H.D. 09/06/2016 gün 2016/306 Esas 2016/14814 Karar sayılı ilamı) Davacının kredi borcunu ödememesi nedeniyle, davalının alacağını tahsili istemiyle yaptığı takipte, takibin kesinleşmiş olması, borcun ödenmemesi, tahsil edilememesi, taraflar arasında düzenlenen kredi genel sözleşmenin 7....

esas ve ... esas sayılı dosyası ile müvekkiline dava açtığını ve bu aşamada şikayetin reddine karar verildiğini, davacının bankadan kredi çekmek istediğini ve müvekkili bankanın da sadece emekli maaşına güvenerek kredi verdiğini ve bu nedenle davacıdan muvafakatnameler aldığını, somut olayda davacının 04/02/2010 tarihli kredi kartı üyelik sözleşmesini imzaladıktan sonra 29/04/2010 tarihli 8.000,00-TL, 27/01/2011 tarihli 5.500,00-TL, 28/12/2011 tarihli 6.200,00-TL'lik bireysel kredi sözleşmelerini imzalayarak davalı bankadan kredi kullandığını, davacının sözleşmelerle aynı tarihli vermiş olduğu taahhütnameler ile borcun ödenmemesi halinde banka nezdinde bulunan tüm alacakları, mevduatlar ve hesapları üzerinde bloke, hapis, mahsup ve takas etme yetkisini davalı bankaya vermiş olduğu ve SGK'dan aldığı maaşın kesilmesine kredinin geri ödemelerinin maaşı üzerinden yapılmasına da muvafakat ettiğini, davacının sözleşmeden dönmediğine göre borcunu ne şekilde ödeyeceğini de açıklamadığını, bankanın...

    DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE: Dava, davacının davalı bankadan kullandığı tüketici kredisi taksitleri için maaşına konulan blokenin kaldırılması talebine ilişkindir. İstinaf incelemesi HMK 355. Madde gereğince istinaf dilekçesinde ileri sürülen sebeplerle ve resen de kamu düzenine aykırılık yönünden sınırlı olarak yapılmış olup, Davacı ile davalı banka arasında 05.10.2016 tarihli 6500,00TL miktarlı ve 17.11.2016 tarihli 5.500,00 TL ihtiyaç kredi sözleşmeleri imzalandığı, davacının imzaladığı sözleşmelere ek olarak muvafakatname, taahhütname, virman , takas ve mahsup talimatı başlıklı belge ile davalı bankaya takas, mahsup, virman hakkı verildiği görülmüştür. Diğer bir deyişle davacı imzaladığı sözleşme ve talimat ile bankanın takas, virman ve mahsup kakkını kullanmasına muvafakat etmiştir. Davacı sözleşmeden dönmediğine göre borcu ne şekilde ödeyeceğini de açıklamamıştır. Banka da bu taahhüde inanarak başka teminat istemeden davacıya krediyi kullandırmıştır....

    "İçtihat Metni" Dava, tüketici kredisine istinaden ödenmeyen kredi borcu sebebiyle konulan blokenin kaldırılması ve istirdat istemine ilişkin olup, karar tüketici mahkemesince verilmiştir. Temyiz incelemesi Yargırtay Yüksek 13. Hukuk Dairesine aittir. Ancak, 19. Hukuk Dairesi'nin 02.04.2014 tarihli kararı ile, uyuşmazlığın tüketici kredisinden kaynaklanmasına ve kararın tüketici mahkemesince verilmiş bulunmasına göre dosyanın 13.Hukuk Dairesi'ne gönderilmesine karar verildiği, 13. Hukuk Dairesi'nin 09.05.2014 tarihli kararı ile, uyuşmazlığın bankacılık işleminden kaynaklandığı belirtilerek dosyanın Dairemize gönderilmesine karar verildiği anlaşılmaktadır. Buna göre, görev uyuşmazlığının çözümü için dosyanın Yargıtay Yüksek Başkanlar Kurulu'na sunulmak üzere Yüksek 1. Başkanlığa gönderilmesi gerekmiştir....

