Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

GEREKÇE : Asıl dava, TMK 166/1 maddesi uyarınca açılan boşanma, birleşen dava ise TMK 161 ve 166/1 maddesi uyarınca açılan boşanma davasıdır. Davacı-b.davalı kadın istinafında, asıl ağır kusurlu olanın koca olduğunu, asıl davanın reddi gerektiğini, kendi davasının kabulü ile lehine tazminat hükmedilmesini, ayrıca koca lehine hükmedilen tazminatların kaldırılmasını talep etmiştir. Tüm dosya kapsamı, toplanan deliller, tanık beyanları dikkate alındığında, tespit edilen boşanmaya ilişkin vakalar ile kusur derecelerinin doğru tespit edildiği, boşanmaya neden olan olaylarda, zina eden kadının daha ziyade kusurlu olduğu, fiziksel şiddet uygulayan kocanın az kusurlu olduğu, kusur derecelendirilmesinin doğru yapıldığı, bu sebeple her iki davanın kabul kararının yerinde olduğu görülmüştür....

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasında görülen TMK 1007 davasının kabulüne dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtay'ca BOZULMASI hakkında (Kapatılan) 20.Hukuk Dairesinden çıkan kararı kapsayan 20/11/2019 gün ve 2019/4010 Esas - 2019/6791 Karar sayılı ilama karşı, davacı vekilince verilen dilekçe ile karar düzeltilmesi istenilmiş olmakla, dosyadaki belgeler okunup gereği konuşulup düşünüldü: - K A R A R - TMK 1007. maddesine dayalı tazminat istemli davada, mahkemece verilen karar taraf vekillerinin temyizi üzerine (Kapatılan) 20. Hukuk Dairesi'nce birleştirilen dava yönünden düzeltilerek onanmasına, asıl dava yönünden ise bozulmasına karar verilmiş,bu ilama karşı, asıl dava davacısı vekilince karar düzeltme isteminde bulunulmuştur....

    hükmünün kesinleşmesine kadar devamına, h-)Müşterek çocuk Yağmur Şükriye için boşanma hükmünün kesinleşmesinden itibaren aylık 500 TL.iştirak nafakasının davacı-karşı davalıdan alınarak davalı-karşı davacı kadına verilmesine, ı-)Davalı-karşı davacı kadın lehine boşanma hükmünün kesinleşmesinden itibaren aylık 700 TL.yoksulluk nafakasının davacı-karşı davalıdan alınarak davalı-karşı davacı kadına verilmesine,fazla talebin reddine, i-)Davalı-karşı davacı kadın lehine TMK 174 ncü maddesi gereğince takdiren 20.000 TL.maddi-18.000 TL.manevi tazminatın davacı-karşı davalı erkekten alınarak davalı-karşı davacı kadına verilmesine, j-)Davacı-karşı davalı erkeğin TMK 174.md.gereğince manevi tazminat talebinin REDDİNE, k-)Asıl davada alınması gereken 35,90 TL.karar ve ilam harcından peşin alınan 27,70 TL.nın mahsubu ile eksik 8,20 TL.harcın davalı-karşı davacı kadından tahsiline,hazineye gelir kaydına, l-)Asıl davada davacı-davalı erkek tarafından yapılan 71,80 TL.harç gideri-202 TL.tebligat-50 TL.tanık...

    DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedenine dayalı boşanma talebine ilişkindir. Toplanan delillerden davalı kadının akıl hastası olduğu ve Gaziosmanpaşa 3. Sulh Hukuk Mahkemesinin 2016/831 Esas 2016/345 Karar sayalı ilamıyla kısıtlandığı ve baba Ali Yıldırım'ın velayeti altına alındığı anlaşılmaktadır. Açılan dava TMK 166/1- 2 maddesine dayalı olup, TMK 165.maddesi gereğince akıl hastalığına dayalı bir dava bulunmamaktadır. Akıl hastası olan kadının hareketleri iradi olmadığından, kendisine kusur yüklenmesi isabetli olmamıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonucunda; davalının dava için tam kusurlu olduğunun tespitine karar verilmiş ise de, hükmün kusura ilişkin gerekçesinin davalı kadının kusuru bulunmadığı şeklinde düzeltilmesi gerekmiştir....

    Davalı karşı davacı kadın vekili istinaf dilekçesi ile; ilk derece mahkemesince hükmedilen nafaka, maddi ve manevi tazminatın az olduğunu, erkeğin telefonundaki çıplak görüntülü erotik video ve erkeğin duruşmada "ilişkim oldu" kabulü karşısında zina eylemine dayalı boşanma kararı verilmesi gerektiğini belirterek kararın kısmen kaldırılmasına, zinaya dayalı boşanma kararı verilmesine, nafaka ve tazminatların talepleri doğrultusunda artırılmasına karar verilmesini talep etmiştir. Davacı karşı davalı erkek istinafa cevap vermemiştir. Asıl dava, TMK 166/1.maddesine dayalı evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanma davasıdır. Karşı dava ise TMK 161. madde gereğince zina ve TMK 162. madde gereğince hayata kast ve TMK 166/1.maddesine dayalı evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanma davasıdır....

