GEREKÇE : Taraflar arasındaki uyuşmazlık, satın alınan taşınmazın ayıplı olup olmadığı, ayıpların giderilmesi veya giderilmesi için gerekli olan bedelin talep edilip edilemeyeceği, olmadığı takdirde de ayıptan kaynaklı bedel indiriminin mümkün olup olmadığı ve miktarı ile iddia edilen ayıpların kullanımdan kaynaklı olup olmadığı hususundadır. İlk derece mahkemesince, tarafların sunmuş oldukları deliller dosya arasına alınarak tarafların iddia ve savunmaları kapsamında bilirkişi incelemesi yaptırıldığı, taraf tanıklarının dinlendiği anlaşılmıştır. İlk derece mahkemesince, " ...davacı asil dava dilekçesi ile, taşınmazdaki ayıpların giderilmesi için yaptığı masraflar ile yapılacak işlerin karşılığını talep etmiş ise de, rapor alındıktan sonra verdiği 30/10/2019 tarihli diletçe ile ayıp oranında bedelde indirim yapılmasını tercih ederek, bilirkişilerce hesap edilen 19.272,00 TL indirim bedelinin kendisine ödenmesini istemiştir....
Bunlarda birincisi yapılan şeyin iş sahibinin kullanamayacağı veya hakkaniyet gereği kabule icbar edilemeyecek derece kusurlu ve sözleşme şartlarına aykırı olması halinde eserin reddi, bedelin iadesi, yüklenicinin kusuru varsa zarar ve ziyan talep etme, ikincisi ayıp ve sözleşmeye aykırılık eserin reddini gerektirecek nitelikte bulunmaması halinde bedelde indirim, üçüncüsü de o işin ıslahı büyük bir masrafı gerektirmez ise ayıbın onarılması veya tamir suretiyle giderilmesi ile yine bu hallerde yüklenicinin kusuru varsa tazminat isteme haklarıdır....
(emsal Yargıtay 11 HD. 2021/2444 E. 2022/6595 K ve aynı dairenin 2020/3233 E. 2021/6928 K. sayıl ilamları) Davacıya satılan aracın ayıplı olduğu, alıcının TBK 227 maddesi gereği seçimlik haklarını kullanabileceği, TBK 227/1-2 ve 228 maddeleri birlikte değerlendirildiğinde ayıp oranında indirim talebinde bulanabileceği, davacının ıslah dilekçesi ile aracı satmış olması nedeniyle ayıpsız misli ile değişim ve bedel iadesine ilişkin talebinden vazgeçerek TBK 228 maddesi gereği ayıp oranında indirim isteme hakkının bulunduğu sonucuna ulaşılmaktadır. lk derece mahkemesince dosyaya alınan bilirkişi raporunda araçtaki ayıp oranındaki indirim miktarı konusunda alınmış bir rapor bulunmamaktadır....
AHM'sinin D.iş sayılı dosyasında yapılan 843,00 TL gider, noter masrafları olarak 690,00 TL olmak üzere, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak şartı ile 22.041,00 TL'nin dava tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalılardan alınarak davacıya verilmesini talep etmiştir. Davalı ... Otomotiv...şirketi vekilinin cevap dilekçesinde özetle; Davacı tarafın ayıp iddiasını kesin olarak reddetmekle birlikte, ayıp iddiasına dayanan davanın öncelikle zamanaşımı/ hak düşürücü süre nedeni ile reddi gerektiğini, davacı tarafından süresinde bildirilen bir ayıp vb. İhbarının olmadığını, ayrıca müvekkilin yokluğunda yaptırılan keşfi ve alınan bilirkişi raporunu kabul etmediklerini, açıklanan nedenlerle davanın görevsizlik, zamanaşımı/hak düşürücü süre nedeni ile reddine, mümkün değilse esastan reddine karar verilmesini talep etmiştir....