      Davalı bankanın müşterisi olan davacı, davalı banka ile ihtiyaç kredisi, kredi kartı ve kredili mevduat hesabı sözlşemesi yaptığı,emekli maaşının da bu bankaya yatırıldığı dosya kapsamı ile anlaşılmaktadır. İlk derece mahkemesince taraf delilleri toplanmış, taraflar arasındaki sözleşme ve ekleri dosya içerisine alınarak incelenmiştir....

      Davalı yanca, davacı tarafından tevdi edilen senetler ve tahsil edilen senet bedelleri üzerine bloke konulmuş olması, 20/03/2015 tarihli yazı ile söz konusu blokenin asıl borçlu şirketin bankaya 756.683 TL kredi borcu nedeniyle konulduğunun ve blokenin kaldırılmasının, senetlerin iadesinin ve tesis edilen ipoteğin fek edilmesinin mümkün olmadığının bildirilmiş olması, senet bedellerinden asıl borçlu şirketin kredi borçlarından dolayı mahsup işlemi yapılarak tahsil edilen bedellerin davacıya ödenmemiş olması karşısında davacının eldeki davayı açmakta hukuki yararının bulunduğu anlaşılmıştır....

      Davalı yanca, davacı tarafından tevdi edilen senetler ve tahsil edilen senet bedelleri üzerine bloke konulmuş olması, 20/03/2015 tarihli yazı ile söz konusu blokenin asıl borçlu şirketin bankaya 756.683 TL kredi borcu nedeniyle konulduğunun ve blokenin kaldırılmasının, senetlerin iadesinin ve tesis edilen ipoteğin fek edilmesinin mümkün olmadığının bildirilmiş olması, senet bedellerinden asıl borçlu şirketin kredi borçlarından dolayı mahsup işlemi yapılarak tahsil edilen bedellerin davacıya ödenmemiş olması karşısında davacının eldeki davayı açmakta hukuki yararının bulunduğu anlaşılmıştır....

        Mahkemece yapılan yargılama sonunda iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre, davalı banka tarafından bireysel kredi sözleşmesi madde 13 hükmüne dayanılarak davacının SSK emekli maaş hesabına bloke konulmuş ve kredi borcuna mahsup işlemleri yapılmış ise de, SSK Kanunu uyarınca bağlanacak gelir, aylık ve yardımlara nafaka borçları dışında haciz, devir ve temlik uygulanamaması, buna ilişkin anlaşmaların geçersiz oluşu, takas imkanının bulunmayışı, davacının aleyhindeki hüküm ve uygulamadan feragatının geçerli olmayacağı yolundaki ilkeler dikkate alındığında davalı savunmasının yerinde olmadığı gerekçesiyle davanın kabulüne, davacının SSK emekli maaşı üzerindeki blokenin kaldırılmasına, 1.500,00 TL'ye dava tarihinden, 3.612,28 TL'ye ıslah tarihinden itibaren yasal faiz uygulanmak sureti ile davalıdan tahsiline karar verilmiştir....

          Yargılama aşamasında alınan bilirkişi raporunda, dosyaya sunulan belgeler incelenmiş, banka kayıtları üzerinde inceleme yapılmadan davacının banka nezdinde bulunan mevduat hesabına ve aynı nitelikteki başka hesaplara fiilen uygulanan faiz oranları tespit edilmeksizin, yine davacının hesabına artan faiz oranlarının uygulanıp uygulanmadığı hususları tespit edilmeksizin davacının talep edebileceği bir miktar bulunmadığı kanaatine varılmış, mahkemece de bilirkişi raporundaki söz konusu kanaat doğrultusunda davanın reddine karar verilmiş ise de, mahkemece bankacı bilirkişiden paranın yattığı TL vadeli mevduat ve USD hesaplarının bulunduğu şubede banka kayıtları üzerinde yerinde inceleme yapılmak suretiyle dava konusu işlemlere ilişkin tüm kayıtlar ve işlem dayanaklarının incelenerek davacının TL mevduat hesabına fiilen uygulanan faiz oranlarının tespit edilmesi, hesaba faiz oranlarındaki artış ve indirimlerin uygulanıp uygulanmadığının tespit edilerek artış oranlarının uygulanmaması ve...

          UYAP Entegrasyonu