Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

nın kullandığı 0536 (...) (..) ... numaralı hat üzerinden farklı tarihlerde olmak üzere "Ben sana dedim, sen ciddiye almadın, adliyeden kağıt çıkmış, resimler falan hepsi ailene ulaşacak, ailenle görüşülecek", "Daha önce yine konuştuk, neyse bugün sana resimlerini de yollarım, zaten ailenle görüşülecek", "Tamam, zaten gelecekler köye, o zaman baban görüştüler mi öğrenirsin", "Vallah sen bilirsin, sen pişman olucaksın, git şikayet et ve ben il dışına göreve gitmiştim, ondan ulaşamadım sana ve şuan kağıtların, dosyalar çıkmış, e-devlet şifren varsa gir Adalet Bakanlığının sayfasına orada bak, dosya numaran ise 722042 Sulh Ceza Mahkemesi", "Vallah okuluna bile kağıt gitmiş, atılma riskinde var", "Arıyorum güzelce konuş tek sen konuş çünkü seninle işim olmaz, son kez adamca sakince konuşalım" şeklinde mesajlar göndererek katılandan çıplak fotoğraf göndermesini istemeleri üzerine katılanın durumu kolluk kuvvetlerine intikal ettirdiği iddiası ile mahkemesince yapılan yargılama neticesinde tanık...

    Davalılar vekili; davacının 2014 yılı Haziran ayında müvekkilinin işverenini arayarak ortada sebep yokken bir daha davalının eczanesine gelmemesini söylediğini, müvekkilinin işten çıkarılma ile karşı karşıya kaldığını ve işin aslını öğrenmek için davacının işyerine gittiğini ortada haksız tahrik olmasına rağmen yine de kimseye zarar vermeden olay yerinden ayrıldığını, davacının iş yerini kapatmasının gerçek dışı olduğunu, olaydan sonra psikolojik bunalıma süreklenen müvekkilinin geceleri uyuyamaz hale geldiğini işten atılma kaygısı ve endişesine kapıldığını tüm bunlardan sonra Ortaköy Beltaş Aile Sağlığı Merkezi'nden organik olmayan insomnia anksiyete bozuklukları teşhisiyle üç günlük istirahat raporu aldığını, bu nedenlerle davanın reddine karar verilmesini talep ve beyan etmiştir....

      CEVAP Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; taşınmazın arsa niteliği kazanmasının söz konusu olduğunu, değerini arttıracak unsurlara sahip olduğunu, enerji nakil hattı geçmesi sebebiyle değerinin düşeceğini, el atılma tarihinden itibaren faiz işletilmesini talep etmiştir. III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davanın kabulüne, kamulaştırma konusu irtifak hakkı bedelinin tespiti ile davalı tarafa ödenmesine, bu hakkın davacı idare adına tesciline karar verilmiştir. IV. İSTİNAF A. İstinaf Yoluna Başvuranlar İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı idare vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur. B....

        Asliye Ceza Mahkemesinde yapılan yargılama neticesi beraat ettiğini, suçlamalar nedeni ile iş ve sosyal çevresinde şüphe ile bakıldığını, manevi çöküntü yaşadığım, çocukları İle ilgilenemediğini, psikolojisini bozduğunu, soruşturmalar devam ederkea Samsun'a atandığını, devam eden soruşturmalarda kendisini savunmak için bir avukat ile anlaştığını, haksız ve yalan suçlamalar nedeni ile yargı marifetiyle aklandığını, soruşturma ve yargılama sürecinde her türlü zarar, eziyet, yıpranma, psikolojisinin bozulması, itibarın sarsılması,TSK'den atılma riski ve görevim yönelik zararlar doğduğunu beyan ederek; soruşturma ve ceza davasında Samsun'dan gidiş-geliş ve benzeri maddi zararlar ve avukatlık ücreti olarak 8.000,00- TL, manevi zararlar için 12 suçlamanın her biri için 9.000,00- TL olmak üzere 108.000,00- TL manevi tazminatın davalıdan tahsilini talep etmiştir....

        SAVUNMA:Davalı idare vekili birleşen dosyaya verdiği cevap dilekçesinde özetle; dava konusu taşınmazın kadastral parsel olduğunu, henüz İmar Kanununun 18.maddesine göre uygulama yapılmadığını, arsanın imar programı içerisinde kaldığını, imar uygulamasına tabi tutulduğunda % 40'ının zaten bedelsiz olarak kamuya terk edileceğini, davacının mülkiyet hakkına tecavüzden söz edilmesinin mümkün görülmediğini, İzmir 3.Asliye Hukuk Mahkemesine atıf yapılarak davanın açıldığını, ancak talep edilen birim değerin yüksek olduğunu, bu değerin güncellenmesi gerektiğini, bunların yanısıra yargılama sonucunda hükmedilebilecek tazminat bedelinin, mahkeme ve icra vekalet ücretlerinin, ödenme şeklinin, harçların maktu olup olmamasının belirlenmesinin el atma tarihine göre belirlenebileceğini, Konak Belediyesi haritasına göre 1972 yılında taşınmazın bir kısmının yol ve kaldırım olarak kullanıldığını, dolayısıyla el atılma tarihinin 1983 yılı öncesi olarak kabul edilmesi gerektiğini, dava konusu taşınmazın tapu...

