Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi(Tüketici Mahkemesi sıfatıyla) Dosya içeriğine, temyizin kapsamına, uyuşmazlığın ayıplı mal satışından kaynaklanan alacak istemine ilişkin bulunmasına göre, temyiz inceleme görevi Yargıtay Yasası’nın 14. maddesi ve Başkanlar Kurulu kararı uyarınca Yargıtay 13. Hukuk Dairesine aittir. SONUÇ: Açıklanan nedenlerle, temyiz itirazlarının incelenmesi için dosyanın Yargıtay 13. Hukuk Dairesi Başkanlığına gönderilmesine 15/10/2014 gününde oybirliğiyle karar verildi....

    "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Tüketici Mahkemesi Taraflar arasındaki malın ayıplı olmasından kaynaklanan davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın görev yönünden reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü. KARAR Davacı, daval...Dış Ticaret Ltd Şti'den 47.350,00 TL bedelle bir kamyonet satın aldığını, ayıplı olduğundan bahisle ödediği bedelin faiziyle iadesini istemiştir. Davalı, davanın reddini dilemiştir. Mahkemece, davanın görev yönünden reddine, dosyanın görevli Ticaret Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiş; verilen hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir. Dava 4077 sayılı kanundan kaynaklı bedel iadesi talebine ilişkindir....

      İSTİNAF NEDENLERİ: Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; aracın teknik özelliklerinin Erzurum gibi soğuk iklim şartlarına göre yapılmadığını, -2 derecede aracın hareket halinde olmasına rağmen donma meydana geldiğini, bilirkişi raporunda aracın ayıplı olmadığının belirtildiğini, Erzurum gibi kışların soğuk geçtiği yerde -2 derece de donan aracın ayıplı olduğunu, bu şartlarda bir yerde satış yapılıyorsa bu şartlara göre aracın yapılması gerektiğini, mahkemenin hiçbir gerekçe göstermeden raporu esas aldığını, yerel mahkeme kararının hukuka aykırı olduğunu, araçtaki ayıp bu kadar açık ve net ortada iken aksi düşüncenin kabul edilemeyeceğini belirterek kararın ortadan kaldırılması, davanın kabulü ile 104.500,80- TL'nin yasal faizi ile birlikte iadesine karar verilmesi istemiyle istinaf kanun yoluna başvurmuştur. DELİLLERİN TARTIŞILMASI, HUKUKİ SEBEP VE GEREKÇE: Dava, ayıplı araç satışı nedeniyle sözleşmenin feshi, aracın iadesi ve araç bedelinin tahsili istemine ilişkindir....

      İlk derece mahkemesince; bilirkişi heyeti rapor ve ek raporunda aracın gizli ayıplı olduğu belirtilmiş ve mahkemece de araçta gizli ayıp bulunduğunun tespit edildiği gerekçesi ile davanın kabulü ile ayıplı aracın tüm takyidatlardan arındırılarak iade ve teslimi ile ilgili masrafların davalı tarafından karşılanmak üzere davalıya iadesi ile davalıya ödenen 103.055,77 Euronun fiili ödeme günündeki döviz satış kuru üzerinden TL karşılığının teslim tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmiş, karar süresinde davalı vekilince istinaf edilmiştir....

      DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE :6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunun 355/1 maddesi gereğince istinaf sebepleri ile sınırlı olarak yapılan incelemede; Dava, davacı tarafından, davalıdan satın alınan dava konusu mobilyaların ayıplı olduğu iddiası ile açılmış sözleşmenin feshi, satış bedeli olarak ödenen peşinatın iadesi, borçlu olmadığının tespiti ve satış sözleşmesi gereğince verilen senedin iptali ve iadesi istemine ilişkindir....

