Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

HMK'nın 389. maddesi uyarınca, uyuşmazlık konusu olan mal, hak ve alacaklar üzerine ihtiyati tedbir konulması mümkün olup, dava haksız fiile dayalı manevi tazminat istemine yönelik olduğundan, davacılar vekilince davalı adına kayıtlı araç ve taşınmazlar üzerine ihtiyati tedbir kararı verilmesi istenmiş ise de tedbir konulması istenen taşınmaz ve araçların mülkiyetinin açılan tazminat davasının konusu olmadığı, talebin dayanağını oluşturan HMK'nın 389 ve devamı maddelerindeki yasal koşulların da somut olayda bulunmadığı anlaşılmakla İlk Derece Mahkemesince talebin reddine karar verilmiş olmasında, usul ve esas yönünden yasaya aykırı bir durum bulunmamıştır....

    düzenlenen 17/03/2014 tarihli ve 02183 yevmiye sayılı araç satış sözleşmesi ile dava dışı ...'in kardeşi davalıya satıldığını, şikayet üzerine dava dışı ... hakkında .. 2014/1279 sayılı dosyası üzerinden soruşturma başlatıldığını belirterek, davaya konu aracın mülkiyetinin müvekkiline ait olduğunun tespitini ve tescilini istemiştir. Davalı, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. Mahkemece, " .. " gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir. Dosya kapsamındaki bilgi ve belgeler incelendiğinde; .. düzenlenen 17/03/2014 tarihli araç satış sözleşmesi ile dava konusu aracın davacı tarafından davalıya satıldığı anlaşılmaktadır. Davacı, davalının ablası olan dava dışı ...'in hileli davranışları ile iradesinin sakatlandığını ileri sürerek yapılan noter satış sözleşmesinin iptalini, araç mülkiyetinin tesbitini ve tescilini talep etmiştir. Noter tarafından düzenlenen sözleşmeler resmi senet niteliğindedir....

      İhtiyati tedbir kararına itiraz eden davalı N-T Lojistik Orman Ür. Turz. Hayv. İç ve Dış Tic. San. Ltd....

      İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: İlk derece mahkemesi tarafından yapılan yargılama sonucunda; "....Dosyanın yapılan incelemesinde; Davacı vekilinin dava dilekçesinde davacının kendisine ait 34 XX 886 plakalı aracı davalı T3 vekalet vermek suretiyle sattığını, bedelini alamadığını, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 20.000,00 TL'nin davalıdan tahsilini talep ettikleri, davacı vekili her ne kadar 34 XX 886 plakalı araç üzerine ihtiyati tedbir konulmasının talep etmiş ise de, davanın vekalet ilişkisinin kötüye kullanılmasına dayalı alacak davası olup, aracın mülkiyetinin davalı olmadığı anlaşıldığından davacı vekilinin ihtiyati tedbir talebinin yine ortada vadesi gelmiş ve likit alacak olmadığından ve alacağın varlığı yargılamayı gerektirdiğinden davacı vekilinin ihtiyati haciz talebinin reddine karar vermek gerekmiş ......1- Davacı vekilinin ihtiyati tedbir ve ihtiyati haciz taleplerinin şartları oluşmadığından REDDİNE,....." dair karar verilmiştir....

      Noterliğinin 24175 yevmiye numarası ile vasiyetname düzenlendiği, bu vasiyetname ile 34 XX 901 plakalı ticari minibüs hattında olan ticari plakayı ve hatta kullanılan 2014 model Karsan marka ticari minibüsü davalıya vasiyet ettiği, bu tasarrufun saklı payları ihlal ettiği ileri sürülerek tenkis talep edildiği, vasiyetname konusu aracın devrinin önlenmesi ve ticari faaliyetinin durdurulmasını sağlayacak şekilde ihtiyati tedbir kararı verilmesi talep edilmiş ise de,, tenkis talepli davaların konusunun para alacağı olduğu, iddianın ispatı halinde kural olarak tenkis alacağının hüküm altına alınacağı, murisin tasarrufunun saklı payları ihlal ettiğinin ileri sürüldüğü dolayısıyla dava konusu menkul malın mülkiyetinin ihtilaf konusu olmadığı, ihtiyati tedbir talebine konu aracın mülkiyetinin dava konusu olmaması , mevcut delil durumuna göre yaklaşık ispat koşulunun sağlanmadığı, bu nedenlerle HMK 389.maddesindeki koşulların mevcut olmadığı anlaşıldığından talebin yerinde olmadığı ,...

