Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İSTİNAF KONUSU KARAR: Mahkemece “ ....aldırılan asıl ve ek bilirkişi raporlarında davaya konu 34 XX 887 plaka sayılı 2014 model aracın resmi kaydı ile aracın mevcut tipi, şanzımanı ve donanımı ile uyumluluk belgesindeki bilgiler ile araç üzerindeki motor teknik özelliklerinin uyuşmadığı, aracın bu yönü nedeniyle ayıplı olduğu, ayıbın davacının kullanımı nedeniyle oluşmadığı, bu nedenle aracın davacı tarafından bundan sonraki satışında da sorun yaşatabileceği, satışı zorlaşabileceği, hatta imkansız hale gelebileceği, ayrıca aracın 25/09/2016 tarihinde trafik kazasına karıştığı ve pert total işlemine tabi tutulduğu, davacının talebi olan ayıplı malın iadesi ve araç bedeli olarak ödenen 45.000,00 TL' bedelin geri istenmesi talebinin hayatın doğal akışı çerçevesinde kabul edilebilir bir talep olduğu, TBK'nın 219. maddesi gereğince davalı satıcının araçta bulunan gizli ayıpları bilmese veya bu ayıpların kendisi tarafından meydana getirilmese dahi bu ayıplardan sorumlu olacağının kanunun...

Takibe dayanak ilamın hüküm kısmında; " Davanın kabulü ile dava konusu Volswagen marka Passat 1.4 TSİ BMT 125 PS Comfortline DSG 2016 model CZC442529 Motor no WVWZZZ3CZGE210915 şase no'lu 34 XX 211 plaka no'lu aracın tüm takyidatlarından ari bir şekilde davalıya iadesi ile aracın ayıpsız misli ile değişimine," karar verildiği, bu durumda Yargıtay içtihatları uyarınca, faiz hesaplanabilmesi için borçluya muhtıra gönderilerek, araç bedelinin işleyecek faizi ile birlikte tahsilinin talep edilmesi gerektiği, nitekim alacaklının da bu duruma uygun şekilde, İcra Müdürlüğü'nden, araç bedelinin işleyecek faizi ile birlikte tahsili için borçluya muhtıra gönderilmesini talep ettiği, borçlunun da takibe dayanak mahkeme ilamına karşı yasa yoluna gideren araç bedelinin faizi ile birlikte hesaplanan karşılığını teminat olarak temin ettiği anlaşılmakla; ( bkz.Yargıtay 12. HD'nin 04/03/2201 tarih, 2021/1317 Esas-2021/2422 Karar sayılı ilamında; ".......

Davacı tarafından açılan davanın yapılan açık yargılaması sonunda; DAVANIN ÖZETİ Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin, ... markalı araç ve yedek parça satışı yanı sıra yetkili teknik servis sıfatıyla araç bakım ve onarım işiyle iştigal ettiğini, davalının ... markalı ... plakalı aracın maliki olduğunu, davalıya ait olan ... plakalı aracın, 16.04.20218 tarihinde geçirdiği kaza sonucu oluşan hasarın onarımı için 17.04.2018 tarihinde müvekkili şirkete getirildiğini ve araç ile ilgili olarak ... iş emri nolu servis fişi ile de aracın müvekkili firmaya onarım için tesliminin davalı tarafından yapıldığını, müvekkili şirket tarafından aracın hasarına yönelik olarak gerekli onarım işlemlerinin yapılması esnasında yine davalının mağdur olmamasına yönelik olarak müvekkili firma tarafından davalıya ikame araç formu ile de araç teslimi müşteri memnuniyeti kapsamında yapıldığını, davalının aracı ile kazaya sebebiyet vermiş bulunan ... plakalı aracın ise ......

    Şöyle ki 2918 Sayılı Karayolları Trafik Kanunu'nun 20/d maddesine uygun yapılmayan araç satışı geçersiz olup, 2009/9675-11687 herkes aldığını, sebepsiz zenginleşme ilkesine göre aynen iade etmelidir. Bu durumda, davacının ödediği verginin niteliği ve karşı taraf için sebepsiz zenginleşme oluşturup oluşturmayacağına ve B.K'nun 61 ve müteakip maddeleri gereğince veya vekaleten ... görme hükümlerine göre geri istenip istenemeyeceği tartışılmalıdır. Hemen belirtmek gerekir ki, aracın mülkiyetinin devri ile ilgili sözleşme geçersiz ise de, zilyedliğinin teslimi de ayrı bir sözleşme olup, taraflar arasındaki sözleşmenin zilyetliğin devir ve teslimi, davalının zilyet olduğu dönemde tahakkuk edecek vergi ve cezaların davalıya ait olacağına ilişkin hükümleri davalıyı bağlar. Araç ile ilgili tahakkuz edecek vergi veya cezaların üçüncü kişilerce ödenmesine ilişkin sözleşme yapılmasında kanuna aykırılık yoktur....

