Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"Mahkemesi :Asliye Hukuk Hakimliği Yukarıda tarih ve numarası yazılı hükmün temyizen tetkiki davalı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü: - K A R A R - Dava, kat karşılığı inşaat yapımı sözleşmesinin feshi ve gecikme tazminatı istemleriyle açılmış, mahkemece ıslah da dikkate alınarak davanın kabulüne karar verilmiş, karar davalı yüklenici vekili tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazları yerinde görülmemiş, reddi gerekmiştir. 2-Kat karşılığı inşaat yapımına ilişkin sözleşmenin geriye etkili olarak feshine karar verilmiştir....

    Buna göre; geriye etkili fesih koşullarını aşar şekilde inşaat oranının %90'ın üstünde çıkması halinde ileriye etkili fesih ve tasfiye hususları gündeme gelebileceğinden, yükleniciye düşüp de üçüncü kişilere devredilen taşınmazların tamamının arsa sahibine geri dönmesi söz konusu olmayacaktır. Bu nedenle inşaatın son tamamlanma durumunun tespiti önem arz etmektedir. Mahkemece "ihtiyati tedbir isteğinin reddine" karar verilmiş ise de, tedbir istek tarihinde delil tespiti niteliğinde keşif yapılmak suretiyle inşaat tamamlanma oranının son durumu belirlenerek, olası geriye ve/veya ileriye etkili fesih koşulları da irdelenip, ihtiyati tedbir isteğinin buna göre değerlendirilmesi gerekirken, isteğin doğrudan reddine karar verilmesi doğru olmamıştır....

    "İçtihat Metni"Mahkemesi :Asliye Hukuk Hakimliği Yukarıda tarih ve numarası yazılı hükmün temyizen tetkiki davalı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü: - K A R A R - Taraflar arasındaki uyuşmazlık 23.09.1997 tarihli arsa payı devri karşılığı inşaat yapım sözleşmesinden kaynaklanmış olup davada akdin feshi ile eksik işler bedelinin ve gecikme tazminatının tahsili talep edilmiş, mahkemece davanın kısmen kabulüne dair verilen karar davalı vekilince temyiz edilmiştir. 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiş, reddi gerekmiştir. 2-Davada akdin feshi ile birlikte eksik işler bedelinin tahsili ve gecikme alacağı istenmiş olmakla akdin...

      Mahkemece, inşaatın süresinde bitmediği, inşaat seviyesinin 35 nolu parselde %50, 36 nolu parselde %90 olduğu, davacı arsa sahibine düşen 35 nolu parselde binaların imar mevzuatına aykırı, yıkımı gerektirir nitelikte olması itibariyle arsa sahibi tarafından kullanılamayacağı, bu hali ile davacının eseri kabule zorlanamayacağı, sözleşmenin gerçekleşmemesi nedeni ile davacının 36.000,00 USD gecikme tazminatı talep edebileceği gerekçesiyle, davanın kabulüne, taraflar arasındaki sözleşmenin geriye etkili olarak feshi ile 36.000,00 USD gecikme tazminatının temerrüt faiziyle tahsiline dair verilen karar, davalı ve fer’i müdahiller vekillerinin temyiz istemi üzerine, Dairemizin 03.07.2012 tarih ve 2587 E, 4567 K sayılı ilamıyla, davalı vekilinin diğer, fer'i müdahil vekillerinin tüm temyiz itirazları reddedilerek, sözleşmenin geriye etkili feshi halinde fesih isteminin yanında müspet zarar niteliğinde olan, gecikme tazminatının istenemeyeceği gerekçesiyle davalı yararına bozulmuştur....

        Ancak fesih ileriye etkili yapıldığından yüklenicinin sattığı bağımsız bölüm tapuları tümüyle iptâl edilerek arsa sahiplerine geri verilmiş değildir. O halde mahkemece yapılması gereken , inşaatın getirildiği %62 seviyedeki imalâtın feshin kesinleştiği 28.01.2002 -karar düzeltme istemi reddedilerek önceki kararın kesinleşme tarihi- itibariyle rayiç fiyatlarla bedelini bilirkişiye hesaplattırmak, yüklenicinin sattığı bağımsız bölümlerin de bu tarihteki rayiç değerleri bulunarak imalât bedelinden düşülmek, var ise kalanı hüküm altına alınmaktan ibarettir. Bu hususlar üzerinde durulmadan eksik incelemelerle davanın reddine karar verilmesi usul ve yasaya aykırı bulunmakla bozulmalıdır. Nevar ki yanlışlıkla onandığı bu defa yapılan incelemede anlaşıldığından davacıların karar düzeltme istemlerinin kısmen kabulü ile kararın bozulması uygun görülmüştür....

