WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

. - K A R A R - Dava, birinci haciz ihbarnamesine kısmi itirazda bulunan davacı şirkete ikinci ve üçüncü haciz ihbarnamelerinin gönderildiği gerekçesiyle kısmi kabul edilen bedelin bir başka icra dosyasına ödendiği beyanı ile borçlu olmadığının tespiti ile % 40 tazminat istemine ilişkindir. Davalı, yetki itirazında bulunarak Konya Mahkemelerinin yetkili olduğunu bildirmiştir. Mahkemece HUMK'nun 9.maddesi ve icra takibinin Konya'da olması nedeniyle dava dilekçesinin yetki açısından reddine, karar kesinleştiğinde dosyanın yetkili Nöbetçi Konya Sulh Hukuk Mahkemesi'ne gönderilmesine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere göre, davacı vekilinin yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, 03.12.2007 gününde oybirliğiyle karar verildi....

    İcra Dairesinin 2019/3036 esas sayılı dosyası üzerinden yapılan icra takibi işlemleri kapsamında müvekkiline 17.09.2021 tarihinde üçüncü haciz ihbarnamesi tebliğ edildiğini, müvekkilinin mevcut icra dosyasında 3. kişi konumunda olduğunu ve üçüncü haciz ihbarnamesinin tebliği ile birlikte icra takibinden haberdar olduğunu, birinci ve ikinci haciz ihbarnamelerinin tebligatının usulüne uygun olarak yapılmadığını, tebligat adresinin müvekkilinin mernis adresi olduğunu, müvekkiline ait mernis adresinde birbirinden farklı kişilerin bulunduğunu ve bu kişilerinde müvekkilini tanımadığını beyan ettiklerini bu durumun tebligat dağıtıcısının usulüne uygun olarak adrese gitmediğini veya yanlış adrese gittiğini gösterdiğini, müvekkilinin uzun süreden beri mernis adresinde ikamet ettiğini, icra takibinin 3.kişisi konumundaki müvekkilinin bu borç ile hiçbir bağı olmadığını tüm bu gerekçelerle birinci ve ikinci haciz ihbarnamelerinin iptaline, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesine...

    Karara karşı davalı vekili istinaf başvurusunda bulunarak, Mahkeme kararının usul ve yasaya aykırı olduğunu, davacının davayı açmakta hiçbir hukuki yararının bulunmadığını, davacının tebliğ mazbatalarından haberdar olmadığının yersiz olduğunu, gönderilen 89/1- 2- 3 haciz ihbarnamelerinin tebliğ mazbatalarının şirket yetkilisinin masasında taraflarınca açıkça gösterildiğini, birinci haciz ihbarnamesinin 07/10/2019 tarihinde, ikinci haciz ihbarnamesinin 01/11/2019 tarihinde ve 13/11/2019 haciz ihbarnamesinin 13/11/2019 tarihinde tebliğ olduğunu, gönderilen üç haciz ihbarnamelerine karşı davacı şirketin tebliğ tarihinden sonraki süreçte şikayet yahut itirazda bulunmadığını, usulüne uygun yaptıkları işlemin kesinleşmiş olduğunu, söz konusu haciz ihbarnamelerinin tebligat parçalarını haciz mahallinde şirket yetkilisinin masasında taraflarına gösterilip vekilinin buna itiraz edeceğini belirtmesinin ihbarnamelerden haberdar olduğunu gösterdiğini, davacı tarafın kendisine gönderilen tebligatları...

    Tebligat mazbatası bu haliyle, tebliğ işleminin gerçekleştirilmesi amacıyla adrese gidildiği ve muhatabın adreste tanınmadığından bahisle tebligat evrakının mercine iade edildiği hususlarını tevsik edici nitelikte değildir. Dolayısıyla olağan usulde çıkarılan tebligatın bila tebliğ edilmesi üzerine TK'nın 10/2. maddesi uyarınca tebliğ edilen birinci haciz ihbarnamesi ve daha sonradan doğrudan doğruya mernis adresine tebliğ edilen ikinci haciz ihbarnamesi geçersiz olup, üçüncü haciz ihbarnamesinin gönderilmesi usule aykırı, giderek buna bağlanan dava açma süresinin başladığının kabulü mümkün değildir. Yine, 2015/15157 Esas sayılı dosya bakımından yapılan değerlendirmede ise birinci haciz ihbarnamesine ilişkin tebligat mazbatasında "..." olarak belirtilen kişinin, ......

