WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

(led) aynen iadesine, aynen iadesi mümkün olmadığı takdirde bedeli 1.265,00 TL'nin dava tarihinden işleyecek avans faizi ile davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine, 6-63,40 metre kanopi üstü kaplamanın (yanlar ve arka 1 mm gofrai sac) aynen iadesine, aynen iadesi mümkün olmadığı takdirde bedeli 126.800,00 TL'nin dava tarihinden işleyecek avans faizi ile davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine, 7-10,80 metre kanopi üstü kaplama (ön 1 mm galvarizli sac) aynen iadesine, aynen iadesi mümkün olmadığı takdirde bedeli 21.600,00 TL'nin dava tarihinden işleyecek avans faizi ile davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine, 8-74,20 metre kanopi alın montaj konsülünün aynen iadesine, aynen iadesi mümkün olmadığı takdirde bedeli 2.968,00 TL'nin dava tarihinden işleyecek avans faizi ile davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine, 9-27,96 m2 kolon kaplamasının aynen iadesine, aynen iadesi mümkün olmadığı takdirde bedeli 838,80 TL'nin dava tarihinden işleyecek avans faizi ile davalıdan tahsili ile davacıya...

    Mahkemece kaldırma kararımızdan sonra hiç bir araştırma yapılmaksızın hak düşürücü süre nedeniyle davacının hem tapu iptali tescil ve hem de bedel iadesi davasının reddine karar verilmişse de; 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 12/3 maddesi hükmünün yalnızca tapu iptal tescil talebi yönünden uygulanabilecektir. Bedel İadesi talebinin TBK'nun 77 ve ardından gelen maddeler uyarınca Sebepsiz zenginleşme hükümleri çerçevesinde değerlendirilmesi gerekmekte olup Hak düşürücü sürenin bedel iadesi talebi yönünden uygulanma olanağı bulunmadığı halde mahkemece bedel iadesi talebinin de hak düşürücü süre nedeniyle reddine karar verilmesi isabetsizdir....

    Kısmi olarak yapılan kamulaştırmalarda kamulaştırmadan arta kalan kısımdaki değer kaybının % 50 oranını geçmesi halinde, davalıya % 50 oranında değer kaybı ile yetinip yetinemeyeceği sorularak, yetindiği takdirde bu miktara göre hüküm kurulması, yetinmediği takdirde davacı idareye geri kalan taşınmaz bedelinin tamamını ödemek suretiyle taşınmazın tamamının mülkiyet hakkını kazanma imkanı sağlanması ve talebi halinde taşınmaz bedelinin tamamına hükmedilmesi, aksi halde bilirkişi kurullarınca belirlenen değer azalış oranına göre karar verilmesi gerektiği gözetilerek, taraflara yukarıda açıklanan hususlarda beyanda bulunmaları için mehil verilip, sonucuna göre karar verilmesi gerektiği düşünülmeden, yazılı şekilde eksik inceleme ile karar verilmesi, 5)Hükme esas alınan bilirkişi raporunda dava konusu taşınmazın damlama sulama sistemi ile sulandığı belirlendiğinden sulama masrafının araştırılarak üretim masraflarına ilave edilmesi gerektiği halde, tarla kirası, vergi ve faizler düşüldükten...

      Davacı taraf, temerrüte düşürülmediği için faiz istenemeyeceğini ileri sürmüş ise de; bedelin iadesine mahkeme kararı ile hükmedilmiş olduğundan, hüküm verilmesi ile birlikte bedel iade borcunun da muaccel olacağının kabulü gerekir. Takipte yasal faiz oranı üzerinden faiz talebinde bulunulmasında da hukuka aykırılık yoktur. Dayanak ilamın kesinleşmediği ve dayanak ilamda ölen davalılara tebligat yapılmadığı yönlerinden de itiraz da bulunulmuş ise de; takibin dayanağı mahkeme ilamı bedel tespiti ve tescile ilişkin olmayıp, bedel iadesine dair hüküm kurulduğundan takibe konulması için kesinleşmesi gerekmez. Kararda bedelin iadesi, tescil yapılması koşuluna da bağlanmamıştır. Davacı tarafça ileri sürülen diğer hususlar, dayanak ilamın yorumlanması mahiyetinde olduğundan ve kararda yazılı taraflar esas alınarak değerlendirme yapılabileceğinden ileri sürülen sair hususlar da yerinde değildir....

