Sayılı dosyasına sunulan dava dilekçesinde özetle; taraflar arasında 27/04/2021 tarihli Filo Araç Satış Sözleşmesi yapıldığı, sözleşme kapsamında davalıya indirim uygulanarak 8 adet araç satışı yapıldığı, davalının sözleşme şartlarına aykırı şekilde süre ve kilometre şartına uymadan araçların 3. kişilere satış yapılması sebebiyle sözleşme kapsamına göre yapılan indirimlerin iadesinin talep edildiği, taraflar arasında görülmekte olan İzmir .... ATM'nin ... Esas sayılı dosyası ile birleştirilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. İzmir ....ATM'nin ... E. Sayılı dosyasına sunulan cevap dilekçesinde özetle; sözleşme kapsamındaki araçların 3....
Noterliğinin 20/12/2018 tarihli 29728 yevmiye numaralı araç satış sözleşmesinin iptali ile 34 XX 350 plakalı CZC936209 Motor WVWZZZ3CZJE171003 şasi numaralı aracın müvekkili davacı adına tesciline, aracın noterden satış tarihinden sonra davalının borçlarından dolayı aracın trafik kaydı üzerine konulan takyidatların da kaldırılmasını talep ve dava etmiştir. CEVAP: Davalı cevap dilekçesi sunmamıştır. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI: Mahkemece; davanın kabulü ile; trafik sicilinde davalı adına kayıtlı 34 XX 350 plaka sayılı araç trafik kaydının iptali ile aracın davacı adına tesciline, araç üzerindeki takyidatların kaldırılmasına ilişkin talebin reddine karar verilmiştir. Karara karşı davacı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuştur....
Bu nedenle davalının emniyetteki beyanları ve 43.000 TLnın aracından çalınması ile ilgili müşteki sıfatı ile yaptığı başvuruda araç bedeli olarak 43.000 TLyı alıp torpido gözüne koyduğu,notere araç satışı için gittikleri esnada paranın araç camı kırılarak çalındığı bildirilmekle,davalının savcılıktaki ifadesinde ise bu kez ,parayı kendisinin almadığı,aracın torpido gözüne davacı tarafça konulduğu bildirilmiştir. Söz konusu aracın satış işlemi harici sözleşme kapsamında kalmış,araç noterden davacıya satılmamış,ayrıca araç emniyet kanalı ile davalıya teslim edilmiştir. Bu açıdan araç bedeli 43.000 TLnın davalı tarafça alınıp alınmadığı hususunun davacı tarafça tam ispatlanamadığı,bu doğrultuda davacının yemin deliline de dayandığı gözetilerek ,davacı tarafa davalıya yemin teklifinde bulunup bulunmadığı hatırlatılarak sonucuna göre karar verilmesi gerekirken,davacıya yemin teklifinin hatırlatılmaması nedeniyle mahkemenin kararı usul ve hukuka aykırı bulunmuştur....
Dava;harici araç satışından kaynaklanan alacak istemine ilişkindir. 1-Davacının trafik kaydının iptali ve adına tescili talebinin incelenmesinde; Somut olayda;davacı ile davalı şirket ortakları arasında düzenlenen harici araç satış sözleşmesi ile davaya konu edilen ..... plakalı aracın 65.000 TL bedelle davacıya satışı hususunda tarafların anlaştıkları,bu kapsamda davacı tarafından 25.000 TL'nin davalı şirket ortaklarına elden ödendiği, kalan 40.000 TL'lik bedelin ise banka havalesi yolu ile davalıya farklı zamanlarda ödendiği,ayrıca araca ait tüm trafik,sigorta ve vergi cezalarının da davacı tarafça ödendiği,bu şekilde tüm araç bedelinin davacı tarafça davalıya ödenmesine rağmen davaya konu edilen aracın davacıya devrinin yapılmadığı ileri sürülerek ,davacı tarafından eldeki davanın açıldığı sabittir....
Dava, taraflar arasında imzalanan 25/02/2009 tarihli harici araç satış sözleşmesi ile resmi satış sözleşmesi tarihleri arasında dava konusu araca ilişkin olarak tahakkuk eden ve davacı tarafından ödenen vergi cezalarının davalıdan tahsili talebiyle başlatılan icra takibine itiraz üzerine açılan itirazın iptali davasıdır. Mahkemece, davanın reddine, karar verilmiş ve karara karşı davacı vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur. Davacı vekilinin mahkemece işbu dosyası ile birebir örtüşen Ankara 9. Asliye Ticaret Mahkemesi'nin 2015/607 E., 2016/711 K. Sayılı kararına taban tabana zıt karar verildiğine yönelik istinaf sebebi incelendiğinde, Dosyaya ibraz edilen taraflar arasında imzalanan 25/02/2009 tarihli harici araç satış sözleşmesi ile; davacı "satıcı", davalı "alıcı" sıfatıyla, ... plaka sayılı aracın satışına ilişkin 25.02.2009 tarihli Araç Satış Sözleşmesini imzalamıştır....
