Yüklenici davalılar, iş sahibi davacı ... tarafından imzalanan sözleşme konusu villadaki işlerin sözleşmedeki koşullarla yapımını yüklenmişlerdir. Bu sözleşme, somut olayda uygulanması gereken 818 Sayılı Borçlar Kanunu’nun 355. maddesinde tanımı yapılan bir eser sözleşmesidir. Davacı iş sahibi iş bedeline mahsuben fazladan ödenen 25.400,00 bedelinin iadesini ve 18.000,00 TL gecikme tazminatı ile ödediği 1.680,00 TL yönetim ve diğer giderlerin toplamı olan 20.080,00 TL maddi tazminatın davalılardan müteselsilen tahsilini dava etmiştir. Dosya kapsamındaki tüm deliller bilirkişi raporları birlikte değerlendirildiğinde; sözleşmenin davacı tarafça geriye etkili sonuç doğurur şekilde fesih olunduğu sonucuna varılmaktadır....
Yerel Mahkeme kararının özeti: Mahkemece toplanan deliller ve alınan bilirkişi raporu doğrultusunda davanın kabulüne karar verilmiştir Temyiz: Kararı davalı süresinde temyiz etmiştir. Gerekçe: Taraflar arasındaki uyuşmazlık davacıya 2010 yılı Ocak ayından itibaren ödenen aylık ücretinin önceki seneye göre az ödenmesinin 4857 sayılı İş Kanunu’nun 22. maddesi kapsamında geçerli olup olmadığıdır. 4857 sayılı Kanun'un "‘Çalışma Koşullarında Değişiklik ve İş Sözleşmesinin Feshi” başlıklı 22. maddesinde iş yeri şartlarında yapılacak esaslı değişikliklerin yapılabilme şartları düzenlenmiştir. 4857 sayılı Kanun'un 22. maddesinde: “İşveren, iş sözleşmesiyle veya iş sözleşmesinin eki niteliğindeki personel yönetmeliği ve benzeri kaynaklar ya da işyeri uygulamasıyla oluşan çalışma koşullarında esaslı bir değişikliği ancak durumu işçiye yazılı olarak bildirmek suretiyle yapabilir....
Asıl ve birleşen davalarda talepler inşaatın getirildiği seviye itibariyle ileriye etkili fesih ile tapu iptâli tescil istemli olarak ve terditli dava şeklinde ileri sürülmüş ise de; tapu iptâli ve tescil talepleri kabul edilmemiş ve sözleşme ile ek sözleşmeler feshedilmemiş olduğu ve davacı yanca karar temyiz edilmediğinden hukuki varlıklarını muhafaza ettikleri ortadadır. Kadıköy 4. Noterliği'nde düzenlenen sözleşme ve ek sözleşmede arsa sahipleri dışında davalılardan sadece yüklenici şirket taraf olup sözleşmeler ayakta bulunduğundan eksik işler bedeli sadece akdin tarafı olan yükleniciden talep edilebilir. Yükleniciden bağımsız bölüm ve hisse devralan veya cebri icra yoluyla pay sahibi olan üçüncü kişilerin arsa sahiplerine karşı akdi sorumlulukları bulunmadıkları gibi yüklenicinin borcunu taahhüt ettiklerine dair hiçbir delil bulunmadığından eksik işler bedelinden sorumlu tutulmaları mümkün değildir....
Noterliği'nin 07.03.2002 tarih ve 1523 yevmiye numaralı "Taşeron Sözleşmesi" gereğince davalıya toplam 38.750.00 TL ödeme yapıldığını, davalının edimini tamamlamadığını ifade ederek sözleşmenin feshi, eksik işlerin tamamlanması bedeli ve fazla ödemelerin istirdadı isteminde bulunmuş; davalı vekili, dayanak sözleşme ile satışı yapılan binanın eksik işlerinin yalnızca işçiliğinin üstlenildiğini, sözleşmedeki iş bedelinin 9.500,00 TL olduğunu, işin %80-85 oranında tamamlandığını, iş bedelinin ödenmediğini belirterek davanın reddi gerektiğini savunmuştur. Taraflar arasında düzenlenen ... 1. Noterliği’nin 07.03.2002 tarih ve 1523 yevmiye nolu "Taşeron Sözleşmesi" ile davalı yüklenici sözleşmede teknik şartları belirtilen inşaat işlerini yapmayı, davacı iş sahibi de götürü bedel 9.500.00 TL iş bedelini 30.05.2002 tarihinde 3.500,00 TL, 31.10.2002 tarihinde 6.000,00 TL olarak ödemeyi kabul etmiştir....
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Ticaret Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı hükmün temyizen tetkiki taraf vekillerince istenmiş ve temyiz dilekçelerinin süresi içinde verildiği anlaşılmış, eksiklik nedeniyle mahalline iade edilen dosya ikmâl edilerek gelmiş olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü: - K A R A R - Asıl dava, sözleşmenin haksız feshi nedeniyle uğranılan zarar ve gecikme cezalarının tahsili ile teminat mektuplarının iadesi istemiyle açılmış, birleşen dava ise, eksik bırakılan işlerin tamamlanmasından kaynaklanmıştır. Mahkemece asıl davanın reddine birleşen davanın ise kabulüne karar verilmiş, hüküm taraf vekillerince temyiz edilmiştir. Uyuşmazlık, mülga 818 sayılı BK.'nın 355 ve devamı maddelerinde düzenlenen eser sözleşmesinden kaynaklanmaktadır. Davacı yüklenici, davalı ise iş sahibidir....
