Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Bankasınca da rehnin kaldırıldığını, davacının satış anında aracın kaydını üzerine almış olsa araç üzerine haciz konulmayacağını, davalının olayda kusuru bulunmadığını savunarak davanın reddini istemiştir. Mahkemece trafikte kayıtlı bulunan araçlar yönünden resmi şekilde yapılmayan araç satış ve devirleri geçersizdir,davalının takasa konu ettiği araç trafikte -kayıtlı araç olup,yanlar arasında resmi biçimde yapılmış bir ... işlemi olmadığından 29.7.2004 tarihli ... (oto ön satış ) sözleşmesinin geçersiz olduğu ayrıca söz konusu araç üzerine hacizler konulmuş olduğu, bu hacizlerin bir kısmının davanın açılmasından sonra terkin edildiği, Isparta 2.İcra Müdürlüğünün 2004/200 sayılı dosyası üzerinde de haciz konulduğu, bu haczin terkin edilmemiş olup,... Bankasınca kurulmuş bulunan rehin şerhinde terkin edilmemiş olduğu,bir an için ......

    Noterliği'nin ... tarih ve ... yevmiye numaralı vekaletnamesi ile yetkili kılınarak vekaleten satış işlemlerini yürüttüğü dava dışı ...'e ait ... plaka sayılı ... marka aracın satışına ilişkin Antalya ... Noterliği'nin ... tarih ve ... yevmiye nolu araç satış sözleşmesinden kaynaklı olarak alacak istemine ilişkin dava ikame etmiş ise de davacının araç satış sözleşmesinin tarafı olmadığı, yalnızca vekil sıfatıyla satış işlemine aracılık ettiği, davacının bakiye araç bedeline istinaden davalı tarafından verildiğini iddia ettiği ve dosyaya aslını sunamadıklarını beyan ederek fotokopisini sunduğu senet üzerinde de davacının adının yer almadığı, eldeki davanın ... plaka sayılı aracın sahibi ve araç satış sözleşmesinin tarafı olan ... tarafından açılması gerektiği anlaşıldığından davanın aktif husumet yokluğu nedeniyle reddine karar vermek gerektiği sonuç ve kanaatine varılarak aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....

      Davalı, gayrimenkul satış vaadi sözleşmesinin 5. maddesinde peşinat ödendiğinde zilyetliğin devredileceğinin öngörülmesine karşın zilyetliğin devredilmediğini, kullanım bedelinden sorumlu tutulmalarının mümkün olmadığını savunarak davanın reddini dilemiş, karşı davasında ise, sözleşme gereği toplam 279.980,76 TL miktarında ödeme yapıldığını ileri sürerek; şimdilik 10.000,00 TL'nin avans faizi ile birlikte davacı- karşı davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir. Mahkemece, asıl ve karşı davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, taraflarca temyiz edilmiştir 1-Asıl dava, gayrimenkul satış vaadi sözleşmesinin feshi nedeniyle taşınmazın tahliyesi, aylık kullanım bedeli ve ecrimisil bedelinin tazmini, karşı dava ise sözleşme gereği ödenen bedelin tahsili istemlerine ilişkindir....

        "İçtihat Metni"Mahkemesi :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne, kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Davacı vekili, taraflar arasındaki Harici Araç Alım-Satım Devir Sözleşmesi gereğince 22.300.-YTL. satış bedelinin peşin olarak davalıya verildiğini, davalının araç üzerinde bulunan hacizleri kaldırmadığını, bu nedenle resmi satışın yapılmadığını, taraflar arasındaki sözleşmenin feshi ile satış bedelinin faiziyle birlikte iadesi gerektiğini, satışa konu aracı iadeye hazır olduklarını ileri sürerek 22.300.00.-YTL. satış bedelinin 10.07.2004 tarihinden itibaren işleyecek ticari faiziyle birlikte ayrıca 5.000.-YTL. cezai şartın davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

          Tüketici Mahkemesinin 2007/41 D.İş sayılı dosyası ile yapılan bilirkişi incelemesi sonucu üretimden kaynaklanan gizli ayıp tespit edildiğini, finansal kiralama sözleşmesi uyarınca müvekkili şirketin kira ödemelerini muntazaman yerine getirdiğini, ancak aracı amaca uygun şekilde kullanamadığını, dava dışı kiralayan Yapı Kredi Finansal Kiralama Anonim Ortaklığının dava konusu araçla ilgili olarak satım sözleşmesinin feshi dahil satıcı davalılara yasal başvuruları yapmaya ve dava açmaya müvekkilini yetkili kıldığını ileri sürerek gizli ayıp nedeniyle satış akdinin feshine, 115.000 Euro satış bedelinin alım tarihinden itibaren libor faizi ile aynen veya ödeme tarihindeki T.C. Merkez Bankası efektif satış kur üzerinden YTL karşılığının davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep etmiştir. Davalı .......

