Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Davalı-karşı davacı ..., .........sındaki altın hesabını 11.07.2012 tarihinde yasal yolla tahsil edip kapattığını; bu nedenle verilen tedbir kararına itiraz ettiğini, davacının kendi şahsi parasını ve ziynet eşyalarını kendisine verdiği iddiasının gerçeği yansıtmadığını, evlenmeden önce......... Şubesindeki şahsi hesabında bulunan parasını evlendikten sonra .........sındaki hesaba aktararak yatırım amacıyla altın hesabı açıldığını, hesaptaki 20.000 TL nin ev alacağı düşüncesi ile babası ...'dan kısa aralıklarla aldığı emanet para olup, hesaptaki 17.500 TL'nin ise babası ...'...

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :AİLE MAHKEMESİ Taraflar arasındaki ziynet alacağı davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde taraf vekillerince tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı,davalı ile 2009 yılında evlendiklerini,müşterek çocukları olmadığını ve 2011 yılında boşandıklarını,kendisine düğünde hediye olarak takılan 10 adet 22 ayar burma bilezik, 1 adet altın set, 3 adet altın künye, 2 adet altın yüzük, 1 adet tek taş altın yüzük ve 1 adet altın saatin davalıda kaldığını ileri sürerek; fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak üzere, 20.000 TL değerindeki ziynetlerin tarafına aynen iadesini, bu mümkün değilse ziynetlerin dava tarihindeki değerinin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

      GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Dava dilekçesi: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; tarafların 2005 yılında evlendiklerini, Konya 4.Aile Mahkemesinin 2016/1499 Esas sayılı dosyasında boşanma davasının derdest olduğunu, müvekkilinin sağlık ocağında çalışarak ve geçimini hayvanlarını üreterek ve onların ürünlerini satarak sürdürdüğünü, evlilik birliği içinde alınan 2 adet ev ile hayvanların büyük bir kısmının müvekkilinin çabası ile elde ettiği gelir ve ailesinin yardımı neticesinde aldığını, Konya Hocacihan'da bulunan ev 2014 yılında alınırken çekilen kredi haricinde müvekkilinin babasından 8.000,00 TL nakit para ile ablasından da 20 gram altın ve 22 tane çeyrek altın alındığını, ayrıca evlilik birliği içinde müvekkilinin bakımını üstlendiği 6 adet hayvanın da ev satın alınırken kullanıldığını, evin kredi ödemelerinin taşınmazın kiraya verilmesi sonucunda elde edilen kira geliri ile yapıldığını, kalan kısmı için de müvekkilinin babasının tarlasından elde etmiş...

      Hukuk Dairesinin 26.02.2019 tarih 2018/2915 Esas 2019/2044 Karar sayılı ilamı ile dava dayanağı takip dosyasından borçlu adresinde 03.02.2010 tarihinde haciz yapıldığı ve hacze kabil mal bulunmadığı anlaşıldığından bu haciz tutanağının İİK'nun 105. maddesi anlamında geçici aciz belgesi niteliğinde olduğu , davalı borçlu ile üçüncü kişiler arasındaki tasarrufun iptaline ilişkin Bakırköy 5. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2010/669 Esas ve 2013/243 Karar sayılı ilamının borçlu ve üçüncü kişiler yönünden kesinleşmiş bulunmasına göre davanın esasına girilerek karar verilmesi gerektiğinden, bahisle bozulmuş, bozmadan sonra mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davacı vekili ve davalı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir....

        çeşitli tarihlerde Erol İldiri'nin kendisinden altın ve para olarak 500.000 TL aldığını ve bu paralara karşılık hiçbir belgesinin olmadığını daha sonrada Erol İldiri'den 700.000 TL lik senet aldığını ve bu senedi icra takibine koyduğun beyan etmiş olup, dvalı T3 ifadesinde 2013 yılında 500.000 tl altın ve parayı Erol İldiri'ye vermesine rağmen 700.000 tl lik senet aldığını ve bu senedin tamamın icraya verdiğini açıkça kabul ettiğini, ortada verilmiş bir para yada altın olmamasına rağmen bir an için bu para ve altınların verildiğini düşünülse dahi para ve altınların müvekkili şirkete değil Erol İldiri'ye verildiğini, müvekkili şirketin söz konusu senetten dolayı hiçbir borcu olmadığını, davalının 500.000 TL para ve altın verdiğini iddia etmesine rağmen 700.000 TL talep ettiğini, bu durumun bile alacağın gerçek bir alacak olmadığını muvazalı olduğunun ispatladığını, bilirkişi incelesi sırasında ortaya çıkacağı üzere söz konusu senede ilişkin müvekkili şirket kayıtlarında hiçbir borç kaydı...

