WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

kadastro tespitleri gibi TESCİLLERİNE, Birleşen 2011/130 esas sayılı dosya bakımından; Davanın KISMEN KABUL KISMEN REDDİNE, 1- Dava konusu Ordu İli, Gürgentepe İlçesi, Tepeköy Mahallesi 164 ada 7 parsel sayılı taşınmaz bakımından davanın REDDİNE, taşınmazın kadastro tespiti gibi TESCİLİNE, 2- Dava konusu Ordu İli, Gürgentepe İlçesi, Tepeköy Mahallesi 164 ada 14 parselin kadastro tespitinin İPTALİNE, 3- Dava konusu Ordu İli, Gürgentepe İlçesi, Tepeköy Mahallesi 164 ada 14 parselin Fen Bilirkişisi Cemil Tahtalıoğlu’nun28/02/2022 havale tarihli raporuna ekli krokide E harfi ile gösterilen 46,26 m2’lik bölümünün ifraz edilerek adanın son parsel numarası altında fındık bahçesi vasfıyla davacı T8 adına TAPUYA KAYIT VE TESCİLİNE, ifraz sonrası geriye kalan 560,23 m2’lik alanın 164 ada 14 parsel numarası altında tespit gibi davalı T10 adına TAPUYA KAYIT VE TESCİLİNE, Birleşen 2011/129 esas sayılı dosya bakımından; Davanın KISMEN KABUL KISMEN REDDİNE, 1- Dava konusu Ordu İli, Gürgentepe İlçesi...

Asliye Hukuk Mahkemesi’nce verilen 01/11/2013 tarih ve 2010/39-2013/504 sayılı kararın duruşmalı olarak incelenmesi birleşen davada davalı vekili tarafından istenmiş olup, duruşma için belirlenen 24/03/2015 günü başkaca gelen olmadığı yoklama ile anlaşılıp hazır bulunan asıl ve birleşen davada davacı ...-... vekili Av. ..., asıl ve birleşen davada davalı ... Cihaz Ortam Nit. Sis. Ltd. Şti. temsilcisi... ve şirket vekili Av. ... dinlenildikten sonra duruşmalı işlerin yoğunluğu ve süre darlığından ötürü işin incelenerek karara bağlanması ileriye bırakıldı....

    Dava, vekalet ücreti alacağının tahsili istemine ilişkin olup yukarda da kısaca özetlendiği gibi davacı, davalıların vekili olarak takip etiği dava ve takip dosyaları nedeniyle gerek Avukatlık Kanununun 164/4. maddesinde düzenlenen akdi vekalet ücretlerinin, gerekse aynı kanunun 164/son maddesinde düzenlenen karşı taraf vekalet ücretlerinin toplamı üzerinden asıl davada, ıslahla birlikte toplam 43.715,49 TL, birleşen davada ise 29.893,38 TL olmak üzere toplam 73.608,87 TL vekalet ücreti alacağının tahsilini istemiş, ancak dava açıldıktan sonra dava konusu yapmış olduğu karşı taraf vekalet ücretlerini tahsil ettiğini belirterek, bu durumda talep miktarının sadece Avukatlık Kanununun 164/4. maddesinde düzenlenen akdi vekalet ücretleri olan 51.993,35 TL olduğunu açıklamış olup, bozmadan önceki hükümde de, dava ve takip değerlerinin %20’sine isabet eden bu miktar üzerinden hüküm kurulmuştur....

      Bu sürenin dördüncü ayı bitmedikçe ihtar isteminde bulunulamaz (TMK m.164). Toplanan delillerden, davacı-davalı kadının 26.05.2016 tarihinde müşterek haneden ayrıldığı, ihtarın ise 27.09.2016 tarihinde, kanunda öngörülen (TMK m.164/1) dört aylık süre dolduktan sonra istenildiği anlaşılmaktadır. Olayda bu şarta uyularak ihtar istenmiştir. Terk ihtarı davacı-davalı kadına 05.10.2016 tarihinde tebliğ edilmesine rağmen kanunda öngörülen iki aylık süre dolmadan birleşen davanın 06.10.2016 tarihinde açıldığı anlaşılmaktadır. Bu bakımdan davalı-davacı erkeğin terke dayalı boşanma davasını kanunda öngörülen iki aylık süre dolmadan açtığı için reddi gerekirken, ihtarın samimi olmaması nedeniyle reddi doğru olmamıştır. Davalı-davacı erkeğin terke dayalı boşanma davasının reddi sonucu itibariyle doğru olduğundan, hükmün, kocanın boşanma davasının reddine yönelik gerekçesi düzeltilmek suretiyle onanmasına karar vermek gerekmiştir (HMK m. 370/2)....