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü: Şikayetçinin, kendisine İİK.'nun 89.maddesine göre gönderilen birinci, ikinci ve üçüncü haciz ihbarnamesi tebligatlarının usulüne uygun yapılmadığını ileri sürerek, tebliğ tarihinin öğrenme tarihi olan ''13.01.2015'' olarak düzeltilmesi isteğiyle şikayet yoluyla icra mahkemesine başvurduğu, mahkemece şikayetin kabulü ile şikayetçiye çıkarılan haciz ihbarnamelerinin iptaline karar verildiği anlaşılmaktadır....

        nun 10/2.. maddesi gözardı edilerek borçluya önceden usulüne uygun hiçbir tebligat çıkarılmadan ve yasal şartları oluşmadan doğrudan doğruya mernis adresine tebligat çıkartıldığı ve bu tebligatın usule aykırı bir tebligat olduğu görülmüştür. O halde yukarıdaki açıklamalar ışığı altında şikayet eden 3. kişiye yapılan tebliğ işlemleri usulsüz olduğundan şikayetin kabulü ile ikinci ve üçüncü haciz ihbarnamelerinin iptaline, birinci haciz ihbarnamesinin tebliğ tarihinin 25.06.2012 olarak düzeltilmesine ve hacizlerin kaldırılmasına karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde istemin reddi yönünde hüküm tesisi isabetsizdir. SONUÇ : Şikayetçi 3. kişinin temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 28/09/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi....

          müdürlüğünce ikinci haciz ihbarnamesi düzenlenerek bu ihbarnamenin 27/05/2016 tarihininde genel müdürlüğe tebliğ edildiğini, taraflarınca hukuka aykırı olarak düzenlenen ikinci haciz ihbarnamesinin iptali için İstanbul 10....

          , ayıca tebliğ zarfından muhatabın kalıcı mı yoksa geçici mi oradan ayrıldığı da net bir şekilde anlaşılmadığını, müvekkilinin haciz ihbarnamelerinin hepsini iş bu dava tarihi olan 03.05.2021 tarihinde öğrendiğini, müvekkile yönelik icra işlemlerinin tedbiren durdurulması taleplerinin kabulü ile, müvekkile yapılan İİK m.89/1,2 ve 3 haciz ihbarnamelerini içerir 11.08.2020, 09.11.2020 ve 16.12.2020 tebliğ tarihli tebligatların usulsüz olduğunun tespitine, iş bu şikayete konu İİK m.89/1,2 ve 3 haciz ihbarnamelerini içerir 11.08.2020, 09.11.2020 ve 16.12.2020 tebliğ tarihli usulsüz tebligatları müvekkilin öğrenme tarihi olarak iş bu dava tarihi olan 03.05.2021 olduğunun tespitine, dava harç ve masrafları ile karşı vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir....

          - K A R A R - Davacı vekili, takip alacaklısının birinci ve ikinci haciz ihbarnamelerinin müvekkiline usulüne uygun tebliğ edilmediğinden itiraz edilemediğini, müvekkilinin takip borçlusuna borcunun olmadığını belirterek müvekkilinin borçlu bulunmadığının tespitini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, davacının birinci ve ikinci haciz ihbarnamesine itiraz etmemesi nedeniyle borcun kesinleştiğini, davacı tarafın takip borçlusunun kendisinden herhangi bir alacağı bulunmadığını ispat etmesi gerektiğini savunarak davanın reddini istemiştir. Mahkemece, davalı tarafından davacı ile takip borçlusu arasında borcun doğumuna neden olan hukuki ilişkinin somut olarak belirtilmesinin gerektiği, davalının borcun doğumuna neden olan hukuki ilişkiden bahsetmediği, takip borçlusunun davacıdan alacaklı olduğuna ilişkin bilgi ve belge bulunmadığı gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiş olup, hüküm davalı vekilince temyiz edilmiştir....

            İcra Müdürlüğünün 2018/15764 Esas sayılı dosyasından haciz işlendiğini öğrendiklerini, müvekkilinin haciz ihbarnamelerinden hiç haberi olmadığını, öğrenme tarihi olan 10/05/2019 tarihinden itibaren yedi gün içerisinde davayı açtıklarını, dosyadaki 89/1, 89/2 ve 89/3 haciz ihbarnamelerinin usulsüz tebliğ edildiğini, özellikle de 89/2, 89/3 ve 103 davetiyesinin doğrudan doğruya 21/2'ye göre tebliğ edildiğini, 89/1 açısından da öncelikle 21/1' e göre tebligat yapıldığını, tebligat iade olunca aynı adres olan mernis adresine 21/2'ye göre tebligat yapıldığını, ancak 21/1'e göre yapılan tebligatın usulsüz olduğunu belirterek, birinci, ikinci ve üçüncü haciz ihbarnamelerinin ve 103 davetiyesinin usulsüz tebliğ nedeni ile iptaline, itirazların reddine ilişkin icra memur işleminin iptaline ve hacizlerin kaldırılmasına, haciz ihbarnamelerinin öğrenme tarihinin 10/05/2019 tarihi olarak kabul edilerek süresinde 1. ve 2. haciz ihbarnamelerine yaptıkları itirazlarının geçerliliğine ve bu nedenle 3...

            UYAP Entegrasyonu