        Davalı vekili cevap dilekçesi sunmamıştır. 2.Davalı vekili birleştirilen dosyanın cevap dilekçesinde özetle; dava açılmadan önce uzlaşma başvurusunda bulunulmasının dava şartı olduğunu, taşınmazın bedelini el atılma tarihindeki niteliklerine göre hesaplanması gerektiğini, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile asıl davanın kabulüne, kamulaştırma bedelinin tespiti ile bu bedelin bloke ettirilerek davalı tarafa derhâl ödenmesine, dava konusu taşınmazın davalı adına olan tapu kaydının iptali ile davacı idare adına tesciline, birleştirilen davanın ise konusu kalmadığından karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir. IV. İSTİNAF A. İstinaf Yoluna Başvuranlar İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı idare vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur. B....

          süresini 40 dakika olarak kullanmasının söz konusu olmadığını, amirlerince bir çok kez ara dinlenme süresinin esnek kullanılabileceğinin söylendiğini, işyerinde herhangi bir sorun yaşanmadığını, feshe kılıf uydurulduğunu, asıl işten çıkarılma sebebinin Birleşik Metal İş Sendikasına üye olması ve diğer işçileri de sendikaya üye olması için aktif şekilde çalışan öncü işçilerden olması olduğunu, gözdağı vermek için işten çıkarıldığını, 615 işçinin çalıştığını, işyerinde 340 işçinin sendika üyesi olduğu ve davacının iş akdinin feshinden bir gün sonra sendika tarafından yetki başvurusunun yapıldığını, başvurunun yapıldığı 05.12.2017 tarihinde farklı birimlerden 26 içinin iş akdinin tazminatsız şekilde feshedildiğini, sendikanın toplu üyelik ve yetki başvurusunu yaptığı günlerde işverenlikçe fiilen çalışmanın tatil edildiğini, vardiyalarda çalışacak işçilere işe gelmemeleri, servis kaldırılmayacağının bildirildiğini, sendika yetki aldıktan sonra işçilerin sendikadan istifaya zorlandığını, işten atılma...

          Davalı ... vekili, müvekkilinin yönetin kurulu üyesi olarak gözükse de fiilen bu görevi yapmadığını, işten atılma korkusu ile bu duruma razı olduğunu, kusuru bulunmadığını savunarak davanın reddini istemiştir. Davalı ..., davanın reddini savunmuştur. Davalı ..., şirket zararının oluşmadığını, kusurunun bulunmadığını savunarak davanın reddini istemiştir. Davalı ..., oluştuğu iddia edilen şirket zararının belirsiz olduğu, kusurunun bulunmadığını savunarak davanın reddini istemiştir. Mahkemece, iddia, savunma, benimsenen bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre, şirket tarafından alınan hisselerin borç ile alınması, şirketin almış olduğu hisseleri zararla satması, şirket hakkında verilen tedbir kararına rağmen yine şirket borçlandırılarak hisse satın alınması suretiyle şirketin zarara uğratıldığı bu zarardan yönetim kurulu üyelerinin ...'nın 336. maddesi gereği denetim kurulu üyelerininde ...'...

            Mahkemenin bu yönü gözetmeden anılan davalılar hakkındaki davanın reddine karar vermesi usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirmiştir. 4-Davalıların diğer temyiz itirazlarına gelince: Davacı ... olay tarihinde sekiz yaşında olup hükme dayanak yapılan hesap raporunda 18 yaşını dolduracağı tarihten itibaren beden gücü kaybı zararı hesaplandığına göre artık 16 aylık geçici işgücü kaybı zararı ile iki yıllık hayata geç atılma zararının hesaplanması doğru değildir. Mahkemenin bu yönü gözetmemesi doğru olmadığından kararın bozulmasını gerektirmiştir. 5-Davacılar ıslah dilekçesinde ıslahla arttırılan kısım için dava tarihinden itibaren faiz yürütülmesini istemişlerdir. Mahkemece davacıların talebi aşılarak ıslahla arttırılan kısım için de olay tarihinden itibaren faiz yürütülmesine karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirmiştir....

              ın raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü; -KARAR- Tavzih talep eden davalı, 22.03.2016 tarihli dilekçesi ile, dosyada yer alan bütün bilirkişi raporlarındaki değerlerin dava tarihi nazara alınarak yani yeni Türk lirasından altı adet sıfır atılma işlemi dikkate alınmadan yapıldığını, mahkemenin gerekçeli kararına da söz konusu rakamların aynen geçirildiğini, hükme esas alınan bilirkişi raporunun üçüncü sayfasında terekenin net değeri hesaplanırken defin gideri olarak 1.000.000 TL, bir aylık iaşe gideri olarak ise 2.000.000 TL hesaplandığını, söz konusu miktardan 6 sıfır atılması halinde dava tarihi itibari ile defin giderinin 1.00 TL, bir aylık iaşe giderinin ise 2.00 TL olarak hesaplandığını, her ne kadar günümüz koşullarında söz konusu rakamlar küçük görünse de dava tarihi itibari ile asgari ücretin 2.497.500 TL yani 2,49 TL olduğu göz önüne alındığında hesaplamanın Türk lirasından 6 sıfır atılmadan yapıldığının açık olduğunu, bu durumun hükmün infazı...

                UYAP Entegrasyonu