      /M2 olarak değer biçilmesinde ,taşınmazın konumu ve mevkii dikkate alınarak objektif değer artışı uygulanmamasında, taşınmaz malın niteliği, tamamının yüzölçümü, geometrik durumu ve enerji nakil hattı güzergahı dikkate alınarak değer düşüklüğü oranı belirtilmek suretiyle irtifak hakkı karşılığının tespit edilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir. Yukarıda belirtilen nedenlerle ilk derece mahkemesi kararının usul ve yasaya uygun olması nedeniyle HMK'nın 353/(1),b,1 maddesi gereğince davalı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir....

      ayıplı imal ve eksiklikler oranında bedel indirimi ile iadesi ve geç teslimden dolayı kira tazminatı olarak şimdilik 17.500,00 TL alacağın temerrüt tarihinden itibaren avans faiziyle davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini istemiştir....

        Mahkemece, davanın kabulü ile 6502 sayılı yasanın 11/1-a maddesi uyarınca dava konusu ürünün davacı tarafından davalıya iade edilmesi halinde fatura bedelinden değer kaybının mahsup edilerek ortaya çıkan bedel olan 74.738,30-TL'nin dava tarihinden itibaren yasal faiziyle birlikte davalı tarafından davacıya verilmesine karar verilmiş; hüküm, davanın taraflarınca temyiz edilmiştir. 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre temyiz eden davacı ve davalı tarafın aşağıdaki bendin dışında kalan temyiz itirazlarının reddi gerekir. 2-Davacı, eldeki dava ile ayıp nedeniyle sözleşmeden dönerek ... olduğu bedelin iadesini talep etmiş, mahkemece tüm deliller toplanmak ve teknik bilgi gerektiren hususlarda bilirkişi görüşü de alınmak suretiyle davanın kabulü ile dava konusu ürünün davalıya iadesi ile fatura bedelinden değer kaybının mahsup edilerek ortaya çıkan bedel olan 74.738,30-TL'nin...

          ücretsiz onarım hakkını kullandığını, davanın reddinin gerektiğini, aracın değişimi veya bedel iadesine karar verilmesi halinde davacının araçtan elde ettiği faydaların araç bedelinden mahsubuna veya davalı şirkete iadesine karar verilmesi gerektiğini, bedel iadesi veya bedel indirimi durumunda faiz taleplerinin hukuka aykırı olduğunu belirtmiştir....

          ortadan kaldıran veya eksilten bir vasıf eksikliğinin olmadığını, ayıp iddialarını kabul etmemekle birlikte davacının ücretsiz onarım hakkını kullandığını, davanın reddinin gerektiğini, aracın değişimi veya bedel iadesine karar verilmesi halinde davacının araçtan elde ettiği faydaların araç bedelinden mahsubuna veya davalı şirkete iadesine karar verilmesi gerektiğini, bedel iadesi veya bedel indirimi durumunda faiz taleplerinin hukuka aykırı olduğunu belirtmiştir....

            Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 13.10.2004 tarih, 2004/19-456 E. 2004/531 K.sayılı kararında da Katma Değer Vergisinin mükellefi ve sorumlusunun malı teslim eden veya hizmeti gören kişi olduğu, alıcıya düşen görevin, satış bedelinden ayrı olarak gösterilmesi ve bu şekilde kendisinden istenmesi halinde bedele ek olarak vergi tutarını da satıcıya vermekten ibaret olduğu belirtildikten sonra şu açıklamalara yer verilmiştir; “ bir satım sözleşmesinde, satıcı, tarafların üzerinde anlaştıkları koşullar çerçevesinde, alıcıdan mevzuat gereğince alması gereken Katma Değer Vergisi tutarını da satış bedeline ekleyip, kendisinde tutacağı satış bedelini ve devlete intikal ettireceği vergi tutarını ayrı ayrı göstererek, alıcının kendisine ödeyeceği toplam miktarı buna göre belirleyip alıcının onayına sunmak, kabul ettiği takdirde satış bedeli ve Katma Değer Vergisi toplamını alıcıdan almak veya tersine, satış bedelini belirlerken Katma Değer Vergisini hiç hesaba katmayıp, bunu bizzat kendisi...

              UYAP Entegrasyonu