- K A R A R- Davacı vekili, davalı yüklenici şirket ile müvekkilleri arasında 03.01.2008 tarihli arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi düzenlendiğini, yüklenicinin sözleşmeye göre edimlerini yerine getirmediğini, müvekkillerinin üzerlerine düşen yükümleri yerine getirdiğini ileri sürerek, sözleşmesinin ileriye etkili olarak feshini, eksik ve ayıplı işin mahiyeti itibariyle feshin mümkün olmadığının anlaşılması halinde müvekkillerine ait olan inşaat kısmının müvekkillerine teslimine, ortaya çıkan olumlu ve olumsuz zararın tazmini amacı ile davalı yükleniciden arsa tesliminden işin teslimine kadar geçen süre için aylık 150,00 TL olmak üzere ....300,00 TL kira bedeli, inşaat teslim tarihi olan ....07.2009 tarihinden teslime kadar geçen süre için aylık ....000,00 TL olmak üzere ....000,00 TL gecikme tazminatı, eksik ve ayıplı işlerin giderilmesi için şimdilik ....000,00 TL olmak üzere, toplam 32.300,00 TL'nin tahsilini talep ve dava etmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi Taraflar arasındaki sözleşmenin ileriye etkili feshi, cezai şart tazminatı davasının bozma ilamına uyularak yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne yönelik verilen hüküm süresi içinde fer'i müdahil ile davalılar vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Dosyadaki yazılara ve mahkemece uyulan bozma kararı gereğince inceleme yapılarak hüküm verilmiş olmasına, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına ve bozmanın şümulü dışında kalarak kesinleşen cihetlere ait temyiz itirazlarının incelenmesinin artık mümkün olmamasına göre yerinde bulunmayan temyiz itirazlarının reddiyle usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenlerden alınmasına, karara karşı tebliğ tarihinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme isteminde bulunulabileceğine, 10.02.2022 gününde oy birliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi - K A R A R - Davacı vekilince açılan, sözleşmenin ileriye etkili feshi, cezai şart tazminatı davası sonucunda mahkemece davanın kısmen kabulüne karar verilmiş olup, verilen kararın fer'i müdahil ve davalılar vekilince temyiz edilmesi üzerine Dairemizce 2021/3386 Esas, 2022/698 Karar sayılı ilamı ile yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. Bu kez Dairemiz kararına karşı davalı ... vekilince karar düzeltme talebinde bulunulmuştur. Dosyadaki yazılara, mahkeme kararında belirtilip Yargıtay ilamında benimsenen gerektirici sebeplere göre HUMK’nın 440. maddesinde sayılan nedenlerden hiçbirisine uymayan karar düzeltme isteğinin REDDİNE, alınması gereken karar düzeltme harcı davalı ... tarafından peşin olarak yatırıldığından yeniden harç alınmasına yer olmadığına ve takdiren 660,00 TL para cezasının karar düzeltme isteyenden alınarak Hazineye gelir kaydedilmesine, 13.09.2022 gününde oy birliğiyle karar verildi....
Bu belge içeriğinden, 15.09.2000 tarihli sözleşmenin ileriye etkili olarak feshedildiği anlaşılmaktadır. Feshin ileriye veya geriye etkili olması ayrımı, yüklenicinin yapımını yüklendiği inşaatı kısmen tamamlaması, fakat, temerrüdü yüzünden teslim edememesi halinde tasfiyenin nasıl yapılacağı ile ilgilidir. Çünkü, eğer feshin sonuçları geriye etkili olacaksa, sözleşme yokmuşcasına tasfiye edileceğinden yüklenici inşaattan yapamadığı kısma orantılı arsa payı değil, sebepsiz zenginleşme hükümlerine göre imal ettiği inşaatın bedelini alabilir. Fakat fesih ileriye etkili kabul edilirse, imalat oranına paralel arsa payının devri istenebilir. Bu husus, konunun görüşülmesi sırasında 25.01.1984 tarih ve 3/1 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararında ayrıntılı olarak tartışılmıştır. Kısaca ve yeniden belirtmek gerekirse, 29.11.2007 tarihli sözleşmede davalılar feshin ileriye etkili sonuçlar doğurmasını kabul ederek işin tasfiyesini yapmıştır....
Davacı yükleniciler, eldeki dava ile taraflar arasında imzalanan sözleşme gereği yapılan imâlatların seviyesine göre fiilen gerçekleştirilen villaların sayısı uyarınca hak ettiklerini ileri sürdükleri parsellerin adlarına tescilini talep etmiş olup, davacıların bu talebinin niteliği itibariyle sözleşmenin ileriye etkili feshine ilişkin olduğunun kabulü gerekir. 30. Sözleşmenin ileriye etkili feshi talebi hâlinde ise, yüklenicinin ileriye etkili fesih sonuçlarından yararlanabilmesi için inşaatın en az %90 ve üzeri seviyeye getirilmiş olması zorunludur. 31....