        (Ömer Uğur GENÇCAN, Boşanma Hukuku, Yetkin Yayınevi, Ankara 2006, Kısaltma: GENÇCAN-Boşanma-2, s. 130) Örnek verelim; “...Dava, terk sebebine dayanmaktadır.( TMK. md. 164) Olayda, davacı koca, 18.10.2002 tarihinde mahkemeye başvurarak, eşinin Osmaniye’deki tuttuğu eve gelmesi için ihtar edilmesini istemiştir. İhtar kararı davalıya 1.11.2002 tarihinde tebliğ edilmiş, dava ise 17.02.2003 tarihinde açılmıştır.Türk Medeni Kanunun 164. maddesi gereğince, terk edilen eş boşanma davası açabilir. Terk eden eşin, bu sebebe dayanarak boşanma davası açma hakkı bulunmamaktadır. Diğerini, ortak konutu terk etmeye zorlayan veya haklı bir sebep olmaksızın ortak konuta dönmesini engelleyen eş de terk etmiş sayılır. Toplanan delillerden, Adana’ da ki müşterek konutu kocanın terk ettiği anlaşılmaktadır....

          GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Dava ve birleşen davaya cevap dilekçesi: Davacı-davalı vekili dava ve birleşen davaya cevap dilekçesinde özetle; Davalının yükümlülüklerini yerine getirmediğini, yemek ve temizlik yapmadığını, sürekli sorun çıkararak müvekkiline bağırdığını, küçük düşürdüğünü, 6 kez evi terk ettiğini, ihtiyaçlarının karşılanmadığı yönünde asılsız ithamlarda bulunduğunu, müvekkili ölürse emekli maaşını alacağı için evliliği sürdürdüğünü söylediğini, en son haksız yere evi terk ederek gönderilen ihtara da olumlu cevap vermediğini belirterek, tarafların TMK 164 maddesi gereğince boşanmalarına, müvekkili lehine 50.000,00 TL maddi tazminata hükmedilmesini ve birleşen davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir....

          GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Dava ve birleşen davaya cevap dilekçesi: Davacı-davalı vekili dava ve birleşen davaya cevap dilekçesinde özetle; Davalının yükümlülüklerini yerine getirmediğini, yemek ve temizlik yapmadığını, sürekli sorun çıkararak müvekkiline bağırdığını, küçük düşürdüğünü, 6 kez evi terk ettiğini, ihtiyaçlarının karşılanmadığı yönünde asılsız ithamlarda bulunduğunu, müvekkili ölürse emekli maaşını alacağı için evliliği sürdürdüğünü söylediğini, en son haksız yere evi terk ederek gönderilen ihtara da olumlu cevap vermediğini belirterek, tarafların TMK 164 maddesi gereğince boşanmalarına, müvekkili lehine 50.000,00 TL maddi tazminata hükmedilmesini ve birleşen davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir....

          K A R A R Davacılar vekili dava dilekçesinde; davalı ...'nin babaları ...'nın çocuğu olmadığını ileri sürerek soybağının reddini istemiş; mahkemece, murisin TMK 289. maddesinde belirtilen bir yıllık süre içinde dava açmadığı, kocanın dava açmamasında haklı bir nedenin varlığının da davacılar tarafından kanıtlanamadığı gerekçesiyle, davanın hak düşürücü süreden reddine karar verilmiştir. Medeni Kanunun 289. maddesi "Koca, davayı, doğumu ve baba olmadığını veya ananın gebe kaldığı sırada başka bir erkek ile cinsel ilişkide bulunduğunu öğrendiği tarihten başlayarak bir yıl, (İptal tümce: Anayasa Mah.nin 25/06/2009 tarihli ve E. 2008/30, K. 2009/96 sayılı Kararı ile.) *1* içinde açmak zorundadır. Çocuk, ergin olduğu tarihten başlayarak en geç bir yıl içinde dava açmak zorundadır....

            CEVAP Davalı-davacı erkek vekili birleşen terk hukuki sebebine dayalı dava dilekçesinde; kadının haklı bir sebebi olmaksızın 08.12.2014 tarihinde anne ve babasını çağırarak ortak konutu terk ettiğini, bütün ısrarlara rağmen dönmediğini, bunun üzerine mahkeme kanalı ile 07.05.2015 tarihli eve dön ihtarı gönderildiğini, ihtarın 22.05.2015 tarihinde kadına tebliğ olunmasına rağmen ortak konuta dönmediğini, yasal süreler beklendikten sonra açılan terke dayalı boşanma davası şartlarının oluştuğunu belirterek, tarafların 4721 sayılı Kanun'un 164 üncü maddesi gereğince boşanmalarına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. III....

              Asıl ve birleşen davada davalı; davanın reddini dilemiştir. Mahkemece, asıl davanın kabulüne, takibin devamına, asıl alacağın %20'si oranında icra inkar tazminatının davalı taraftan tahsiline, birleşen davanın kısmen kabulü ile 26.959,69 TL'nin dava tarihi olan 29.01.2015 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline, karar verilmiş; hüküm, davacı ve davalı tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalının tüm, davacının aşağıdaki bent kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddi gerekir. 2-Birleşen dava, vekalet sözleşmesinden kaynaklı alacağın tahsiline ilişkindir....

                UYAP Entegrasyonu