Davacı tarafça, taraflar arasında davalıya ait ticari minibüsün alım satımı hususunda sözleşme düzenlendiği, ancak satın alınan aracın ayıplı çıktığı belirtilerek ayıplı mal satışı iddiasına dayalı eldeki tazminat davası açılmış, davalı taraf davanın reddine karar verilmesi gerektiğini savunmuştur....
Noterliği'nin 34018 yevmiye numaralı ihtarnamesi ile satın alınan telefonun ayıplı olduğunu, ayıplı telefonu iade etmeye hazır olduklarını bildirerek ücretin taraflarına iade edilmesini talep edilmesine rağmen bu ihtarnameye herhangi bir olumlu yanıt alınamadığını, davalı taraftan olumlu yanıt alınamaması nedeni ile dava şartı arabuluculuk yoluna başvurulduğu, yapılan Arabuluculuk görüşmeleri anlaşamama ile sonuçlandığını, söz konusu ayıplı malın satışından dolayı, davalı satıcı için haksız yarar söz konusu iken, davacı açısından ise 16.200,03.-TL'lik maddi zarar doğduğunu , davacıya teslim edilen malın ayıplı olduğu ... servis fişinde de görüldüğü üzere sabit olduğunu, dolayısıyla müvekkilin (davacının), 6502 sayılı kanunun 11. maddesinde sayılan seçimlik haklar içerisinde, ayıplı malın satıcıya iade edilmesi ve ödemiş olduğu bedelin iadesini isteme hakkını kullanabileceği konusu izahtan vareste olduğunu beyanla ayıplı malın satım bedeli olan 16.200,03....
araç bedeli olarak maddi tazminat talebinde bulunmuştur....
Dava, ayıplı araç satışından kaynaklı misli ile değişim talebinin yanı sıra aracın onarımı için yapılan masrafların tahsili; mümkün olmaması halinde ise onarım masrafları ile birlikte araçtaki değer kaybı belirlenerek bunun tahsili isteklerine ilişkindir. Davacı, davalı şirketten satın aldığı aracın ayıplı olduğu ve bu ayıbın üretimden kaynaklı olduğuni ileri sürmüş; davalılar ise ayıp iddialarının doğru olmadığını belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir....
YARGILAMA VE GEREKÇE : Dava, davacının davalıdan satın aldığı aracın ayıplı olduğu iddiası ile yenisi ile değiştirilmesi talebinden ibarettir. Mahkememizce, 28/04/2016 tarihinde, “davanın kabulüne” karar verilmiş, bu karar davalı tarafların temyizi üzerine Yargıtay ...Hukuk Dairesinin 18/04/2017 tarihli kararıyla bozulmuştur. Yargıtay kararında özetle, “...Dava ayıhlı araç satıldığı iddiasına dayanmaktadır. Davacı taraf aracın ayıplı olduğunu, birkaç kez servise götürüldüğü halde aracın ayıplı durumunun giderilemediğini iddia etmekte, davalılar ise davacının onarım hakkını kullandığını ve aracın onarılarak davacının kullanımında olduğunu savunmaktadır. Mahkemece bilirkişi incelemesi yaptırılmışsa da bilirkişi raporunda aracın mevcut durumda ayıplı olup olmadığı hususunda kesin bir görüş bildirilmemiştir....