        ın, kimlik bilgileri temin edilemediğinden evrakı tefrik edilerek soruşturmalarına ayrı bir dosya üzerinden devam edilen şüpheliler ...ve...isimli kişiler ile birlikte fikir ve eylem birliği içerisinde hareket ederek, katılan ile yaptığı telefon görüşmesinde; kendilerinde çok miktarda altın bulunduğuna dair yalan söyledikten sonra bu duruma inanan katılan ile ... ilçesinde görüştükleri, burada sözde altınları para karşılığında kendilerine vereceklerini vaat ederek öncesinde üç adet numune altın gösterip, ellerinde buna benzer bir çok altın olduğu kanısını uyandırmak suretiyle katılan ile pazarlık yapıp anlaştıkları, kendisine verilen numune altınları aldıktan sonra olay yerinden ayrılan katılanı bir kaç gün sonra tekrar arayarak ...iline davet ettikleri, burada katılandan sözde altınlar karşılığında 20.000 TL parayı aldıkları ve altınları getirme bahanesiyle olay yerinden ayrılıp katılan ile olan irtibatlarını kesmeleri şeklinde gelişen olayda; Oluşa ve tüm dosya kapsamına göre; sanık...

          Aile Mahkemesinin 2012/949 esas sayılı dosyası ile boşanma davalarının derdest olduğunu, davacının anne ile birlikte tek mirasçı olduğunu, yüklü miktarda gayrimenkul, menkul, nakit para, altın değerli madenler, antika eşyalar ve aile yadigarı eşyalar kaldığını, eşine para çekmesi ve altınlar ile ilgili yetki ihdas ettiğini, evdeki kasanın anahtarlarını verdiğini, davalının evdeki ve hesaplarda bulunan para ve kıymetli eşyaları ablası T3 ile çekerek uhdesine geçirdiğini belirterek,davalıların ayrı ayrı veya müşterek bankalardaki kasalarındaki tasarruf haklarının tedbiren kısıtlanmasına, dava konusu mücevher ve değerli madenlerin aynen davalılardan istirdatına, bulunmadığı takdirde dava tarihinden yasal faizi ile birlikte fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile şimdilik 100.000,00 TL.nın davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

          harca esas değer olmak üzere fazlaya ilişkin hak ve alacaklarının saklı kalması kaydı ile 12.000,00 TL’nin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. 2.Davacı vekili 30.11.2021 tarihli ıslah dilekçesi ile, ziynet alacağı talebini, her biri 462,00-TL den toplam 8.316,00TL olan 18 adet çeyrek altın, 1 adet yarım altın 886,00TL, 1.180,00 TL nakit para, 20 Euro, 1 adet set 14.850,00-TL, 1 adet alyans 776,00TL, 3 adet kalın mega bilezik her biri 6.800,00-TL den 20.400,00TL, her biri 5.440,00TL den toplam 114.240,00TL değerinde 21 adet burma bileziğin aynen olmadığı takdirde 162.286,00TL bedelinin iadesi yönünde ıslah etmiştir....

            hakkında mahkemenin 2003/1442 esas sayılı dosyasında dava konusu yaptıkları bonolardan 06.08.2001 vade tarihli 5.737 DM bedelli bononun Antalya 1.İcra Müdürlüğünün 2004/6240 sayılı takip dosyasından, 16.08.2001 vade tarihli 1.858 DM bedeli bononun da Antalya 5.İcra Müdürlüğünün 2004/6862 sayılı takip dosyasında takip konusu yapıldığını belirterek ... ile danışıklı olarak bonoları temellük eden davalı ...’a borçlu olmadıklarının tespitine karar verilmesini talep ettiğini ve yine mahkemenin 2003/1442 esas sayılı dosyasıyla birleşen mahkemenin 2005/257 esas sayılı dosyasında davalı ... hakkında... ile danışıklı işlem yaparak dava konusu yapılan bonoların ciro suretiyle temellük edilip Antalya 5.İcra Müdürlüğünün 2004/7326 sayılı dosyasında takip konusu yapıldığını,takibe konu 13 adet bono nedeniyle davalı ... ...’na borçlu olmadıklarının tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

              Davacıların feragati üzerine dosya tefrik edilerek yukarıda ismi yazılı davacılar yönünden yukarıdaki esasa kayıt edilmiştir. İşbu davada her ne kadar duruşmanın 20/09/2023 tarihine bırakılmasına karar verilmiş ise de, Davacılardan ..., ... ve ... tarafından sunulan feragat beyanının kesin hüküm sonucu doğuran işlemden olması nazara alınarak, dosya üzerinden inceleme yapılarak davanın feragat nedeniyle reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur. HÜKÜM: 1-Davanın, FERAGAT nedeniyle REDDİNE, 2-Dosyanın mahkememizin... E. Sayılı dosyasından tefrik olduğundan alınması gerekli 269,85 TL peşin harcın davacılar ..., ... ve ...'...

                UYAP Entegrasyonu