Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

- K A R A R - Davacı vekili, müvekkili şirketin davalı şirketten dizüstü bilgisayar satın aldığını, bilgisayarın ayıplı çıkması üzerine dava dışı servise 455,00 TL onarım bedeli ödemek zorunda kaldığını, ancak onarımdan sonra da bilgisayardaki ayıbın devam ettiğini ileri sürerek, onarım bedeli ve 1.485,35 TL fatura bedeli toplamı olan 1.940,35 TL’nin 01.03.2010 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, müvekkilinin satıcı olduğunu, bilgisayarın tamir edilmesinin sonuçlarından müvekkilinin değil, yetkili servisin sorumlu tutulması gerektiğini belirterek davanın reddine karar verilmesini istemiştir....

    ----ve onarım bedeli ile ----- bedelinin tazminine ilişkindir. Mahkememizce ----- meydana ----- kaynığının ne olduğu------ kaynaklandığı,--- ----- ayıplı olup olmadığı, ayıplı olduğunun tespiti halinde ayıbın açık ayıplı mı , gizli ayıplı mı olduğu, davacının meydana gelen ayıp nedeniyle davacının -------- onarım bedeli ile---- bedelini talep etmekte haklı olup olmadığı konularında rapor tanzimi için dosyanın mahkememizce resen seçilen bir makine mühendisi bilirkişisine tevdi edilmesine karar verilmiştir. Bilirkişi tarafından tanzim edilen rapora davalıların itirazı üzerine mahkememizce -----makine mühendisliği---- bilirkişiden oluşan bilirkişi heyetine tevdi edilmesine karar verilmiştir....

      . - K A R A R - Davacı vekili, müvekkilinin davalıdan 07/08/2012 tarihinde bir kısım elektronik eşya satın aldığını, malların ayıplı çıktığını durumun davalıya bildirildiğini, ödenen bedelin iade edilmediğini ileri sürerek 11.000 TL alacağın tahsilini talep ve dava edinmiştir. Davalı vekili, satım konusu mallarda ayıp bulunmadığını ve süresi içinde bir ayıp ihbarı da yapılmadığını beyan ederek davanın reddini istemiştir. Mahkemece, benimsenen bilirkişi raporuna göre satım konusu 5 adet cihazın arızalı olduğu ve davalının bunları garanti kapsamında onarması gerektiği bir cihazda ise ayıp bulunmadığının anlaşıldığı gerekçesiyle, bir cihaz yönünden davanın reddine, 5 cihaz yönünden ücretsiz onarım yapılmasına karar verilmiş, hüküm taraf vekillerince temyiz edilmiştir. Dava, ticari satıştan kaynaklanan satıcının ayıplı mal satışından doğan sorumluluğu hukuksal nedenine dayanmaktadır....

        KARAR Davacı, davalıya ait trafikte kayıtlı aracı noterde düzenlenen sözleşme ile satın aldığını ve bedeli ödediğini ancak aracını sigortalatmak istediğinde tam hasarlı olması nedeniyle sigortalanmadığını ya da yüksek bedel istendiğini, aracın ayıplı olması nedeniyle satıştan dönerek ödediği bedelin iadesini ihtar ettiği halde davalının kabul etmediğini bildirerek, bu nedenle satıştan dönerek ödediği bedelin tahsili için açtığı icra takibine yapılan itirazın iptali ile icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep emiştir. Davalı davanın reddini dilemiştir. Mahkemece davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir. Davacı davalıya ait trafikte kayıtlı aracı 23.9.2008 tarihinde noterde düzenlenen düzenleme şeklinde satış sözleşmesi ile satın aldığı ve satış bedeli olarak 28.000 TL ödediği satış sözleşmesi ve ödeme dekontlarından anlaşılmaktadır....

          götürülmesi için taşıma şirketine 20.600-USD ödeme yapıldığını belirterek, 47.150-USD onarım ve nakliye bedeli ile 8.602-TL masrafın davalıdan tahsili ile davalı tarafın düzenlediği onarım bedeli faturasının 27.155-USD'lik kısmından dolayı müvekkilinin davalıya borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini talep etmiştir....