Somut olayda; davalının aracı olduğu, satışı yapanın davada taraf olmayan 4077 Sayılı Yasanın 3/f maddesi anlamında satıcı olmayan Sevilay Candan olduğu, uyuşmazlık 2000 model Fort Focus Ambıente sw 1.6 marka H.Otomobilin ayıplı olduğu iddiası ile 3.000,00 TL. Tazminat istemi ile 2. El otomobil satışından kaynaklanmakta olduğu anlaşılmakla, 4077 Sayılı Yasa kapsamında bulunmayan uyuşmazlığın genel hükümlere göre görülüp sonuçlandırılması gerekir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; HUMK.’nun 25. ve 26. maddeleri gereğince Sarıyer 2.Sulh Hukuk Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE, 24.12.2010 gününde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Tüketici Mahkemesi Taraflar arasındaki ayıplı mal satışından kaynaklanan tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün davacı ....Tic Ltd Şti avukatınca duruşmalı, davalı ... Otomotiv avukatınca duruşmasız olarak temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmişti. Belli günde davacı vekili avukat ... gelmiş davalı tarafından gelen olmadığından onun yokluğunda duruşmaya başlanılmış ve hazır bulunan avukatın sözlü açıklaması dinlenildikten sonra karar için başka güne bırakılmıştı. Bu kez temyiz dilekçesinin süresinde olduğu saptanarak dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. KARAR Davacı 27.11.2001 tarihinde davalı ......
-TL.bedelle satın aldığını, müvekkilinin aracın kendi adına tescili için başvurduğunu, ancak araç üzerinde mahkemece verilmiş olan 26.02.2004 tarihli ihtiyati tedbir kararı olması sebebiyle tescil işleminin yapılamadığını, tedbir kararını öğrenen müvekkilinin davalı ile irtibata geçtiğini, ancak davalının müvekkilini oyaladığını, yine davalının araç üzerinde bulunan 24.12.2002 tarihli Rehin Sözleşmesi ve diğer başkaca hacizleri de müvekkilinden gizlediğini, bu şekilde hukuki ayıplı olarak satılan aracın 18.06.2007 tarihinde emniyet görevlilerince trafikten men edildiğini, davalının ayıplı mal sattığını belirterek sözleşmenin iptaline ve müvekkilince ödenen 9.500.-TL.satış bedeli, 284.97.-TL.noter masrafı, 1.400.TL.araca yapılan masraflar olmak üzere toplam 11.184.97.-TL.nin yasal faiziyle davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
İNCELEME VE GEREKÇE :Dava, davalı tarafından üretilen tankların teknik gerekliliklere ve taahhüt edilen vasıflara uygun olmaması ( ayıplı ) nedeniyle uğranılan zararın tazmini talebine ilişkindir. Tarafların iddia ve savunmalarının değerlendirilmesi sonucunda; uyuşmazlığın davalı tarafından üretilen tankların satımından kaynaklanan ve malın ayıplı olduğundan bahisle açılan hasar onarım ve kazanç kaybı davası olduğu taraflar arasında akdi ilişki ihtilafsız olduğu, ihtilafın söz konusu hasarı üretimden mi yoksa kullanımdan mı kaynaklı olduğu hususunda toplandığı, üretimden kaynaklanmış ise hasar miktarı ve kullanamamaktan kaynaklı alacağın miktarı hususlarında olduğu tespit edilmiştir....
Araç teslimi sırasıdan davacıya verilen kullanıcı el kitabında bu hususun ayrıntılı bir şekilde izah edildiğini, dava konusu araçta üretimden kaynaklı bir sorun bulunmayıp, söz konusu sorunlar kullanıma bağlı meydana geldiğini , nitekim bu husus dosya kapsamıdna alınan bilirkişi raporları ile de sabit olduğunu , açıklanan ve kamu düzeninden olan hususlar ile re'sen nazara alınacak hususlar tarafınızdan dikkate alınmak suretiyle, davacının istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretlerinin karşı taraf üzerinde bırakılmasını talep etmiştir. HUKUKİ NİTELENDİRME, DELİLLERİN VE İSTİNAF SEBEPLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ: HMK'nın 355. maddesine göre "İnceleme, istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılır. Ancak Bölge Adliye Mahkemesi kamu düzenine aykırılık gördüğü takdirde bunu resen gözetir" şeklinde düzenleme bulunmaktadır. Dava, ayıplı araç satışından kaynaklı ayıplı aracın misli değişimi talebine ilişkindir....