      aleyhine 01/10/2009 gününde verilen dilekçe ile araç mülkiyetinin tescilinin istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kabulüne dair verilen 06/12/2011 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davalılar vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. 1)Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasaya uygun gerektirici nedenlere, özellikle delillerin değerlendirilmesinde bir isabetsizlik görülmemesine göre davalıların aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları reddedilmelidir. 2) Davalıların diğer temyiz itirazlarına gelince; Dava, araç mülkiyetinin tescili istemine ilişkindir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalılar tarafından temyiz edilmiştir....

        ya ait olduğunu bildirmesi üzerine aracın ticari plakadan ayrı olarak çıplak mülkiyetinin haczinin talep edilip aracın fiilen haczedildiğini, aracın ticari plakadan ayrı olarak çıplak mülkiyetinin gerçekte borçluya ait olduğunu savunarak davanın reddini istemiştir. Davaya dahil edilen borçlu duruşmada, dava konusu aracın mülkiyetinin davacıya ait olduğunu, ticari hattı çalıştırma hakkını davacıdan kiraladığını beyan etmiştir. Mahkemece, takip borçlusu tarafından işletilen ticari aracın mülkiyetinin davacı 3.kişiye ait olup trafik kaydının da davacı adına olduğu gerekçeleriyle davanın kabulü ile araç üzerine konulan haczin kaldırılmasına karar verilmiş, hüküm, davalı alacaklı vekilince temyiz edilmiştir....

          Davalı vekili, emtianın mülkiyetinin müvekkiline ait olduğunu ileri sürerek delillerini ibraz etmiştir. Mahkemece, menkul malın mülkiyetinin teslimle alıcıya geçeceğinden davalı alıcı malı teslim almayıp parasını ödemediğinden yapı kredi depolarına konan 3.904.56 m/ton paletli buğday küspe yükünün mülkiyetinin davacıya ait olduğunun tespitine karar verilmiş, karar davalı vekilince temyiz edilmiştir. Davacının talebi, gemiden tahliye edilerek ve gümrük işlemleri tamamlanarak depolara konan 3.904.56 m/ton paletli buğday küspesi yükünün mülkiyetinin kendilerine ait olduğuna ilişkin tespit istemini içermektedir. Başka bir ifade ile davacı olumlu tespit talebinde bulunmuştur. Eda davası açılması mümkün olan hallerde olumlu tespit davası açılamaz. Zira bu gibi durumlarda dava açmakta hukuki yararın varlığından söz edilemez. Mahkemece bu yönler gözetilmeksizin yazılı şekilde hüküm kurulmasında isabet görülmemiştir....

            Sulh Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belli edilmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi gereği düşünüldü: K A R A R Dava, 1997 yılında ... satılan 1972 model araç mülkiyetinin tespiti istemine ilişkindir. Dosya kapsamından, davanın 27.08.2007 tarihinde 1.500.- YTL. değer gösterilerek sulh hukuk mahkemesinde açıldığı anlaşılmaktadır. Araç mülkiyetinin tespiti istemine ilişkin uyuşmazlıkta; H.Y.U.Y.'nın 8/1. maddesi, dava tarihi ve değeri esas alınmalıdır. O halde; görevli mahkeme sulh hukuk mahkemesidir. SONUÇ: Yukarıda belirtilen nedenlerle; H.Y.U.Y.’nın 25. ve 26. maddeleri gereğince İzmir 5. Sulh Hukuk Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE 04.07.2008 gününde oybirliğiyle karar verildi....

              "İçtihat Metni" Davacı Abdulkadir... ile davalı ... aralarındaki araç mülkiyetinin tesbiti ve tescili davasına dair Akhisar Sulh Hukuk Hakimliğinden verilen 15.10.2009 günlü ve 2005/962 E.-2009/1394 K.sayılı hükmün Onanması hakkında dairece verilen 27.09.2010 günlü ve 2010/14738 E.-2010/15186 K.sayılı ilama karşı davacı vekili tarafından kararın düzeltilmesi istenilmiştir. Düzeltme isteğinin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Dava, araç mülkiyetinin tesbiti ve tescili istemine ilişkin olup, hüküm Sulh Hukuk Mahkemesinden verilmiştir. H.U.M.K.nun 440.maddesi uyarınca Yargıtay’ın bu çeşit kararları hakkında karar düzeltilmesi yoluna gidilemez. Bu nedenle dilekçenin REDDİNE, peşin alınan temyiz harcının istek halinde düzeltme isteyene iadesine, 07.03.2011 gününde oybirliğiyle karar verildi....

                UYAP Entegrasyonu