            Sayılı takip dosyasının incelenmesinde; Alacaklının T1 borçlunun Şerife Ayna olduğu, takibin ilamsız olduğu, takip miktarının 87.000,00 TL asıl alacak olduğu, ödeme emrinin tebliği üzerine borçlunun 16/04/2018 tarihinde borca itiraz ettiği anlaşılmşıtır. İskenderun 1.Noterliği'nin 09/01/2018 tarih ve 00638 yevmiye nolu satış sözleşmesinin incelenmesinde; Satışa konu aracın 34 XX 544 plakalı, Volkswagen marka araç olduğu, satıcının T3, alıcının T1 olduğu, satış bedelinin 90.000,00 TL olduğu, satış bedelinin alındığı, aracın alıcıya teslim edildiğinin belirtildiği anlaşılmıştır. Diyarbakır 1. Noterliği'nin 22/01/2018 tarih ve 2314 yevmiye nolu ihtarnamesinin incelenmesinde; Keşidecinin T1 muhatabın T3, ihtarname konusunun araç satış sözleşmesinin feshi ve ödenen bedelin faizi ile geri ödenmesi olduğu anlaşılmıştır. Satışa konu araçla ilgili yapılan ekspertiz inceleme raporlarının dosya arasına sunulduğu anlaşılmıştır....

            Mahkemece; davanın araç bedeli yönünden kısmen kabulü ile 140.000,00-TL'nin 03/12/2007 tarihinden itibaren yasal faiziyle birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, davacının araç bedeli ile ilgili fazlaya ilişkin talebi ile avans faizi talebinin reddine, davacının araçsız kaldığı dönem için fazlaya dair hakları saklı kalmak kaydı ile 1.195,00-TL tazminatın 14/12/2012 tarihinden itibaren yasal faiziyle birlikte davalından alınarak davacıya verilmesine, davacının bu konudaki avans faizi talebinin reddine, karar verilmiş; hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir. 1-Davacı, davalıdan satın aldığı araçta hukuki ayıp bulunduğunu belirterek bu davayı açmıştır. İlk derece yargılama makamınca görüşüne başvurulan bilirkişi raporuna da dayanılmak suretiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir....

              "İçtihat Metni"MAHKEMESİ:Asliye Hukuk Mahkemesi (Tüketici) Taraflar arasındaki sözleşmenin feshi ve alacak hukukuna ilişkin davada ... 2. Asliye Hukuk (Tüketici) ile 1. Sulh Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belli edilmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi gereği düşünüldü: K A R A R Dava, taraflar arasında düzenlenen 6 m2'lik el dokuma halı satış sözleşmesinin feshi ve alacak davasıdır. 4077 Sayılı Tüketicinin Korunması Hakkındaki Yasanın 3/d maddesinde hizmet: Bir ücret veya menfaat karşılığında yapılan mal sağlama dışındaki her türlü faaliyet olarak, 3/e maddesinde; tüketici: Bir mal veya hizmeti ticari veya mesleki olmayan amaçlarla edinen, kullanan veya yararlanan gerçek ya da tüzel kişi olarak tanımlanmıştır....

                Davacıya ait 34 XX 737 Plakalı aracın noterden düzenlenen mülkiyetin saklı tutulması kaydıyla satış sözleşmesi ile davacı tarafından davalıya 30/11/2016 tarihinde 24.000,00 TL'ye satıldığı, bu bedelin ödenmediği, aracın davalı adına tescil edilmesinden sonra davalının borçları nedeniyle aracın trafik kaydına alacaklılar tarafından haciz konulduğu, ilk başta davacının davalı Zekiye'yi davalı olarak gösterdiği, daha sonra mahkemece araç üzerine haciz koyan alacaklılara dava açması için davacıya süre verildiği, davacı tarafından aracın kaydına haciz koyan haciz alacaklılarına karşı birleşen davanın açıldığı, davacının davalının borcunu ödememesi nedeniyle sözleşmenin feshi ile dava konusu plaka sayılı aracın trafik kaydının iptali ile adına tescilini ve araç üzerine konulan takyidatlarının kaldırılması talebinde bulunduğu, davacı ile davalı arasında....

                ye de husumet yöneltildiğini belirterek satım sözleşmesinin feshi ile araç satış bedeli 72.170,00 TL, ABT-ECU donanım bedeli 3.033,98 TL ve 2008-2010 yılları arası kasko ve zorunlu trafik sigorta bedelleri olmak üzere toplam 83.060,11 TL'nin ödeme tarihlerinden itibaren ticari reeskont faizi ile birlikte tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalılar vekili; davacının süresinde ayıp ihbarında bulunmadığı gibi dava zamanaşımının da dolduğunu, davacının aracı 1,5 yıl süre ile sorunsuz olarak kullandığını, arızanın üretimden değil tamamen kullanım şartlarından kaynaklandığını belirterek davanın reddine karar verilmesini istemiştir. Mahkemece toplanan deliller ve dosya kapsamına göre; dava konusu aracın davalı ... Oto Paz. ve Tic. A.Ş.'...

                  UYAP Entegrasyonu