    SAVUNMA Davalı-karşı davacı vekili cevap ve karşı dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin evi terk etmediğini, davacı karşı davalı tarafından evden kovulduğunu, 7 yıl önce yurt dışında yaşayan müşterek çocuklarından birisinin evine müvekkilini bıraktığını, arayıp sormadığını, ihtiyacını gidermediğini, evlilik boyunca sürekli müvekkiline hakaret ettiğini, evlilik birliğinden doğan yükümlülüklerini yerine getirmediğini, şiddet uyguladığını, eve dön çağrısının samimi olmadığını, bu nedenle asıl davanın reddi ile karşılık davanın kabulüne, müvekkili lehine aylık 750.00TL tedbir ve yoksulluk nafakasına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ Asıl davanın şartları oluşmadığından ve karşı davanın ispat edilemediğinden reddine, 19/11/2019 tarihli celsede kadın lehine takdir edilen 350,00 TL tedbir nafakasının karar kesinleşinceye kadar devamına karar verilmiştir....

    AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 12/12/2019 NUMARASI : 2017/633 ESAS-2019/788 KARAR DAVA KONUSU : Boşanma KARAR : Taraflar arasındaki davanın yapılan yargılaması sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm hakkında istinaf talebinde bulunulmakla; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı erkek vekili, dava dilekçesinde özetle; tarafların akıl hastalığı (TMK md. 165) nedenine dayalı olarak boşanmalarına, müşterek çocukların velayetinin babaya verilmesine hükmedilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı asıla dava dilekçesi tebliği edilmiş, davalı vekili süresinden sonra sunduğu 03.10.2017 tarihli cevap dilekçesinde özetle; davanın reddine karar verilmesini istemiştir. Yargılama sırasında davalı kısıtlanarak annesinin velayeti altına alınmıştır....

    Davacı kadın vekili tarafından yerel mahkeme kararına karşı kusur tespitinin hatalı olduğu, ayrıca TMK 166/1- 2. maddeleri gereğince de boşanma talepleri olmasına rağmen bu konuda karar verilmemesinin usul ve yasaya aykırı olduğu yönünde istinaf başvurusunda bulunulduğu anlaşılmakla; davacı kadının dava dilekçesinde evlilik birliğinin temelinden sarsılması (TMK 166/1- 2) ve suç işleme sebebiyle (TMK 163) boşanma talebinde bulunmasına rağmen yerel mahkemece davacının suç işleme sebebiyle boşanma talebinin kabulüne karar verilmesine rağmen, TMK 166/1- 2. maddesi gereğince de evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanma talebi konusunda olumlu veya olumsuz bir karar verilmemesinin usul ve yasaya aykırı olduğu anlaşılmakla, davacı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile, davacının esasa dair diğer istinaf sebepleri ile, davalının tüm istinaf sebeplerinin şimdilik incelenmeksizin yerel mahkeme kararının kaldırılmasına, yukarıda belirtilen açıklamalar ışığında işlem yapılmak...

    Gerçekleşen olaylar karşısında davacı dava açmakta haklıdır. Bu şartlar altında eşleri birlikte yaşamaya zorlamanın artık kanunen mümkün görülmemesine, davanın kabulü ile tarafların boşanmalarına (TMK. md. 1661/) karar verilecek yerde, yetersiz gerekçe ile isteğin reddi doğru görülmemiştir. SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda gösterilen sebeple BOZULMASINA, temyiz peşin harcının istek halinde yatırana geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi. 29.06.2015 (Pzt.)...

      Gerçekleşen bu durum karşısında evlilik birliğinin temelinden sarsılmasına sebep olan olaylarda davacı-karşı davalı erkeğin, davalı -karşı davacı kadına nazaran daha ağır kusurlu olduğunun kabulü gerekir. Mahkemece yanılgılı değerlendirme sonucu tarafların eşit kusurlu olduklarının kabulü doğru olmayıp bozmayı gerektirmiştir. 3-Yukarıda 2. bentte açıklandığı üzere boşanmaya sebebiyet veren olaylarda davacı -karşı davalı erkek ağır kusurludur. Gerçekleşen kusurlu davranışlar aynı zamanda kadının kişilik haklarına saldırı teşkil eder niteliktedir. Kadın boşanma sonucu eşin maddi desteğinden yoksun kalacaktır. Davalı-karşı davacı kadın yararına TMK m. 174/1-2 koşulları oluşmuştur. O halde davalı-karşı davacı kadın lehine tarafların sosyal ve ekonomik durumları, kusurun ağırlığı ve hakkaniyet ilkesi (TMK m. 4....

        UYAP Entegrasyonu