WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

rehin sözleşmesindeki araçlardan birer adetinin satışının gerçekleştirilmesi ile birlikte bu araçların satış bedelinin sözleşmede belirtilen limitin üzerinde olması sebebiyle icra müdürlüğünce satışa devam edilmeyerek diğer 4 araç yönünden satışın düşürülmesine karar verilmesinin usul ve yasaya uygun olduğu, yine her ne kadar satışa çıkarılan araçlar üzerinde rehin dışında başka alacaklar nedeniyle haciz olduğu anlaşılmış ise de, borçlu şirketin iflasına karar verilip kesinleşmiş olması sebebiyle İİK'nun 193/2 maddesi uyarınca söz konusu takiplerin düşmüş olması sebebiyle diğer alacaklıların alacağına kavuşması için satışa devam edilmesinin de gerekmediği, neticede icra müdürlüğü işleminin usul ve yasaya uygun olduğu anlaşılmakla, şikayetin reddine karar verilmesi gerekirken kabulüne karar verilmesi doğru bulunmamıştır....

Mahkemece, borcun doğumundan sonra, borçlunun davalı oğluna yapılan araç satışının mal kaçırma amacına yönelik olduğundan bahisle tasarrufun iptali davasının kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalılar tarafından temyiz edilmiştir. Dava 6183 sayılı yasanın 24 ve devamı maddelerine dayalı tasarrufun iptali istemine ilişkindir. Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde ve değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre davalılar vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanunun uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda dökümü yazılı 835,78 onama harcının temyiz eden davalılardan alınmasına 04.12.2014 günü oybirliğiyle karar verilmiştir....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL Taraflar arasında görülen davada; Davacı, miras bırakanın mal kaçırmak amacıyla 10 parça taşınmazı davalılara satış suretiyle temlik ettiğini, satışların gerçek olmadığını ileri sürüp muvazaa nedeniyle tapu kayıtlarının iptali ile miras payı oranında adına tesciline karar verilmesini istemiştir. Davalılar, davanın zaman aşımı süresinde açılmadığını, dava konusu taşınmazların satışının gerçek olduğunu ve taşınmazları kendilerinin kullandıklarını, iddiaların doğru bulunmadığının belirtip davanın reddini savunmuşlardır. Mahkemece, çekişme konusu 573 parsel sayılı taşınmazın davacı adına kayıtlı olduğu, diğer taşınmazların davalılara temlikinin ise muvazaalı bulunduğu gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir. Karar, davalılar tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla, tetkik hakimi ...’ın raporu okundu. Düşüncesi alındı. Dosya incelendi....

      Dosyadaki bilgi ve belgelerin incelenmesinden, Asliye Hukuk Mahkemesi'ne görevsizlikle gönderilen 2012/1021 esas-2014/1226 karar sayılı dosyadaki davanın, ... plakalı aracın muvazaa nedeniyle satışının iptali isteğine ilişkin olduğu anlaşılmaktadır. Temyize konu eldeki dava ise, tarafların evlilik birliği içinde edinildiği ve daha sonra satıldığı iddia edilen aynı araca ilişkin mal rejiminin tasfiyesi kapsamında katılma alacağı isteğine ilişkindir. Görüldüğü üzere her iki davanın konusu birbirinden farklıdır. Mahkemece tasfiyeye konu aracın kaydı getirtilerek, iddia ve savunma çerçevesinde taraf delilleri toplanarak hasıl olacak sonuca göre davanın esası hakkında bir karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi doğru olmamıştır....

        Davalılar vekili, davacı tarafın satışın icradan mal kaçırmak amacıyla muvazaalı olduğu iddalarının tamamen gerçek dışı olduğunu, her iki şirketin aynı adreste kurulu ve hemşehri olmalarının muvazaa nedeni olmasının ileri sürülemeyeceği nedeniyle davanın reddi gerektiğini savunmuştur. Mahkemece, davacının takip dosyasında alacaklı olduğu, takibin kesinleşmesinden sonra 04/ 06/2009 tarihinde davalı borçlu şirket tarafından ... plaka sayılı aracı diğer davalı ... Limited Şirketi’ne satışının yapıldığını, Ticaret Sicil, vergi, SGK v.b. kayıtlar ile her iki davalının aynı adreste faaliyetlerinin olduğu, satış işlemi yapılmasına rağmen araç üzerinde rehin kaydı bulunan rehin borcunun davalı borçlu şirket tarafından satış sonrasında yapılmaya devam edildiği, aynı alanda ve aynı faaliyette oldukları gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalılar vekili tarafından temyiz edilmiştir....

          e ait 484 metrekarelik arsa hissesinin trampalı satışının muvazaa nedeniyle satışının iptali, bu işlemin normal devir sayılmasını, şufa haklarının varlığının kabul edilerek davalının hissesinin iptali ile müvekkili adına tescilini talep etmiştir. Dava, davacı şirket ile davalı gerçek kişi arasındaki şuf'a hakkından kaynaklanan tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir. Malvarlığı haklarına yönelik davanın, 6100 sayılı HMK'nın 2. maddesi uyarınca genel hükümlere göre asliye hukuk mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekmektedir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 6100 sayılı HMK'nın 21 ve 22. maddeleri gereğince ... 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE 31/10/2016 gününde oy birliğiyle karar verildi....

            Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki muvazaa nedeniyle araç mülkiyetinin tespit ve tescili istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; kabulüne dair verilen 14/10/2020 günlü kararın istinaf incelemesi davalı vekili tarafından istenilmekle, Bölge Adliye Mahkemesince yapılan inceleme neticesinde davalının istinaf talebinin sair yönlerden reddine, gerekçe değiştirilmesine yönelik kabulüne dair verilen kararın Yargıtay’ca incelenmesi davalı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü....

              -TL.bedelle satın aldığını, müvekkilinin aracın kendi adına tescili için başvurduğunu, ancak araç üzerinde mahkemece verilmiş olan 26.02.2004 tarihli ihtiyati tedbir kararı olması sebebiyle tescil işleminin yapılamadığını, tedbir kararını öğrenen müvekkilinin davalı ile irtibata geçtiğini, ancak davalının müvekkilini oyaladığını, yine davalının araç üzerinde bulunan 24.12.2002 tarihli Rehin Sözleşmesi ve diğer başkaca hacizleri de müvekkilinden gizlediğini, bu şekilde hukuki ayıplı olarak satılan aracın 18.06.2007 tarihinde emniyet görevlilerince trafikten men edildiğini, davalının ayıplı mal sattığını belirterek sözleşmenin iptaline ve müvekkilince ödenen 9.500.-TL.satış bedeli, 284.97.-TL.noter masrafı, 1.400.TL.araca yapılan masraflar olmak üzere toplam 11.184.97.-TL.nin yasal faiziyle davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

                a satış iradesi olmadan satılmasının muvazaa olup olmadığını merak ettiklerini, bu soruya cevap verebilmek için, şirketin ve ...'...

                  Dava; muvazaa nedeniyle tapu iptali ve tescil istemine ilişkin olup, mahkemece davanın reddine dair verilen karara karşı davacılar vekilince istinaf kanun yoluna başvurulmuştur....

                  UYAP Entegrasyonu