      GEREKÇE: Dava, ayıplı araç satışından kaynaklı alacak isteğine ilişkindir. Mahkemece davanın kabulüne karar verildiği görülmüştür. Davalı tarafça süre tutum dilekçesi mahiyetinde istinaf dilekçesi verilmiş olduğu halde bilahare gerekçeli istinaf dilekçesi verilmediği anlaşılmıştır. Davalının istinaf sebeplerinin incelenmesinde, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 341 ve devamı maddeleri uyarınca ve özellikle istinaf incelemesinin kapsamının öngörüldüğü 355. maddeye göre resen gözetilecek kamu düzenine aykırılık halleri dışında istinaf incelemesi istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılır. Bu hususu açıklayan aynı kanunun 342/2- e maddesinde istinaf dilekçesinde başvuru sebep ve gerekçelerinin gösterileceği; 352. maddesinde de başvuru sebeplerinin veya gerekçesinin hiç gösterilmediği hallerde duruşma yapılmaksızın gerekli kararın öncelikle verileceği düzenlenmiştir....

      - K A R A R - Davacı vekili, müvekkili şirketin davalı şirketten mal aldığını ancak ayıplı çıktığını ileri sürerek ayıplı mal satışından doğan maddi zararlarının karşılanmasını talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, davacı tarafın yasal sürede ayıp iddiasını ileri sürmediğini savunarak davanın reddini istemiştir. Mahkemece toplanan delillere ve benimsenen bilirkişi raporuna göre, davacı şirketin davalı şirketten tekstil kumaş ürünü aldığını, kumaşların mamul hale getirilmesi sırasında hatalı dikim yapıldığı, dolayısıyla davalı şirketin davacı şirkete ayıplı bir mal satmadığı üzerine düşen satım akdinin tüm sorumluluklarını ve yükümlülüklerini yerine getirdiği anlaşıldığından, kimsenin kendi kusuruna dayanarak hak elde edemeyeceği ilkesinin de göz önüne alınarak gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekilince temyiz edilmiştir....

        Esasen davacı dava dilekçesi ile ayıplı olduğunu iddia ettiği ürünün bedelinin iadesini talep etmiştir. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 26. maddesi “Hâkim, tarafların talep sonuçlarıyla bağlıdır; ondan fazlasına veya başka bir şeye karar veremez. Duruma göre, talep sonucundan daha azına karar verebilir.” hükmü uyarınca taleple bağlılık kuralına aykırı olarak talepten fazlasına karar verilmesi usule aykırı olacaktır. Dosya kapsamında yargılama sırasında sunulmuş her hangi bir ıslah talebi de olmadığına göre dava dilekçesiyle davacının ayıplı ürün iddiasına dayanan bedel iadesi talebi olduğundan mahkemece taleple bağlı kalınarak alınan rapor doğrultusunda verilen red kararının yerinde olduğu, davalı lehine hükmedilen vekalet ücretinin de AAÜT gereğince uygun olduğu anlaşılmış olmakla davacının istinaf talepleri yerinde değildir....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki alacak hukukuna ilişkin davada İstanbul 3.Tüketici ve 2.Sulh Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: - K A R A R - Dava, davacının satın aldığı 2. el otomobilin ayıplı çıkması nedeniyle alacak istemine ilişkindir. Bakırköy 3.Tüketici Mahkemesince, ayıplı oto alım satımında taraflar arasında hukuki bir işlem bulunmadığı gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir. Bakırköy 2.Sulh Hukuk Mahkemesi ise, ayıplı oto alım satımında davalının aracılık ettiği, gerekçesiyle görevsizlik yönünde hüküm kurmuştur....

          Davacı, dava konusu alacağının davalıya çalıştığı sırada mobilya ve koltuk satışından (satım aktinden) kaynaklandığını iddia edip kambiyo senedi vasfını taşımadığı için yazılı delil başlangıcı niteliğindeki 01.04.2005 tarihli belge ile tanık ve yemin deliline dayanmıştır. Gösterdiği tanık davalının çalıştığı sırada davacıdan mobilya aldığını duyduğunu ancak alınan mobilyaları görmediğini beyan etmiştir. Davalı, işçi davacının mobilya ve koltukları almadığına ve borcu olmadığı şeklinde teklif ettiği yemini eda ederken davacıdan koltuk ve mobilya aldığını ibra etmiş fakat bunların satış suretiyle (satım akti ile) değil kendisine düğün hediyesi olarak verildiğini (hibe edildiğine) bildirmiş ayrıca davacıya borçlu olmadığına dair yemin etmiştir. Davalının bu beyanı vasıflı ikrar niteliğindedir....

            UYAP Entegrasyonu