Buna göre, “Satıcının satılanın ayıplarından sorumlu olduğu hâllerde alıcı, aşağıdaki seçimlik haklardan birini kullanabilir; satılanı geri vermeye hazır olduğunu bildirerek sözleşmeden dönmek, satılanı alıkoyup ayıp oranında satış bedelinde indirim istemek, aşırı bir masrafı gerektirmediği takdirde, bütün masrafları satıcıya ait olmak üzere satılanın ücretsiz onarılmasını istemek, imkân varsa satılanın ayıpsız bir benzeri ile değiştirilmesini istemek Ayrıca Alıcının genel hükümlere göre tazminat isteme hakkı saklıdır. Davacı eldeki davadan misli ile değişim yahut sözleşmeden dönülerek bedel iadesi istemiştir. Şahinler Otomotive müzekkere yazılarak dava konusu aracın tüm servis kayıtları celp olunmuş ve 3 kişilik heyet ile birlikte keşfen araçta inceleme yapılmıştır. Yapılan inceleme sonucunda çeşitli tarihlerde aracın bir kısım arızalarla servise müracaat ettiği keşif sırasında devam eden herhangi bir fiili arıza bulunmadığı, arızaların giderilmiş olduğu anlaşılmaktadır....
misli ile değiştirilmesine, değişim sırasındaki tüm masrafların davalı taraflara yükletilmesine, mümkün olmaması halinde araç bedelinin iadesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
Bu seçimlik haklar kural olarak bedel iadesi ve misli ile değişim talepleridir. Tüketici bu seçimlik hakları, satıcı ile birlikte üretici ve ithalatçıya karşı kullanabilir. Çünkü, 6502 sayılı Yasa'nın 56/3 maddesi ve yukarıda belirtilen Garanti Belgesi Yönetmeliği'nin 9. maddesi gereğince, onarım hakkı kullanılmışsa, malın garanti süresi içinde tekrar arızalanması veya tamiri için gereken azami sürenin aşılması veya tamirinin mümkün bulunmadığının anlaşılması ve satıcı tarafından da 6502 sayılı Kanun'un 11. maddesi kapsamında kalan tüketicinin bedel iadesi veya misli ile değişime yönelik talebinin reddedilmesi durumunda tüketici diğer seçimlik hakları kapsamında kalan bedel iadesi veya misli ile değişim talebini satıcı ile birlikte üretici ve ithalatçıya karşı birlikte kullanabilir....
Dava konusu araç gizli ayıplı olduğu ve araçtaki ayıbın dava tarihi itibariyle varolduğu ve giderilemediği anlaşıldığından davacı tüketici 6502 sayılı TKHK.m.11 kapsamında aracın ayıpsız misliyle değişim seçimlik hakkını kullanmakta serbesttir. Bu nedenlerle davacının gizli ayıplı aracın ayıpsız misliyle değişimine ilişkin davasının, dosya kapsamıyla kanıtlandığından ve misliyle değişim talebinin karşılıklı menfaatler dengesi ve hukukun temel prensibi olan hakkaniyet kuralları gereğince uygun görüldüğünden kabulüne karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki hüküm kurulmuştur. HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere; 1- Davanın KABULÜNE, 17/04/2017 tarih ve 160339 sayılı faturayla davacıya satışı yapılan 34 XX 229 plaka sayılı 1OJBEM0539919 motor ve VF37N9HPOHJ561886 şasi numaralı Peugeot marka aracın aynı özelliklere sahip AYIPSIZ MİSLİ İLE DEĞİŞTİRİLMESİNE, ..." şeklinde karar verilmiştir....
benzeri ile değiştirilmesini, ayıpsız benzeriyle değişiminin mümkün olmaması halinde üretim hatasından kaynaklı ayıp nedeniyle satış bedeli olan 94.750,00TL nin satış tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsilini ve araç kiralama masrafı için şimdilik 100,00TL kira bedelinin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep etmiş, davacı vekili 27/03/2019 tarihli ıslah dilekçesi ile araç kiralama bedeli yönünden dava değerini 2.760TL olarak somutlaştırmıştır....
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı dava dilekçesinde özetle; davalılardan 13/08/2017 satış sözlemesi ile 14.200,00 TL bedel karşılığında satın aldığı yemek odası ve mutfak masasından oluşan sekiz parça mobilyanın teşhirde kendisine gösterilen renk ile teslim edilen renk arasında açık fark olduğundan ayıplı olduğu iddiasıyla sözleşmeden dönme ve peşin ödediği 10.200,00 TL'nin davalılardan müştereken ve müteselsilen ödeme tarihinden itibaren ticari temerrüt faizi ile tahsilini talep etmiştir. Davalılar cevap dilekçesinde özetle; sipariş edilen ürünlerin eksiksiz ve ayıpsız bir şekilde üretilip teslim edildiğini, doğal cevizden üretilen mobilyalarda minimal ton farklarının olabileceği konusunda tüketicinin aydınlatıldığını, sözleşmenin taksitli satım sözleşmesi olmadığından cayma hakkı bulunmadığını, davacıya değişim teklif edilmesine karşı kötü niyetli olarak eldeki davanın açıldığını savunarak davanın reddini talep etmişlerdir....
ayıpsız misli ile değişimine ve tamir masraflarının tahsili yönünde karar verilmesi, mümkün değilse davanın kabulü ile araç tamir masraflarının yasal faizi ile değil avans faizi ile ödeme tarihinden itibaren müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep etmiştir....
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : İlk derece Mahkemesi kararında; davanın kabulü ile aracın ayıpsız misli ile değiştirilmesine karar vermiştir. Karara karşı davalılar istinaf kanun yoluna başvurmuştur....
Noterliği’ nde düzenlenen ----- yevmiye numaralı ihtarnamenin davalıya tebliği ile alıcı davacı tarafından ayıbı bildirme külfetinin yerine getirildiği kabul edilir ise) davacı alıcının, TTK m. 23/c2 ve TBK m. 223/II,c.son hükmünce gizli ayıpta süresinde “ayıbı gözden geçirme ve bildirme (ihbar etme) külfetini” yerine getirdiği; dolayısıyla eğer alıcı davacının ayıbı bildirme/ihbar etme külfetini yerine getirdiği kabul edilir ise bu halde TBK m. 227/I, b.43 ve 2304 hükmünce ayıpsız misli ile değişim yönündeki yenilik doğuran hakkını kullanabileceği (kaldı ki teknik bilirkişi raporunda ayıpsız misli ile değişimin mümkün olduğunun da beyan edildiği) kanaatine varıldığı, takdirin elbette Sayın Mahkeme’ye ait olduğu, Huzurdaki davadaki diğer talebin “ürünlerin iadesi ile ayıplı olan ürünlerin satım bedelinin satım tarihinden itibaren hesaplanacak en yüksek mevduat faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesi” yönünde olduğu görülmekle bu halde TBK m. 227/I, b.15 ve m. 229/...
HUKUK DAİRESİNE GÖNDERİLMESİNE, 09.05.2018 gününde oy birliği ile karar verildi....