Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Davacının ikinci talebi olan gerçek anne ve baba hanesine kayıt istemi de anne yönünden çocukla ana arasındaki soybağı doğumla kurulduğundan yine nüfus kaydının düzeltilmesi davasıdır. Nüfus kaydının düzeltilmesi davasında resmi sicilin belgelediği olgunun doğru olması baştan yanlış olarak kütüğe geçirilmesi söz konusudur. İkinci talep baba yönünden ise anne ve baba arasında evlilik ilişkisi bulunmadığı durumlarda soybağının düzeltilmesi davasıdır. Bilindiği üzere; baba arasındaki soybağı ana ile evlilik, tanıma ve hakim hükmü ile kurulur. Esasen soybağına ilişkin uyuşmazlıklarda, kişisel durum ile ilgili nüfus kaydında yer alan bilgi "doğru" olarak doğmuş ve kütüğe tescil edilmiştir. Bu doğru kayıt, daha sonra açılan bir dava, soybağının reddi veya sonradan evlenme yoluyla soybağına itiraz veya tanımaya itiraz veya tanımanın iptali yahut da af kanunları ile yapılan nesep düzeltmeye itiraz ile teknik olarak bir yanlışlığa dönüştürülmektedir....

    Bu doğru kayıt, daha sonra açılan bir dava, soybağının reddi veya sonradan evlenme yoluyla soybağına itiraz veya tanımaya itiraz veya tanımanın iptali yahut da af kanunları ile yapılan nesep düzeltmeye itiraz ile teknik olarak bir yanlışlığa dönüştürülmektedir. Taraf teşkili kamu düzenine ilişkin olup, hakim tarafından resen dikkate alınır. TMK'nin 286/2. maddesinde çocuk tarafından açılan soybağının reddi davasında husumetin ana ve kayden baba olan kişiye yöneltileceği hüküm altına alındığına göre, anne Mesude Çakı ve kayden baba Çoşkun Çakı'nın davalı sıfatı ile davaya katılması gerekirken, mahkemece re'sen gözetilmesi gereken bu durum dikkate alınmadan ve taraf teşkili de sağlanmadan davanın esası hakkında karar verilmesi doğru bulunmamıştır....

    Asliye Hukuk Mahkemesinin 20.10.1987 tarihinde kesinleşen 1986/179 esas sayılı nüfus kaydının iptaline dair kararı sonucu kayıtlarının iptal edildiği, bir başka ifadeyle babaları gözüken Nuri yönünden soybağlarının ortadan kalktığı annelerinin “...” isimli şahısla evlilik dışı ilişkiden doğduğu belirtilerek anne hanesine kayıtlarının yapıldığı anlaşılmaktadır. Davacıların nüfus kayıtlarında “baba adı” olarak yazılı bulunan ...’in ” kim olduğu, nüfusta kaydının bulunup bulunmadığı bilinmediği gibi davacılar yönünden iptali istenebilecek bir erkekle mevcut olan “soybağı” ilişkisi bulunmamaktadır. Her ne kadar dava dilekçesinde dava; “ soybağının reddi ve babalık” olarak açıklanmış ise de; yukarıdaki açıklamalar karşısında; ortada “iptali istenebilecek bir soybağı” olmadığından dava sadece “ babalık hükmü ” verilmesine yöneliktir....

      Bu dava sonradan evlenme yolu ile çocukla baba arasında kurulan soy bağının ortadan kaldırılmasına yönelik bir itiraz davasıdır. Bu davada sadece kocanın baba olmadığı itirazı ileri sürülebilecektir. Bu tür davalarda da görevli mahkeme, 4787 sayılı Aile Mahkemelerinin Kuruluş Görev ve Yargılama Usullerine Dair Kanunun 4. maddesi uyarınca aile mahkemesidir. Bunun dışındaki itirazların bu davada dinlenilmesi mümkün değildir ve bu tür iddialar ancak nüfus düzeltim davasının konusunu oluşturabilecektir. Baba ile çocuk arasında soy bağı kurulmasının diğer bir yolu ise, TMK’nın 295 ve devamı maddelerinde düzenlenen tanımadır. TMK’nın 295. maddesine göre tanıma; babanın, nüfus memuruna veya mahkemeye yazılı başvurusu ya da resmi senette veya vasiyetnamesinde yapacağı beyanla soy bağının kurulmasıdır. Kurulan bu soy bağının açılacak iptal davası ile kaldırılması mümkündür. Çocuk ile baba arasında soy bağı kurulmasını sağlayan son yol ise babalık hükmüdür....

      AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 16/02/2022 NUMARASI : 2021/896 ESAS, 2022/135 KARAR DAVA KONUSU : Babalık (Kurulan Soybağına İtiraz Ve İptal) KARAR : Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen karara davacı vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmakla, HMK.nun 353/1- b-1- son cümle uyarınca duruşma yapılmadan dosya incelendi gereği düşünüldü; TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin eski eşi davalı Melek'ten boşandıktan sonra görüşmemesine rağmen nüfusuna annesi Melek olarak kayıtlı 2016 doğumlu Eser isimli çocuğun kaydedildiğini, müvekkilinin bu durumu 2020 yılı Kasım ayında ceza evinden çıktıktan sonra öğrendiğini, çocuğun müvekkilinin nüfusuna kaydedildiği tarih ve öncesinde müvekkilinin ceza evinde olduğunu, çocuğu nüfusta tanımasının mümkün olmadığını, çocuğunun tarafların evliliğinin son bulmasından dört yıl sonra dünyaya geldiğini, bu sebeplerle...

      gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur." gerekçesiyle "Açılan davanınn dava şartı yokluğunda usulden reddine" karar verilmiştir....

      Esasen, soybağına ilişkin uyuşmazlıklarda, kişisel durum ile ilgili nüfus kaydında yer alan bilgi "doğru" olarak doğmuş ve kütüğe tescil edilmiştir. Bu doğru kayıt, daha sonra açılan bir dava, soybağının reddi veya sonradan evlenme yoluyla soybağına itiraz veya tanımaya itiraz veya tanımanın iptali yahut da Af Kanunları ile yapılan nesep düzeltmeye itiraz ile teknik olarak bir yanlışlığa dönüştürülmektedir. Nüfus kaydının düzeltilmesi davasında ise, resmi sicilin belgelediği olgunun doğru olmadığı, baştan yanlış olarak kütüğe geçirilmesi sözkonusudur....

        Bu doğru kayıt, daha sonra açılan bir dava, soybağının reddi veya sonradan evlenme yoluyla soybağına itiraz veya tanımaya itiraz veya tanımanın iptali yahut da Af Kanunları ile yapılan nesep düzeltmeye itiraz ile teknik olarak bir yanlışlığa dönüştürülmektedir. Nüfus k....ın düzeltilmesi davasında ise, resmî sicilin belgelediği olgunun doğru olmadığı, baştan yanlış olarak kütüğe geçirilmesi sözkonusudur....

          Bu davada, kayden anne gözüken kişinin çocuğu doğurmadığı, genetik annenin başka bir kadın olduğunun tespit edilmesi halinde, yukarıda sözü edilen babalık karinesi aksi yönde işleyecek ve “Genetik annenin kocası olmayan” kayden babanın babalık sıfatı, aksine bir iddia bulunmadığı takdirde, ortadan kalkacaktır. Mahkemece belirlenen genetik annenin, çocuğun doğduğu tarihte evli bulunduğunun anlaşılması halinde, TMK'nın 285.maddesinde yazılı babalık karinesi nedeniyle genetik annenin kocası olan erkek, baba sıfatını kazanacaktır. Bu durumda, soybağı ihtilafı ortaya çıkmayacağından, açıklanan muhtevadaki davalar, “Gerçeğe aykırı beyana dayalı oluşturulan nüfus kayıtlarının düzeltilmesi” davasından ibaret kalacak ve görevli mahkeme, 5490 sayılı Kanunun 36/1- a maddesi uyarınca asliye hukuk mahkemesi olacaktır....

          Bu davada, kayden anne gözüken kişinin çocuğu doğurmadığı, genetik annenin başka bir kadın olduğunun tespit edilmesi halinde, yukarıda sözü edilen babalık karinesi aksi yönde işleyecek ve “Genetik annenin kocası olmayan” kayden babanın babalık sıfatı, aksine bir iddia bulunmadığı takdirde, ortadan kalkacaktır. Mahkemece belirlenen genetik annenin, çocuğun doğduğu tarihte evli bulunduğunun anlaşılması halinde, TMK'nın 285.maddesinde yazılı babalık karinesi nedeniyle genetik annenin kocası olan erkek, baba sıfatını kazanacaktır. Bu durumda, soybağı ihtilafı ortaya çıkmayacağından, açıklanan muhtevadaki davalar, “Gerçeğe aykırı beyana dayalı oluşturulan nüfus kayıtlarının düzeltilmesi” davasından ibaret kalacak ve görevli mahkeme, 5490 sayılı Kanunun 36/1- a maddesi uyarınca asliye hukuk mahkemesi olacaktır....

          UYAP Entegrasyonu