          Hukuk Dairesinin 2022/921 Esas, 2023/1198 Karar sayılı kararı) Bu durumda, mahkemece mahallinde yeniden keşif ve bilirkişi incelemesi yapılarak, hali hazır durumda inşaatın geldiği seviyenin ve yüklenicinin edimlerini ne oranda ifa ettiğinin tespit edilmesi, gerekirse inşaattaki eksiklikler ile varsa ruhsat ve projesine aykırılıkları gidermek üzere, davalı yüklenici şirket ve/veya onun halefi durumundaki diğer davalılara yetki ve süre verilmesi, nihayet yukarıda yapılan açıklamalar çerçevesinde feshin ileriye etkili mi geriye etkili mi olacağının tartışılıp değerlendirilmesi, davacı arsa sahibinin sözleşmenin geriye etkili feshi ve tapu iptali tescil isteminin reddi halinde davalı yükleniciye yönelik tazminat talebinin de bulunduğu nazara alınanrak, dava konusu tüm talepler hakkında sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken, eksik incelemeye dayalı olarak yazılı şekilde hüküm tesisi hatalı olmuştur(Yargıtay 6....

          Bu talep hukuki niteliği itibari ile ileriye etkili fesih mahiyetindedir. Hal böyle olunca, taleple bağlı kalınarak hüküm tesisi gerekirken, sözleşmenin geriye etkili feshi doğru olmamıştır. Bu itibarla, evvela yüklenici tarafından yapılmış olan tüm yasal imalatın değerinin bilirkişi marifetiyle hesaplatılarak en son fiziki seviyenin ulaştığı miktar tespit edilip, bu orana göre yükleniciye isabet etmesi gereken paylar bağımsız bölümlerle ilişkilendirilerek tespit edilmeli, bu paydan fazla tapu kaydının davalı yüklenici ve onun devir yaptığı üçüncü kişiler adına kayıtlı bulunması durumunda o oranda tapu iptali ve tescil kararı verilmeli, yükleniciye kalan bölüm veya bölümlere ...'nın haczinin isabet etmesi halinde haczin fekki isteminin reddine, aksi taktirde kabulüne karar verilmelidir....

            Somut olayda, ihalelere konu sözleşmelerin davacı sahibi tarafından feshedildiği konusunda taraflar arasında herhangi bir ihtilaf bulunmadığı, taraflar arasında imzalanan sözleşmelerin yüklenicinin cezai sorumluluğu başlıklı maddesinde düzenlenen cezai şartın ifaya ekli cezai şart niteliğinde olduğu, sözleşmenin feshi halinde ifaya ekli cezai şart alacağı isteminde bulunulmasının mümkün olmadığı, ancak taraflar arasında imzalanan sözleşmenin anılan hükmü ve anılan emsal içtihatlar dikkate alındığında davacı sahibinin gecikme tarihininden sözleşmenin feshedildiği tarihe kadar ki sürece ilişkin olarak, diğer ifadeyle sözleşmenin ayakta olduğu sürece ilişkin olarak cezai şart alacağı isteminde bulunabileceği, sözleşmede on günlük gecikmenin sonunda sözleşmenin kendiliğinden feshedilmiş sayılacağı yönünde bir düzenleme bulunmaması ve gecikme halinde sözleşmenin feshi konusunda davacı sahibine takdir hakkı sunulması karşısında cezai şart alacağının on günlük süreyle sınırlı olmadığı...

              Mahkemece Dairemizin 14.01.2004 günlü bozma ilâmına uyularak yapılan yargılama sonunda asıl dava yönünden davanın kabulü ile sözleşmenin ileriye dönük olarak feshine, arsa sahibi tarafından açılan 2002/589 E. sayılı davanın reddi ile bu davaya karşı açılan karşı davanın açılmamış sayılmasına ve yüklenici tarafından açılan 2004/245 E. sayılı davanın da reddine karar verilmiş, karar davacı ve karşı davalı arsa sahipleriyle davalı ve karşı davacı yüklenici tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dosyadaki yazılara ve mahkemece uyulan bozma kararı gereğince inceleme yapılarak hüküm verilmiş olmasına, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına ve bozmanın şümulü dışında kalarak kesinleşen cihetlere ait temyiz itirazlarının incelenmesinin artık mümkün olmamasına ve özellikle yanlar arasındaki 21.05.2001 günlü düzenleme şeklinde kat karşılığı inşaat sözleşmesinin tarafların ortak kusuru ile feshedildiğinin ve ileriye etkili fesih kararı arsa sahibi tarafından temyiz edilmediğinden davalı...

                Bu tespit yapıldığı takdirde, geriye etkili fesih koşullarını aşar şekilde inşaat oranının %90'ın üstünde çıkması halinde ileriye etkili fesih ve tasfiye hususları gündeme gelebileceğinden, sözleşme konusu ana taşınmazdaki bağımsız bölümlerin tamamının arsa sahibine geri dönmesi söz konusu olmayacaktır. Bu nedenle inşaatın son tamamlanma durumunun tespiti önem arz etmektedir. Mahkemece "ihtiyati tedbir isteğinin kabulüne" karar verilmiş ise de, tedbir istek tarihinde delil tespiti niteliğinde keşif yapılmak suretiyle inşaat tamamlanma oranının son durumu belirlenerek, olası geriye ve/veya ileriye etkili fesih koşulları da irdelenip, ihtiyati tedbir isteğinin buna göre değerlendirilmesi gerekirken, isteğin doğrudan kabulüne karar verilmesi doğru olmamıştır....

                UYAP Entegrasyonu