            O halde mahkemece yapılacak iş, bilirkişi kurulundan alınacak ek raporla yapıdaki ayıpların 1998 Yönetmeliği esaslarına göre yapılan onarım ve güçlendirmenin maliyetinde artışa sebebiyet verip vermediğini açıklığa kavuşturmak, ayıplar nedeniyle onarım ve güçlendirme maliyetinde bir artış söz konusu ise, artan maliyet bedelini, yani ayıpsız inşa halinde sarfı gereken onarım ve güçlendirme bedeli ile ayıplı inşa nedeniyle sarfedilen onarım ve güçlendirme bedeli arasındaki farkı; gizli ayıbın ortaya çıktığı 01.05.2003 tarihine onarım ve güçlendirme işine başlanabilmesi için gerekli makul sürenin eklenmesiyle bulunacak tarihteki serbest piyasa rayiçleriyle hesaplatmak ve sonucuna göre karar vermekten ibarettir. Mahkemece değinilen hususlar üzerinde durulmadan, eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm tesisi doğru olmamış, kararın bozulması gerekmiştir....

              Maddesi uyarınca yapılan inceleme sonucunda; Dava, ayıplı araç satışı iddiasına dayalı onarım bedeli , ayıp oranında indirim bedeli ve ayıp sebebiyle uğranılan zararın tazmini istemlidir. Davacı vekili; davacının, davalıdan 77.500,00 TL mukabilinde 24/01/2020 tarihinde arızasız ve bakımı yapıldığı vaadiyle satın aldığı aracın motorunun sonradan arızalı olduğunu öğrendiğini ve onarımı için masraf yaptığını ileri sürerek şimdilik 50.00 TL onarım bedeli, 50,00 TL araçtan mahrumiyet bedeli ve 50,00 TL ayıp oranında indirim bedelinin davalıdan faiziyle birlikte tahsilini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili; aracın hasarlı olarak davacıya satıldığının araç satışına ilişkin noter satış senedinde açıkça belirtildiğini, araçta gizlenmiş bir ayıbın bulunmadığını savunarak davanın reddini dilemiştir....

              Bu haklar kullanımla biten inşai haklardan olup, davacının onarım olarak kullandığı seçimlik hakkını ıslah ile değiştirmesi mümkün değildir. Bu nedenle davacı tarafından yapılan ıslah hukuki sonuç doğurmaz. Mahkemece, davacının onarım hakkı olduğu kabul edilerek hüküm kurulmuş olmasına rağmen, onarım hakkı ile ilgili dava gözetilerek avukatlık ücretine hükmedilmesi gerekirken, geçerli bir ıslah talebi varmış gibi araç bedeli gözetilerek davacı aleyhine vekalet ücretine hükmedilmiş olması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir. Ne var ki yapılan yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden HUMK 438/7. maddesi uyarınca kararın aşağıdaki şekilde düzeltilerek onanmasına karar verilmiştir....

                ye ihtarname çekilerek dava konusu ayıplı aracın yenisi ile değiştirilmesine, değiştirme mümkün olmadığı takdirde iade alınarak ayıplı mal için ödenen bedelin iadesi istendiğini ancak ihtarnameye herhangi bir cevap verilmediğini, dava konusu araç 08.10.2019- tarihinde, davalı şirket tarafından motor ve mekanik aksamındaki arıza nedeniyle onarılmış ve müvekkil şirkete 08.10.2019 tarih 026344, 026345 seri sıra nolu iki adet fatura yansıtıldığını, tekrar işlem görmüş ve 12.11.2019 tarih 078008 sıra seri nolu fatura müvekkili şirkete masraf olarak yansıttığını, dava konusu araçta yine parça değişimleri yapıldığını, ancak bu onarım ve tamir işlemlerine rağmen aracın arıza yapmaya devam ettiğini dava konusu araç, davalı şirketten satın alındığı tarihten itibaren motor ve aksamından kaynaklanan problemlerden dolayı yetki servislere götürüldüğünü bir kere motorunun değiştirildiğini, buna rağmen motor ve aksam arızasının devam ettiğini, onarım bedellerinin müvekkili tarafından karşılandığını...

                  Mahkemece, tarafların iddia ve savunmaları doğrultusunda tüm delilleri toplanmış, dava konusu aracın gizli ayıplı olduğu, alınan bilirkişi raporuyla tespit edilmiş, davacının 6502 sayılı kanunun 11.maddesi uyarınca bu gizli ayıplar için yapmış olduğu onarım bedeliyle aracın onarım nedeniyle değer kaybında hak kazandığı kabul edilerek davanın kabulüne karar verilmiştir....

                  UYAP Entegrasyonu