      üzerinde olduğunu meydana gelen arıza servis tarafından gerçekleştirilen işlemlerle ilgili olmadığını, Aracın servise geldiği 20.07.2017 tarihinde aracın garanti süresi dolduğunu aracın garanti süresi 3 yıl, aracın trafiğe çıkış tarihi 30.06.2014 olduğunu, aracın onarım ücreti 33.184,09 TL olduğunu, davacı müşteriden 13.988,62 TL alındığını, davacı servise 20.07.2017 tarihinde geldiğinde aracın su eksiltmesi şikayeti nedeni ile dışa kaçak olmadığı için silindir kapağı sökülmesi gerektiği, bu nedenle maliyetin artacağı davacıya bildirildiğini, yine davacı tarafından aracın her seferinde arıza yaptığı ve yolda kaldığı bu nedenle aracın çekici vasıtası ile servise çekildiği belirtildiği, ancak arızaların aracın çalışmasına engel olmadığını, araç 25.08.2017 tarihinde davacıya teslim edildikten sonra 06.09.2017 tarihinde egzoz uyarı ikazı yanıyor şikayeti ile geldiğini, ek su pompası değiştirilerek araç aynı gün davacıya teslim edildiğini, davacının 11.09.2017 de yine aynı arıza şikayeti ile...

        Bu kabul karşısında değer belirleme işleminin bizatihi icra müdürüne ait olduğu yönündeki yerleşik uygulama terk edilmiştir Bu durumda, Mahkemece ilamda yenisi ile değiştirilmesine karar verilen ayıplı ....... model aracın teknik donanımını gösteren bilgi ve belgelerin taraflardan temin edilerek, makine mühendisi bilirkişi aracılığı ile haciz tarihi itibariyle (aracın aynen teslimi için verilen 7 günlük sürenin sona erdiği tarih) aracın değerinin belirlenmesi ile oluşacak sonuca göre bir karar vermek gerekirken, eksik inceleme ile yazılı şekilde sonuca gidilmesi isabetsizdir. SONUÇ: Alacaklı vekilinin temyiz itirazının kabulü ile Mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366 ve HUMK'nun 428. maddeleri gereğince BOZULMASINA, taraflarca HUMK'nun 388/4....

          İSTİNAF NEDENLERİ: Davalı vekili, istinaf dilekçesinde özetle; aracın değerinin bilirkişi raporu ile araç birebir incelenerek tespit edildiğini, aracın kasko değerinin araçların marka ve modellerine göre belirlendiğini, aracın birebir incelenerek tespit edilen bir değer olmadığını, aracın kaza geçmişinin, kilometresinin, kullanım durumunun ve diğer özelliklerinin piyasa fiyatını belirlediğini, bilirkişinin de bu durumları nazara alarak kasko değerinden uzaklaşmış olduğunu belirterek kararın kaldırılması istemiyle istinaf kanun yoluna başvurmuştur. DELİLLERİN TARTIŞILMASI, HUKUKİ SEBEP VE GEREKÇE: Somut olayda uyuşmazlık takibe konu edilen araç bedelinin ne şekilde belirleneceği noktasındadır....

          Hukuk Dairesinin 2017/2144 Esas, 2019/122 Karar sayılı ilamında “sözleşmenin iptali ile aracın bedelinin tarafımıza ödenmesine, aracın ise davalıya iadesine” karar verildiğini, ancak Yüksek Mahkeme kararına göre aracın iade yükümlülüğü, ancak araç için ödenen bedelin geri ödenmesi halinde söz konusu olacağını, davalı tarafından bu yükümlülük yerine getirilmemiş olduğundan aracın teslimine yönelik başlattığı icra takibinin usul ve yasaya aykırı olduğunu, davalı tarafından ilama karşı temyiz kanun yoluna başvurulduğundan aracın iadesinin istenmesinin açıkça kötü niyetli olduğunu beyanla takibin iptaline ve tazminata hükmedilmesini talep etmiştir. Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; takibe konu ilamda, aracın müvekkiline iadesine karar verildiğini, araç bedeli üzerinden icra takibine başlanması üzerine, İstanbul Anadolu 22....

          Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına, davacının aynen iadeyi isteme hakkı varken, 09.04.2007 tarihli teslim-tesellüm tutanağında aracın motor kısmının davacıya teslim edildiğinin belirtilmesine, davalının da aynen iadeye hazır olduklarını bildirmesine göre, davacının bedelin tahsili için başlattığı icra takibine yönelik itirazın iptali davası, TMK.’nun 2. maddesinde belirtilen dürüstlük ve hakkın kötüye kullanılmaması ilkesine aykırı ise de; temyiz edenin sıfatına göre bu husus bozma nedeni yapılmamış, davacı vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddi ile hükmün onanması gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddi ile hükmün ONANMASINA ve aşağıda dökümü yazılı 1.60.-TL kalan onama harcının temyiz eden davacıdan alınmasına 22.6.2009 gününde oybirliğiyle karar verildi....

            olduğu 3.000 TL ödendikten sonra bakiye kalan 22.626,72 TL ve araç kiralama ücreti 5.400,00 TL olmak üzere toplam 28.026,72 TL'nin kaza tarihinden itibaren işleyecek ticari reeskont faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalıya tahmiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

            UYAP Entegrasyonu