Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık, dava konusu ayıplı olduğu iddia edilen aracın öncelikle ayıpsız misli ile değiştirilmesi, olmadığı takdirde sözleşmenin feshi ile bedel iadesi, bu talep de kabul görmezse aracın ayıplı değerinin satış fiyatından düşülerek aradaki farkın iadesi istemine ilişkindir. 2. İlgili Hukuk 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun (6098 sayılı Kanun) 227 ve 228 inci maddeleri. 3. Değerlendirme 1.Dava, davalılar tarafından ithal edilen ve satışı yapılan aracın ayıplı olduğu iddiasına dayalı olarak davaya konu aracın ayıpsız misli ile değiştirilmesi, olmadığı taktirde aracın iadesi ile bedelinin tahsili, bu talepleri de kabul görmezse aracın ayıplı değerinin satış fiyatından düşülerek aradaki farkın iadesi istemine ilişkindir. 2. Mahkemece, davanın kabulüne dair verilen kararın davalılar tarafından temyizi üzerine Dairenin (Kapatılan 19....

    Dava ayıplı olduğu iddia edilen araç nedeniyle aracın yenisiyle değiştirilmesi veya satış sözleşmesinden dönme ve bedelin iadesi talebine ilişkindir.Taraflar arasında araç alım satımı konusunda bir uyuşmazlık olmayıp, uyuşmazlık söz konusu aracın ayıplı olup olmadığı, ayıplı ise aracın yenisi ile değiştirilmesi veya bedel iadesi gerekip gerekmediğine ilişkindir....

      Davacı alıcı aracın bir çok yerinde orijinal boya dışında boyalı olan bir aracı kabule zorlanamaz. Mahkemece gizli ayıplı aracın yenisiyle değiştirilmesi gerektiği halde aracın ayıplı değeri ile ayıpsız değeri arasındaki farka hükmedilmesi isabetsiz olup bozmayı gerektirmiştir. SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün temyiz eden davacı yararına BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, 16.06.2010 gününde oybirliğiyle karar verildi....

        Dosyanın incelenmesinden davacı vekili tarafından dava dilekçesinin sonuç ve istem kısmında dava konusu aracın ayıplı olması nedeniyle "0" KM ayıptan ari misliyle değiştirilmesi, mahkemece ayıplı aracın "0" KM ayıptan ari misliyle değiştirilmesi doğrultusundaki talebin yerinde görülmemesi halinde araç bedelinin 27.02.2014 tarihinden itibaren işletilecek reeskont faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine, yine belirtilen terditli taleplerin uygun görülmemesi halinde de satılanın ayıplı değeri hesap edilerek satış parasından düşülerek aradaki farkın ticari reeskont faizi ile birlikte müştereken ve müteselsilen davalılardan alınarak davacıya ödenmesine karar verilmesini talep ettiği, mahkememizce bozma ilamından önce yapılan yargılama sırasında 13.10.2015 tarihli duruşmada davacı vekilinin alınan imzalı beyanında dava dilekçesindeki terditli taleplerinden aracın "0" KM bir araçla değiştirilmesi yönünde seçimlerini kullandıklarını beyan ettiği...

          olan aracın yenisi ile değiştirilmesi gerektiğinin belirtildiğini, servis yetkililerince arıza sebebiyle motorun değiştirildiğini, Arızanın imalat hatasından kaynaklandığını, kullanım hatasından kaynaklanmadığını, aracın gizli ayıplı olması sebebiyle müvekkilimce bilinmeyeceğini ileri sürerek aracın yenisi ile değiştirilmesi gerektiğini değiştirilmesi mümkün değil ise aynı marka ve modeli sıfır km aracın dava tarihindeki diğerinin ticari faizi ile birlikte davalı şirkette müştereken müteselsilen ödemesini talep ve dava etmiştir....

            dava konusu aracın %78.01 düşürülerek azaltılan ---- değerine karşılık gelen satış ilan değeri azalması yaklaşık %20 olarak değerlendirildiği, buna göre dava konusu aracın --- değerinin azaltılması nedeniyle meydana gelen davacı zararının en az (29.000.00 TL x % 20 =) 5.800,00 TL olduğu, bu kapsamda davacının davalıdan 5.800,00 TL bakiye alacağının bulunduğu, söz konusu km düşürme olayı nedeniyle satılan aracın gizli ayıplı mal olarak değerlendirilmesi gerektiği belirtilmiştir....

              Dava tarihinde yürürlükte bulunan 4822 sayılı yasa ile değişik 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanunun 4. maddesi hükmü gereğince tüketici satın aldığı malın ayıplı olduğunun anlaşılması halinde satıcıdan, “verdiği bedelin iadesini”, “ayıp nispetinde bedelin tenzilini”, “ayıbın giderilmesi için gerekli onarımın yapılmasını”, son olarak da “malın yenisi ile değiştirilmesini” isteyebilir. Tüketici kendisine tanınan bu dört seçimlik haktan birini kullandıktan sonra seçimlik hakkını diğer bir hakla değiştiremez. Dava konusu olayda da davacı, ayıplı olduğunu ileri sürdüğü aracın ayıpsız misli ile değiştirilmesi talebiyle eldeki davayı açmış olup, seçimlik hakkını “aracın yenisi ile değiştirilmesi” yönünde kullandığından, daha sonra bu hakkını 4. maddede açıklanan bir diğer seçimlik hak olan “bedel iadesi” istemiyle değiştiremez....

                HUKUK DAİRESİ Uyuşmazlık; satım sözleşmesine konu aracın ayıplı olması nedeniyle, aracın misliyle değiştirilmesi ya da ödenen satış bedelinin iadesi istemine ilişkindir. Davanın bu niteliğine göre, inceleme görevi Yargıtay 13. Hukuk Dairesinindir. Bu itibarla dosyanın gerekli inceleme yapılmak üzere Yüksek 13. Hukuk Dairesine gönderilmesine 04/03/2020 tarihinde oy birliği ile karar verildi....

                  Davalılar, aracın değiştirilmesi için gerekli koşulların oluşmadığını savunarak, davanın reddini dilemişlerdir....

                    Araçtaki ayıbın kullanıma engel olmaması nedeniyle davacı aracı kullandığına göre aracı iade etmeden alacağa faiz isteyemez" gerekçesiyle hükmü bozmuştur. Mahkeme kararında belirtildiği ve dairemizce de benimsendiği üzere aracın satış bedeli 24.500.00 YTL'nun tahsil edilebilmesi için aracın davalıya iadesi şarttır. Davacı aracı davalıya iade etmeden satış bedelini talep edemez. Asıl alacağın fer'i olan faizin istenebilmesi için aracın iadesi zorunlu olup, aracın davacı tarafça ayıp nedeniyle kullanılıp kullanılmaması faiz isteminde sonuca etkili değildir. Araç davacı tarafça kullanılmasa dahi iade gerçekleşmeden faiz istenemez. Bu nedenle sayın çoğunluğun (3) nolu bentte açıklanan faiz başlangıcını aracın kullanılıp, kullanılmamasına bağlayan bozma gerekçesine katılmıyorum....

                      UYAP Entegrasyonu