Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı ... vekili Avukat ... tarafından, davalılar ... ve diğerleri aleyhine 31/07/2014 gününde verilen dilekçe ile muvazaa nedeniyle aracın trafik kaydı ile taşınmazın tapu kaydının iptali ve satış yetkisi verilmesinin istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın reddine dair verilen 31/03/2015 günlü kararın Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. Dava, muvazaa nedeniyle araç trafik kaydı ile tapunun iptali ile davalı borçlu adına tescili istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir....

    "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki tasarrufun iptali davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği düşünüldü: -K A R A R- Davacı vekili, davalı ... aleyhine takip yaptıklarını borçlunun mal kaçırma amacı ile dava konusu taşınmazı 10.11.2008 tarihinde muvazaalı olarak diğer davalı ...'ye sattığını belirterek, bu muvazaalı işlemin iptalini talep etmiştir. Davalı ... vekili, müvekkilinin 25.03.2008 tarihli gayrimenkul satış vaadi sözleşmesi ile borçludan daire aldığını ancak bedel ödenmesine rağmen dairenin teslim edilmemesi üzerine dava konusu dairenin satışının yapıldığını, muvazaa söz konusu olmadığından, haksız açılan davanın reddi gerektiğini savunmuştur Davalı ..., davalı ...'...

      Muvazaa iddiasına dayalı tasarrufun iptali davaları her zaman açılabilecek olup, muvazaa iddialarında hak düşürücü süre ya da zaman aşımı süresi söz konusu olmaz. Bu, hükümsüzlüğün doğal bir sonucudur. Tasarrufun iptali davasında tasarrufun, borcun doğum tarihinden sonra yapılması dava açılabilmesinin sebeplerinden biriyken, muvazaa davalarında işlemin ne zaman yapıldığının bir önemi yoktur. Nitekim, kesin hükümsüz sayılan bir işlemin ne zaman yapıldığının bir önemi de bulunmamaktadır. Zira işlem, yapıldığı andan itibaren geçersiz sayılır. Davaya konu edilen muvazaalı işlem, borcun doğumundan önce veya sonra yapılmış olsa da butlan yaptırımına tabidir. Temlik eden kişinin yaptığı bir bağış ya da ivazsız tasarruf ancak gerçek iradeye uygun değilse iptal edilebilir. " belirlemesinde bulunmuştur. Davacının alacağının dayandığı Edine 2....

      e satışının yapıldığı, tanık beyanları ile muvazaa iddiasının açıkça kanıtlanamadığı, taşınmazın tapu kaydının arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi şerhinin bulunmadığı, davalılar arasında yakınlık akrabalık bağının da olmadığı, bu sebeple tapu iptali tescil talebinin yerinde olmadığı ve sözleşmenin geriye doğru feshedilmesi halinde sözleşme tarafının kira, gelir kaybı vs. gibi yararlarını yükleniciden talep etmesi mümkün olmayacağı gerekçesiyle, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir. Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir. Mahkemece, her ne kadar davalılar ... ile diğer yüklenici davalı şirket arasında muvazaa iddiasının ispatlanmadığı gerekçesiyle tapu iptali-tescil istemi reddolunmuşsa da; dosya kapsamı ile dinlenen tanık anlatımlarından davaya konu arsa üzerine inşaat yapılacağına ilişkin tabelanın uzunca süre arsa üzerinde yer aldığı, davacı arsa sahibine ait olduğu sabit olan iki adet eski evin yıkılmaksızın arsa üzerinde halen bulundukları, tanık ......

        - K A R A R - Davacı vekili, davalının alacağının dayanağı olan senedin gerçek bir borç ilişkisine dayalı olarak düzenlenmediğini, müvekkilinin talebi üzerine aile konutu şerhi konulan taşınmazın başka türlü satışı mümkün olmadığından, bu yolla satışının sağlandığını, satış bedelinin, düzenlenen sıra cetvelinde alacağı muvazaalı olan davalıya ödenmesine karar verildiğini ileri sürerek, sıra cetvelinde davalıya ayrılan payın iptali ile bu tutarın müvekkiline ödenmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, alacağın varlığının daha önce açılan itirazın iptali davasında kesin olarak belirlendiğini, öte yandan müvekkilinin alacağının davacı alacağından önce doğduğunu savunarak davanın reddini istemiştir....

          nun 277. ve devamı maddelerine dayanılarak açılmış tasarrufun iptali istemine ilişkindir....

          Mahkemece, taşınmaz açısından bedel farkının tek başına iptal nedeni olmayacağı araç satışının ise davalı ...’nin ihtiyacı olduğu için yapılmış olduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava İİK’nın 277 vd maddelerine dayalı olarak açılmış tasarrufun iptali istemine ilişkindir....

            "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı ... vekili Avukat ... tarafından, davalılar ... vd aleyhine 19/04/2011 gününde verilen dilekçe ile muvazaa nedeni ile tapu iptal ve tescil istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın reddine dair verilen 07/02/2012 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davacı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. Dava, muvazaa ve kanuna aykırılık nedeni ile taşınmaz pay satışının iptali ve önceki malik adına tescili istemine ilişkindir. Yerel mahkemece, davanın dava şartı (hukuki yarar) yokluğundan reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz olunmuştur....

              Maddesinde, trafikten men edilerek alıkonulan araçların sahipleri tarafından 6 ay içinde teslim alınmayan ve aranmayan araçların hazinece satılarak bedellerinin emanet hesabına alınarak, bu işlemler sırasında yapılan masrafların satış bedelinden mahsup edileceği düzenlenmiş olup, bu yasanın uygulanmasına yönelik çıkarılan Karayolları Trafik Yönetmeliğinin “Araçları kaldıran ve çekenler ile araç sahiplerinin sorumluluğu” başlıklı 121/b-2. bendine göre araç sahiplerinin, araçlarının kaldırılıp götürülmesi sebebiyle yapılmış olan bütün masrafları ödemek zorunda olduğu yönünde paralel bir hükme yer verilmiş ve 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun Ek-14....

                Maddelerinde öngörülen şekil koşullarından yoksun bulunduğundan ve satış işlemininde aslen tarafların gerçek iradesine uymadığından geçerli olmadığı kabul edilerek tapu iptali tescil talebinin kanıtlandığı kabul edilerek Fındıkpınarı 294 ada 8 parselde ki taşınmazdaki payın 2320 olarak kabul edilerek 346/2320 oranındaki payın davalı adına olan kaydının iptali ile davanın kabulüne, yönelik karar verilmiştir....

                UYAP Entegrasyonu