WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Buna göre davacı, metrekare eksikliğine dayanan ayıplı iş nedeni ile bedelde indirim talep edebilir." belirtildiği üzere net kullanım alanında tespit edilen metrekare eksikliği ayıp niteliğinde olduğu anlaşılmakla davacı vekilinin talebi ile bağlı kalınarak davanın kabulü ile, 6.100,00 TL taşınmaz bedelinin dava tarihi olan 26/12/2017 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiş olup aşağıdaki şekilde hüküm tesisi yoluna gidilmiştir. HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle, 1.-Davanın KABULÜ ile, 6.100,00 TL taşınmaz bedelinin dava tarihi olan 26/12/2017 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, Davacının fazlaya ilişkin hak taleplerinin saklı tutulmasına, 2.-492 Sayılı Harçlar Kanunu gereğince, alınması gereken 416,69 TL nispi karar ve ilam harcının ve 59,30 TL başvuru harcının davalıdan tahsili ile hazineye irad kaydına, 3....

    ayıbın gizlendiğinin belirtildiğini, yine mahkemece hükmedilen bedelde indirim miktarının da çok düşük olduğunu ve bu konularda eksik incelemeye dayalı rapora göre karar verilmesinin usulsüz olup, rapora itirazlarının değerlendirilmediğini, açıklanan nedenlerle yerel mahkeme kararının kaldırılması istemi ile istinaf kanun yoluna başvurmuştur....

    DAVA : MİSLİYLE DEĞİŞTİRME VEYA BEDELDE İNDİRİM DAVA TARİHİ : ...... KARAR TARİHİ : ...... KARARIN YAZILDIĞI TARİH : ...... Davacı vekili tarafından verilen dilekçe ile açılan davanın yapılan açık yargılaması sonunda; İSTEK : Davacı vekili tarafından verilen dava dilekçesinde; davacının......tarihinde ..... Tic. A.Ş'den toplam ......-TL bedel ile .........

      Ancak, talep konusu yapılan ayıp oranında indirim bedelinin, aracın satış tarihindeki ayıplı değeri ile ayıpsız değeri belirlenerek Yargıtay içtihatlarına uygun şekilde nispi metoda göre usulünce hesaplanması gerekirken 13.09.2021 tarihli ek raporda raporun düzenlendiği tarihteki aracın ayıplı veya ayıpsız değerlerinin belirlenmesi suretiyle ayıp oranında indirim bedelinin hesaplanması, mahkemece de bu raporun esas alınarak hüküm kurulması isabetli görülmemiştir....

      Davalılar vekilinin cevap dilekçesinde özetle; davacının arsa sahipleri ile akdedilmiş 08/04/2013 tarihli kat karşılığı inşaat sözleşmesinin tarafı olmadığını, sözleşmede 23 nolu dairenin 90 m2 olacağı ile ilgili bir ibarenin olmadığını, davacının dairesini 3.kişiye satmış olduğundan davanın konusuz kaldığını, teknik şartnamenin 2.2 maddesine göre iç duvarların tuğla ile örülmesinden ötürü otomaktikmen dairenin küçüldüğünü, onaylı mimari projesinde dairenin 90 m2 brüt olduğunu, davacının kendilerine bir ayıp ihbarında bulunmadığını, davacının dairesini görerek satın aldığını, davacıya satışın Mithat Çakır ve T4 tarafından yapılması nedeni ile Nam Yapı adına davanın reddini talep etmiştir....

      Dava konusu uyuşmazlıkta sözleşme tarihinde yürürlükte bulunan 6098 Sayılı TBK’nun bu konudaki 223. maddesine göre, (818 sayılı BK'nun 198.maddesi) alıcı, teslim aldığı malı işlerin olağan akışına göre, imkân bulunur bulunmaz gözden geçirmek ve satıcının sorumluluğunu gerektiren bir ayıp gördüğü zaman bunu satıcıya uygun süre içinde ihbar etmekle yükümlüdür. Bunu ihmal ettiği takdirde, satılanı kabul etmiş sayılır. Ancak, satılanda olağan bir gözden geçirme ile meydana çıkarılamayacak bir ayıp bulunması halinde, bu ayıp sonradan meydana çıkarsa, bu durumu da hemen satıcıya bildirmediği takdirde yine satılanı bu ayıp ile birlikte kabul etmiş sayılır....

        Şu durumda yerel mahkemece, davacı tüketicinin seçimlik hakkını ücretsiz onarım yönünde kullanması sebebiyle, misli ile değişim talebinin reddi gerekirken, hatalı gerekçe ve yanılgılı değerlendirme ile kabulüne karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup, çoğun içinde az da vardır kuralı gereğince bedelde indirim yönünden dairemizce yapılan değerlendirmede ise, dairemizin kaldırma kararında da vurgulandığı gibi; Yargıtay 13....

        Mahkemece, tekeffül koşullarının oluşmadığı, ancak davacının satış bedelinden indirim yapmak suretiyle ayıp kabul ettiği, bu nedenle alıcı lehine ayıba karşı tekeffül hükümlerinden yararlanma hakkını elde ettiği, çikolatalardaki ayıbın açık ayıp olduğu, alıcının sözleşmeyi feshetme hakkının bulunmadığı, satış bedelinden indirim isteyebileceğini, Hıfzısıhha Enstitüsü raporunda tespit edildiği gibi çikolataların bozuk olması nedeni ile hiçbir ekonomik değeri olmadığı, poşetlerin ise çikolatalardan bağımsız ekonomik değerlerinin bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekilince temyiz edilmiştir. Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacı vekilinin yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenden alınmasına, 14.10.2008 gününde oybirliğiyle karar verildi....

          Dava; ayıplı araç satışı nedeniyle bedelde indirim talebine ilişkindir. Dava dosyası incelendiğinde, davacı ile davalı arasında 29.05.2020 tarihinde araç satışına ilişkin sözleşme yapıldığı anlaşılmaktadır. Taraflar arasındaki uyuşmazlık dava konusu edilen ayıpların niteliğinin ne olduğu ve davacının söz konusu ayıpları ihbar yükümlülüğü bulunup bulunmadığı noktasında toplanmaktadır. Davacı tüketici olduğuna göre, tüketici hukuku ile ilgili ayıba ilişkin düzenleme, 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun (TKHK)’un 8. maddesinde yer almaktadır. Ayıp; yasa ya da sözleşmede öngörülen unsurlardan birinin veya birkaçının eksikliği ya da olmaması gereken vasıfların olmasıdır. Malın ayıplı olması halinde taraflara ait hak ve yükümlülüklerin nelerden ibaret olduğu, 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun’un 8. maddesinde düzenlenmiş; hatta ayıbın ağır kusur veya hile ile gizlenmesi halinde zamanaşımı süresinden yararlanılamayacağı, açıkça ifade edilmiştir....

            Başkan Üye Üye Katip NOT: BU BELGE ELEKTRONİK İMZA İLE İMZALANMIŞ OLUP, AYRICA FİZİKİ OLARAK İMZALANMAYACAKTIR. "5070 sayılı Kanun m. 5 ve 6098 sayılı TBK m. 15. uyarınca elektronik imza ile oluşturulan belgeler elle atılan fiziki imza ile aynı sonucu doğurur."...

              UYAP Entegrasyonu