Buna göre; tescil edilmiş araçların her çeşit satış ve devirlerinin araç sahibi adına düzenlenmiş tescil belgesi esas alınarak noterlerce yapılacağı, noterlerce yapılmayan satış ve devirlerin geçersiz olduğu ifade edilmiştir.Böylece dava dışı 3.şahıs adına tescil edilmiş taşıta ilişkin taraflar arasındaki harici "satış mukavelesi" geçersiz olup, sebepsiz zenginleşme hükümlerine göre davacının aracı iade etmesi, akidi olan davalının da satış parasını ödemesini gerekir. Ne var ki araca kayıt maliki tarafından el konulmakla davacının teslim borcu gerçekleşmiştir....
Dava konusu araç davacı adına trafikte kayıtlı iken taraflar arasında araç alım-satımına ilişkin harici sözleşme yapılmıştır. 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 3176 sayılı Kanunla değişik 20/d maddesine göre tescilli araçların her çeşit satış ve devirlerinin noterlerce yapılması zorunludur. Harici satış ve devirler geçersiz olup, geçersiz sözleşmeye dayalı olarak davacının taleplerde bulunamayacağı gözetilmeden yazılı biçimde karar verilmesi doğru olmayıp, hükmün bozulması gerekmiştir. SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle kararın davalı yararına BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, 22.04.2010 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Dava konusu araç davacı adına trafikte kayıtlı iken taraflar arasında araç alım-satımına ilişkin harici sözleşme yapılmıştır. 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 3176 sayılı Kanunla değişik 20/d maddesine göre tescilli araçların her çeşit satış ve devirlerinin noterlerce yapılması zorunludur. Harici satış ve devirler geçersiz olup, geçersiz sözleşmeye dayalı olarak davacının taleplerde bulunamayacağı gözetilmeden yazılı biçimde karar verilmesi doğru olmayıp, hükmün bozulması gerekmiştir. SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle kararın davalı yararına BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, 22.04.2010 gününde oybirliğiyle karar verildi....
(Emsal Yargıtay HGK'nın 10/06/2009 tarih, 2009/19- 206 esas ve 2009/246 karar sayılı ilamı) Ancak taraflar arasında varlığı ihtilaflı olan sözleşme kapsamında araç bedeli olarak ödeme yapıldığına ilişkin havale dekontlarında şerh bulunması sözleşmenin varlığına delalet etmeyeceğinden sözleşmeyi ve yapılan ödemelerin bu sözleşme sözleşme kapsamında olduğu iddiasını ödemeyi yapan, somut olayda davacı ispat etmelidir. (Emsal Yargıtay 13. HD'nin 08/07/2015 tarih, 2015/10719 esas ve 2015/23628 karar sayılı ilamı) Taraflar arasında haricen satım sözleşmesi kurulmuş, satıma konu araç davacıya teslim edilmeden davacı sözleşmeden dönmüştür. Söz konusu icra takibi araç satış sözleşmesi için davacı tarafından ödenen kaparodan kaynaklanmaktadır.177. maddeye göre "Sözleşme yapılırken bir kimsenin vermiş olduğu bir miktar para, cayma parası olarak değil sözleşmenin yapıldığına kanıt olarak verilmiş sayılır. Aksine sözleşme veya yerel âdet olmadıkça, bağlanma parası esas alacaktan düşülür."...
sinin 634.) maddesi gereğince düzenlenmiş mülkiyet aktarımı ile ilgili resmi bir sözleşme de bulunmamaktadır. Bu durumda, 07.10.1953 tarih 8/7 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı uyarınca; taşınmazın alımına katkıda bulunduğunu iddia eden davacının bu katkısına dayanarak ayın (mülkiyet) talebinde bulunması mümkün bulunmamaktadır. Diğer yönden ; dava konusu 78 SC 110 plakalı araç 2004 yılında satış yoluyla davalı koca adına tescil edilmiştir. Davacı vekili, araç üzerinde vekil edeninin katılma alacağı bulunduğunu ileri sürerek trafik kaydının 1/2 oranında iptalini istemiş ise de katılma alacağı yönünde bir talepte bulunmamıştır. Kural olarak, 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu hükümlerine göre artık değere katılma ve değer artış payı alacağının konusu para olup, ayın istenemez....