Hukuk Dairesi KARAR Dava, taşınmaz satışında satıcının ayıba karşı sorumluluğu nedeni ile satılanı alıkoyup ayıp oranında satış bedelinde indirim istemine ilişkindir. 2797 sayılı Yargıtay Kanununun 6723 sayılı Kanunun 21. maddesi ile değişik 60/3. maddesi gereğince, Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulunun Hukuk Dairelerinin işbölümünü düzenleyen 30/01/2019 tarihli ve 2019/1 sayılı Kararına ve davanın açıklanan niteliğine göre temyiz inceleme görevi Yargıtay (13.) Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. SONUÇ: Yukarıda belirtilen nedenlerle dosyanın sözü edilen görevli Yüksek Daire Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 27.12.2019 tarihinde oybirliği ile karar verildi....
ayıplı olarak kullanılan aşırı yük ve kumanda panelinden ( moment kontrol sistemi) kaynaklandığını, davaya konu vinçteki ayıp oranında indirim yapılmasına ilişkin nispi hesaplama yöntemine göre ayıp oranında bedelden indirim yapılacak miktarın sözleşme tarihinde 14.237,28 TL olduğu görüş ve kanaatini bildirmiştir....
Davalıya verilen süreye rağmen davalının belirlenen inceleme gününde ticari defter ve kayıtlarını mahkememizde hazır bulundurmaması ve yerinde inceleme de talep etmemesi nedeni ile HMK'nın 222/3. maddesi uyarınca davalının ticari defter ve belgelerindeki kayıtların davacının defter ve belgelerindeki kayıtlar ile uyumlu olduğu kabul edilerek asıl alacak yönünden açılan davanın kabulü ile alacağın likit olması nedeni ile takdiren asıl alacağın %20'si oranında hesaplanan icra inkar tazminatı talebinin kabulüne karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurmak gerekmiştir. HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle; 1-AÇILAN DAVANIN KABULÜ ile davalının Küçükçekmece ......
dolayısıyla iddia edilen ayıbın ispatının davacı tüketici üzerinde olduğunu, dava konusu aracın ayıplı olduğunu kabul etmediklerini, kullanım kaynaklı hasar gerçekleşip gerçekleşmediği hususunda bilirkişi incelemesi yapılmaksızın karar verilmemesini talep ettiklerini, dava konusu aracın ayıplı olduğunu kabul etmemekle birlikte dönme hakkının kullanılmasının menfaatler arası önemli ölçüde dengesizliğe neden olacağını, Yargıtay’ın yerleşik içtihadı uyarınca onarım ve/veya bedelde indirim hakları kullanılarak telefi edilebilecek bir durumda dönme hakkının kullanılmasının hakkaniyete aykırı olacağını ve hakkın kötüye kullanımını teşkil edeceğini, somut olayda iddia edilen ayıp önemli ayıp vasfını taşımamakla birlikte ücretsiz onarım yahut bedelde indirim seçimlik hakkının kullanımı ile de telafi edilebilir durumda olduğunu, misli ile değiştirme yahut dönme durumunun edimler arası aşırı orantısızlığa neden olacağı için söz konusu taleplerin reddedilmesini talep ettiklerini ileri sürerek,...
indirim yapılmasına ve indirim miktarının müvekkiline iadesine, müvekkilinin ayıptan kaynaklı olarak uğradığı manevi zararın tazmini amacıyla 20.000- TL manevi zararın tahsiline, yargılama giderleri ile avukatlık ücretinin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
na bildirilerek görüşme sağlandığı ve Acentenin 84.800- USD daha indirim sağladığı beyan edilmiştir. Türkiye Cumhuriyeti içinde merkez veya şubesi bulunmayan yabancı tacirler ad ve hesabına ülke içinde işlemlerde bulunanlar hakkında da olay tarihi itibariyle 6762 sayılı Kanun'nun 117/3 maddesi uyarınca Acentelik hükümlerinin uygulanması gerekir.Somut olayda ...'nun Davacı yabancı menşeili şirket için sürekli olarak ticari işletmesini ilgilendiren konularda aracılık ettiğini gösterir veya bedelde indirim yapabileceğine ilişkin özel ve yazılı izni bulunduğuna ilişkin somut delil bulunmadığı, yapılan işleme Davacının icazet verdiği kanıtlanamamış olmasına göre Davalı vekilinin dava dışı ...'nun acente olduğu ve onun aracılığıyla bedelde indirim yapıldığına yönelik istinaf sebebinin yerinde görülmemiştir....